Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
4 26 EYLÜL 2009 CUMARTESİ Kızım bana Konser mutluluğu öğretti Kızı, Egesu doğduğunda çok mutluydu. Ama amansız bir hastalık Egesu’nun hayatla bağını kopardı. Ersin Özpirinçci pes etmedi, kızına müzikle ulaştı. Doktorları, bilimi şaşırttı. Umudun zaferini iradesiyle kazandı. Egesu’nun şarkılarını “Bir Umutla” isimli albümünde topladı. Şimdi tek hayali kızının “baba” diyebilmesi. Ersen Özpirinçci bir baba. Hayatındaki en özel gün, kızı Egesu’nun 1988 yılındaki doğumu. Ama hayat herkese adil değil. O da ALİ DENİZ payına düşeni kızının ilk yaşını doldurmasıyla USLU almış. Her şey Egesu’nun gözlerinde sorunlar çıkmasıyla başlamış. Ardından hareketleri ve konuşma yetisi birer birer kaybolmuş. Sonrasında sonu gelmeyen hastane ve doktor keşifleri, konulamayan teşhisler, şaşıran doktorlar... En son “Dr. Aleksander Rett Sendromu” tanısı konulmuş. Mucize gerçekleşirse en fazla 15 yaşına kadar yaşayacağı, en kötüsü de dünyayla bağının, iletişiminin bir daha geri gelmeyeceği ve hareket edemeyeceğinin söylenmesi olmuş. Buraya kadar her şey kötü ve üzücü, evet ama umut dolu hikâye işte tam bu noktada başlıyor. Hayatın bittiğini düşündüğümüz yerde. Hem de umut dolu bir şekilde. İşte bir babanın kızını hayata döndürmek için müzikle verdiği mücadelenin öyküsü. geçirmedik. Ona daha iyi bakabilmek için İstanbul’daki hayatımızı Bodrum’a taşıdık. Kariyer, iş, güç, artık hiç birinin önemi kalmamıştı. Onu yaşatmalıydık. Kolpa ve Woohoo Kolpa, 2004 yılında kurulan grup rock müziği dans ve pop türleriyle birleştirerek kendine has bir hayran kitlesi yaratmış, 2009 Nisan’ında çıkardıkları “Hayat Senin” albümüyle müzik piyasasındaki yerini almıştır. Woohoo ise pek çok grupla çalışmış ancak farklı işler yapmak isteyen beş kadının bir araya gelmesiyle sinerjisini oluşturdu ve 80'lerin hitleriyle repertuarına, 90 ve 2000’lerin sevilen pop funk disco parçalarını da ekleyerek zenginleştirdi. Woohoo geçtiğimiz sezon Kolpa ile sahne aldığı Jolly Joker Balans’ta cumartesi programına devam ediyor. Müzik bizim dilimiz Başardınız da. Egesu ile ilk iletişiminizi müzik ile kurmuşsunuz. Çok özel bir an olmalı. Anlatır mısınız? Sağır olduğunu söylediklerinden sonra ona Mozart ve Pink Floyd dinletiyordum. Hiçbir şey duymuyordu, tepkisizdi. Ona inatla gitar çalmaya başladım. Bir gün sallanarak müziğime eşlik etti, elim ayağıma dolandı ama çalmaya devam ettim. Tepki vermeye devam ediyordu. Doktorlar şaşırdı, önce titreşimi hissettiğini düşündüler ama müziğin sözlerin şekline göre tepki vermeye başlayınca duyduğu kesinleşti. Sonra bir gün ağladı, yani ağlamayı denedi. Sonra her gün onunla müzik yaptım ve besteler yazdım. Peki, müzikle ilişkiniz ne boyuttaydı, gitar çalmayı kızınız için mi öğrendiniz? Müzisyen bir aileden geliyorum. Müzikle büyüdüm, akordeon çalıyordum. Babam Türkiye Petrolleri’nde çalışıyordu ve dönemin Altın Mikrofon Yarışması’nda Batman Orkestrası, “Sarhoş Martılar” ile birinci olmuşlardı. Elbette müzik o zaman yalnızca müzikti. Şimdi ise kızımla aramızda kullandığımız bir dil, bize özel. The Beatles’ın yeniden keşfi ZÜLAL KALKANDELEN “The Beatles, yeniden keşfedildi!” Son günlerde müzik gündemini izleyenlerin sık sık karşılaştığı bir cümle bu... Rock tarihinin en büyük grubu nasıl yeniden keşfedilir? Burada ima edilen “keşfetme” ticari midir? Yapılan iş, bütün dünyada milyonlarca hayranı olan bir grubun eski albümlerini tekrar yayımlayarak ticari kazanç sağlamak olduğuna göre, herhalde öyledir... Bana göre, böyle bir durumda “keşiften” söz edebilmek için sorulması gereken iki soru var: 1Plak şirketlerinin zaman zaman başvurduğu bu yöntem, yeni kuşakların The Beatles gibi bir grubu daha yakından tanımasını sağlar mı? 2Bu şekilde, müzikseverlere ve koleksiyonerlere grupla ilgili yenilikler sunulabilir mi? Bu sorulara “evet” yanıtı verilebiliyorsa, ticari kazanç “keşfe” dönüşmüş demektir. Ve bu da müzik açısından olumlu bir girişimdir. Bu nedenle, EMI ve Apple Records’ın The Beatles kataloğunun tümünü yeniden yayımlamasını bu açıdan ele alacağım. 9 Eylül’den beri tüm dünyayı saran The Beatles fırtınasının nedeni, sadece iki ayrı box set olarak yayımlanan albümler değil. Bunlarla birlikte eş zamanlı olarak The Beatles: Rock Band adlı video oyunu da piyasaya sürüldü. MTV Games ile dünyanın önde gelen müziktabanlı oyun geliştiricisi Harmonix tarafından tasarlanan oyun, oyunculara The Beatles’ın müzik repertuvarını gitar, bas gitar, mikrofon ve davul kullanarak çalma imkanını veriyor. Hem Mono Hem de Stereo Versiyonlar The Beatles kataloğunun yeniden yayımlanmasının sadece satışa dönük olduğunu ve dinleyici açısından bir anlam ifade etmediğini savunanlar var. Ben bu konuda ilk anda tarafsız kalıp, kararımı albümleri dinledikten sonra verdim... Elbette yüzlerce dakika süren kataloğu tümüyle dinlemedim. Ama tanıtım için hazırlanan örnek albümü dinleme olanağı buldum. Şunu söyleyebilirim ki; son teknoloji kullanılarak yeniden düzenlenen şarkılar heyecan verici! The Beatles’ın müziğini çok yakından tanımayan sıradan bir dinleyici belki aradaki farkı anlamayabilir. Ama mono kayıtlara göre, stereo kayıtlardaki netlik ve uyum, dikkat çekecek kadar belirgin. Analog kayıtlarda kaybolan kimi gitar ve bas tınıları, yeni dijital teknoloji sayesinde fark edilir hale gelmiş. Ses mühendisleri, birçok efsane albümün kaydedildiği İngiltere’deki Abbey Road stüdyosunda tam dört yıl boyunca bu iş için çalışmış. Sonuç, grubun hayranları ve koleksiyonerler için tatmin edici. Amerika’daki ulusal kamu radyosu NPR’ın ünlü programcısı Bob Boilen’ın, bu duruma ilişkin yorumu şöyle: “En sevdiğiniz filmi, ilk kez HD teknolojisinde izlemek gibi...” Tam bu noktada bir eleştiri daha gelebilir. Denilebilir ki; “1987’de The Beatles albümleri yeniden düzenlenerek yayınlanmamış mıydı? Şimdi bu yeni versiyona ne gerek var?” 1987’de yapılan, The Beatles’ın ilk dört albümünün mono kayıtlarının CD’ye aktarılarak yeniden yayınlanmasıydı. Kasetten CD’ye geçerken zorunlu olarak gündeme gelmişti. Şimdiki versiyonlarsa, eski ekipmanlarla yapılan kayıtların son teknoloji ile dijital ortamda yeniden düzenlenmesi. Kökle ve Dallar Konseri Türkiye Sakatlar Derneği tarafından düzenlenen, “Kökler ve Dallar” konserinde Ara Dinkjian ve Erdal Akkaya ile sevginin, kardeşliğin, hoşgörünün ve barışın türküleri Aya İrini Müzesi’nde yankılanacak. Türkiye Sakatlar Derneği; “Düşlerime Dokun” üst başlığıyla, bu akşam Aya İrini Müzesi’nde, “Kökler ve Dallar Konseri” ile sanatseverleri buluşturacak. Türkiye Sakatlar Derneği’nin organize ettiği “Kökler ve Dallar Konseri” saat 20.30 da başlayacaktır. Kabullenmek mi? Asla! Kızınız Egesu’daki değişimi ne zaman fark ettiniz? Kızım bir buçuk yaşında ansızın hastalandı. Gözleri görmüyordu, hareketleri kesildi. Doktorlar sağır olduğunu söylüyorlardı. Eşimle birlikte hastanelere, doktorlara gittik ama sonuç alamadık. Bilmediğim yerlerde, tanımadığım insanlardan umut istiyordum. Sonunda teşhis kondu; “Dr. Aleksander Rett Sendromu”. Anlamı; Egesu’nun konuşamayacak, hareket edemeyecek, duyamayacak ve 15 yaşını bile göremeyecek olmasıydı. Bunu ilk öğrendiğinizde hayata karşı bir kırgınlık ve isyan hissetmiş olmalısınız. Her şey yıkıldı, sarsıldı. “Niye biz?” demek, isyan etmek bir işe yaramıyordu çünkü zaman kaybediyorduk. Çare, şifa aradık umutsuzduk ama pes etmeyi, kabullenmeyi hiç aklımızdan Livaneli Kuruçeşme'de Şarkılarıyla sınırları aşan, farklı coğrafyaları aynı gökyüzü altında buluşturan büyük usta Zülfü Livaneli, bu akşam Turkcell Kuruçeşme Arena'da İstanbullu hayranları ile buluşacak. Etkinliğin bilet fiyatları 33 ila 82 TL arasında değişiyor. Hangisini almalı? Fanatik The Beatles hayranları, hiç kuşkusuz, hem 13 CD’lik mono seti hem de 17 CD’lik stereo seti almak isteyecektir. Birisinin 298, diğerinin 260 dolar olduğunu düşünürsek, bu herkes açısından pek de olanaklı görünmüyor. Bu durumda hangisini alırdınız? Ben olsam, stereo olanla işe başlardım. Çünkü dijital ortamda yenilenen kayıtlarda, daha önce duymadığınız yeniliklerle karşılaşma olasılığı var. Ayrıca bu sette, 1988’de yayımlanan iki CD’lik “Past Masters” toplama albümüne ek olarak, her albüm için hazırlanan mini dokümanter filmler, grubun ender görülen fotoğrafları ve Abbey Road stüdyosundaki kayıtlar sırasındaki konuşmaları içeren notlar da bulunuyor. Ama mono versiyonunun da tam bir koleksiyon malzemesi olduğunu belirtmek lazım. Bu setteki CD’lerin üzerine orijinal plak kapaklarının fotoğrafı basılmış. 1963 tarihli ilk albüm “Please Please Me”den 1969 tarihli “Abbey Road”a kadar çıkan 10 albümü, ilk yayınlandığı haliyle ama CD olarak elinde bulundurmak isteyenler az değildir herhalde. Müzik tarihini kökünden değiştirmiş bir grubun tüm kayıtlarına hem mono hem de stereo olarak sahip olmak ise, koleksiyoncuların rüyası olsa gerek. Bu albümler, büyük olasılıkla, The Beatles kuşağından gelenlerin aldığı son CD’ler olacak. Belki de MP3 teknolojisine yenilen CD’lere bu şekilde veda edecekler... Öyleyse, gelelim yazının başındaki keşifle ilgili iki soruya... The Beatles’ın eski kayıtlarının yenilenmiş yeni versiyonları, hem arşivcileri hem de müzikseverleri memnun edecek özellikler taşıdığına göre, ikinci sorunun yanıtı “evet”. Bir üniversiteli tanıdığımın bu albümleri dinledikten sonraki tepkisi, “İyi grupmuş The Beatles!” şeklinde oldu. Bu da birinci sorunun yanıtı... Geç kalmış da olsa keşif keşiftir... www.zulalkalkandelen.com, kzulal@yahoo.com Bostancı'da Hepsi şov Hepsi Grubu eğlenceli şarkıları ve görsel şovları ile yine harika bir konsere hazırlanıyor. Bu konserde kostümünden sahne dekoruna, yeni iki şarkıdan seyirciye, Hepsi kızları tarafından yapılacak olan bir çok süprizden her şey yepyeni. Değişimi yerinde hissetmek için bu konseri kaçırmayın. Mekan: Bostancı Gösteri Merkezi. Bilet fiyatları 34 liradan başlıyor. BİRİLERİ Tek hayalim baba demesi Egesu’ya yaptığınız şarkıları bir olduğum için çok daha şanslıyım. Çoğu albümde topladınız. İsmi de “Bir Umutla”. arkadaşım çocukları “sağlam” oldukları halde Peki, o en çok hangi şarkılarınızı seviyor? çocuklarına ulaşamıyorlar, iletişim O müziği dinliyor, anlıyor ve test ediyor. kuramıyorlar, uzaklar. Ben onunla her şeyi Tüm parçalar onun aslında. Onun sevmediği paylaşabiliyorum. Albümde “sahip olduğunuz bir şarkıyı çalmak gibi bir lüksüm de yok. bu çocuk dünyalar güzeli. Onunla yaşamayı Albümdeki “Sevgili yeniden öğrenin, umutlu Babacığım” parçasında ve mutlu olun” mesajını çok ağlıyor. Ben babamı veriyorum. elimde kaybettim. Hep Ben onu yetiştirdim, o benden bir beste da beni. Dürüst, samimi, yapmamı isterdi ama hiç her tepkisini anında yapmadım, yapamadım. veriyor. Yaşayan bilir. Bu Bir gün mezarına henüz başarı değil, çünkü gittiğimde bu parça hayallerim daha bitmedi. yankılanıyordu kulağımda. Nedir hayalleriniz? Egesu da babamı, İlk hayalim Egesu’nun dedesini çok severdi. bana “baba” diyebilmesi. Sonra onu kaybettik. O da En çok da özürlüler benim gibi onu çok hastanesi kurmak özlüyordu. İlk başlarda istiyorum. Bunun için güçlü tepki verdiği için bu çalışıyorum. Onların kendi şarkıyı sık çalıyordum başlarına gelebilecekleri ama artık ağlamasını bir hastaneyi düşlüyorum. istemiyorum. Özürlüler köyü kurmak Egesu şimdi 21 için de çalışıyorum. yaşında. Durumu nasıl? Albümün gelirleri İki yıldır piyano dersi TÖDEV’e aktarılıyor. alıyor. Ellerini hiç Ömrüm yettikçe bunun kullanamıyordu şimdi hayalini kurmaya, emek tuşlara dokunabiliyor. harcamaya devam Hareket edebiliyor. edeceğim. Artık mutlu Yaşadıklarınız pek olmayı öğrendim. Her şeyi çok aileye örnek olacak. olan ama çok şeyi eksik Çocuklarından insanlar var. Bunu bana utananlar var. Onları kilit kızım öğretti. Onun altına almışlar. Bir baba hakkını hiçbir şekilde Fotoğraf: VEDAT ARIK olarak, böyle bir kızım ödeyemem. Pekkan Anadolu Yakası'nda Türkiye’nin Süperstarı Ajda Pekkan ilk kez Anadolu Yakasında. Yıllardan beri her kuşaktan milyonlarca kişinin gönlünde taht kuran, bugüne kadar konserlerine katılanları hem sesi hem de fiziğiyle kendine aşık eden, şarkılarıyla bu yazın tartışmasız en popüler ismi olan Süperstar Ajda Pekkan bu gece Unilife’in Organizasyonu ile Fenerbahçe True Blue’da. Konserin bir diğer süprizi ise konser sonrasında Türkiye’nin dört yıl üst üste en ünlü Dj Prodüktörü seçilen Suat Ateşdağlı’nın muhteşem performansı ve gene ülkemizin tek bayan elektro keman virtüözü Sihirli Keman Canan Anderson'un şovu olacak. RİFAT MUTLU rifatmutlu?gmail.com C MY B C MY B