17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

ST R A T E J İ c Derleyen: Gözde DEMİREL BATI’NIN YENi TÜRKiYE POLiTiKASI Erol MANiSALI tedirginlik duyuyor. Kolombiya’nın başkenti Bogoto’dan güvenlik analisti Roman Ortiz, “Venezuela, Rusya’nın bir başka Ukraynası olma yolunda ilerliyor” değerlendirmesini yapıyor. Chavez ise Venezuela’nın, Rusya’nın Karayipler'deki askeri üssü olacağı iddialarını kesin bir dille yalanlıyor. 2005–2007 yılları arasında Rusya ve Venezuela arasında sadece askeri ticaret 4 milyar dolara ulaşmıştı. Chavez, Venezuela ve Rusya’nın stratejik olarak benzer düşündüklerini ve sadece askeri alanda değil, birçok alanda ortaklaşa çalışmalar yapacaklarını söylüyor. Rusya ayrıca Soğuk Savaş dönemi boyunca diplomatik ilişkileri yoğun olan diğer ülkelerle de diplomatik bağlarını güçlendirmeye çalışıyor. 1980’lerde Sovyet Askeri yardımından yararlanan Nikaragua bu ülkelerin başında geliyor. Nikaragua’da sol görüşlü Sandinistlerin iktidara gelmesi ile birlikte, Rus diplomatlar başkent Managua’ya ziyaretler gerçekleştirmiş ve bu ziyaretlerde Panama Kanalı’na rakip olacak yeni bir kanal yapmayı öngören Grandiose projeleri tartışılmıştı. Rusya’nın Nikaragua ile ilişkileri daha çok askeri alanda devam ediyor. Rusya, Nikaragua’da askeri personele eğitim veriyor. Rusya, Latin Amerika’daki diğer birçok ülkeye de kısıtlı ekonomik yardımlar yapıyor. Bolivya’ya askeri alanda yardım ve uyuşturucu karşıtı mücadelede danışmanlık yapma teklifi yapıyor. Guyana da Rusya ile ilişkilerini güçlendirmeye çalışan bir başka ülke. Son yıllarda Rusya’nın Venezuela ve Küba ile yakın ilişkileri, özellikle ABD’li kaynaklar tarafından ortaya atılan Rusya’nın silahlarını bu ülkelerde bulundurduğuna dair söylentilere neden oldu. Rusya Arjantin’e helikopter, radar ve hava trafik kontrol sistemleri satıyor. Arjantin’in 2001 krizinin ardından gösterdiği ekonomik gelişme ile birlikte askeri teçhizat depolarını yenilemeye karar vermişti. Peru da askeri malzeme kapasitesini geliştirmek için Rusya ile işbirliği yapmak istiyor. Peru’nun bu girişimleri sınır komşusu olan Şili’yi endişelendiriyor. asım ayındaki Latin Amerika ziyaretiyle, Latin Amerika ülkelerini ziyaret eden ilk Rus Devlet Başkanı olan Rusya Devlet Başkanı Dmitri Medvedev, ilk olarak Peru’daki 16. Asya– Pasifik Ekonomik İşbirliği (APEC) forumuna katıldı. Burada Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Çin, Japonya ve Avustralya devlet başkanları ile görüşen Medvedev adından Brezilya, Venezuela ve Küba’ya da diplomatik ziyaretlerde bulundu. Peru’da Rusya’nın Latin Amerika ülkeleri ile işbirliği yapmak istediğini vurgulayan Medvedev’in APEC forumuna katılmasındaki amacının iki ülke arasındaki dostluğu sıkılaştırmak ve bölgesel konuları analiz etmek olduğu açıklandı. Medvedev’in Brezilya’ya yaptığı ziyaretin amacının ise iki ülke arasındaki iş birliğinin geliştirilmesi ve uluslararası sorunları görüşmek olduğu belirtildi. Medvedev, Venezuela gezisinde Devlet Başkanı Hugo Chavez ile görüşmenin yanı sıra Venezuela Deniz Kuvvetleri ile beraber Karayipler'de tatbikat yapacak üç Rus savaş gemisi ile ağır nükleer başlıklı füzeleri taşıyan kruvazörü de ziyaret etti. Medvedev’in Latin Amerika turu, Küba’da son buldu. Küba Devlet Başkanı Raul Castro, Medvedev’in ziyaretini “harika bir ziyaret” olarak nitelendirdi. Medvedev Latin Amerika gezisinin ardından “Rusya, Küba dâhil olmak üzere Latin Amerika’ya geri döndü” yorumunu yaptı ve sözlerine Latin Amerika ülkeleri ile yaptıkları işbirliğinin ekonomi, enerji ve savunma alanlarını kapsamasının yanı sıra insanlık ile de yakından ilgili olduğunu söyleyerek devam etti. Rusya, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nin(SSCB) dağıldığı 1991 yılına kadar Latin Amerika ülkeleri yakın diplomatik ilişkiler içerisindeydi. Medvedev’in Latin Amerika ziyareti hakkında genel olarak ABD’nin Latin Amerika’da değişebilecek bölgesel politikalarına karşı bir önlem olduğu yorumu yapılıyor. Herald Tribune gazetesinden Simon Romero, Barack Obama’nın ABD’nin yeni başkanı seçilmesi ile birlikte ABD’nin Latin Amerika ile ilişkilerinde yeni bir sayfa açacak olması ihtimali, Rusya’nın Latin Amerika ülkeleri ile yapacağı ortaklıklara hız vermesine neden olabilir yorumunu yaptı. Reuters’den Olga Shchedrov da ABD’nin Latin Amerika’ya karşı uyguladığı politikanın değişme ihtimaline karşı Rusya’nın Latin Amerika ile ilişkilerini sağlamlaştırma çabasına girdiğini söyledi. Deakin Üniversitesi’nden Damien Kingsbury ise Rusya’nın enerji ihracatına önem vermesi ile birlikte Latin Amerika ülkeleri ile özellikle enerji alanında ortaklıklar kurulmasının doğal olduğunu söyledi. K ‘Latin Amerika’ya geri dönüş’ Rusya, ABD’nin kendisini yakın çevresinden çevrelemeye yönelik yaklaşımına ‘arka bahçesi’ Latin Amerika’da karşılık vermeye çalışıyor. Bölgede yükselen solmilliyetçi iktidarlarla özellikle askeri ve enerji alanlarında işbirliği yapıyor. bölgesel değil küresel açılımlar yapmaya çalışıyor. Rus Parlamentosu’nda Uluslararası İlişkiler Komitesi yardımcı başkanı Andrei Klimov, Rusya’nın Latin Amerika’daki politikalarının tek bir ülke üzerinde yoğunlaşmadığını belirtiyor. Klimov, “Eğer bir ülke kendi ayakları üzerinde durabilirse, ekonomik ve politik ağırlığını arttırmaya çalışır, bölgesel politikalar yerine küresel politikalar izlemeye başlar, Rusya da bunu yapıyor” yorumunda bulunmuştu. Princeton Üniversitesi Rusya çalışmaları bölümü direktörü Stephen Kotkin, Medvedev ve Rus elit sınıfının Çin’in Latin Amerika ve Afrika ülkelerindeki ekonomik başarılarını kıskançlıkla izlediğini söyledi. Kotkin, “Latin Amerika ülkeleri ile ekonomik ilişkilerin gelişmesi Latin Amerika’nın artık ABD’nin arka bahçesi olmadığını göstermenin stratejik bir yolu olarak da tanımlanıyor” diyor. Medvedev ise Küba’da yaptığı açıklamada bölgede ticari faaliyetler yürüten Çin ve ABD ile yarıştan çekinmediklerini söyledi. Rusya’nın son yıllarda Venezuela ile ilişkileri giderek artıyor. İki ülke arasındaki enerji, petrol ve savunma alanındaki işbirliği ve diplomatik ilişkiler özellikle 2004 yılından bu yana ivme kazandı. Medvedev’in Latin Amerika gezisinin ardından Venezuela ile en gelişmiş enerji projeleri üzerinde çalıştıklarını ve gezisinin enerji ve petrol konusu bakımından çok ilgi çekici geçtiğini söyledi. konuşuluyor. İki ülke arasındaki enerji işbirliği özellikle Venezuela için önem taşıyor. Geçtiğimiz aylarda, Venezuela Başkanı Chavez, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) koordineli bir gaz birliği oluşturmayı ve Rusya’nın da bu birliğe üye olmasını önermişti. Ayrıca Rusya’nın enerji devleri Lukoil ve Gazprom, Chavez tarafından yaklaşık 30 milyar dolarlık yatırım yapmaları için Orionco Basin’e davet edilmişti. Venezuela’nın petrol konusundaki ABD ile siyasal alanda yaşadığı sorunlar petrol piyasasını da zora sokuyor. Analistler, bu durumda Venezuela’nın Rusya’ya yönelmesini doğal olarak nitelendiriyor. Venezuela son yıllarda Rusya, İran, Çin ve Portekiz’e artan oranlarda petrol ihraç etmişti. Rusya ve Venezuela’nın ilişkileri sadece petrol fiyatları odaklı değil. Rusya ve Venezuela arasında enerji alanında ve askeri alanda ortak çalışmalar mevcut. Venezuela’nın en büyük sınır komşusu olan ve bu ülkeyle sık sık diplomatik sorunlar yaşayan Kolombiya, Venezuela’nın Rusya ile askeri işbirliğinden Rusya, Çin’i kıskanıyor, ABD’ye karşılık vermeye çalışıyor… ENERJİ YATIRIMLARI Dünyada etkisini devam ettiren ekonomik krizle birlikle, petrol fiyatlarındaki değişimler Rus ekonomisini olumsuz yönde etkilemiş durumda. Venezuela da petrol fiyatlarındaki düşüşlerden etkilenecek ülkelerin başında geliyor. Bu konuda iki ülke arasında ortak çalışmalar yapılması RUSYA’DAN YAKIN İLGİ Rusya’nın Latin Amerika ülkeleriyle kurmak istediği ortaklıklar özellikle petrol ve enerji alanı ile askeri alanları kapsıyor. Rus ekonomisi son yıllarda sadece Chavez, Medvedev ve Rus savaş gemisi...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle