19 Kasım 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

6 ARALIK 2008 CUMARTESİ 3 Cumartesi Şairi RECEP Çok güvenme Elindeki beşliye Teper MEHMED KEMAL ‘Boğaziçi’ fazla ışıldadı “Bence İstanbul’a ve boğaza yakıştı. Bu ışıklar turistlerin de dikkatini çekecek. İstanbul’un tanıtımına katkı sağlayacak”... “Boğaz kıyılarında tekne gezilerinin GAMZE sayısı arttı, restoranlarda yer ERBİL ayırtmalar arttı. Turizme etkileri görülmeye başlandı”... “Köprüdeki ışık şovları farklı bir görüntü yarattı”... “Evet, pavyon gibi ama zaten İstanbul da pavyon gibi”... “2010’da Avrupa Kültür Başkenti olmaya hazırlanan İstanbul için köprü, çok önemli bir tanıtım malzemesi.” Evet, yukarıdakiler 22 Nisan 2007 yılından bu yana “yürürlükte” olan Boğaziçi Köprüsü aydınlatma sistemine ilişkin pozitif değerlendirmeler. Uzman, vatandaş, yetkili, yetkisiz, İstanbullu ya da başka kentlerden Türkiyelilerin değerlendirmeleri... İstanbul’un “Avrupa Kültür Başkenti” olmaya hazırlanışına hazırlanıyoruz, alışıyoruz. Bir süredir bu konuda yoğun bir aktivite var, oluk oluk paralar akıtılıyor, bir dizi plan, proje ve gerçekleşmekte olan faaliyetler... Geçtiğimiz günlerde İstanbul’daki ilan panolarından bir kez daha “hatırlatıldık” İstanbul’un Kültür Başkenti olmaya Ekonomik röportaj Sayın Acda Pekkan ekonomik durumu nasıl görüyorsunuz? Valla eskiden “ŞÖYLE BÖYLE”ydi.. şimdi “AYNEN ÖYLE..” “Ufak at civcivler yesin ! NANOTEKNOLOJİDEN SORUMLU DEVLET BA KANI Resmi görüş BeterUs Ucuz etin yahnisi TATS IZ.. Bulgursuz siyasinin sa ndığı BAHTSIZ olur.. Boğaziçi Köprüsü aydınlatılmazsa olmaz, ama bu ışıkları bir yerde sergilemek için Boğaziçi Köprüsü’ne gerek var mıydı? Galiba köprünün aydınlanmasıyla ilgili sorulması gereken en kritik sorulardan biri bu. İstanbul’un önemli sembollerinden biri olan 35 yaşındaki köprü, yeni ışıklandırma sistemiyle standart turistik gerekliliklerin bir kurbanı olmuş gibi görünüyor. hazırlandığına. İlanlarda öne çıkan bir slogan vardı: “Sahne Senin İstanbul.” Tamam beğeni ve beklentilerimizi çağrışımlarla inşa etmeye alıştık da, hâlâ bir takım soruların havada kalmasına galiba alışamadık. İstanbul “nesi”yle sahne alacaktı? İlanlarda bu soruya verilen cevap İstanbul’u fazlaca “sıradanlaştıran”, kültür başkenti falan değil en fazla bir “turizm başkenti” olarak sunan görüntülerden oluşuyordu. bahsediyorsak hiçbir yerli niteliği olmayan hediyelik eşya pazarları/dükkanları, ışıklı panolar, dünyanın neresinde olursanız olun farkı fark edemeyeceğiniz menüler, özetle “küresel aynılıklar” bunun önemli ağırlığını oluşturuyor. Tabii bu aynılıkların en önemli parçası da “renkli ışıklar”... İstanbul’un tarihi ve birikimi düşünüldüğünde “genç” sayılabilecek varlıklarından biri de Asya ve Avrupa kıtalarını birbirine bağlayan iki köprüden biri olan Boğaziçi Köprüsü. Köprü son 20 yılda Fatih Sultan Mehmet Köprüsü ile paylaştığı bu “kıtaları birbirine bağlama” işlevini 35 yıldır yerine getiriyor. 22 Nisan 2007 tarihinden bu yana Boğaziçi Köprüsü yeni aydınlatma sistemiyle “sahne alıyor”. Son günlerde aydınlatma sistemini yapan firmanın bir pilot projeyi denemesi nedeniyle arada kesintiler olduğu söylenirken, İstanbullular da köprünün bu yeni KÜRESEL AYNILIKLAR “Turizm merkezi olmak” için, kentte dolaştırılan buldozerler zaman zaman kentin kültürünü, zaman zaman kimliğini, zaman zaman tarihini ve hatta kimi zaman insanını silip süpürüyor. Bugün “turizm merkezi olma”nın standartları var ve bunlar “piyasa”nın belirlediği standartlar. Hele ki, kitlesel turizmden aydınlatması üzerine kafa yoruyor. 4 milyon 800 bin YTL’ye malolan bu yeni aydınlatma sistemi, “turistik getirileri”nin yanısıra maliyeti düşüreceği gerekçesiyle de benimsenmiş. Renkli ışıklarla, kimi zaman sabit renklerle; günün anlam ve önemine uygun senaryolarla yapılan bu aydınlatma üzerine konuyla mesleki olarak da ilgili olan kişilerin görüşlerine başvurduk... TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şube İkinci Başkanı Pınar Özden, Boğaziçi Köprüsü gibi simgesel yapılar için yapılacak tercihlerde, detaylı bir teknik araştırmanın gerekliliğine vurgu yapıyor. Özden “İstanbul gibi bir metropolü sembolize eden önemli kentsel öğelerden biri olan Boğaziçi Köprüsü’nün ışıklandırımasında doğru renk, doğru ışık ayarı ve dozunun kullanılması gerektiği kanaatindeyim. Boğaziçi Köprüsü’nde bu doz ve denge aşılmıştır. Köprü’nün sembol değeri ile yarışan, onun kendi kimliğinin önüne geçme iddiası bulunan renk tercihleri yapılmıştır” diyor. Peyzaj Mimarları Odası İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Peyzaj Yüksek Mimarı Ufuk Fatih Küçükali de ışıklandırmaya ilişkin olumsuz değerlendirmeler yapıyor: “Dünyada tarihsel, anıtsal ve sembolik yapıların dekoratif aydınlatmasında kullanılan LED teknoloji ile aydınlatılan Boğaziçi Köprüsü’nün İstanbul’un, 2010 Avrupa Kültür Başkentliğine giderken en önemli simgemizmiş (!) gibi gösterilmesi, İstanbul’un tarihi ve sosyal kimliğini tam olarak yansıtamamaktadır. 2 bin 600 yılı aşkın tarihsel bir kent geçmişi olan İstanbul’un kimliği, bu coğrafyanın ürettiği değerlerle bağdaşmayan bu kararlara imza atan yetkililerce yabancılaştırılmakta ve yozlaştırılmaktadır.” Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi ve TMMOB Mimarlar Odası eski başkanı Oktay Ekinci de yeni ışıklandırmanın İstanbul’un tarihsel ve kültürel birikimiyle uyuşmadığını düşünenlerden. Ekinci şunları söylüyor: “İstanbul’un tarihten gelen bir ağırlığı var. Binlerce yılın kente kazandırdığı bir ağırbaşlılık ve görmüş geçirmişlik var. Yani İstanbul dünyaya estetiğin, kentsel peyzajın, kentsel siluetin, kent kimliğinin dersini vermesi gereken bir kenttir. Bölye bir kentte Amerika’nın henüz yüz yaşındaki yapay ve şımarık kentlerinde görülen türden kültür yoksunu ve görmüş geçirmişlikle bağdaşmayan görsel oyunlara girişmek herşeyden önce bin yılların birikimlerine saygısızlıktır.” Espirisentır Nası yani? Dün gördüklerinin bugün neden gerçekleşmediğini yarın açıklayabilen insana ekonomist diyoruz. LAURENCE J. PETER Sözlük KÖMÜR: Adam kafalamada kullanılan bi çeşit maden.. MAKARNA: Adam sarmalamada kullanılan bi çeşit malzeme.. İkili görüşme Ne halin varsa gör.. Halim yok.. Burç sentır İkizler burcunda ikame eden kardeşim refahını ilgilendiren durumda PANKART taşımayı unutuyosun da KREDİ KART taşımayı nası oluyo da unutmuyosun?! Acil satılık Sahibinden kullanılabilir durumda “KELEPİR LİBOŞ” satılıktır. Alıcının ismi gizli tutulacaktır. Doktorunuz diyor ki... ROL icabı kolesteROL HA?! Artizlik yapma ulan! kamilmasaraci?gmail.com Sabancı Vakfı’ndan 1 milyon YTL Sivil toplum alanında dünyada yaşanan yenilik, hibe programlarının yarattığı fark ve ortak bir strateji ile hareket etmek amacıyla Sabancı Vakfı, İş dünyası ve Türkiye’de faaliyet gösteren çok sayıda vakıf temsilcisini bir araya getirdi. Sabancı Center’da düzenlenen “Hibe Programları ile Fark Yaratmak” başlıklı seminere Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı, Civicus Onursal Başkanı Dr. Kumi Naidoo ve Küresel Kadın Fonu Başkanı ve Ceo’su Kavita N. Ramdas’ın yanı sıra, iş dünyasından seçkin isimler, Türkiye’de faaliyet gösteren vakıfların temsilcileri ile üniversitelerin temsilcileri katıldı. Seminerin açılış konuşmasını yapan Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı, dünyadaki değişime paralel olarak, hibe programlarının öneminin giderek arttığına dikkat çekerek, “Türkiye’de çalışmalar yürüten vakıflar bu değişime hızla ayak uydurmalı ve toplumsal dönüşüm ve sürdürülebilir kalkınma konusunda kurumlara liderlik yapmalıdır” dedi. Güler Sabancı yaşanan değişimlerin yakından izlendiğini ve hibe programlarının tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de eskiye oranla daha etkin olmaya başladığını belirterek şunları dedi; “Kalkınmanın doğal bir gelişmesi olarak, ülkemizin eğitim, sosyal ve ekonomik kalkınma alanlarındaki ihtiyaçları farklı biçim ve boyutlarda ortaya çıkmaya başlamıştır. Sosyal sorumluluk alanlarının genişlemesi ile birlikte ihtiyaçlara cevap verebilmek için belli alanlara odaklanılması, hibe programlarının kurulması gereği ortaya çıkmıştır. Sabancı Vakfı Hibe Programları kapsamında yeni açılan ‘Toplumsal Gelişme Hibe Programı’ kapsamında ülkemizde kadınların, gençlerin ve engellilerin; toplumda eşit fırsatlara sahip olmalarını, topluma aktif olarak katılmalarını destekleyen ortamların yaratılmasını ve böylece toplumsal gelişime katkıda bulunulmasını amaçlamaktadır. Bu amaç çerçevesinde geliştirilen projelerden desteklenmeye hak kazananlara toplamda 1 milyon YTL hibe tahsis edilecektir.” C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle