Katalog

C Y SPOR FUTBOL NİSAN SALI SPOR POLİTİKASI Yıldızlar H İ K M E T Ç E T İ N K AYA Spor denilince ne akla geliyor Türkiye’de? Futbol!.. Futbolla yatıp futbolla kalkıyoruz... Çünkü, futbol tüm dünyada bir sanayiye dönüştü. Salt Türkiye’de 500 milyon dolara egemen futbol. Gazeteler ikidört sayfa, kimi zaman altı sayfa spor veriyor... Sayfaların tümü neredeyse futbol... Cumhuriyet Spor Dergi bir boşluğu doldurdu.... Derginin son sayısına bakıyorum... “Bul kupayı, al parayı!” Kapakta futbol boy gösteriyor!.. Biz kendi kendimizi eleştirmesini de biliriz... Eski Spor Dergi’lere baktım, futbol ağırlıkta... Arif Kızılyalın önderliğindeki Cumhuriyet Spor Eki’nde Alev Anakök’ün voleybol yazılarının tiryakisiyim ve büyük bir zevkle okuyorum... Gençlik yıllarımda voleybol ve futbol oynadım... Geçenlerde bir okur okçuluk, tenis, binicilik, atıcılık, dağcılık, özetle sporun her dalına dergide yer verilmesini istiyordu, haklı... ??? Sözü fazla uzatmaya gerek yok!.. Cumhuriyet’in “Spor’da 2006’nın Yıldızlar Ödülü” Olimpiyat Evi’nde yapıldı... Arif Kızılyalın heyecanlıydı... Abdülkadir Yücelman, 50 yılın verdiği deneyimle yine kaptan köşkündeydi... İlhan Ağabey’e (Selçuk) baktım, elindeki şarap kadehini Ulusal Takım Teknik Direktörü Fatih Terim’le birlikte kaldırıyordu... İki Adanalı yan yanaydı o akşam... Açılış konuşmasını İlhan Selçuk yaptı... Salonda spor, siyaset ve sanat dünyasından çok sayıda kişi vardı... Abdülkadir Yücelman’a bir ara sordum: “Spor servisinden kaç gazeteci geçti senin döneminde?” Yücelman: “Sayısını unuttum ama İbrahim Yıldız, Deniz Som, Yalçın Pekşen, Mehmet Tezkan, Fatih Altaylı daha pek çok arkadaş...” Hepsinin adını not almadım... Ne olur ne olmaz unuturum birini yazmayı, diye... Güzel bir törendi... Cumhuriyet’e yakışır bir biçimde... İbrahim Yıldız’ı da kutlarım böyle bir yarışmaya destek verdiği için... ??? Ali Abalı da 50 yıldır Cumhuriyet’te yazar... Cumhuriyet’te çıkan yazısı çok iyiydi, “Fair Play”i irdelemişti... Şöyle diyordu Abalı: “Bugün tüm dünyamızda Fair Play olgusu ön plandadır. Türkiye bunu, Fair Play’i ,Olimpiyat Komitemizin şemsiyesi altında en iyi şekilde yürütmektedir.. 1993 yılından bu yana da konsey olarak görev yapmaktadır. Öncelikle her yıl binlerce olay değerlendirilmekte, ciddi bir süzgeçten geçirilerek konsey önüne gelmektedir. Hasbelkader kurulduğu günden bugüne kadar görev aldığım bu konseyde 1620 kişilik heyetten 2/3 oranında oy almayan konu, olay elenmektedir. Böylesine ciddi seçimle Fair Play’lik konular, haliyle daima yurtdışında da ödül almaktadır. Ayrıca bu değerlendirme sportif, toplumsal ve kariyer olmak üzere üç grupta yapılmaktadır. İşte bu ayrım, Fair Play’in ağırlığını ortaya koymaktadır. Cumhuriyet’in yıldızları daha güçlü parladığı zaman, Türk sporu layık olduğu yere ulaşacaktır. Yeter ki Fair Play’de kısa çıkarlar uğruna ödün vermeyelim.” ??? Spor, yaşamın bir parçası... İlkyazın ılık günlerini yaşıyor İstanbul... Ortaköy’de bir kafede oturuyorum... Ah benim gençlik yıllarım!.. Voleybola, futbola, minyatür golfe, basketbola, tenise tutkun günlerim... Sırtını Spil Dağı eteklerine yaslayan yeşil Manisa... Dağcılık ve Atıcılık Kulübü hâlâ yaşıyor mu? Tenis kortu ve lokali hâlâ var mı? Vestel Manisa futbol takımı... Başkan Haluk Çubukçu’nun armağan ettiği “Cumhuriyet” yazılı forma... Beni yıllar önceye taşıdı!.. Sorunlar yumağı ıldırım yaşanan sorunların fazlalığından yakınıyor ve “Ben her zaman için uzun vadeli ve istikrarlı bir çalışmadan yanayım. Bunu yöneticilerimize belirttim. Takımın başına geldiğimde ligin ilk yarısının sonunda 5 futbolcu Sakaryaspor’u bırakıp gitmişti. Kimdi bu isimler, Okan Yılmaz, M’Bayo, Erdinç ve 2 futbolcu daha... Biz bu oyuncuların yerine bir türlü iyi takviyeler yapamadık. Bunlar teknik sorunlar. Ama işin aslında bizim kulüpleşme ve kurumsallaşma adına sorunlarımız var. Ben de bunun için kulübümle uzun vadeli bir anlaşma yaptım. Yeni bir yönetim oluştuğunda bunu onlara da anlatacağım. O kadar fazla sorun yaşıyoruz ki... Ama bunlara karşın iyi oynadığımız çok maç var. Bazen kötü oynayıp da kaybettik. Her zaman aynı grafiği gösteremiyorsunuz. Ancak bizim kötü oynamak gibi bir lüksümüz bulunmuyor” diyor. Bu sezon kuşkusuz Sakaryaspor’un yabancı oyuncuları çok konuşuldu çok tartışıldı. Yıldırım onlarla ilgili şu yorumu yapıyor: “Yabancılardan genel anlamda çok memnunum. Cangele takıma geldikten sonra bazı konularda çok büyük bir gelişme gösterdi. Ancak Capurro’yla birlikte geçirdikleri sakatlık nedeniyle devre arası kampında iyi çalışamadılar. Ligin ikinci yarısının ilk ayında forma giyemediler. Bu da elbette önemli bir zaman aralığı.” TARAFTAR DA ÜZGÜN Sakarya camiası her zaman için taraftarıyla gurur duymuştur. Deneyimli hoca da aynı görüşte: “Taraftarımızı çok seviyorum. Türkiye’deki en iyi bir kaç taraftar grubundan bir tanesidir. Ancak bu yıl ki tarzları bizi biraz üzdü. Onların da takımın yaşadığı gelgitlerden dolayı sinirleri bozuldu. Bir kaç maçta sahamız kötü tezahürat nedeniyle kapatıldı. Beşiktaş maçında yaşananlar yüzünden yine aynı tarz bir cezayla karşı karşıya kalabiliriz. Açıkçası bizim gibi onların da performansı kötüydü. Ama hak veriyorum. Takımı nasıl ve nerede protesto ederiz diye düşünüyorlar. İnsanlar nasıl hatalar yaparsa onlar da hata yapabilir.” HAKEMLER BİZİ EZDİ Futbol gündeminin birinci sırasında her zaman için hakemler yer alıyor. Sakaryaspor da onların verdikleri bazı kararlardan etkilenmiş. Şaban Yıldırım’ın bu konuda söyledikleri çok çarpıcı: “Bazı maçlarda hakemlerin bizi ezdiğini gördüm. Ama bu benim o an maç atmosferinde hissettiğim ve gördüğüm bir şey. Hakem bunu bize bilerek yaptı diyemem. Ama bakıldığında bu da bir hatadır. Maç içinde bazem hakem kötü yönetti, yanlış karar verdi diyorsunuz. Ancak daha sonra maç görüntülerini ve pozisyonları televizyondan izlediğiniz zaman yanıldığınızı anlıyorsunuz. Bence Türkiye’de herkesin adalet kavramı üzerinde düşünmesi gerekiyor. Nasıl olur da biz bundan etkilenmeyiz. Adaletin temel prensibini saf ve doğru kararı büyük küçük ayırt etmeden herkese eşit uygulamak oluşturur. Etkilenmeme felsefesidir bu.” MARTINEZ GÖZDE S ezon başında Sakaryaspor’a Kolombiya Ligi’ndeki Indipendiente Santa Fe’den gelen kaleci Martinez özellikle 3 büyüklerin transfer gözdesi durumunda. Güçlü fiziği ve başarılı kurtarışlarıyla Kolombiya Ulusal Takımı’nın da kalesini ele geçiren Martinez, çok çalıştığını her fırsatta dile getiriyor. Ligin ilk yarısındaki ve geçen hafta oynanan Beşiktaş maçının yıldızı olan Martinez, geleceğiyle ilgili kararını sezon sonunda verecek. EPosta:hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr 5