21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

CUMARTESI 08 17/1/08 16:33 Page 1 CUMARTESİ EKİ 8 CMYK ? Çocuk ? Amerikan Gangster ? Gecenin İki Yüzü Si ne ma 8 Bu Dünyada Onur Ünlü’nün yönettiği ve Tuba Ünsal, Ege Tanman, Hayko Cepkin ile İlker Ayrık’ın oynadığı Çocuk, Türkiye’nin ilk fantastik çocuk filmi. 2 Milyon doları aşan bütçesiyle dikkat çekecek filmler arasına gireceği düşünülen filmin yüzde 40’ı 3D animasyonlar ve efektlerle dolu. Film, küçük yaşta kaçırılıp bir hırsız çetesinin eline düşen ‘Çocuk’ adlı kahramanın, çocuklardan nefret eden ancak özel bir TV kanalında çocuk programı sunan Rüya ile tanışmasıyla, iki taraf içinde içinden çıkılmaz olayların başlamasını konu alıyor. Çocuk kahraman, çetenin en başarılı hırsızlarından. Ancak hırsızlık yapmasının sebebi ise, yaptığı her 30 bin YTL’lik hırsızlık sonunda çeteden bir çocuğun ailesine iade edilmesi. Televizyon kanalının sahibi ise çocukluğunu mutsuz geçirdiği için tüm çocukların mutsuz olmasını isteyip, çocukların hayal kurmalarının önüne geçmek için dışarıya bir melodi yayan esrarengiz bir kutu yaptıran İsfandiyar’dır. Çocuk ve Rüya, animasyon maceralarla dolu filmde İsfandiyar’ı ele geçirip durdurmaya çalışacaklar. (American Gangster) Ridley Scott’ın yönettiği ve Denzel Washington, Russell Crowe, Roger Bart ile Bobby Beckles’in oynadığı Amerikan Gangsteri, uyuşturucu ticaretinin en acımasız gangsteri olarak tanınan Frank Lucas’ın Harlem sokaklarından başlayıp suç dünyasının zirvelerine tırmanışının ve Harlem sokaklarına adalet getirmeye kararlı bir polis tarafından alaşağı edilişinin gerçek öyküsünü konu alıyor. New York’un önde gelen suç patronlarından birisinin şoförlüğünü yapan Frank Lucas’ın varlığından patronu ölene kadar hiç kimsenin haberi yoktur. Ancak patronunun aniden ölümü üzerine kendi imparatorluğunu kurmak ve Amerikan Rüyası’nın kendine özgü versiyonunu yaratmak için gereken açık kapıları keşfeder ve kolları sıvar. (We Own The Night) Yönetmenliğini James Gray’ın yaptığı filmde Joaquin Phoenix, Eva Mendes, Mark Wahlberg ile Robert Duvall rol alıyor. New York’a yayılan yeni bir uyuşturucu türü 1988’de büyük bir suç dalgasına neden olur. Polis bu durum karşısında çaresiz kalır. Bir Rus gece kulübünde müdürlük yapan Bobby, suç dünyasından uzak durmaya, dönen kirli işlere karışmamaya çalışır. Ahlak dışı yaşam tarzına rağmen kız arkadaşı Amada’ya tutkuyla bağlıdır. Bobby’nin özenle sakladığı birde sırrı vardır: Ağabeyi Joseph, polis yüzbaşısı olarak görev yapmaktadır. ??????????????????????????????????? Günü gelir gerçekler de yaralar… Bir İngiliz bakışıyla ugüne dek dram, yazın uyarlaması, gerilim, komedi, neo noir (yeni kara film), aşk, bilimkurgu, dramatik belgesel gibi birçok türde film gerçekleştiren ünlü İngiliz yönetmen Michael Winterbottom’ın dört çalışmasını içeren bir DVD seti Tiglon firmasınca çıkarıldı. Sette yönetmenin 24 Hour Party People (24 Saat Parti İnsanları/2001), In This World (Bu Dünyada/2002), Code 46 (Kod 46/2003), A Cock and Bull Story (Uyduruk Bir Öykü/2005) filmleri yer alıyor. Winterbottom, Bristol ve Londra’ da sinema okuduktan sonra Oxford ASLI Üniversitesi’nin İngiliz Edebiyatı bölümünü İngiliz TV’sine girerek burada SELÇUK bitirdi. belgeseller (Ingmar Bergman, Cinema Europe), gençlik dramları (The Strangers, Forget About Me), cinayet (Cracker) ve sosyal (Family) içerikli diziler yönetti. İlk uzun metrajı Butterfly Kiss’ i (1995) bir Thomas Hardy uyarlaması Jude (1996), Bosna dramı Saraybosna’ya Hoşgeldiniz (1997), yeni kara film biçemiyle ele aldığı seks gerilimi Seni İstiyorum (1998), dramatik komedi Wonderland (Harikalar Diyarında/1999), seks komedisi With or Without You (1999), yine bir Hardy uyarlaması The Claim (İhanetin Bedeli/2000), 9 Songs(2004), dramatik belgesel Guantanamo Yolu (2006), politik dram A Mighty Heart (2007) izledi. “Herkes gerçeği ister… Onu bulana kadar...” Bu söz, Kızımı Kurtarın (Gone Baby Gone) filminin afişinde yer alıyor. Küçük bir kız çocuğunun kaçırılmasının ardından yaşananlar, aslında insanı en savunmasız yerinden sarsan büyük bir şok dalgasıdır. Yalanlar, suçlar, ayak oyunları ve ALPER tarifsiz bir gizem. Bu başlı başına TURGUT bir dramdır. Demedi demeyin, Kızımı Kurtarın sizi “kontrpiyede bırakacak.” İlişkiler, aile, gerçek sevgi ve doğru bildiklerimiz… İstisnasız her şey hiç tereddütsüz sorgulanacak. Çünkü “umudun başladığı yerde sır sona erecek…” Filmin yönetmeni, eh artık zamanı geldi düşüncesiyle rejisörlüğe soyunan Hollywood yıldızı Ben Affleck… Bizce iyi de yapmış. Doğru ve yerinde bir karar. Çünkü Ben Affleck, ilk denemesinde hedefi 12’den vurmayı beceriyor. Zaten ünlü aktör için ilklerin önemi büyük. 1997 yılında yakın arkadaşı Matt Damon ile birlikte yazdıkları Can Dostum (Good Will Hunting) adlı senaryoları, onlara Oscar kazandırmıştı. Kızımı Kurtarın, Amerikan sinemasının en yetenekli isimlerinden Clint Eastwood’un Gizemli Nehir’inin (Mystic River) de yazarı olan Dennis Lehane’nin romanından uyarlandı. Senaryonun altında Ben Affleck ile Aoron Stockard’ın imzası var. Filmin dört yapımcısı arasında, Cesur Yürek (Braveheart) ile Akademi’nin heykelciğini kapan meşhur prodüktör Alan Ladd Jr.’ın da yer aldığını hatırlatalım. Ben Affleck, filminin başrolünü ise 2007’nin en parlak aktörlerinden biri olan kardeşi Casey Affleck’e verdi. Casey’e Morgan Freeman ve Ed Harris (adeta döktürüyor) gibi iki dev aktör eşlik ediyor. Michelle Monaghan, Amy Ryan (mükemmele yakın oynamış), Titus Welliver, John Ashton, Amy Madigan ve Madeline O’Brien ise görece kalabalık kadronun göze batan isimleri... Şu ana dek 13 ödül kazanan Kızımı Kurtarın, 1 Şubat günü gösterime giriyor. 90’lara ulaştığını söyleyedursun. Zaman ise hızla ilerlemektedir. Artık olayın üçüncü günüdür. Ailenin kederi ve bitmeyen ısrarı onları derinden etkilemiştir. Masumiyetin kirletilmesine dair duyulan öfke, hesapların, muhakemenin ve her türden olumsuzluğun önüne geçmiştir. Patrick ve Angie için kolları sıvama vakti gelmiştir. Suça ve suçluların dünyasına elveda dedikten sonra dedektiflik yapmaya başlayan Patrick, azılı birer katil olan eski dostlarına danışarak Amanda’nın izini sürmek ister. FİNALDE SÜRPRİZ VAR Boston Polis Departmanı’nın yaşlı ve deneyimli yüzbaşısı Jack Doyle (Morgan Freeman) ise, 12 yaşındaki biricik kızını, sokakları parselleyen çetelerin terörüne kurban vermiştir. Bu nedenle Jack için Amanda’yı sağ salim bulmak bir görev değil hayatına anlam katacak olan tek şeydir. Dedektif çifti, amatör ve beceriksiz bulan Yüzbaşı Jack Doyle, diğer yandan kanun karşısında acizdir ve onlara yardım etmek zorunda kalacaktır. Jack, polis dedektifi Çavuş Remy Bressant (Ed Harris) ile onun ortağı Dedektif Nick Poole’ye (John Ashton) kayıp olayını soruşturma görevini verir. İşlerinin kurdu olmuş Remy ve Nick, yeni yetme dedektiflere yardım edeceklerdir. Şimdiye kadar anlattıklarımız size karışık gelmemişse şayet inanın bu noktadan sonra herşey birbirinin içine giriyor, konudan hızla uzaklaşılıyor. Kaçırılan bir başka çocuk, Amanda’nın annesinin garip ilişkileri, cezaevinden çıkan sapık katil Corwin Earle (Matthew Maher) ve onun yardakçıları Roberta (Trudi Goodman) ve Lionel Trett (Mark Margolis), parası çalınan mafya babası ve uyuşturucu baronu Cheese (Edi Gathegi), dedektif Patrick’in yakın dostu, eşcinsel uyuşturucu taciri Bubba Rogowski (Slaine)… Kimin eli kimin cebinde belli değil. Ancak… Senaryo ve kurgu iyi olunca (ufak tefek eksiklikler olsa da) dağınık parçalar bir süre sonra bir araya geliyor ve tren rayına oturuyor. Vay be dedirten sürpriz finale haksızlık etmemek için sanırım bu kadar bilgi yeter. İyi seyirler. dönemler B Uyduruk Bir Öykü AMANDA’NIN İZİNDE Filmimiz, Boston’da geçiyor. Kentin en uğursuz semtinde yaşanacak olan trajik öykü, 4 yaşındaki sevimli mi sevimli Amanda McCready’nin (Madeline O’Brien) kayıplara karışmasıyla başlar. Neredeyse tüm ABD medyası, haberi alır almaz McCready ailesinin evinin önünde kamp kurar. Amanda’nın annesi vurdumduymaz ve kokainman Helene McCready’nin (Amy Ryan), şüpheli tavırları polisin ilgisini çeker. Helene’in tövbekar ağabeyi Lionel McCready (Titus Welliver) ve çocuğu olmadığı için her dem üzgün duran eşi Beatrice ‘Bea’ McCready (Amy Madigan), güvenlik güçlerinin kayıp Amanda’yı bulamayacağı düşüncesiyle özel dedektif tutmaya karar verirler. Ve bir süre sonra Lionel ve Bea, Dedektif Patrick Kenzie (Casey Affleck) ile onun meslektaşı, ortağı ve aynı zamanda sevgilisi konumundaki Angie Gennaro’nun (Michelle Monaghan) kapısını çalarlar. Patrick’in mantığı, Angie’nin de yüreği bu belalı işi kabul etmek istemez. Onlar, kaçırılan çocukların genellikle tecavüzcü katiller, sübyancılar, sapıklar ve ruh hastaları tarafından katledildiğini bilirler. Yine de umut, acımasız istatistikleri asla dikkate almaz. Varsın anlı şanlı kriminoloji, ilk gün kurtarılamayan kurbanların ölüm oranının yüzde Parti İnsanları DRAMATİK YAŞAMLAR 24 Saat Parti İnsanları, Manchester’ da punk müziğin yaygınlaşması için uğraşan bir grup insanın 1976’dan 1997’ye dek uzanan çabalarını espirili bir bakışla aktarıyor. Cambridge çıkışlı genç TV sunucusu Tony Wilson (Steve Coogan) 1976’da Manchester’da ilk kez sahneye çıkan Sex Pistols’ın konserinden derinden etkilenir, arkadaşlarıyla Factory Records adlı bir plak şirketi kurmaya karar verirler. Factory, Joy Division, New Order, A Certain Ratio, Happy Mondays gibi önemli grupları ağırlar. Film, gerçek olaylar, söylentiler, kent efsaneleri üstüne kuruludur. Doğru zamanda doğru yerde olan müzik taciri, gece kulübü sahibi Wilson’ın anlatımıyla özgün konser görüntülerini içiçe geçiren Winterbottom, anarşi, uyuşturucu, cinsellikle dolu Factory Records’ ın yükselişini ve çöküşünü başarıyla yansıtır. “Kendi öykümde basit bir karakterim” diyen Wilson, Manchester ve müzik öykülerinin çok daha önemli olduğunu vurgular. Gerçekleştirilmesi güç düşleri olan insanlarla ilgili filmin Özel Bölümler’inde çıkarılmış sahneler, kim kimdir, söyleşiler, fragman var. Bu Dünyada, 1979’da Sovyet işgalinden, 2001’de Amerikan bombardımanından kaçarak Peşaver’e yakın sığınma kamplarına gelen 1 milyon Afganın dramatik yaşamlarına odaklanıyor. İyi bir yaşama kavuşmak için Avrupa’ya ulaşmak isteyen bu sığınmacılar, insan tüccarlarının eline düştükten sonra az sayıda olsalar da ya güvenli bir yolculukla hedeflerine ulaşıyorlar, ya da çoğunluğu yolda yaşamlarını yitiriyor ya da devlet güçlerince yakalanıp geri yollanıyorlar. Genç Cemal Udin Torabi ile kuzeni Enayat, insan tüccarlarına yüklü bir para ödedikten sonra PakistanİranTürkiyeİtalya üzerinden Londra’ya varmak için yasa dışı yollardan benzerleri gibi bir yolculuğa çıkarlar. Gerilla çekim tekniğini kullanan, doğaçlama çalışan Winterbottom, engellenmemek için yerel yönetimlere yalan söylediğini, Pakistan ve İran’ da sık sık baskıyla karşılaştığını belirtiyor. Amatör oyuncular ve dijital kamerayla çekilen, Berlin Altın Ayı ödüllü çalışmanın Özel Bölümler’inde yönetmenle senarist Tony Grisoni’nin anlatımıyla çekim belgeseli, fotoğraf galerisi, yaratıcı ekibin filmografileri yer alıyor. Fütüristik aşk öyküsü Kod 46’da, yakın bir gelecekte nüfusun hızla artmasından, küresel ısınmadan ötürü halk içerde ve dışarda yaşayanlar olarak iki sınıfa ayrılmıştır. Dışardakiler yoksullar, içerdekiler varsıl, seçkin tabakadır. Totaliter yönetimin altındaki tüm vatandaşlar kredi kartı biçiminde bir paso taşırlar, bu pasolarda sahtecilik yapmak yönetime karşı işlenmiş en ağır suçtur. MERAKLILAR KAÇIRMASIN Nasıl yaşayacağınıza, nereye gideceğinize, kimi seveceğinize, herşeye karar veren genetik kodlardır. Doğal sezgili sorgu müfettişi William (Tim Robbins) sahte pasoları soruşturmak üzere Şanghay’a gelir. Paso üreticisi Sphinx çalışanı Maria’nın (Samantha Morton) suçlu olduğunu anlamasına karşın onu ele vermez, genç kadından hoşlanmıştır. Birlikte dönüşsüz bir yola girerler. Çeşitli etnik grupları biraraya getiren, karışık bir dilin kullanıldığı film (anneoğulun cinsel ilişkisi, Maria’ nın sürgünü, Oedipus’un görme duyusunu yitirmesi gibi William’ın empatisini, sezgi yeteneğini yitirmesi) Oedipus mitiyle benzerlikler taşır. Özel Bölümler’de çıkarılmış sahneler, fragman var. Laurence Sterne’ in sinemaya uyarlanması olanaksız denilen romanı The Life and Opinions of Tristram Shandy, Gentleman’den filmleştirdiği Uyduruk Bir Öykü’de Winterbottom, film içinde film öğesini kullanarak bir sanat çalışması içerisinde yaşamın karmaşıklığına değiniyor. 18. yüzyılla 21. yüzyıl arasında gidip gelen komedide bencil aktörler Steve Coogan’la Roy Brydon’ın çekişmesini, sette yaşanan gündelik sorunları, Coogan’ın karmaşık özel yaşantısını, yeni baba oluşunu, sevgilisinin yeni doğan bebeğiyle seti ziyaretini, yönetmenyapımcı gerginliğini, düşük bütçeli yapıma Hollywood’dan itici güç olarak katılan Gizli Dosyalar’ın yıldızı Gillian Anderson’ın yarattığı etkiyi, çekimin olanca gerginliğini eğlenceli, espirili bir dille anlatıyor. Özel Bölümler’ deki çıkarılmış sahneler, fragman, çekim belgeseli, Steve Coogan’ la söyleşi de ilginç. Yaratıcı sinemacı Michael Winterbottom’ ın dört değişik çalışmasını içeren DVD setini meraklıları kaçırmamalı. Adam Shankman’ın yönetmenliğini yaptığı ve John Travolta, Michelle Pfeiffer, Christopher Walken ile Amanda Bynes’ın başrolleri paylaştığı Hairspray, John Waters’ın 1988’de çektiği Hairspray klasiğinin Broadway uyarlaması. Kocaman saçları ve kocaman cüssesi bir yana, kocaman kalbi ile tanınan Tracy Turnblad’in hayatta bir tek tutkusu vardır: dans etmek. En büyük hayali, Baltimore televizyonlarında yayınlanan en havalı dans şovuna, ”The Corny Collins Show”a çıkabilmektir. Tracy, bu dans programı için biçilmiş kaftandır, ama çok da küçük olmayan bir sorun vardır: Programa biçilen kaftanlar, Tracy’e uymamaktadır. Kilosu yüzünden, istediklerini hiçbir zaman gerçekleştirememiş olan Tracy’ye bu acı gerçeği onun aşırı derecede üzerine düşen, Tracy kadar tombiş annesi Edna da sık sık hatırlatmaktadır. Ama bu Tracy’yi, durdurmaya yetmez. ? Hairspray (Le Scaphandre et Le Papillon) Julian Schnabel’in yönettiği ve Mathieu Amalric, Emmanuelle Seigner, Marie Josée Croze ile Anne Consigny’in oynadığı Kelebek ve Dalgıç, gerçek yaşam hikayesinden yola çıkılarak çekildi. Geçirdiği beyin kanaması nedeniyle 43 yaşında sol gözünün görme yetisi hariç bütün bedensel fonksiyonlarını yitiren Jean Dominique Bauby hayatı zihninde yaşamaya başlar ve dış dünyayla bağını sol gözü aracılığıyla kurar. Bauby, terapisti Henriette’in hazırladığı özel alfabe ile her seferde sadece bir harfe gözünü kırparak hayatını anlatan bir kitap yazar. ? Kelebek ve Dalgıç
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle