Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
GÜNCEL EDİTÖR Abdülkadir Yücelman ayucelman@cumhuriyet.com.tr İlmik ilmik turizm er nereye giderseniz gidin el H emeği göz nuru dediğimiz işlemeli, boncuklarla, pullarla süslü bir armağan almadan dönmezsiniz gezinizden. Hiçbir şey bulamadıysanız eğer kenarları oyalı bir yemeni ya da bir mendil götürürsünüz sevdiklerinize. Anadolu’yu gezenler bilirler, turizm merkezlerinin dört bir yanına kurulan hediyelik eşya tezgahlarında bez bebekler, nazarlıklar, heybeler, bin bir çeşit takılar bulunur. Hepsi yöreye özgü ürünlerdir. Başka bir yerde belki de hiç göremeyeceğiniz bu güzellikleri çevrenizdekileri bırakıp saatlerce izlersiniz. Bu ürünleri genç kızlar, kadınlar, eli yatkın olan erkekler ve oyun neşesi içinde çocuklar yaparlar. Çoğu turistik beldede halkın temel geçim kaynağını hediyelik eşya satışı sağlıyor. Gittiğiniz şehrin sembolünü almadan evinize dönmek olmaz. Çanakkale’de iseniz eğer o meşhur Truva Atı’ndan, Kapadokya’dan ise Peribacaları bibloları ve folklorik bebeklerden almadan dönmeyin. tarlasına, koyunu kuzusu olan otlaklara, oduncu da ormanlara dönüyor. Ya kadınlar! Kadınlar da başlıyor kışlık işlere. Turşular kurulup, reçeller, tarhanalar yapılıyor. ‘‘Belki bu yaz tezgahın ucuna yaptığım şu tarhana ve erişteden de koyarım’’ düşüncesiyle. Turizm Bakanlığı, turistik yörelerde ‘‘El Sanatları Pazarları’’ kurulmasını destekliyor. Turizmin yarattığı gelirin halka yaygınlaştırılması ve yöresel el sanatlarının yaşatılması amacıyla turistik yerleşimlerde valilik ve belediyelerle işbirliği yapılarak, haftanın belirli günlerinde el sanatları pazarları kuruluyor. El emeği göz nuru ürünler turizm pazarında yer edinerek büyük şirketlerin devasa gelir elde ettiği turizm pazarında yöre halkı da az da olsa payını alıyor. SAHİPSİZ ŞEHİTLİĞİMİZE DESTEK Yazarımız Faruk Budak’ın eski adı Burma yeni adı ile Myanmar’da rastladığı Türk şehitliğinin sahipsizliğini dile getirmesi büyük ilgi uyandırdı. Gerek Dört Mevsim Gezi dergimize gerek Budak’ın epostalarına gelen bir çok mektubun yanı sıra telefonla arayarak üzüntülerini dile getiren okurlarımız ‘‘Bu Türkiye’nin ayıbıdır. Bu ihmalin sorumlusu kim olacak? Vatan toprakları uğruna can veren asker, astsubay ve subaylarımızın sahipsizliği bir milli utançtır’’ gibi eleştirilerle ilgilileri göreve davet ettiler. Faruk Budak’ın Türkiye’ye dönerek yaptığı uyarı üzerine Genelkurmay Başkanlığı 2002 yılında kendi bütçesinden ayırdığı tahsisatı Dışişleri Bakanlığı’na göndermiş, Bakanlık da Bangkok Büyükelçiliğimize göndermişse de Bangkok’taki elçilik parayı kullanamadan Türkiye’ye iade etmişti. Ve yazarımız 2005 yılında yeniden Mynamar’a gidip şehitliğimizin adeta kaybolmak üzere olduğunu gördü ve duygularını dergimize yazdı. Okurlarımızdan gelen bilgilere göre şu sıralarda üzüntülerini ve tepkilerini kampanya açarak Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’e, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül’e Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök’e iletiyorlar. Dört Mevsim Gezi olarak yıllardır süren bu duyarsızlığa, vatan ve millet uğruna kan döken şehitlerimize yapılan saygısızlığa son verilmesini bekliyoruz. Gezi bu hafta da okurlarımızı İznik’e götürüyor. İznik bir kültür ve sanat merkezi. Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı kültürlerinin bugüne ulaşan örneklerini okurlarımıza tanıtmaya çalıştık. Ancak İznik, dergimizin sayfalarına sığmayacak kadar zengin, gidip görmek gerek. Bu sayıda Ahmet Arpad Avrupa’nın sayılı kültür ve sanat merkezi Viyana’yı tanıtıyor. Bugün Avusturya’da Türk soyadı taşıyan 2 bin civarında Avusturyalı var. Viyana’da bir kafeteryada Türk kahvesi isterseniz size Osmanlı geleneği olarak bol köpüklü bir fincan kahve ve yanında bir bardak su getirirler. Dört Mevsim Gezi’de güneş batmaz, kalın sağlıcakla. Turizm eğitimi Pazarlarda yeni yetişen çocuklar ise daha fazla ve eksiksiz satış yapmak için çat pat yabancı dil konuşmaya başlıyor. Bir çok turistik merkezde küçücük köylü çocuklarının Fransızca ve İngilizce konuştuğunu görmek sevindiriyor bizleri. Burada da içten içe turizm eğitiminin nesillere aktarıldığını görüyoruz. Bu tezgahlarda her yönüyle ilmik ilmik turizm işleniyor. Gezilerinizde uğrayacağınız el sanatları pazarları bu mevsimde pek aktif olmayabilir. Ancak kapısının önüne oturmuş, ördüğü eldivenleri, şapkaları, yemenileri, yaptığı erişteleri dizmiş satışa hazır birilerini mutlaka bulursunuz. Birkaç gezi armağanı alırsınız... Onlar da böylelikle dev turizm pastasından kendilerine düşen paylarını almış olurlar. Çeyiz sandığı gibi Turizm çekiciliğiyle hayat kazanmaya başlayan yörelerimizde bölgeye gelen yerli ve yabancı turist sayılarının arttığını gören yerli kadınlar başlıyor çeyiz sandığını tezgahlara dizmeye. Kurdukları tahta eğreti tezgaha sıra sıra dizili; yemeniler, lifler, keseler, folklorik bebekler, yelekler, bluzlar, birbirini kıskandıran güzellikte kenarları oyalı havlular... Bunların hepsi turizmle canlanan belde halkının zamanla para kazanmasını sağlıyor. Mevsimsel ekonomik hareketlilikle yazın çalışan halk kışın da kendi işini yapıyor. Tarlası, bahçesi olan Mehmet Sucu. Yayın Yönetmeni: Abdülkadir Yücelman. Yayın Danışmanları: Gündüz Mutluay, Faruk Pekin, Turgay Tuna, Ahmet Yaygın süreli yayın Oruçoğlu, Ali Abalı, Serdar Kızık, Çetin Yiğenoğlu, Deniz Tüfekçi, Mustafa Balbay Renk Ayrımı: Cumhur Ercan Görsel Uygulama: Rabia İlknur Sak. Yayımlayan: Yenigün Haber Ajansı Basım ve Yayıncılık A.Ş. Prof. Nurettin Öktel Sokak No: 2 Şişli 34381 / İstanbul Telefon: (0212) 343 72 74 Faks: (0212) 343 72 64 Eposta: gezi@cumhuriyet.com.tr Baskı: Asır Grup (0212) 541 65 11 Cumhuriyet Reklam: Genel Müdür: Özlem Ayden. Genel Müdür Yardımcısı: Nazende Pal. Zambak Sokak No: 4 D: 1 Beyoğlu / İstanbul. Telefon: (0212) 251 98 74 251 98 75 Faks: (0212) 251 98 68 Eposta: ilan@cumhuriyet.com.tr Rezervasyon: (0212) 512 41 19 512 48 30 512 47 78 Faks: (0212) 513 84 63 DÖRT MEVSİM GEZİ Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına İlhan Selçuk. Genel Yayın Yönetmeni: İbrahim Yıldız. Yayın Koordinatörü: Deniz Som. Sorumlu Müdür: