Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
DÜNYA MİMARLIK GÜNÜ t Dünyayı Mimarlar Kurtarabilir mi? Selda Kabuloğlu Karaosman MSGSÜ Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Küresel ısınma, fosil yakıt kaynaklarının ve kullanılabilir su kaynaklarının azalması, hatta sadece su ve fosil yakıtların değil dünyadaki tüm kaynakların azalması ve hızla tükenmesi, birçok farklı disiplinden bilim adamını, “Dünyayı ve geleceğimizi nasıl kurtarırız?” sorusuna yanıt aramaya itiyor... Karbon emisyonlarının azaltılması, küresel ısınmanın esas tetikleyicilerinin önünü kesmek adına, önemli bir adım... İnşaat sektörü ve bu sektörün diğer sektörlerle bağlantısı da ele alındığında, gerek yeni yapılan binalar, gerekse binaların işletilmesi, kaynakların tüketimi, fosil yakıt tüketimi, karbon emisyonu üretiminde başı çekmekte... Mimarların sürdürülebilir çevreler yaratmada sorumluluğu çok fazla. Küresel ısınmayı ve iklimsel değişimleri azaltmak adına, mimarların binaları geleceğin yaşam kalitesini arttıracak şekilde tasarlamaları gerekiyor. Binalarda fosil yakıtlar yerine yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanmak ve enerji verimliliği sağlamak hedefleri yeni bir tanımlamayı getiriyor: “Sıfır Emisyonlu Mimarlık” Binaların tükettikleri kadar enerji üretmeleri ve böylece binanın doğal çevreye etkilerini azaltırken, kullanıcıya konfor sağlamaları. Ülkemizde bu tür binalar şu an için yaygın değil, fakat deneysel anlamda birkaç çalışma bulunuyor. Batıda ise, bu tip binaların ve yerleşmelerin sayısı giderek artıyor. Bunlardan biri ekomimar olarak bilinen Bill Dunster’ın tasarladığı Londra’daki BedZED yerleşimi (Beddington Zero Energy Development ) tamamen sıfır karbondioksit emisyonu prensibinden hareketle tasarlandı. Yerleşim, tasarım, enerji verimliliği ve çevresel sürdürülebilirlik yaklaşımlarına sahip. Çok yüksek standarda sahip olan yapılarda, çatı bahçeleri, gün ışığı, güneş enerjisi, enerji tüketi Bahreyn Dünya Ticaret Merkezi minin azaltılması, atık suyun yeniden kazanılması gibi önemli çevresel boyutlar vurgulanmış. Çevresel boyutların vurgulandığı ve enerji verimli olarak tasarlanan bir başka bina ise Hawai Gateway Enerji Merkezi; 2007 yılında Amerikan Mimarlar Enstitüsü tarafından seçilen en iyi on yeşil yapı arasında. Hawai Okyanus Bilimleri Teknoloji Parkı ve Doğal Enerji Laboratuarı olarak hizmet veren yapı, gün boyunca elektrik aydınlatması gerektirmeksizin, doğal aydınlatmaya izin verecek şekilde yönlendirilmiş. 20 kw.lık fotovoltaik panellerle düzenlenmiş sistemler, yapının kullandığından daha fazla enerji üretiyor. Günümüzde büyük şehirlerde sayıları gittikçe artan çok katlı binalarda da benzer yaklaşımlar görmek mümkün. İnşaatı büyük ölçüde tamam lanan Bahreyn Dünya Ticaret Merkezi de çok sayıda sürdürülebilir özelliğe sahip. 24 metre çapında üç rüzgâr tribün kanadı, ikiz gökdelen kompleksin üzerine yerleştirilmiş. Tribünlerin ürettiği yıllık enerji miktarı 300 evin elektrik ihtiyacını karşılayacak kapasitede. Enerjinin korunmasına ve üretilmesine olanak tanıyan örnekler, doğal çevreye sağladıkları yararlar yüzünden hiç kuşkusuz yakın bir gelecekte ülkemizde de sayıları artarak inşa edilecek. Bu yüzden mimarlar tasarladıkları binaları ekosistemin bir parçası olarak görmeli ve gelecek kuşakları da düşünerek yenilenebilir enerji kaynaklarıyla beslenen sürdürülebilir çevreler yaratmalı. Devlet organları ve yerel yönetimler de bu konudaki çalışmaları ivedilikle teşvik etmeli ve desteklemeli. Hawai Gateway Enerji Merkezi Beddington Sıfır Enerji Yerlişimi, Londra 9