28 Haziran 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

C B VESTEL OLAYI SPOR ATLETİZM NİSAN SALI Pro Süreyya, Pro Elvan! C Ü N E Y T E . K O RY Ü R E K atı dillerinde pro, hem profesyonelin kısaltılmışı olarak kullanılır hem de bir kelimenin önüne geldiği zaman o konunun veya kişinin yanlısı olarak kullanılır. Ben, şu kadar yıldır atletizm pistindeki yıllarımın tümünde atletin tarafındayım. Süreyya konusunda da Süreyya’nın tarafında olmam gerekir. Ama Süreyya ve Yücel Kop ikilisinin son günlerde sergiledikleri tuhaf ve anlamsız davranışlar, ister istemez beni hem kuşkulandırıyor hem düşünceye sevk ediyor. Süreyya, bildiğiniz gibi Atina Olimpiyad’larından önce doping testine girmede direniş gösterildiğinden dolayı 2 yıl boykot aldı. Boykot geçen yıl bitti. Buna rağmen Süreyya geçen yıl Avrupa Şampiyonası’na katılmadı. Bu suretle, Süreyya 2003 yılında Paris’te yapılan Dünya Şampiyonası’dan sonra günümüze kadar geçen 4 yıl içinde hiçbir yarışa katılmadı. Bir atletin başarılı olması sadece idmanla gerçekleşmez. Atletin, durmadan rakipleriye karşılaşması gerek ve forma girmek için de daima yeni yarışmalar, yeni rakipler aramak zorundadır. Vestel, gayet akıllı ve iyi niyetli bir davranışla Süreyya’nın sponsorluğunu üstlendi. Bu sponsorluk devresinde Vestel ile Süreyya arasında geçen olayları kimse açığa çıkarmadı. Ve Süreyya’nın boykot almasından sonra, Vestel de sessiz sedasız Süreyya ile olan ilişkisini kesti. Şu anda Süreyya’nın bir sponsoru yok. Ama Atletizm Federasyonu Eylül 2006’dan beri Süreyya’ya ayda ortalama 6 bin dolar para veriyor. Hem antrenörü hem de eşi olan Yücel Kop, genel müdürlükle olan problemleri nedeniyle hiçbir ödenek almıyor. Aslında bakarsanız Süreyya’nın 20022003 yılları arasında kazandığı yarışlardan ve sponsorluktan aldığı paralar nedeniyle Süreyya Yücel ikilisinin, hiç kimseden para almadan hayatlarının sonuna kadar rahat rahat geçinebilecekleri kabul edilmelidir. Bundan önceki Mehmet Yurdadön Federasyonu’nu gerçekten Yurdadön değil, Yücel Kop yönetiyordu. Şimdi ise durum değişik. Mehmet Terzi Federasyonu, biraz daha sert duruyor. Ve Süreyya’nın bu yıl Milletler Kupası’nda Türkiye adına koşmasını istiyor. Zira geçen yıl, erkekler ve bayanlarda çok düşük form gösteren usulal takımlarımızın ikisi birden Avrupa liglerinin en düşük olanında, en son sıralara yerleştiler. Bu nedenle, Süreyya’nın mutlaka ve mutlaka, ulusal bir görev olarak bu yarışmada ulusal formayı giymesi gerek. Ve hatta sadece 1500 metre değil 800 metreyi de koşması gerek. Süreyya gibi bir atlet için, 24 saat içinde epey zayıf rakiplerle 800 ve 1500 koşması, onun için bir idmandan fazla bir şey ifade etmez. Doğrusunu söylemek gerekirse, Vestel’den sonra Atletizm Federasyonu Süreyya’nın sponsoru olmuştur. Bu nedenle de Süreyya, sponsoru olan Atletizl Federasyonu’nun istediği yarışlarda koşmak zorundadır. Süreyya ve Yücel ikilisi bu yıl yapılacak Golden League yarışmalarının bazılarına katılacaklarını söylüyorlar ama, 2000 Sydney Olempiyad’larında 5 madalya kazanmış ve o yıl içinde reklam ve sponsorluklardan 3.5 milyon dolar kazanmış olan Amerikalı sempatik bayan atlet Marion Jones, dopingle yakalanmamasına rağmen doping aldığı iddiası ile yaşamış ve 2 yıl Golden League ELVAN DA ELVAN B undan 6 yıl önce Etiyopya’dan gelen ve Türkiye’yi sevdiği için burada kalıp Türk vatandaşı olan Elvan ise Süreyya’nın tam tersi bir davranış gösteriyor. Sakin, güleryüzlü, mütevazı ve ufacık tefecik görünüşüyle bir dünya rekortmeni değil sanki bir lise öğrencisi gibi size sıcak bakıyor. Elvan, Türkiye adına koştuğu yarışmalarda bazen sakat sakat bazen de hasta olmasına karşın katıldı. Dünya 5000 metre rekorunun sahibi oldu. 1 yıl sonra eski takım arkadaşları bu rekoru elinden aldılar ama o hala Türkiye adına Avrupa rekortmeni. 1 kaç yıldır Elvan epey talihsiz ama buna rağmen geçen yıl olduğu gibi bu yıl da 10 bin metre Avrupa şampiyonu oldu. 2 hafta önce Mombassa’da çok kötü koşullarda koştu, arka sıralarda yer aldı ve sakatlanmadan dönebildi. Koşullar o kadar kötüydü ki 4 yıldır üst üste erkeklerde çifte kros dünya şampiyonu olan Etiyopyalı Bekele dahi 36 dereceklik sıcaklık ve yüksek nem nedeniyle yarışı yarı yolda bırakmıştı. Süreyya’nın aksine, Elvan milletler yarışmasına giriyor. Federasyonun istediği her yarışmada Türk milletini temsil ediyor ve işin ilgiç tarafı Osaka’da sadece 5000 metrede değil 10 bin metrede de bir altın madalya kazanmak için çalıştığını söylüyor. Son bir kaç yildır birlikte çalıştığı antrenöründen ayrılıp yeni bir antrenörle çalışmasına karşın Elvan hem hâlâ sakin, hâlâ iyi formda ve hâlâ bizim yüzümüzü güldürecek bir tavırla Türkiye adına koşuyor. Son söz olarak Süreyya’nın ve Yücel Kop’un bu anlamsız ve amaçsız tavırlarını bir tarafa bırakarak, hiç olmazsa Elvan’dan bir ders alıp, Türk bayrağını gerektiği yerlerde temsil etmelerini dilerim. yarışma organizatörleri tarafından yarışmalara davet edilmemişti. Bu nedenle Süreyya, istese de bu yarışlara katılamama ihtimalini de düşünmek gerek. Eğer Süreyya bütün bu karmaşanın sonunda milletler arası yarışmada Türkiye’yi temsil etmezse, sponsoru olan Atletizm Federasyonu tarafından hemen bir boykot yemesi ve ağustos ayında Osaka’da ya pılacak yarışmalara dahi katılmasına izin verilmemelidir. Süreyya Yücel ikilisi, federasyonun istediği yarışmalara girdiği takdirde programlarının aksayacağını iddia etmekte ve Osaka’da yapılacak Dünya Şampiyonası’nda başarılı olmazlarsa kabahatin federasyonda olacağını ileri sürmektedirler. Bence federasyon Süreyya’nın koşmasında ısrar etmeli ve Sürey ya Yücel ikilisinin bütün dayanmalarnına karşı durmalı ve Süreyya’yı Osaka’ya göndermelidir. Eğer Süreyya, Osaka’da bir altın madalya alırsa bunun sahibi Süreyya olduğu kadar Atletizm Federasyonu da olacaktır. Ama, kimse kimseyi aldatmasın Süreyya Osaka’da yenilirse sadece ve sadece kendi inadının kurbanı olacaktır. 18
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle