Katalog

4 KAPAK Bafa kıyısına uzanmış güzel KAPIKIRI Yazı ve fotoğraflar Yıldız Çelik ökeMilas karayolu S üzerinde yer alan Bafa Gölü tarihle doğanın buluştuğu, adeta gizli bir cennet diyebileceğimiz farklı bir yer. Anayoldan ayrılıp dokuz kilometre içeriye doğru yol aldığınızda antik Heraklia, şimdiki adıyla Kapıkırı köyü ile karşılaşırsınız. Kapıkırı köyünden Bafa Gölü’nün üzerinden batan güneşi izlemek, köyün içinde serpilmiş bir şekilde bulunan Heraklia antik kentinde dolaşmak, gölden yakaladıkları balıkları sunan restoranlarda göle karşı balık yemek ise başka bir keyif. Bizde bu yaz yolumuzu KapıkırıHeraklia’ya düşürdük. Kuruluşu İsa’dan önce 7. yüzyıla kadar uzanan Heraklia Antik kenti, göl çevresindeki en önemli yerleşim yeri. Eskiden Ege Denizi’nin bir koyu olan Bafa Gölü, Büyük Menderes Nehri tarafından taşınan alüvyonlar sonucunda denizle olan ilişkisi kesilince “lagün” haline dönüşmüş. Deniz ticareti ile Hellenistik ve Roma dönemlerinde parlayan kent, koyun lagüne dönüşmesi ile deniz bağlantısı kesilince gizli ulaşılması zor bir yer halini alınca da Roma döneminde ise piskoposluk merkezi olur. Bugün hem bu tarihi hazineyi hem de doğayı izlemek için gelenler, anayoldan KapırıHeraklia levhasını görüp ayrılınca yol boyunca bir an aralarından dinozorlar çıkacakmış izlenimini veren hepsi farklı bir şekilde kayaları izleyerek köye ulaşıyorlar. Köyde on bir tane pansiyon bulunuyor. Biz köyün girişindeki göl manzaralı