02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Gürol KIRAÇ TUSAM Türkistan Araştırmaları Masası [email protected] İran ve bölgenin enerji kaynakları nedeniyle tetikte… C S TRATEJİ 15 gelenekleri, İbranice ve Musevilik hakkında öğretim yapılıyor. Birçok ülkede hizmet veren bu kamplardan bir diğeri de Özbekistan Semerkand’da faaliyet gösteriyor. Geçtiğimiz günlerde Kazakistan’da yapılan Avrasya Medya Forumu’na da İsrail’den Emekli Tümgeneral Danny Rothschild’in (Barış ve Güvenlik Konseyi Başkanı, Eski Askeri İstihbarat Başkanı) başkanlığını yaptığı bir heyet katıldı. Avrasya’nın uluslararası ilişkilerdeki öneminin tartışıldığı, 19–21 Nisan 2007 tarihleri arasında yapılan foruma Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev’in kızı Dariga Nazarbayev başkanlık etti. Özbekistan–İsrail ilişkilerinde de ekonomik ve siyasi olarak ilerleme sürüyor. Enerji, maden, telekomünikasyon, ulaştırma ve tarım işbirliği yapılan başlıca alanlar. Buhara Yahudilerinin yüzlerce yıldır Özbekistan topraklarında yaşaması da iki ülke arasındaki ilişkilerde önemli bir etken. İki devletin siyasi yakınlaşmalarının en önemli nedenlerinden biri de radikal dinci grupların yarattığı tehdit. Özbekistan Devlet Başkanı İslam Kerimov’un iktidarına yönelik ciddi bir tehlike arz eden bu konu, Taşkent’in dış politikadaki manevraları açısından da belirleyici bir faktör. Afganistan’a komşu olması ve Fergana Vadisi gibi Orta Asya’daki radikal dinci grupların örgütlenme fırsatı bulduğu bir alanın varlığı Taşkent yönetimi açısından oldukça tedirgin edici. 1999 yılında Taşkent’te meydana gelen bombalı eylemlerin ardından Taşkent yönetimi İsrail’den teröre karşı destek istemiş, teçhizat ve askeri personelin eğitimi konularında işbirliği yapmayı teklif etmişti. İki ülke arasında işbirliği yapılan terörle mücadele konusunda son yıllarda meydana gelen iki olay, iki ülke arasındaki güvenliğe yönelik işbirliğini artırmayı gündeme getirdi: 30 Temmuz 2004’te Taşkent’te İsrail Büyükelçiliği’ne yapılan saldırı ve 28 Şubat 2006’da Özbekistan’daki önemli Yahudi liderlerden Avraam Yagudaev’in öldürülmesi. Bu gelişmelerin ardından İsrail, Kerimov yönetimiyle teröre karşı daha sıkı işbirliği yaparken tehdidi kendisine yönelik olarak da algılamaya başladı. S ovyetlerin dağılmasının ardından Orta Asya bölgesinde ekonomi, siyaset ve güvenlik alanlarında ortaya çıkan jeostratejik boşluk, bölgede bundan sonraki dönemde yaşanacak güç mücadelesinin de itici gücünü oluşturdu. Bölgede en çok konuşulan Amerika Birleşik Devletleri–Rusya Federasyonu çekişmesinin yanı sıra Hindistan–Pakistan ve İran–İsrail gibi devletlerin geri planda kalmak suretiyle kendi lehlerine çalışmalar yaptıkları biliniyor. Tabi bu konuda, her ne kadar somut bir politika izlediğinden bahsetmek mümkün olmasa da Türkiye’nin de diğer güçler tarafından bölgede ciddi bir rakip olarak algılandığını belirtmek gerekiyor. İsrail Orta Asya’yı gözetliyor ORTA ASYA NEDEN ÖNEMLİ Ortadoğu’da jeopolitik bir sıkışmışlık yaşayan İsrail Orta Asya’daki faaliyetleri aracılığıyla kendi lehine yeni açılımlar yaratma çabasında. Bu faaliyetlerin siyasi kazanımlar öncelikli olmak suretiyle ekonomik fayda sağlamak hedefi doğrultusunda gerçekleştirildiği söylenebilir. Özellikle dünyada lobicilik faaliyetlerini en etkin yürüten devlet olarak bilinen İsrail, Sovyetlerin dağılmasının ardından bölge ülkeleriyle siyasi ilişkilerini geliştirmek için yoğun bir gayret gösteriyor. Müslüman Türk devletlerinde İsrail’in siyasi olarak etkin olması, bu devletlerin uluslararası arenada veya BM gibi uluslararası örgütlerde İsrail’e destek vermesinin sağlanması oldukça önemli bir başarı olacaktır. Nitekim Türkiye ile kurulan ilişkinin de temellerinde benzer nedenlerin olduğu görülüyor. İsrail’in güvenliği açısından birinci öncelikli tehdit niteliğindeki, İran’ın doğusunda ve kuzey doğusunda yürütülecek siyasi ve askeri çalışmalar ile istihbarat faaliyetleri oldukça stratejik bir hamledir. Afganistan’da bugün ABD üzerinden yürütülen operasyonlar gibi geçmişte de Taliban ve Kuzey İttifakıyla yakın temas halinde yürütülen istihbarat operasyonları İsrail’in bölgedeki etkinliğinin artmasına zemin hazırlamıştı. MOSSAD ve bazı kaynaklara göre AMAN’ın (İsrail Askeri İstihbaratı) yapmış olduğu çalışmaların İran’a karşı olduğu kadar İsrail’in Güney Asya’daki güvenilir müttefiki Hindistan’ı da gözeterek Pakistan’a yönelik yapıldığı da söylenebilir. Bu çerçevede daha güvenilir bilgi toplayabilmek ve etkin bir enformasyon ağı oluşturabilmek amacıyla 1948’de İsrail’in kurulması ve 1979’da Sovyetlerin Afganistan’ı işgal etmesiyle ülkeyi terk eden Afgan Yahudilerinin yeniden ülkeye dönerek Taliban yapılanmasının içerisine sızmaları sağlandı. İsrail bölgede enerji güvenliği konusuyla da ilgileniyor. Rusya ve İran üzerinde dünya piyasalarına ulaştırılan Türkmen doğalgazına yeni bir alternatif güzergâh oluşturarak Afganistan, Pakistan üzerinden Hindistan’a ulaştıracak TransNazarbayev Ortadoğu’nun ‘aktif’ ülkesi İsrail, Orta Asya’nın İran’a olan konumu ve enerji kaynakları nedeniyle bölgeyle ilgileniyor. İsrail, bölgedeki Yahudi cemaatler aracılığıyla Orta Asya ülkeleriyle ilişkilerini geliştiriyor. Afgan boru hattı projesi de İsrail’in ilgi alanındadır. YAHUDİ VARLIĞI İkinci Dünya Savaşı’nda yaşananlar bir milyonu aşkın Yahudi’nin Avrupa’dan kaçarak Sovyetler Birliği’ne sığınmasına neden oldu. Ayrıca Özbekistan Buhara merkezli olarak yüzyıllardır Orta Asya’da yaşayan Buhara Yahudileri de bölgedeki Yahudi nüfusunun önemli bir kısmını oluşturuyor. İsrail’in kurulması ve Sovyetler Birliği’nin dağılmasının ardından bu nüfusun büyük bir kısmı bölgeden göç etmişti. 2005 yılı rakamlarına göre Rusya’da 235 bin Yahudi kalırken Orta Asya Bölgesi’nde Özbekistan’da 15 bin, Kazakistan’da 20 bin, Kırgızistan’da 2 bin 500, Tacikistan’da 900 ve Türkmenistan’da da 700 dolayında Yahudi’nin yaşadığı ifade ediliyor.(1) Özellikle Özbekistan ve Kazakistan’da Yahudi cemiyetleri aktif olarak çalışıyor. 1992 yılından bu yana faaliyetlerini artırarak devam ettiren cemiyetler genç Yahudi nüfusunun eğitimleri ve kültürel gelişimine büyük önem veriyor. Birçok Sinagog halen açık olarak Yahudilere hizmet veriyor. Ayrıca İsrail’in Orta Asya bölgesinde yalnız Kazakistan ve Özbekistan’da büyükelçilik açması da bu ülkelerle kurulan ilişkilerin boyutları hakkında bilgi veren diğer bir veri. TAŞERONLUKTAN MÜTEAHHİTLİĞE 1990’ların başında ABD ile birlikte ortak yardım programları kapsamında Orta Asya’yla ilişki kuran İsrail, 2000’lerin ardından bölgede hızla yükselen bir grafikle etkin olmaya başladı. Özellikle Kazakistan ve Özbekistan’da bulunan Yahudi cemiyetlerinin aktif çalışmaları ve bölge ülkeleriyle ekonomik ilişkilerin hızla gelişmesi bölgede İsrail’in bağımsız politikalar izlemesine zemin hazırlıyor. Özbekistan yönetimiyle teröre karşı mücadelede ortak payda bulunması da bundan sonraki yıllarda daha aktif bir güvenlik politikasının gündeme gelebileceğinin sinyallerini veriyor. Bir yandan Müslüman devletlerle ilişkilerini geliştirmek suretiyle puan toplayan İsrail diğer yandan İran’ın Orta Asya çıkarlarına vuracağı darbenin hesaplarını yapıyor. Elbette bütün bunların yanı sıra bölgenin zengin hammadde, su ve enerji kaynakları da İsrail’in ilgisini çekiyor. Dipnot: 1 Veriler www.jewishvirtuallibrary.org internet sitesinden alınmıştır. ÜLKELERLE İŞBİRLİĞİ Kazakistan Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev’in 1995 ve 2000 yıllarında gerçekleştirdiği İsrail ziyaretleri iki ülke arasındaki ilişkilerin daha da gelişmesine yardımcı olan önemli girişimlerdi. 2006 yılında Kazakistan Başbakan Yardımcısı Karim Masimov’un ziyaretinde İsrail Başbakanı Ehud Omert’in yaptığı "Kazakistan İslam’ın güzel yüzünü gösterebilir. Çağdaş, kalkınan Kazakistan hem ekonomik ilerlemede hem de etnik gruplar arasında sağladığı uzlaşma ortamıyla daha fazla Müslüman ülkenin izlemesi gereken mükemmel bir örnektir" açıklaması, yukarıda konu edilen İsrail ve Müslüman ülkeler diyaloguna verilebilecek somut örneklerden biri. İsrail’in bazı Müslüman devletlerle kurduğu sıkı bağları dış politikasındaki önemli kazanımlar olarak gördüğü açıktır. İki ülke arasındaki dış ticaret 2005 yılında 800 milyon dolar seviyesine ulaştı. Kazakistan’daki Yahudi cemiyetlerinin son yıllarda daha aktif olduğu görülüyor. 2004 Ağustos’unda Kazakistan’da ilk kez bir "Gan Israel" yaz kampı açıldı. Çocuklara yönelik olarak açılan bu kamplarda Yahudi Olmert
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle