17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

CUMARTESI 02 7/11/07 16:33 Page 1 CUMARTESİ EKİ 2 CMYK 2 10 KASIM 2007 CUMARTESİ renler pek çok insan için farklı şeyler ifade eder. Kimilerine ayrılığı, kimilerine kavuşmayı, kimilerine de çocukluğunu çağrıştırır. Temmuz ayından bu yana yolu Levent metrosundan geçenlerin dikkatini muhtemelen çekmiştir oyuncak tren sesi. Tren düdüğü sesiyle irkilip geçmişe dönen pek çok metro yolcusu ister istemez bu eşi SİNEM olmayan DÖNMEZ benzeri sergiye bir göz atıyor. İlk olarak 2006 yılında Galleria Alışveriş Merkezi’nde açılan sergi, Levent metrosundan önce Haydarpaşa Garı, Bilecik, Eskişehir, Ankara garlarında ziyaretçi karşısına çıktı. 2006 yılının Temmuz ayından beri İstanbul metrosunun Levent istasyonunun çarşı çıkışında sergilenen objeler tüm yolcuların dikkatini çekiyor. Mete Tekyıldız, 64 yıllık yaşamının 40 yılını Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları’nda çalışarak geçirmiş. 1957 yılında okumaya başladığı TCDD Meslek Yüksek Okulu’ndan 1961 yılında mezun olmuş ve Sirkeci Garı’nda hareket memuru olarak göreve başlamış. Daha sonra Adana, İstanbul Haydarpaşa, Söğütlüçeşme garlarında çeşitli kademelerde görev yapan, 2000 yılında kendi isteğiyle emekli olan Tekyıldız, kendi deyimiyle köşesine çekilmemiş ve demiryolu sevgisini bir Demiryollarında 40 yılın öyküsü T sergiyle perçinlemiş. Tekyıldız’ın demiryolu tutkusu, gittiği ülkelerden topladığı tren maketleri, çeşitli aksesuarlarla 1200 parça koleksiyonun ortaya çıkmasını sağlamış. geliyor” diyen Tekyıldız babasının isteğiyle TCDD Meslek Okulu’na girmiş. Aslında uçak pilotu olmak isteyen ancak yaptığı mesleği sevmeyi öğrenen ve sonunda tutkuyla bağlanan Tekyıldız demiryolculuk için sabır ve sevginin şart olduğunun altını çiziyor. Koleksiyonunu oluşturmaya 1971 yılında oğlunun doğmasından sonra başlamış. Serginin nadide parçalarından olan oğluna aldığı tren hala çalışıyor. “Bu koleksiyonu yapmaya Adana’da istasyon şefiyken oğlumun doğmasından sonra bu mutluluğu paylaşmak için elektrikli tren seti aldım. Sonrasında devam ettim. İki, üç derken koleksiyonum 1200 parçaya ulaştı. Burada sadece 600 parçası var. Levent’te kurduğum Avrupa’da tek müzem ücretsiz. Özellikle okul öğrencilerinin buraya getirilmesini istiyorum” diyor. Sergide sadece minyatür trenler yok, yurtdışından alıp getirdiği, 40 yıl boyunca kendi taktığı şapkalar, resmi kadın ve erkek üniformaları, yaka apoletleri, tren şeklinde kalemlikler, yaka iğneleri, istasyon fenerleri, eski tren biletler, düdükler, nostaljik buharlı lokomotiflerin orijinal siyah beyaz fotoğrafları, tren maketleri, kestane fişekleri, sigaralıklar, pullar, mors telgrafları, manyetolu telefonlar sergileniyor. Ayrıca babasına ait Sergisof marka lokomotif amblemli gümüş saati, 40 yıl önce taktığı kırmızı renkli hareket memuru şapkası da bulunuyor. Merhaba Fikirleri yüzünden öldürülen gazeteci, tecavüze uğradığı için kocası tarafından öldürülen kadın, hasta çocuğunun tedavi parasını ödeyemediği için intihar eden adam, din simsarlarına parasını kaptırmamak için cinayet işleyen başka bir adam, uyuşturucudan ölen neredeyse çocuk yaşta sayılabilecek genç kız, sevgilisi tarafından vurulan kadın veya erkek, emekli maaşı için annesini öldüren delikanlı... Her gün bunlar gibi onlarca hikaye okuyoruz, dinliyoruz... Onlar gazetelerin üçüncü sayfa haberleri olarak geçiyor. Çok uzaklarda aramamak gerek, aslında bu ürperten olaylar yanı başımızda geçiyor. O kadar gerçekler ki bir süre sonra sanki hayal görüyormuşuz gibi bir his uyanıyor hepimizde... Bir filmi izler gibi izliyoruz onların hikayelerini... Günde ortalama 2 bin 200 suçun işlendiği, her 10 kişiden ikisinin silahla gezdiği bir ülkede şiddete maruz kalmadan yaşamak mümkün mü? Kemal Kocatürk’ün üçüncü sayfa haberlerinden yola çıkarak hazırladığı “Can Tarlası” oyunu bu soruyu yeniden gündeme getirirken, şiddetin altında yatan nedenleri de sorguluyor. Trajedilere yabancılaşan, şiddeti kanıksayan bir topluma dönüşmemize eleştirel bir yaklaşım sunuyor. Zuhal Aytolun, oyunda rol alan Levent Üzümcü ve Kemal Kocatürk ile ‘Can Tarlası’nı konuştu. ??? Atatürk’ün direktifiyle kuruldu Türkiye’nin ilk ulusal bankası. O’nun ölüm yıldönümünde kurucularına minnet borcunu ödemek için İstanbul’daki ilk şubesini müzeye çevirdi İş Bankası... 14 Kasım’da ziyaretçilere açılacak müzede bugüne dek yayımlanmamış belge ve fotoğraflar, Atatürk’ün imzasının bulunduğu orijinal belgeler de sergilenecek.. Ata’yı ölüm yıldönümünde bir kez daha anıyoruz... İyi hafta sonları... MESLEK OKULU YENİDEN AÇILMALI Sergiyi izlemeye gelen herkesi tek tek bilgilendiren, sorulan sorulara detaylı yanıt veren Tekyıldız, sergilenen objelerin üzerine bir not iliştirmiş. “TCDD Meslek Okulları yeniden açılsın.” Kendisi de bu okuldan mezun olan koleksiyoner, demiryolları için meslek okulunun çok önemli olduğunu şu sözlerle dile getiriyor: “Severek yaptığım mesleğimi 2000 yılında bıraktım ama demiryollarını bırakmadım, emeklilikten sonra köşeme çekilmedim. Yalnız 10 yıldır kapanmış olan okulumun yeniden açılmasını istiyorum. 1942 yılından 1997 yılına kadar açık olan okulda mesleki ve kültürel eğitim veriliyordu. Demiryollarına nitelikli eleman yetişiyordu. Dünyada da sadece altıyedi tane bulunuyor. Özal zamanında tasarruf nedeniyle kapanmıştı ama yeniden açılmalı. Ülke ulaşımında en önemli araç trendir”. Tekyıldız’ın iki hayali var. İlki iç dizaynı yapılacak iki yolcu vagonunda KarsKapıkule arasında sergisinin ücretsiz olarak sergilenmesi, ikincisi bu sergiye ayrılacak bir mekanda kalıcı bir demiryolu müzesi haline gelmesi. “Bu serginin dünyada eşi benzeri yok. Hayatında hiç tren görmemiş çocuklar var. Atatürk’ün de dediği gibi demiryolları bir ülkenin refah ve medeniyet yoludur. Bu sergiyi herkes görmeli” diyor. EMİRYOLCULUK SEVGİ İSTER “Oğlum hariç bütün ailem, babam, annem, amcam, dayım, kuzenlerim, eşim, eşimin ailesi demiryolculuktan D Postaneye Asla Yalnız Gitme Yunanistan’ın önde gelen gazetecilerinden Stelyo Kuloğlu, Moskova’da muhabirlik yaptığı yıllardaki deneyimlerinden yola çıkarak bir roman kaleme aldı. ‘Postaneye Asla Yalnız Gitme’ perestroika döneminde geçen bir casusluk hikâyesini konu alıyor. Oldukça sürükleyici olan bu kitapta, KGB’den FBI’a, mafyadan gazetecilere, ajanlardan SSCB’nin yasak kentlerine ve Moskova’nın gizli yeraltı şehrine kadar pek çok şey anlatılıyor. 312 sayfalık kitabı Yunanca’dan Sona Özzakar çevirdi. Kanat Kitap’tan çıkan roman; Berlin duvarının nasıl yıkıldığını, devrim kahramanı Pavlik Morozov’un gerçekten öldürülüp öldürülmediğini, sosyalist rejimde aşkın mümkün olup olmadığını ve tabii neden postaneye yalnız gidilmemesi gerektiğini sorguluyor. Kitabın arka kapak yazısı da şöyle başlıyor: Şu fıkrayı bilir misin? Lenin dirilir ve devrimin gidişatını öğrenmek için Pravda gazetesinin eski ciltlerini okumak ister. Bir süre sonra kafasını ciltlerden kaldırıp şöyle der: ‘Korkarım baştan başlamamız gerekecek.’ Katılmamak için özrünüz yok 1998 yılında kurulan Türkiye Özürlüler Vakfı bu yıl üçüncüsünü düzenleyeceği ‘Özürlüler Kongre Sergi ve Sosyal Etkinlikleri’ne pek çok meslek grubunun katılımını bekliyor. İlki 2003 yılında düzenlenen bilimsel kongrenin ve serginin ikincisi 2006 yılında organize edildi. Bu yıl üçüncüsü gerçekleştirilecek kongre, 06 – 09 Aralık tarihlerinde İstanbul Harbiye Askeri Müze ve Kültür Sitesi’nde düzenleniyor. Tıp, Hukuk ve Özel Eğitim olarak üç özel başlık altında toplanan ‘Bilimsel Kongre’, tıp alanında ‘Travmatik Omurilik Yaralanmalarına Multidisipliner Yaklaşım’, hukuk alanında ‘Özürlülere İlişkin Hukuki Düzenlemeler’, özel eğitim alanında ise ‘Özel Eğitimle Yüzleşme’ adı altında akademik düzeyde toplantılardan oluşuyor. Bu yıl düzenlenen etkinlikte özürlülerin Türkiye nüfusunun yüzde 12.29’u gibi önemli bir tüketici kesim olmasından dolayı çeşitli firma ve markaların da katılımı bekleniyor. Etkinlikler kapsamında düzenlenecek panellerde Uluslararası Özürlüler Birliği’nin özel eğitim ve rehabilitasyon, sosyal haklar, erişilebilirlik gibi konuları Avrupa örnekleri üzerinden çözümlerini kongrede paylaşarak, yeni projelere ışık tutulması hedefleniyor. Kongreden bağımsız olarak, sosyal bilinci arttırmak amacıyla, sergi ve sosyal etkinliklere de yer verilecek. Ayrıca özürlülerin ve ailelerinin ihtiyaç duyabilecekleri araçgereç üreten firmaların buluşmalarını sağlamak için de bir sergi kurulacak. İmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına İlhan Selçuk Genel Yayın Yönetmeni: İbrahim Yıldız Yayın Yönetmeni: Ayşe Yıldırım Yazıişleri Müdürü: Güray Öz Görsel Yönetmen: Elif Tokbay Yayınlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ Yönetim yeri: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No. 2 Şişliİstanbul Tel: 0 212 343 72 74 Fax: 0 212 343 72 64 Reklam: Cumhuriyet Reklam Genel Müdür: Özlem Ayden Genel Müdür Yardımcısı: Nazende Pal Reklam Koordinatörü: Hakan Çankaya Reklam Müdürü: İpek Aksoy Reklam Rezervasyon: Mete Çolakoğlu Tel: 212251 98 7475 Cumhuriyet gazetesinin ekidir. Baskı: İhlas Gazetecilik AŞ hafta?cumhuriyet.com.tr
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle