26 Haziran 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

açılacağı belirtiliyordu. Yunanistan’ın bu görüşü, Lloyd George’a göre, sadece Venizelosçuların değil, Başkan Wilson, Clemenceau ve kendisinin paylaşım planlarıyla da uyuşuyordu. Lloyd George, İzmir ve civarı üzerinde hak iddia eden İtalyanların karşısında yer alıyor, hatta İzmir’e göz diken İtalyanların Yunan ilhakına karşı Türkleri kışkırttığını düşünüyordu. 3 Şubat 1919’da Paris Barış Konferansı’na katılan Venizelos, görüşlerini Wilson prensiplerinin özellikle 12. maddesine ve ulusların kendi kaderini tayin hakkına dayandırıyordu. Yunanistan’ın toprak talepleri Kuzey Epir (güney Arnavutluk bölgesi), Ege Adaları, Trakya ve Batı Anadolu olmak üzere dört grupta toplanmıştı. Konferanstan alacağı desteği artırmak kaygısıyla taleplerini sınırlı tutan Venizelos, İngiltere’nin savaş sırasında Yunanistan’a bırakmaya söz verdiği Kıbrıs’ı istemiyor, aslında bir Yunan kenti olarak kabul ettiği İstanbul’dan da bahsetmiyor, İstanbul ve Boğazlar meselesinin İngiliz istekleri doğrultusundaki çözümünü kabul edeceğini dile getiriyordu. Venizelos’un bu uzlaşmacı tavrının ardındaki temel neden, İngiltere’nin tam desteğini garantilemekti. Yunanistan’ın Paris Barış Konferansı’na sunduğu öneriler arasında Pontus Rumlarının istekleri de bulunmuyordu. Pontusçu Rumların Trabzon’u istemelerine karşın Venizelos, Ermenilerin ve Amerika’nın desteğini alabilmek için bu konudaki taleplerini sınırlı tutuyordu. Neticede Venizelos, İtilaf Devletleri tarafından kabul edilebileceğini düşündüğü Batı Anadolu üzerine yoğunlaşmıştı ve bu topraklar üzerindeki hak iddiasını, “Bir bölgede Türk çoğunluğu sağlanmıyorsa o bölge Osmanlı Devleti’nin parçası olarak kalmamalıdır” savına dayandırmaktaydı. Bu teze göre nüfus dağılımı ve etnik ayrışmadan dolayı Anadolu’nun batısındaki topraklar, coğrafi ve tarihi olarak ayrı bir bölge kabul edilmeliydi. Venizelos, gerçeklere dayanmayan iddiasını desteklemek için de, bölgede hiçbir resmi istatistik bulunmadığını öne sürerek Rum Patrikhanesi tarafından yapılan sayımları kullanıyordu. Bu sayımlara güvenilecek olursa, Aydın ve Bursa’yı da kapsayacak şekilde Batı Anadolu’daki Rum nüfusu Müslüman nüfustan daha fazlaydı. Venizelos’a göre, patrikhanenin verileri sadece Batı Anadolu’da 1.7 milyon Rum nüfusun yaşadığını gösteriyordu. Oysa liselerde okutulan Osmanlı ders kitaplarında bu rakam, Anadolu’nun NÜFUS MESELESİ Yunan hükümeti Batı Anadolu’daki toprak taleplerini bu bölgede yaşayan Rum nüfusun Türklerden daha fazla olduğu savına dayandırıyor ve bölgenin bu nedenle Yunanistan’ın idaresine verilmesini talep ediyordu. Oysa Venizelos’un Paris Barış Konferansı’nda öne sürdüğü rakamlarla Osmanlı istatistikleri arasında büyük farklar söz konusuydu. Örneğin Osmanlı istatistiklerine göre 1905 yılında İzmir’deki nüfus dağılımı şöyleydi: Müslüman Rum Ermeni Diğer unsurlar Toplam 100.356 73.636 11.127 25.854 210.973 1917 yılı istatistiklerine göre de tüm Ege Bölgesi’ndeki nüfus dağılımı şu şekildeydi: Bölge İzmir, Manisa, Aydın ve Nazilli Balıkesir Muğla Toplam Türk/Müslüman 1.299.527 368.404 134.767 1.802.698 Rum/Ortodoks 233.914 85.547 10.192 329.653 Yüzyıl başlarında İzmir’den Kadifekale’ye doğru bir görünüm. 39
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle