Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SİYVSET 84 11 sol programın gelişimi 1973 seçimlerine kadar, büyiik kentlerin modern mahallelerinde oturanlar sol partilere oy verirken, gecekondular sağdaki partileri seçmiştir. nusunun siyasal gündemde ağırlık kazanması doğan şu iki çeiişki yüzunden oldu. Bu çelışkılerdcn birincisi kentlerde iktidar sol siyasal guçlerin dcnetimirte girmesine karşın, ülkc gcnelindc ıktidaruı sağ partiler elinde kalmasıyla doğmuştur. Ulkede iktidarı elde tııtan sağ siyasal giiçlcr belediyeleri mali bakımdan güçsuz bırakarak kcnl yonetimleri üzerinde vesayet yetkilerıni baskı kurmakta kullanarak, onları başarısızlığa ınahkuın etmek istemişlerdir. Bu isc daha öncc politik gürıdemde çok önemli yer tutmayan belediyc gclirlerinin ve idari vesayeıin niteliğinın tartışılmasını ön plana çıkarmıştır. Söz konusu çelişkilerdcn ıkincisi belediyclerin ve soldaki siyasal partinin içsel yapısından kaynaklanmıştır. Bu belediye başkanları büyuk ölçüdc kendi ycrel parti örgütleriylc ve belediye meclısleriyle olan ilışkilerindede bunalıma girmişlerdir. Belediye meclislerinde 1950 sonrasında çıkarlan kentlerdeki buyuk tuketici kesimin çıkarlan ile uzlaşmayan kuçuk girişinıci ve esnaflar egeıncrı olmuşlardır. 1973'ten sonrakı seçimlerde de bu olgu buyuk ölçüde değişmemiştir. Kentteki tuketici kitleler meclislerde temsil edilmemekte ya da çok küçük oranlarda temsil edilmektcdir. Bu nedenle Meclisin yapısı tüketiciler aleyhine, kentteki küçuk girişimcilere rant oluşturacak kararlar alınmasına yatkındır. Meelisler bu kararları almasına karşın, bunun siyasal pahasını ödememektedirler. Kanıuoyunda bu kararların pahasını Belediye Başkanı ödemcktcdir, Belediye Mcclısi'nde etkin olan küçük girişimciler partinin yerel örgütünde de etkin olduğu için Meclis ile Başkan arasındaki çelişki kolayca Başkan ile yerel parti oıgutu arasındaoluşturulmalıdır. Belediyeler de bu konııda her turlıı özendirme ve yardımda bulunmalıdır. 1973 döneminde bunun başanlı orneğini Boğazlar ve Marmara Belediyeler Bırlıği oluşturmuş, hem belediyecilik konusunda kamuoyunun oluşturulmasında, hem de belediyeler arası işbırliğıyle gerçekleştirilecek kamu mal ve hizmctlerinin uretilmesinde etkin bit rol oynamıştır. • Tum bu sayılan ilkeleıin gerçekleştirilebılmesi için soıı ilkcnin, kaynak yaıatıcıhğının da gerçckleştırılmcsi gerekır. Belediyelerin kaynak yaratıcı hale gelebılmesi için, kendi urettiği mal ve hizmetlerın l'iyatlarını saptamakta serbestliğe sahip olnıası, vergi gelirleıinı arttırmada belli esneklikieri bulunması, kentte oluşan rantların beledıyenın denetımıne alınması, ulke dışı kaynaklardan yararlanmada esnekliklere sahip olması gcrekir. ff* "Fikir hareketi" 19731977 döneminde toplumcu belediyecilik programı buyük küçuk tum belediyelerin ııygulamalanyla oluşmasına karşın bunun bir fikir hareketi niteliğini kazan BELEDİYE SORUNU GECEKONDULAR nen temel ilkeler oldu. Bu ilkelerle neyin anlatılmaya çalışıldığını kısaca görelim. • Demokratik ve özerk belediyede kararların oluşmasında, yurutulmesinde ve denctlcnmcsinde halkın katılımı ağırlık ka/a nacaktır. Böyle bir örgütlenmtde belediyeler kentin yaşantısı ile ilgili konularla sınırlı olmak üzere kural koyucu olacaktır. Belediyelerin kural koyucu hale gelmesi belediyelerin kent halkına sunacağı hizmetlerle tutarlı kaynak sağlanmasına olanak verecektir. Bir başka deyişle kent halkı tuketımlerinin ne kadarını özel, ne kadarını toplu amaçlar için ya da katnu mal ve hizmetleri için tüketmek gcrcktiğı konusunda karar verme özügürlüğune sahip olacaktır. Bugün kentte yaşayan bir kişi, kazancını ozel tuketim alanında harcamakta ozgurdur. Daha çok iyı ycmek yiyebiliı, giyinebılır. Ama tuketiminin belirli kesimini, daha iyı bir kentte yaşamak istedığı halde bunun için harcayamaz. Başka bir deyişle, tüketıminı pıyasa malları için harcamada özgurdıır ama daha iyı ve çeşitlı kamu hı/meti almada özgur değıldir. Demokratik belediye bu ö/gurluğu getııecektir. • Belediyelcr üretıcı hale gelerek, pasif ve denetimci tutumlarından çıkacaktardır. Denetim işlevlerini de üretici olmanın olanaklarından yararlanarak daha başanlı olarak yerine getireceklerdir. Üretici belediye önce yol, su, kanalizasyon, toplu ulaşım, sağlık ve eğitim konularında kamu mal ve hizmetleri ürctccektir. Belediyeler yalnızca kamu malları ve hizmetleri uretmeyecektir. Ekmek örneğınde olduğu gibi, kentteki tekelci ve kurumsal rantların oluşmasını onlemek için piyasa malları da ureteceklerdir. Böylece uretim bir denetim işlevi de gormuş olacaktır. Üretici belediye arsa ve konut üretimi projelcrinde somutlaşacağı üzere, kentleşmeden oluşan rantların kamuya aktarılmasım sağlamak işlevini de yerine getırecektir. Toplumcu belediyeciliği savunan başkanlar gidince bu anlayış tasfiye olmadı, yerlerine gelenler aynı anlayışı ve başlanmış projeleri sürdürdüler. ması, Ankara, Istanbul ve Izmit belediyeleri çevresinde örgutlenen bir ıızmanlar grubu aracıhğıyla olmuştu. Toplumcu belediyecilik görüşunu savunan bu uç kentin bclcdıye başkanları kanıuoyunda desteklerı olmasına karşın parti içi dirençlcr yüzunden 1977 seçimlerinde ycniden başkan adayı olamadılar. Bu konuda onculıık yapan uç başkanın seçilmemesi doğan toplumcu belediyecilik göruşunun tasfiye edilmcsi demek olmadı. Yenı gelen belediye başkanları da aynı anlayış çızgisinı surdüımek zorunluluğunu duydular, geçmişte başlamış projeleri sürdürdüler, programın ilkelerini pratiğe geçirmekte yeni projcler getirdiler. Bu donemın bu yöndckı en atılımcı bclcdiyesi Ankara oldu. Batıkent örneğınde olduğu gibi geçmışte başlamış pıojelerı sııı dururken, talısısh otobus yolu ve buyuk sa yıda otobus alımlaııyla, ınetıo projesi gibı projelerle kamu ulaşımı alanında yenı projeler gelıştırdı. Kent merkc/ındc yaya mekanları ve park oluşturarak kentsel yaşamı 7enginleştırdiler. Kenı kurııltayı toplayarak kentlımn siyasal katılımını arttırıcı denemeleıe gıııştiler Bunlara daha da eklenebiliı. Ankaıa orneğı, Antalya, Çorum vb. kentleıdekı çahşnıalar sayılaıak daha da pckıştınlebılır. Sosyal demokrat kesimin denetimindcki belediyelerde yaratıcı bir bunalım yaşandı. Büyiik kent belediyeleri kendilerinin engellendiğini halka anlatıyor ve zengin içerikli uygulamalara giriyorlardı. kı bır celıskıye dönusebihnektedir. Bu ıkı yönlu çelışkı sonueu sosyal demokrat kesimin denetımindekı belediyelerde bunalımlar yaşandı. Bır belediye başkanı seçimde verdiği sözu yerine getıremedığı için intihar etti. Bir belediye başkanı açlık grevi yaptı. Maaşlarını alamayan belediye işçilerınin gunleree suıcıı grevleri yaşandı. 30 yıllık Türkiye Beledıyecilik Derneğı butunluğunü koruyamadı. Yaşanan bunalınıı somutlaştırmak için sayılan olaylaıın sayısmı aıttırmaya geıek yok. Anıa yaşanaıı bunalım aynı zamanda yaratıcıydı. Buyuk kent belediyeleri henı kendılerımn cngcllcnmcsıni halka anlalabiliyorlar hem de toplumsal ıçeriği zengin uygulamalara giriyorlardı. Değişik belediyelerde yapılan uygulamalar birıkiyor ve sol bir belediyecılığin programının içeriğini somutlaştıııyoıdu. Bırıkcn dcncyler, 1977 seçimlerine ulaşıldığında başlıca beş ilke ctrafında sistemleştirildi; a) Demokratik ve özgürlukçü belediye, b) Üretici belediye, c) Tüketimi düzenleyici belediye, d) Birlikçi bütünlükçu, e) Kaynak yaratıcı belediyecilik, benime Belediyelerin merkeze bağımlı, güçsüz yapısı, planprogram diişiincesini belediyeler için bir "liiks" haline getirmiş, bu durumda "açıkgöz" belediye başkanları aranır olmuştu. Uretıci beledıyecilik ilkesi 19731977 doııemınde oneıilmesine karşın, Furkiye için tamaınen yenı bır kavram da değildir. Turkıye 1930'larda ulke ölçeğınde bır "devleJcilik" uygulamasınagiderken, kent olçeğinde de o zamanın deyımiyle "belediyeleşlirme" uygulamasına gıriyordu. Bu "belediyelcslirme" uygulamasıyla, üretici belediyecilik ilkesi aıasında biı yakınlık vaıdn. • Bclcdıye, gcniş halk kcsimlcı iııin tükctim sorunlarınaeğilip, kentsel tüketimi toplumıın guçsıız kesimleri açısından etkin bır biçımdc denetlemelidır. Kentte ayrıcalıklı gruplara donuk tuketim kalıplarının gelişmesini caydıııcı, bıına kaışı toplu, birarada tuketim kalıplarının gelişmesıni ozeıv dirici olmalıdır. Kentsel tuketimin ucu/, aracıya yuksek paylar bırakmayan ve sağlik.li olabilmesi için, yeni pazarlama kanalları oluşturulmasında öncülük ctmclıdir. • 1973 sonrasında belediyelerin merkezi yönetımle yaşadığı çelişki belediyeler arası dayanışmayı ondan onceki doncmlcrde gorulmemiş bir duzeyde gundeme getirmiştir. Birlikçi ve butunlukçuluk ilkesinin uygulanması için, belediyeler arası işbirliğini geliştirici, ortaklaşa çözum arama vedayanışmadan yana, "belediye birlikleri" Değerli bir birikim var Turkıyc'de çok sınırlı olanaklaı vcrılen belediyeler 19731980 doncmındc çok değerli bir birikim saftlamışlardır. Bu bırıkimi kııramsal olaıak tutarlı bir progıam haline getirebıldikleri gibi, bu çerçevenin içeriğini pratikteki pıojeleıle sıııekli olaıak /cnginleştirmışlerdır. Bu bakımdan Iıııkiye'dekı sosyal demokıat harekct yabancı ulkedckı benzerlerınegore bır ustunluğe sahıptır denılebılır. Bu deneyc ozcnlc sahip çıkmak, özellıkle 1984'ler 1 utkıye'sınde onem kazanmaktadır. "Sivil loplıım" orgütlenmelerinin sınırlandığı bu donemde, "Sivil Toplıım" anlayışının guçlenmesinde "Belediyeler" en rtnemli olanaklardan biri olarak ortaya çıkmaktadır. BELEDİYE SORUNU TOPLU TAŞIMACILIK