02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

kuruluşları ve siyasi partilerle entelektüel ve maddi işbirliği içinde olabilir ve olmalıdır. Bu işbirliği sağlandığı zaman ideal ortamın ve katılımcı demokrasi şartının temeli olan sivil toplum örgütleri de yerlerini sistemin bir gereği olarak alırlar. Bundan böyle devlet, emredicilikten ziyade sivil toplum kuruluşları ve bizzat halkın katılımıyla düzenleyici rol almaya ve sosyal bir anlayışla halkının mutluluğunu sağlamaya önem vermeyi öncelik haline getirir. Günümüz ortamında, bilhassa iletişim araçlarının yoğun kullanımıyla da bilgi çağı ideolojik devlete son verdiği için artık sosyal hayatın ciddi meselelerine katı bir şekilde hâkim olan bir devlet söz konusu değildir. Bilgi çağında dünya, farklı seslerin çıktığı çok renkli bir sivil toplum aracılığıyla hızla gelişmiş ve gelişmektedir. Şimdi devlet, sivil toplum unsurları arasında düzen oluşturma ve koordinasyon sağlama görevini üstlenmiştir. Öyleyse her bir sivil toplum kuruluşunun bir enstrüman olduğunu varsayarsak devlet bu orkestranın şefidir. Bu bağlamda da demokrasilerde sorunsuz, iyi işleyen bir toplum oluşturmaya yönelik temel etki ve öncelik toplumun alt seviyesinden başlayan ve yukarıya, devlet seviyesine kadar uzanan bir sistem üretmektedir. Ancak böyle bir uygulama ve ortamda sivil toplum kuruluşlarının başarılı çalışmalarıyla toplumlar içinde denge ve istikrar sağlanarak ülke temelinde tarihsel gelişme süreci hızlandırılır. Bu noktadaki gelişmelerin somut ve olumlu örnekleri de Özbekistan açısından çok etkileyici bir şekilde vardır ve sivil toplum örgütlerinin bu ülkedeki gelişmesinin boyutları açısından önemlidir. C S TRATEJİ 15 Bilgi çağında dünya, farklı seslerin çıktığı çok renkli bir sivil toplum aracılığıyla hızla gelişyor.. Şimdi devlet, sivil toplum unsurları arasında düzen oluşturma ve koordinasyon sağlama görevini üstleniyor.. ve "bir mahalle bir ailedir" fikrini temsil eder. Bu GELENEKLERİN YENİ ADIMLARA KATKISI düşünceye göre aile ve mahalle toplumun çekirdeğidir. Yaklaşık olarak beş bin ila yedi bin kişiyi içine alan mahalle sistemi temel olarak mahalle sakinlerini ilgilendiren eğitim, sağlık, sosyal güvenlik ve istihdam sorunlarını çözmeye katkıda bulunur. Mahalleler, "Aksakallar" tarafından yönetilir. Aksakallar saygı duyulan seçkin yaşlılardır ve mahalle sakinleri tarafından seçilirler ve mahalledeki ailelerin sorunlarını onları bürokratik devlet kurumlarına yönlendirmeden kaynağında çözmek için danışmanlık yapar, yardımda bulunurlar. Aynı zamanda "ekonomik gelişme mahallede başlar" düsturuyla gençlere ve yetişkinlere üretkenlik ve yaratıcılık kazandıracak kurslar ve eğitim programları açılır. "Mahalle eğitimin beşiğidir" fikriyatı göz önünde bulundurularak anaokulu, ilköğretim ve lise seviyesindeki çocuklar mahalle vakfının eğitim komisyonlarına bağlı öğretmenler tarafından geleceğe hazırlanır. Bu bakış açısıyla katılımcı yönetim yaklaşımının ideal bir örneği olan Mahalle Vakfı uygulamasıyla Özbekistan sağlam temelleri olan köklü bir sivil toplum inşa etme anlamında düzenli ve etkin bir sosyal sistem kurma yolundadır. Bu oluşum kalkınma ve gelişme yolunda sivil toplum kuruluşlarının varlığının kaçınılmazlığı hususuna uygun olarak da Özbekistan’daki gerçekleşmiş reformlarla birlikte ülke kalkınmışlığının geleceğini biçimleyecektir. Gerçek demokrasinin katılımcı olması, tabandan yani bireylerden ve ailelerden başlayarak onların fikirlerini ve yönetici etkilerini temsil etmesi gereğine uygun biçimde yapılandırılan Mahalle Vakfı sistemi sorunları insanların yaşadığı, birbirini tanıdığı, birbirine güvendiği yerde yani kaynağında çözmeye çalışmaktadır. Bu uygulamanın gerçekçi yönü de, bu tür küçük yönetim birimlerinin bulundukları bölgeyle ilgili sorunları çözmede yarar sağlamasındadır. Çünkü sorunlar ve sorunların nedenleri ilk elden gerçekçi bir yaklaşımla değerlendirilir. Tarih boyunca güçlü Türk devletlerinin bu anlayış üzerine inşa edilmiş olduğunun altı da çizilmeli. Sivil toplum kuruluşlarının bir türü olarak ele alabileceğimiz bu küçük yerel birimler aracılığıyla tabandan kapsamlı bir bireysel katılım sağlanarak sağlam ve güçlü Türk devletleri kurulmuştur. Bu devletler, halkın katılımından doğan güce ve canlılığa dayanarak ortaya çıkmışlardır. Bunun bir benzeri ve örneği de bizzat Anadolu Selçuklu ve Osmanlı İmparatorlukları’nda uygulanmış ve bu imparatorlukları başarıdan başarıya götürmüş olan Anadolu Ahilik sistemidir. Açıkça görüldüğü üzere insanların ahlaki, ekonomik, eğitimsel ve pedagojik gelişiminin tabandan başladığı böyle sistemlerde işler başarıyla yürür, çünkü insanlar kendi yönetimlerine ve kendi gelişimlerine katkıda bulunarak sorumluluk üstlenmektedirler. Bugün Özbekistan’da Mahalle Vakfı sistemini yanı sıra Sivil Toplum Çalışmaları Enstitüsü gibi sivil toplum kuruluşlarının önderliğinde yüzlerce kuruluş ülke gelişimine katkıda bulunmak amacıyla, daha fazla demokrasi ve özgürlük içinde toplumun yönetime katılım seviyesini yükseltmektedirler. Bunun yanı sıra Sivil Toplum Çalışmaları Enstitüsü’nün de bütün bu kuruluşlar ve Mahalle Vakıfları ile işbirliği içinde çalışarak siyasi partileri yeniden yapılandırmak ve geliştirmek üzere etkili çabalarda bulunmaları da Özbekistan’ın demokratik, sosyal ve ekonomik gelişimine katkı sağlamaktadır. Özbekistan’da artık ciddi bir temele oturmuş sivil toplum kuruluşlarının oluşturduğu altyapı üzerine demokratikleşme açısından son günlerde atılmış bir başka olumlu adım da Sayın İslam Kerimov’un Ali Meclis’e sunmuş olduğu kanun tasarısında kendini gösterir. "Ülkenin modernleştirilmesi, devlet yönetiminin ve kurumlarının yenilenip, daha ileri bir şekilde demokratikleştirilmesi amacıyla siyasal partilerin rolünün güçlendirilmesi ve bunla ilgili Anayasal değişikliklerin yapılması" ile ilgili tasarı önemine binaen yurt dışında, birçok ülkede, siyasi, hukuki ve medya çevrelerinde geniş ilgi uyandırmıştır. KATILIMCI DEMOKRASİ, SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI VE MAHALLE Bu örneklerin başında olan ve Özbekistan’da sivil toplumun gelişmesi, katılımcı demokrasinin sağlanmasına örnek olarak eşsiz bir sisteme değinmek gerekir. Bu sistem Özbekistan’da yerel kültürün, geleneklerin üzerine 1990 sonrasında oluşturulmuştur ve Özbekistan’ın geleceği açısından bir zenginliktir. Devlet Başkanı İslam Kerimov’un "Mahalle Vakfı" sistemi olarak uygulamaya koyduğu, temellerini eski Türk geleneklerinden, uygulamalarından alan bu olgu son 15 yılda bölgeyi geliştirmek ve insanlara yardım etmek amacıyla sorunları çözmede eşsiz bir başarı örneğidir. Katılımcı demokrasi ve sivil toplum kuruluşlarının işleyişi açısından da özellikle Batılıların örnek almaları gereken bir modeldir. Mahalle Vakfı Enstitüsü samimi bir demokrasidir
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle