17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

figenatalay6yahoo.com Faks: 0 212 343 72 64 24 MAYIS 2008 CUMARTESİ 5 En iyi ödevi anneler yapar(!) Teknoloji hakana?cumhuriyet.com.tr ? Dizüstünde PC konforu Logitech Alto bütünleşik klavyeye sahip standıyla, dizüstülere masaüstü PC özelliği kazandırıyor. Alto, dizüstü ekranını göz hizasına göre ayarlayıp kullanıcıları dar dizüstü klavyelerinin yaşadığı zorluklardan kurtarıyor. Logitech Alto Cordless’ın kurulumu 30 saniyeden kısa sürüyor. Alto siyah yüzeyiyle, turuncu arkadan aydınlatmalı ikonlara sahip parlak siyah paneliyle şık bir görüntü sunuyor. Klavye ayrıca tekdokunuşla medya ve ses kontrolü bulunuyor, diğer hızlı erişim tuşlarıyla favori uygulamalara, dosyalara ve web sayfalarına da ulaşabiliyorsunuz. Üç ayrı modeli bulunan Alto’nun Express modeli KDV hariç 24 dolar, Connect modeli KDV hariç 64 dolardan satılıyor. Türkçe olan Cordless modelinin fiyatı ise KDV hariç 126 dolar. HAKAN AKARSU ? Öğrenmek ve oynamak için ASUS Amerika ve Avrupa’da satışa çıktığı günden bu yana 1 milyonluk satış adedine ulaşan Eee serisini Türkiye pazarında satışa sundu. Bu yeni nesil popüler bilgisayar “öğrenmek, çalışmak ve oynamak kolay” konseptini korurken hem Windows hem de Linux olmak üzere iki farklı arabirimle geliyor. Yaklaşık 40 yerleşik uygulamayla Eee PC, öğrenme, çalışma ve oynama için dinamik bir bilgisayar deneyimi sunuyor. 7 inç büyüklüğünde ekrana ve 4 gigabaytlık SSD depolama alanına sahip cihaz, yerleşik Wlan bağlantısı, geniş flaş tabanlı depolama kapasitesi ve yerleşik web kamerası ile 1 kilogramdan hafif. 8.9 inç geniş ekran, 1.3 megapiksel webcam, yenilikçi FingerGlide ve Windows ve Linux platformları için sırasıyla 12GB ve 20GB depolama kapasitesi ile geliyor. Rahat hareket edebilme Eee PC’nin başarısındaki ana faktörlerden biri ve bu bir ölçüde, sessiz, enerji tasarrufu sağlayan, darbeye dayanıklı SSD (Solid State Disk Katı Hal Diski) teknolojisi sayesinde. Yeni Eee PC’de kullanımı kolaylaştıran yenilikçi FingerGlide özelliği de bulunuyor. Örneğin sadece iki basit parmak hareketiyle resimleri zoomlayabilir, incelediğiniz sayfayı yukarı ve aşağı kaydırabilirsiniz. Dahası, Eee PC 900 1.3 megapiksel webcam’i kablosuz internet bağlantısıyla biraraya getirerek her zaman, her yerde web konferanslarını kolaylaştırıyor ve çalışma verimini artırıyor. ASUS Amerika ve Avrupa’da satışa çıktığı günden bu yana 1 milyonluk satış adedine ulaşan Eee serisini Türkiye pazarında satışa sundu. 920 gramlık ağırlığı ve 369 dolardan başlayan fiyatlarıyla dikkat çeken Eee PC’nin özellikle Türkiye’de merakla beklendiğini vurgulayan Asus CEO’su Marvis Hsiao “En büyük ilgiyi ilköğretim çağındaki çocuklardan göreceğimize inanıyoruz. Bu yıl en az 150 bin satış hedefliyoruz” dedi. 4 GB hafızalı ilk modelin Türkiye’de 24 Mayıs günü satışa sunulacağına dikkat çeken Hsiao şunları söyledi: “Linux ve Windows XP işletim sistemli ürünlerin tüm bilgisayar mağazalarında ve teknomarketlerde satılıyor olması 28 Mayıs’ı bulacak. 8.9 inch ekran boyutunda Eee PC900 modelleri ise Mayıs sonunda satışa çıkacak. Bu ürünler 8 gigabyte, 12 gigabite ve 20 gigabyte kapasiteye sahip olacak. 7 inch ekranlı 4GB kapasiteli Linux işletim sistemli modelin fiyatı 369 doları XP işletim sistemli ise 399 doları bulacak.” ? Oyunun kalbindesiniz Sennheiser PC 350 profesyonel oyun kulaklığı, oyun tutkunlarının ilgisini çekecek. IF 2008 Product Design Award ödülüne sahip olan Sennheiser PC 350, üstün teknolojisi sayesinde mükemmel bir ses kalitesi sunarak oyunlardaki ses efektlerinin en ince ayrıntısına kadar pürüzsüz bir kaliteyle duyulmasını sağlıyor. Katlanabilme özelliği sayesinde kolayca taşınabilen Sennheiser PC 350, son derece yumuşak ama dayanıklı malzemeden üretilen kulak destek sistemi uzun saatler boyunca oynanan sürükleyici oyunlarda bile en küçük bir rahatsızlık vermiyor. Kulaklık, özel yapısı sayesinde çevresel sesleri engelleyerek oyundan maksimum derecede keyif almanızı sağlıyor. ? Logitech’le keyifli saatler Logitech, bilgisayarı eğlence uygulamalarının temel kaynağı olarak kullanan milyonlarca insanın ihtiyacını karşılamak üzere Logitech Z Cinema Advanced Surround Sound System’ı piyasaya çıkardı. Logitech Z Cinema hoparlör sistemi diyalogları, senfonik film müziklerini, yüksek oyun sesini ve düşük çevre sesini doğru bir şekilde yeniden üreterek PC sesini, yüksek performanslı sinema sesine dönüştürüyor. Windows Media Center için mükemmel bir çözüm olan Logitech Z Cinema Advanced Surround Sound System SRS TruSurround HD özelliğine sahip. Hoparlör bu özellikleriyle arka hoparlörlere ihtiyaç duymadan eşsiz üçlü yükseltici tasarımı, iki yollu uydu hoparlörleri ve 8 inç’lik subwoofer ile surround ses deneyimi yaşatıyor. Z Cinema hoparlör sistemi ayrıca PC eğlencesi için uzaktan kumandaya ait işlevselliğin tüm avantajlarını sunan güçlü bir Media Center kumandasına sahip. Ürünün fiyatı ise KDV hariç 569 dolar. İlköğretim çağında çocuğu olanlar “Performans Ödevi” zulmünü iyi bilirler ama ben gene de bir örnek vereyim. Ödevlerle daha çok anneler ilgilendiği için çocuğu ilköğretim FİGEN dördüncü sınıfta ATALAY okuyan bir anne, daha önce kızına yardım için bir türlü fırsat bulamadığından, son gün ödevi yetiştirebilmek için işten iki saat önce çıkar, koştura koştura eve gider. Ödev matematik dersi içindir. Renk renk ellişi kağıtları beşer cm’lik kareler çizilerek kesilecek ve karton üzerine motif yapılacaktır. Anne çizgileri çizer, maket bıçağıyla kareleri keser, bir de motif uydurur. Kıza da, kareleri kartona yapıştırmak kalır. Hemen söyleyeyim, bu anne ben değilim, kız da benim kızım değil. Sizce şimdi bu performans ödevinden çocuğa mı not verilmeli yoksa anneye mi? Öğretmenler, okul yönetimleri, bu tür ödevlerin anababalar tarafından yapıldığını bilmezler mi? Annebabalar neden çocuklarının ödevlerini yaparlar? GERÇEKÇİ DEĞERLENDİRME Okul yönetimlerini bilmiyorum ama Milli Eğitim Bakanlığı bu ödevleri annebabaların yaptığını çok iyi bildiği için geçtiğimiz aylarda bu konuda bir genelge yayımlayarak okullara gönderdi. Bu genelgede “ilköğretim öğrencilerinin yaratıcılığını kullanma, eleştirel düşünme, araştırma yapma, problem çözme gibi becerilerini geliştirmeyi amaçlayan performans görevleri, evde değil öğretmenlerin rehberliğinde sınıflarda yapılacak” deniliyor. Performans ödevlerini “öğrencilerin velilerinin yaptığının veya öğrencilerin ödevi internetten ya da bir kaynaktan doğrudan bilgi aktararak hazırladığının anlaşıldığı” da genelgede vurgulandı. Genelgede, “Gerek görüldüğü takdirde çalışmanın araştırma ve veri toplama gibi ön hazırlıkları sınıf dışında, ürünün oluşturma ve sonuçlandırma aşamaları ise sınıf içinde yapılmalıdır. Böylece öğrencilerin görevi yaparken sergilediği performans öğretmen tarafından gözlenerek daha gerçekçi bir şekilde değerlendirilmiş olacaktır” ifadesi de bulunuyor. Ancak bu genelgeye rağmen birçok okulda, performans ödevlerinin tüm aşamaları evde gerçekleştiriliyor. Annebabalar korumacı bir yaklaşımla, çocuklarının ödevlerine “yardım” ediyorlar. Bu “yardım” kimi zaman yol göstermek gibi makul ölçülerde olsa da, çoğu zaman ödevlerin neredeyse tamamı annebabalar tarafından yapılıyor. Öğretmenlerin bu gerçeği bilmemesine olanak yok. Zaten çocuğuna yardım etmeyi doğru bulmayan veliler de bunu dile getiriyorlar. O zaman akla gelen tek şey, öğretmenlerin sınıfta bir de bu ödevlerle uğraşmak istememeleri. Kapalıçarşı’da bir sergi Yüzyıl Işıl Okulu öğrencileri, Kapalıçarşı üzerine yaptıkları ürünleri, çarşının Kalpakçılar Caddesi’nde sergiliyorlar. Öğrencilerin, geçmişte kullanılan malzemeleri, alışveriş biçimini, meslekleri, satılan ürünleri yorumlayarak yaptıkları resim, nahıl, kumaş baskı, boncuktakı tasarımı gibi çalışmaları Mayıs ayı sonuna kadar görülebilecek. İstanbul Modern’de yaz İstanbul Modern’de, NisanEylül 2008 tarihleri arasında çocuklar, gençler ve aileler için “Kentin Genç Tasarımcıları” başlığı altında etkinlikler düzenlenecek. “Dokunduğum Dünya” başlıklı atölye çalışmasında, 616 yaş arası çocuk ve gençlerin gözlem güçlerinin, merak ve yaratıcılıklarının keskinleştirilmesi, günlük yaşamda karşılaştıkları nesne ve işaretlere araştırıcı gözle bakmaları hedefleniyor. Tasarımcı Aziz Sarıyer ve mimar Nevzat Sayın yönetiminde düzenlenen “Sanatçı Buluşmaları” atölyelerinde, çocuklar, tasarım fikrinin ortaya çıkış süreçleri üzerinde duracaklar. “Tasarlamak Serbesttir” adlı çalışma ise çocukları ve aileleri, araştırmaya, yaratıcı fikirler geliştirmeye malzemeleri keşfetmeye ve bir tasarım oluşturan tüm aşamaları yaşamaya çağırıyor. İnsan hakları sahnede yazılıyor İKSV tarafından Aygaz ve Opet sponsorluğunda gerçekleştirilen 16. Uluslararası İstanbul Tiyatro Festivali kapsamında dünyaca ünlü koreograf Wiliam Forsyhte’ın projesi “İnsan Yazıyor”, bugün saat 20.30’da Antrepo No.3‘te sahnelenecek. Dünyaca ünlü dansçı ve koreograf William Forsyhte’ın Columbia Üniversitesi Hukuk Fakültesi profesörlerinden Kendall Thomas ile birlikte oluşturduğu ve “İnsan Hakları”na (Human Rights) bir gönderme yaparak “Human Writes / İnsan Yazıyor” adını verdiği bu çalışması sahnelendiği her ülkede büyük ses getirdi. Çarpıcı çalışmalarıyla tanınan William Forsyhte bu projesinde politik kimliğini ön plana çıkarıyor ve çağımızın en önemli ve güncel konusu olan insan haklarını ele alıyor. İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin 60. yılına adadığı bu projesinde Forsythe, İnsan Hakları Bildirgesi’nin dünyanın her yanında sürekli ihlal edildiği gerçeğini vurguluyor ve kağıt üzerine sıralanmış maddelerin yazılı sözcükler olmaktan öteye geçemediğinin altını çiziyor. Tophane’deki Antrepo No.3’te gerçekleşecek bu etkileyici performansta The Forsythe Company’nin kırk beş dansçısı, büyük beyaz kağıt tabakalarıyla kaplanmış masaların etrafında toplanıyor. Her bir dansçı, kömür kalemlerle masaların üzerlerine İnsan Hakları Bildirisi’nden harfler, kelimeler ve cümleler yazmaya çalışırken sürekli engellerle karşılaşıyor. Bu basit fikrin uygulanması pratikte zorlaşıyor, hatta imkânsızlaşıyor, çünkü dansçıların görevi kendi hareketlerini mümkün olduğunca engellemek! Her bir çizik neredeyse dayanılamayacak bir güçlük sonucunda atılabiliyor. Kimi dansçılar birbirlerini engellemeye çalışırken, kimileri ters çevirdiği bir masanın altına girerek, kimileri kendini iplerle bağlayarak yazmaya çalışıyor. Klasik anlamda bir tiyatro oyunundan çok farklı bir ortamda kurgulanmış olan bu koreografide dansçılar insan hakları ihlalleri ve insan haklarını hayata geçirme konusunda yaşanan sıkıntıları güçlü bir beden diliyle aktarıyor. İnsan Yazıyor’un bir diğer çarpıcı yanı ise dansçıların yanı sıra insan hakları üzerine düşünmek ve hareket etmek isteyen izleyicilerin de koreografiye aktif olarak katılabilmesi… İzleyiciler de, kimi zaman dansçıların yazmalarına yardım ederek, kimi zaman onları engellerinden kurtararak, kimi zaman da kendi yaratıcılıklarını konuşturarak bu etkileyici performansa dahil olabilecekler… The Forsythe Company’nin İstanbul Tiyatro Festivali kapsamındaki gösterilerinde Avrupa Dans Stajyerleri Ağı (D.A.N.C.E.) dansçılarının yanı sıra İstanbul’dan da 7 dansçı yer alıyor: Candaş Baş, Maral Ceranoğlu, Bedirhan Dehmen, Duygu Güngör, Aslı Öztürk, Mihran Tomasyan ve Şafak Uysal. Yaklaşık üç saat süren performansta izleyiciler mekâna diledikleri gibi giripçıkabilme, oturup dinlenebilme ya da performansla ilgili sohbet edebilme özgürlüğüne de sahip… C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle