Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Günler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
7 MAYIS 2024 SALI
2
Yenigün’den C’e
umhuriyet, ne Aradan koca 100 yıl geçti.
gazete. Çağdaşlaşma savaşını bugüne
hükümet ne de fırka Devrimler, 2. Dünya Savaşı, tek
kadar ödünsüz sürdüren Cumhuriyet,
“C(parti) gazetesidir. partili dönemden çok partili
bu uğurda pek çok saldırıya uğradı,
Cumhuriyet sadece döneme geçiş, siyasi çalkantılar,
yazarlarını şehit verdi. Ancak yolundan
cumhuriyetin, daha ilmi ve darbeler, ekonomik krizler...
asla dönmedi...
yaygın ifadesiyle demokrasinin Türkiye Cumhuriyeti ile yaşıt,
Malta’ya sürülebilirdi
savunucusudur. Cumhuriyet anlamdaş ve özdeş olan, adı
ve demokrasi fikir ve esaslarını Kurtuluş Savaşı’nın devrimci Yunus Nadi, Yenigün’ü 2 Eylül
çiğneyen ve yıkan, yıkmaya önderi Atatürk tarafından 1918’de çıkarmaya başlamıştı.
çalışan her kuvvetle mücadele konulan Cumhuriyet gazetemizin Mütareke yıllarıydı. İngilizler, ulusal
edecektir...” 100 yıllık tarihi, yalnızca bir davayı savunan bu gazeteyi sık sık
7 Mayıs 1924 tarihli gazetenin tarihi değil, bir kapatıyorlardı. Mustafa Kemal Paşa
Cumhuriyet gazetesindeki devrimin de tarihi aynı zamanda. Samsun’a çıktıktan sonra Yunus Nadi de
ilk başyazısında Yunus Nadi Gücünü adının anlamından, Anadolu’ya geçti.
gazetenin ilkelerini böyle bilimden ve Aydınlanmadan Bu işi yapmasaydı yakalanıp Malta’ya
Mustafa Kemal Atatürk ve Yunus Nadi
özetliyordu. alan okurlarıyla bütünleşmiş tek sürülmesi işten değildi.
Yunus Nadi, İstanbul’dan 2 Nisan
1920 tarihinde ayrılmıştı. Ankara’da
Karaoğlan Caddesi’nde hapishaneye
bitişik bir ahşap ev bulunmuş, alt kattaki
odaya elle çalıştırılan bir köhne baskı
makinesi konulmuştu. Ancak mürettip
yoktu. Ankara’da Vilayet Matbaası’nda
yerli birkaç ihtiyar mürettip vardı.
Akşam ezanından sonra eşeklerine
binerek bağlarına gidiyor, gece çalışmayı
kafalarına sığdıramıyorlardı. O zaman
Matbuat Müdürü Umumisi (Basın Genel
Müdürü) Muhittin Birgen olmuştu.
İstanbul’da gizli surette çalışmaya
başlamış bulunan “m.m” grubundan
mürettip istendi. Fakat kimse Babıâli’yi
bırakıp Ankara’ya gelmedi. Yalnız Ahmet
adında bir mürettip geldi. Muallim
yapılarak yerli çocuklara mürettiplik
öğretildi. Bu mürettiplerden bir kısmı
Hâkimiyet-i Milliye gazetesine, bir kısmı
da Yenigün matbaasına verildi. (Enver
Behnan Şapolyo, 20.8.1945, Cumhuriyet)
Ankara’dan Kayseri’ye taşındı
Nadir Nadi de o günleri bir çocukluk
anısında şöyle anlatıyordu:
“1921’de Sakarya Savaşı’nın en
yoğun günleriydi. Yenigün’ün matbaası
Ankara’dan Kayseri’ye taşınmıştı. Pek
külüstür, ilkel bir şeydi. Kolla çevrilen
bir makineydi. Ben o zamanlar 12
yaşındaydım. Matbaadakilere yardım
ediyordum. Bir keresinde kola asıldım,
çevirmeye çalıştım, derken hop... Ben
de merdaneyi çeviren kolun hareketiyle
makinenin üstünden bir takla atıp,
kâğıtların üstüne düşüverdim.” (11
Mayıs 1981, Cumhuriyet)
Makinenin kollarını çevirmek için
ancak eski devirlerde değirmen kolu
döndürenler lazımdı. Bu ağır işe kimse
dayanamıyordu. Sokaktan güçlü kuvvetli
hamallar bulundu. Bunlar sıra ile birer
saat kolu çevirdikten sonra “Ben bu işi
yapamam” diyerek kaçarlardı. Gazetenin
bir yüzü basılır diğer yüzü kalırdı. Daha
sonra mürettipler kolu çevirirler, onlar
yorulunca muharrirler gelir, nihayet iş
başmuharrire kadar dayanırdı. Böyle
zorluklar içinde Yenigün ancak (sabah
gazetesi olarak) ikindi vakti çıkabilirdi.”
(Enver Behnan Şapolyo, 20.8.1945,
Cumhuriyet)
Elle çevrilen baskı makinesinde her
gün 2 bin 500 adet Yenigün basılıyordu.
Kâğıdın iki yüzü ayrı ayrı basıldığından
bu 5 bin baskı demekti. En ilkel
koşullarda yaratılan Anadolu gazeteleri
bir yandan direnişin kamuoyunu
yaratıyor bir yandan da bütün
dünyaya bağımsızlık savaşının sesini
duyuruyordu. Ulusal Bağımsızlık Savaşı
“zafer”le sona ermişti ama bitmemişti.
29 Ekim 1923’te ülkede cumhuriyet ilan
edilmişti. (Cumhuriyet gazetesi bu büyük
devrimden yedi ay sonra çıkmıştır),
Yunus Nadi Büyük Millet Meclisi’nde,
Cumhuriyet Devrimi’nin ateşli bir
sözcüsüydü.
İlginç olan bu yedi ay süresinde
“Anadolu’da Yenigün”ün Ankara’da
yayınını sürdürmesidir. Yenigün, 11
Mayıs 1924’te yayınını durdurmuştur.
Cumhuriyet, 7 Mayıs 1924’te
çıkmaya başladığına göre Yenigün’ün
Cumhuriyet’le birlikte dört gün
yayımlandığı anlaşılır.
Fethi Bey İstanbul’da
Yunus Nadi bir yandan Cumhuriyet’in
ilanı ve hilafetin kaldırılması gibi devrim
eylemlerinin içinde etkin rol alırken bir
yandan da artık işgalcilerden temizlenen
İstanbul’da yeni çıkaracağı gazeteyi
kurmak için idare müdürü Fethi Bey’i
İstanbul’a yollamıştı.
“İttihat Terakki”nin eski genel
merkezi olan Pembe Konak’ı kiralamıştı.
Bir sabah İstanbullular dağıtılan
sabah gazeteleriyle birlikte bir anket
formunu da kapılarında buldular. Bu
ankette, “Okurun istediği gazetenin
temel çizgileri nedir?” sorusuna yanıt
aranıyordu. Cumhuriyet’in yolculuğu
başlamıştı.