Katalog

CUMARTESI 05 19/12/07 15:23 Page 1 CUMARTESİ EKİ 5 CMYK figenatalay?yahoo.com Faks: 0212 343 62 74 22 ARALIK 2007 CUMARTESİ 5 Yılbaşı armağanınız Japon kültüründe “ayakta kitap okuma’’ anlamına gelen “TAÇİYOMİ’’ adlı bir proje başlatan YAPA Yayınevi’nin bu kapsamda ilk etkinliği, “Yılbaşında Çocuklarımıza Kitap Arrmağan Edelim’’ kampanyası olacak. erkes nedense hep çok yoğun. Kitap okumaya hiç ama hiç zaman yok. “Kitap okumaya hiç zamanım yok’’ diyenlere, “acaba kitap okumaktan daha önemli ne yaptınız bugün?” diye sorsak ne yanıt verirler acaba? Kendileri okumadığı için çocukları da okumuyor. Okullarda öğretmenler çocuklarda kitap sevgisi oluşturmak için çok uğraşıyorlar ama evde anneFİGEN babayı kitap okurken görmeyen, kitaplığı olmayan, ATALAY bebeklikten itibaren kitapçılarda dolaştırılmayan çocuklara, kitap okumak büyük külfet geliyor. Ve okul öncesi dönemde bu alışkanlığı edinemeyen çocukları daha ilerki yıllarda “kitap kurdu” yapmak da gerçekten zor. Yani kitap okuma alışkanlığı için de “7 Çok Geç.’’ Yıllardır çocuklara yönelik yayınlar çıkartan YAPA Yayınevi, “TAÇİYOMİ” adı altında bir kitap okuma projesi başlattı. Yönetim Kurulu Başkanı Turhan Özüduru, neden böyle bir proje başlattıklarını şöyle anlatıyor: Teknoloji HAKAN AKARSU hakana?cumhuriyet.com.tr ? Acer’dan Gemstone tasarımlı dizüstü Acer özel Gemstone tasarımı ile üretilmiş dizüstü bilgisayarı Aspire 2920’yi satışa sundu. Aspire 2920 serisi, gelişmiş multimedya özelliklerinin hepsini içeren sadece 2 kilo ağırlığında çok hafif bir dizüstü bilgisayar. Çok berrak 12,1 inç geniş ekranlı LCD panel ekranı bulunan dizüstü bilgisayar 4.5 saatlik pil kullanım süresine sahip. Dizüstü bilgisayar Dolby ev sineması sanal surround ses sistemi sayesinde, canlı surround sesli filmleri, müziği ve oyunları daha da zevkli hale getiriyor. Aspire 2920d dizüstü bilgisayarlar Microsoft Windows Home Premium/ Vista Home Basic yüklenmiş olarak 1099 dolar KDV’siz fiyatla satılıyor. kitap olsun H ? ASUS’un en ucuzu Ucuz dizüstü sistemlerden olan Asus’un “Eee” isimli bilgisayarı, öğrenmesi kolay, çalışması kolay, oynaması kolay sloganıyla Şubat ayında Türkiye’de satışa sunulacak. “Easy to learn”, “Excellent Internet”, “Excellent mobile computing experience” cümlelerinin ilk harflerinden oluşan Eee, hem Windows hem de Linux olmak üzere iki farklı arabirimle geliyor. Yaklaşık 40 yerleşik uygulamayla Eee PC, öğrenme, çalışma ve oynama için dinamik bir bilgisayar deneyimi sunuyor. 7 inç büyüklüğünde ekrana sahip cihaz, yerleşik Wlan bağlantısı, geniş flaş tabanlı depolama kapasitesi ve yerleşik web kamerası ile 1 kilogramdan hafif. Yerleşik flash belleğe dayanan özel yarı iletken disk tasarımı Eee PC’ye ekstra esneklik ve güvenlik sağlayan mobil bilgisayar deneyimi ile geleneksel dizüstü bilgisayarlara oranla daha üstün koruma sağlıyor. Ürünün en alt modeli olan ‘Surf’, 2 gigabaytlık flash disk ile geliyor ve 256 megabayt belleğe sahip. Bunun dışında 4 gigabayt ve 6 gigabaytlık modelleri de var. Üst model ise 8 gigabaytlık flash disk ile geliyor ve 1 gigabayt DDR RAM’e sahip bulunuyor. Ancak bu model Türkiye’ye şimdilik gelmeyecek. Ürünler 299399 dolar arası fiyatla satılacak. Profesyoneller için Eee PC kişisel verimliliği en üst seviyeye çıkartmak için güçlü yazılım seçenekleri ile birlikte geliyor. Dictionary, özellikle internetten indirilen elektronik kitapları okurken kullanışlı bir başvuru kaynağı oluşturuyor. Open Office yazılım seti, kullanıcıların Microsoft Office ile uyumlu olan belgeleri, sunumları, çalışma sayfalarını ve veri tabanlarını açmasını, düzenlemesini ve oluşturmasını sağlıyor. TAÇİYOMİ “Gelişmiş ülkelerde kitap okuma davranışının ne kadar yaygın olduğu bilinmektedir. Öyle ki, Japon kültüründe ‘ayakta kitap okuma’ için bile ‘taçiyomi’ diye bir kavram vardır. Bir anlamda ‘her an her yerde kitap okuma’ olarak da yorumlanabilecek bu sözcük göstermektedir ki, kitap okumayı lüks olarak değil, bir yaşam biçimi olarak görüp vazgeçilmez bir ihtiyaç olarak değerlendirmek gerekmektedir. Kitap bizim toplumumuzda adeta saygı duyulan ama aynı zamanda uzak durulan bir varlıktır. Devlet Bakanlığı’nın yaptırdığı bir araştırmada, gençlerin yüzde 69’u, hatırlayamadığı kadar uzun bir zamandır kitap okumadığını söylemiş. Bir başka veriye göre, nüfusun yüzde 40’ı, hayatı boyunca hiç kütüphaneye gitmemiş.’’ YAPA’nın, “kitap okumamanın toplumumuzun geleceği için son derece ciddi bir sorun olduğu”ndan hareketle başlattığı bu proje, 2008 yılı süresince çeşitli etkinliklerle sürecek. Bu kapsamda ilk olarak “Yılbaşında Çocuklara Kitap Armağan Edelim” kampanyası yürütülecek. Kampanyanın hedef kitlesi ise okul öncesi dönemi ile ilköğretim çağı çocukları ve aileleri. ? Creative’den profesyonellere Creative yeni kulaklık ürünleriyle piyasadaki yerini korumayı hedefliyor. Firma en son yeni profesyonellere özel kulaklığı Aurvana DJ’i duyurdu. Aurvana DJ için, DJ stili dönebilen kulaklıkları, 3m uzayabilen kıvrımlı kablosu ve uzun jakı sayesinde müzikle uğraşanlar için ideal bir kulaklık diyebiliriz. 40mm Neodymium sürücüleri ile derin bas sesleri rahatlıkla duyabilmemize olanak veriyor. 105 dB sinyal gürültü oranı sayesinde müziği dolu dolu hissedebiliyorsunuz. ? Kol saati vep telefonu Şık bir saat görüntüsüne sahip olan GM500, dünyanın en küçük telefonu olma ayrıcalığına da sahip. GM500 Türkiye’de sınırlı sayıda satışa sunuldu. GM 500, 1.5” OLED \120 x 160 piksel dokunmatik ekranı, video oynatıcısı, veri aktarımında büyük kolaylık sağlayan 128 MB’lık dahili hafızası, üç bant (900/1800/1900) frekansı, java, GPRS, Bluetooth, MMS, MP3, MP4, SMS, Wap, dünya saati, süreölçer, hesap makinesi, takvim, ses kaydı, titreşim, USB Storage özellikleriyle cep telefonu teknolojisinde aradığınız her şeyi bir kol saatinde birleştiriyor. GM500, bir kol saatinde bulunan bütün özellikleri de taşıyor. 200 dakika konuşma, 80 saat bekleme süresine sahip olan GM 500, şık görüntüsü ve fonksiyonları ile cep telefonu kullanıcılarının tüm ihtiyaçlarını karşılıyor. Ocak ayından itibaren satışa sunulacak olan GM 500’ün fiyatı 799YTL. KİTABIN KAZANDIRDIKLARI ? Kitabın resimlerini inceleyen çocuk, zihninde canlandırmalar yapar ve hikayeyi yeniden oluşturur. Böylece hayâl dünyası zengin, yaratıcılığı yüksek bir birey olarak büyür. ? Kitaplara bakan çocuğun zihninde dünyaya dair yeni sorular ve fikirler oluşur. Böylece düşünce dünyası gelişir. Kitaplardaki resimler ve anlatımlar sayesinde, sanatsal duyarlılığın temelleri atılmış olur. Çevresini daha dikkatli inceleme alışkanlığı kazanır ve böylece zamanla estetik algıları gelişir. ? Kitap aracılığıyla öğrenen çocuk, böylece kendini geliştirdiğinin farkına varır ve kişisel gelişimin keyfini çıkarır. Yüzyıl Işıl’dan Akıllı Tahta için UNICEF’e destek yarışma Yüzyıl Işıl Okulları’nda düzenlenen yeni yıl kermesi ile UNICEF’in “eğitimde acil soruna, acil çözüm” başlıklı prefabrik derslikokul kampanyasına destek sağlandı. Bu kampanya, özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerindeki eksik derslik sorununa çare arıyor. Kermesten elde edilen gelir, Unicef aracılığı ile Doğu illerinde çocukların öğrenim gördüğü binaların kış koşullarına uygun hale getirilerek derslik olarak hizmete girmesinde kullanılacak. Akıllı tahtaların yaratıcısı SMART Technologies’in, Türkiye’deki öğretmenler için düzenediği yarışma 31 Aralık’ta sona eriyor. Kazanan öğretmenin okuluna SMART tahta hediye edilecek. Öğretmenler yarışmaya, öğrencilerini daha iyi eğitmek için teknolojiden nasıl yararlandıklarını anlatan kısa birer yazı ile katılacaklar. Yazılar, ([email protected]) adresine elektronik posta ile ya da (SMART, PK 16 Bebek, Istanbul) adresine posta ile gönderebilir. Hızlı Düşün Anı Yakala Hepimiz gerektiğinde hayatımızı, çevremizdekilerin hayatlarını gözümüz kapalı emanet ederiz onlara. Ne kadar az farkında olsak da omuzlarına yüklenen büyük ve telafisi olmayan sorumluluk yadsınamaz... Tahmin ettiğiniz gibi doktorlardan bahsediyoruz. Bütün bu karmaşanın içerisinde bizim onlara ihtiyaç duyduğumuz gibi onların da rahatlamaya, bu büyük sorumluluğun stresini atmaya ihtiyaçları var. Ve tam bu noktada devreye Doktor Objektif Fotoğraf Yarışması giriyor. Neşterlerin yerini fotoğraf makineleri alıyor. ‘Hızlı Düşün Anı Yakala’ sloganıyla yola çıkan ‘Nobel İlaç Şirketi’ tarafından gerçekleştirilen yarışma doktorlara tam da aradıkları sosyalleşme fırsatını veriyor. Bu yıl 4.’sü düzenlenen yarışmaya yoğun istek üzerine eczacılar ve son sınıf tıp öğrencileri de katılabiliyor. Proje koordinatörü Doğa Göze Tuncalı amaçlarını “Özellikle çok yoğun iş temposu içinde olan doktorları, bir miktar da olsa o yoğun tempolarından sıyırmak, farklı bir alana kaydırmak ve onlarla farklı bir konuda iletişim kurabilmek amacıyla böyle bir doktorlar arasında fotoğraf yarışması organize ettik” sözleriyle anlatıyor. Fotoğrafın diğer sanat dalları içerisinde doktorlara daha uygun olduğunu, bu şekilde hem sosyal hem de medikal içerikli fotoğraflar çekebiliceklerini belirtiyor. 4 yılın sonunda, gelen tepkilerin oldukça olumlu olduğunu söyleyen Tuncalı, “Örneğin geçtiğimiz yıl 500 doktor ve 2000’in üzerinde fotoğraf katılımı oldu. Bu yıl ise hedefimiz 1000 doktor ve 10 000 fotoğrafa ulaşmak’ diyor. Düşünülenin aksine doktorların medikal fotoğraflara çok daha az yöneldiklerini belirten Tuncalı, “Yalnızca HEVAL TÜRK medikal fotoğraflar çekiyorlar diye bir şey söz konusu değil. Daha çok içinde insan temasının işlendiği; ama doğa manzarasıyla birlikte belli bir kadraj içinde bir konusu olan, bir kurgusu olan fotoğrafların özellikle ağırlıkta olduğunu görüyoruz. Örneğin bir doktorumuz özellikle insan figürlerini çok ön planda tutarak fotoğraflar çekiyor, bir başka doktorumuzda hayvanları kullanıyor, bir diğeri ise İstanbul ve deniz manzaralı ağırlıkta olarak çalışıyor” diyor. Sadece doktorlara özel fotoğraf paylaşımı için www.doktorobjektif.com web sitesi kurduklarını söylüyor. Doktor Objektif Fotoğraf yarışmasının jüri üyeliğini ise Ara Güler, İzzet Keribar, Mehmet Günyeli ve Kamil Fırat yapıyor. Tuncalı sözlerine şöyle devam ediyor: “4 yıllık tecrübemden yararlanarak şunu söyleyebilirimki fotoğrafçılık artan bir ivmeyle devam ediyor. Çünkü fotoğrafçılık gelişiyor. Dijital fotoğraf makinalarının çıkışıyla birlikte her geçen yıl önümüze gelen fotoğrafların çok daha gelişmiş olduğunu görüyoruz. Jüri üyelerimizde aynı şekilde düşünüyor. Sürekli yarışmamıza katılan doktorların, gelişimlerini de görebiliyoruz. Tabi aynı değil devamlı katlanarak artıyor. Gayet profesyonelce fotoğraf çeken bazı doktorlarımız var. Bununla birlikte çok fazla sayıda amatörce fotoğraf çeken hekimlerimiz de var ve onlarında aslında şansı oldukça yüksek. Çünkü jüri üyelerimiz özellikle amatörce bir bakış açısı arıyor” diyor. Tuncalı, doktorlar mesleki kimliklerinden sıyrılıp daha çok sosyal, insan ve doğa figürlerinin ağırlıkta olduğu fotoğraflar çektikleri için herhangi bir fotoğrafın bir dokora ait olduğunu söylemenin pek mümkün olmadığını, çekilen fotoğrafların bölgeden bölgeye bakış açısı olarak farklılık göstermediğini, sadece her doktorun kendi bölgesinin doğal güzelliklerinde yoğunlaştığını, aradaki farkın sadece bundan kaynaklanabileceğini belirtiyor. Ödüller ise oldukça cazip. Yarışmada birinci olan doktora çift kişilik, bir haftalık Tayland tatili ve bu tatil sırasında sony fotoğraf makinalarıyla çektiği fotoğrafları sanat evinde sergileme şansı veriliyor. Büyük ödülün yanı sıra Kempinski Otelerinde çift kişilik, bir gecelik konaklama, sony özel ödülü, lacoste özel ödülü gibi bir çok özel mansiyon ödülü de kazanma fırsatı sunuluyor. Yarışmaya katılmak isteyenler 25 Ocak 2008 tarihine kadar internet üzerinden de başvurularını yapabiliyorlar. Ödül almaya hak kazanan, en beğenilen 25 fotoğraf sanat evinde sergileniyor. 14 Mart Tıp Bayramı’nda dereceye giren doktorlar ve jüri üyeleri için de büyük bir organizasyon düzenleniyor. Spor ve kültüre destek 1968 yılında Bursa’da açılan ve en doğal ürünleri üretmeyi amaçlayan Aroma tesisleri spor çevre ve kültüre de destek veriyor. Eğitim alanında Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneğiyle birlikte Aroma 2006 yılından beri 50 üniversite öğrencisine burs veriyor. Türkiye’nin pek çok bölgesindeki üniversitelerin gıda bölümlerinde okuyan öğrencilere verilen burs 4 yıl süresince devam edecek. Çevre konusunda Aroma, tarıma katkı sağlamak ve çiftçiyi kalkındırmak için geçmişten beri çiftçiye verdiği desteği “Çiftçiye Ücretsiz Fidan Dağıtım Kampanyası” ile sürdürüyor. 2006 yılında, Karaman ve çevresinde 38.000 şeftali fidanı dağıtan Aroma, 2007 yılında 100.000 fidan dağıttı. Önümüzdeki yıllarda da Çiftçiye Ücretsiz Fidan Dağıtım Kampanyası’nın gelişerek devam etmesi amaçlanıyor. Sanat ve kültür alanında bugüne dek pek çok organizasyona katkı sağlayan, son olarak “MaradonaTanrı’nın Eli” filminin vizyona girmesi için gerekli desteği veren Aroma, bundan sonra da sanat ve kültüre destek vermeye kararlı. Spor alanında 2007 Yılında kurduğu Aroma OffRoad Takımı’nın yanı sıra, 2006 Yılında kurduğu Aroma Motosiklet Yarış Takımı bulunuyor. 2007 Türkiye OffRoad Şampiyonası’nda sezon boyunca 5 aracı ile mücadele eden Aroma OffRoad Takımı genel klasmanda ve takımlarda şampiyonluk aldı. 2007 Türkiye Pist Şampiyonası’nda üç yarışçısı ile yarışan Aroma Yarış Takımı ise, B kategorisinde şampiyonluk, genel klasmanda ikincilik, A kategorisinde üçüncülük aldı. Bir başka spor dalı olan atletizme de destek vermeye başlayan Aroma, Türkiye Atletizm Federasyonu tarafından 6 yıldır düzenlenen Türkiye Dağ Koşusu’nun, bu yıl ilk kez bir firmanın desteğiyle yepyeni bir parkur olan Antalya Akseki’de “1. Aroma Akseki Dağ Koşusu” adı altında gerçekleşmesini sağladı. Yaklaşık 150 sporcunun katıldığı 1. Aroma Akseki Dağ Koşusu, Türkiye Şampiyonası niteliği taşımasının yanı sıra, Dünya Şampiyonasında Türkiye’yi temsil edecek milli takımı seçme niteliği de taşıdı.