Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
26 OCAK 2003. SAY1879 siklete binmek", Belçika'da "Mary ziyarete geldi", Brezilya'da "ziyaretçi", tngiltere'de"kırmızı bayrak günü", Almanya'da "aylık çiçek" ya da "aylık aptallık", Kırgızistan'da "ziyaretçiler geldi", Pakistan'da "teknik problem", Ispanya'da "komünist kuzenim ziyarete geldi"(8)gibideyimlerkadınlann âdet kanamasına gönderme yapar. Kadınların periyodik kanamalarını adlandırmak için kullandıkları deyimveterimlerbüyükbirçeşitlilik ve zenginlik gösteriyor. Ancak bunlann arasında doğrudan kanamayıdılegetirenleroldukçaaz. Kadının en doğal hali olan ay hali açıkçadilegetirilmiyor. Bununnedeni yukarıda di le getirdiğimiz gibi kadının bu dönemde kirli olarak kabul edilmesi. Ayrıca Adem'e yasak meyveyi yedirerek cennetten kovulmasına neden olan Havva'nın bu günahına karşılık periyodik kanamayla cezalandınldığı anlatısı da unutulmamalı. Kadınheraydiizenli olarak cezasını çekiyor ve bundan suçluluk duyuyor. Dolayısıyla bu konunun sadece ülkemizde değil farklı ülkelerde ve kültürlerde de ınahrem ve tabu olduğunu söylemekolasıdır. hızlıdeğişimleryaşanmıyor değil, bunun son derece normal ve sağlıklı biyolojik bir süreç olduğunu dile getirenlerin sayısı giderek artıyor. Bir kuşak önce annelerimiz âdet dönemi hakkında kendi anneleriyle rahatça konuşamıyorlarken, günümüzün genç kızları ailece gittikleri büyük market alışverişinde hijyenik kadın bağlarını rahatça alıp sepetekoyabilmekteler. Butürmalzemenin reklamları hergün izlediğimiz televizyon filminin arasına girmekte, aile üyeleri olarakhenüz göz göze gelmemeye çalışarak da olsabu reklam filmlerini hep birlikte seyretmekteyiz. Pukı (teiıkaıiKİtk Regl, aybaşı, kanama, "kirlenme"... Kadınlığın doğallığının doğal olmayan isimleri. Kızlar ve anneleri bu "utanç"ı araladığında ortaya "tabu" çıkıyor... Uçtaşınhikmeti... TÜRKAN DOĞAN "O gün o kadar çok karnım ağnmıştı ki; bir yandan içimden kan geliyordu, onun sıkıntısı, bir yandan sancısı bir türlü durmayan karnım. Kendimi dayak yemiş gibi hissediyordum. Bacaklanm tutmuyor, kasıklanm ağnyordu, bitkin düşmüştüm. O güne kadar hep bir gün regl olacağımın hayalini kurup durmuştum. Ablamın pedlerine Özenerek bakıyordum. Annemle ya da ablamla hiç konuşmamış ama bir kitapta okumuştum. Bir gün ben de âdet görerek 'kadın' olacaktım. Ama şimdi her regl olduğumda kendimi rezil gibi hissediyorum. Ağnlı, sancıh yedi gün geçiriyorum." 21 yaşındaki Gül, ilk reglini böyle anlatıyor. Ped reklamından yola çıkarak biz de genç kızlar ve annelerine ilk regllerirü, yasaklan ve kadın olmay ı soruyoruz... Bir gün 13 yaşındaki Burcu'nun başına, ona göre "inanılmaz" bir olay gelir. Çamaşınnda kan lekeleri vardır. Korku, telaş, heyecan.panik... Birandagözleri şimşek gibi açılır. Bugüne kadar annesi onunla "regl" konusunda hiç konuşmamıştır; bildikleri sadece duyduğu küçük aynntılarla sınırhdır. Ablalannın vazgeçilmez konusudur, okul tuvaletüıdeki kızlar da sık sık birbirlerine sorarlar. "Pedin var mı?", "Seninki kaç gün sürüyor?" ya da "Aysenhâlâolmadınmı!"... "Çekindiğim için anneme soramıyordum. Korkmuş ama sonra ne olduğunu anlamıştım. Hemen yanımdaki arkadaşıma söyledim. Şimdi anlıyorum ki; bunu onunlapaylaşmak için değil, hava atmak için anlatmıştım. Çünkü ben ondan önce âdet olmuştum. Demek ki, ondan daha büyük ve olgundum." Regl olduktan sonra kendini daha iyi hissetmeye başlamış; "Büyüdüğüme çok sevindiğim için sürekli neşeliydim ve yüzümün daha da güzelleştiğini hissediyordum." Burcu'nun annesine kızını regl hakkında bilgilendirip bilgilendirmediğini soruyoruz. "Hayır" cevabını veriyor büı bir güçlükle. "Kızunçokerken 'kirlendi'. Bu kadar çabukolacağını düşünemedim. Benkirlendiğim günü hatırlamak bile istemiyorum. O gün annem ölmüştü. Tüm yaşadıklarundan sonra bir de onu düşünecekzamanımolmadı." 22 yaşındaki Ayşegül Burcu kadar şanslıdeğilmiş. Bundan 10 yıl önce ilk kez regl olduğunda kanaması günlerce durmamış ve hastaneyekaldınlmış. "Sonralan her reglimde hep bir korku yaşadım. tlaçladüzenekoyduklan için ilacı bıraktığımda kananıamın sürekli devam edeceğini düşünüyor, endişeleniyordum." Ayşegül, tüm bu korkulan yaşarken bir gün okulda hazırlıksız yakalanır. Eteği çok kötü durumdadır; hızla eve gider. O günü hiç unutamadığını söylüyor; o gün yaşadığı utancı ve korkuyu. Şimdi eğer firsat bulursa regl döneminin ilk gününü mutlaka evde geçirmeyi tercih ediyor. Peki genç kadına bir ped reklanunda oynama teklifı gelse ne cevap verir? "Oynayanlann medebize böyle bir şey vermiş, hem de bu tip yasaklamalar getirmiş. Bunlar ancak toplumsal gelişmelerle 'doğal' olarak görülebilir. Reklamlarla bunu aşamazsınız; çünküöncelikleinsanlararasındaki eşitsizliğin kalkması gerek." Nurcan Hanım dört kızını da regl olduktan sonra bilgilendirmeyi tercih etmiş. Hatta ilk kez regl olduklarında pijamalannın içine üç küçük taş atmış; kanamaları üç gün sürsun diye. "Büyüklerimden böyle gördüm" diyor. Kendisi debilinçsizce girmiş bu döneme. 16 yaşında regl olmuş, sonra bir dönem kesilmiş ama nedenini kimseye soramamış. Birarkadaşı ona kendi başı bunun nerosinde? Türkçe dil sözlüğüne göre delikanlı, çocukluk çağından çıkmış genç erkek anlamınagelir. (9) Günümüzpopülerkültüründe ise delikanlılık biraz içerik değiştirıniş görünmektedir. Özellikle bazı kimselertarafındanyazıldığı iddiaedilen "delikanlılığınkitabı!"nagöre,bugündelikanlılık maçolukla beraber anılan bir kavrama dönüşmüştür. Yazıya başlarken andığımız reklam filmine geri dönersek, son deBunun yanında kadınlar, adet dö rece özel ve mahrem olan bir konuneminde giyimlerine de dikkat et dan, annelerimizin ve belkı hâlâ çomekzorundahissediyorlar kendile ğumuzun etrafimızdakilerden gizrini. Bu zorunluluğun temel nedeni, lemeye çalıştığı aylık kanamadan içinde bulunulan "özel" durumun uluorta ve hatta "densizce" söz edebaşkalannın gözünden saklanması biliyorsanızdelikanlılıkmertebesiendişesi. Giysilere göstenlen bu ne yükseliyorsunuz demektir. Bunu özen ay halinde kullanılan malze farklı bir açıdan şöyle de söy leyebimelerin saklanmasında da kendini liriz; bu konu hakkında açıkça, sıgösteriyor. Bu dönemde kullanılan kılmadankonuşabildiğinizoranda hijyenik kadın bağlan, ev halkından kadın kimliğinden uzaklaşıyorsuözenle saklanır. Kadınm bu özel du nuz ve erkek dünyasına girmeye rumunu çağnştıracak, o dönemle il "hak kazanıyorsunuz". Ataerkil bir gili malzeme özellikle evin erkek toplumda, kadınm özel dünyasını bireylerinin gözünden uzak tutulur. anlama endişesi duymaksızınkaleKadınm son derece doğal biyolojik me alınrruş bu reklam metninde nebir olay olan âdet kanamastnı açıkça dense kadınların, kendi toplumsal dile getirememesi, bunu çevresin rollerinden sıynlmak ve erkekleşden gizlemek zorunda bırakılması mek isteyebileCekleri düşünülmüş. ve bunca yasaklama ve kısıtlamaya Tamamen kadına özel bir ürünün maruz kalması, kadın bedeni ve satışını amaçlayan reklam, kadının üretkenliğinin aşağılannıası anla öznelliğini adetahiçe saymakta ve ona kadın kimliğinden sıynlarak, mınagelmektedir. erkek dünyasına girmenin yolunu Ancak günümüzde bu alanda da gösteriyor. Rrkek egemen bir bakışla, kadının isteyeceği daha ne olabilir ki?^ Molpediniz var mı? Sünnet "erkekliğegeçif"olarak sunuluyor, kızlar reglden utanıyor. ni cesaretlerinin yüksek olduğunu düşünüyorum. Ama ben bir ped reklamında asla oynamam. Toplumlargelişsin diye kendimi eşhiredemem. Ayncareklamlarda oynayan kızlann erkeklere ' Pediniz var mı?' diye sormalan da bir 'delikanlıhk' değil. Bir cinsiyete özgü özellikleri açıkça ve dogallıkla ifade etmenin yolu, egemen cinsiyetin rolüne büriinmekolmamalı." Ayşegül' iin annesi Nesrin Hanım, regl olmanın farklı bir yönüne değiniyor. "Kuran'da, 'bu dönemde kadına yaklaşmay ın, pislik saçıyor' gibi bir yaklaşım vardı. Bu bana çok çelişkili geliyordu. Düşünüyordum; Allah hem na da böyle bir şey geldiğini anlatmış. Ancak o zaman rahatlamış. Çamaşınna bez koymayı bile düşünememiş; "Annem bir gün eteğimdeki lekeyi gördü ve bana bez kullanmam gerektiğüü anlattı. Zateneskidenkadınlann adet olduğunu kocalan bile bilmezmiş. Ayıp olarak görüldüğü için sır gibi gizli tutulurmuş. Büyükannem 'Kocam benim doğumdandoğumaâdetolduğumu sanıyor' derdi." Nurcan Hanım, ped reklamını hiç beğenmediğini söylüyor. "Pazardaydım, pazarcılarbirbirlerine' Pedin var mı!' diye soruyorlardı. Duyunca çok utan A, Molped Havalı 1) James Frazer, Altın Dal. Cilt I, Çev.: Mehmet H. Doğan, PayelY. 2) James Frazer, Altın Dal. Cilt II, Çev.: Mehmet H. Doğan, Payel Y.. 3) S.de Beauvoir, Kadın Genç Kızlık Çağı. Çev.: Bertan Onaran, Payel Y. 4) Fatmagül Berktay, Tektanrılı Dinler Karşısında Kadın. Metis Y. 5) Abdullah Aydın, Islam'a Göre Kadın ve Cinsel Meseleler. Merve Y. 6) Filiz Bingölçe, Kadın Argosu Sözlüğü. Metis Y. 8)http:// www.mum.org/words.html, 29.11.2002 9 T DK, Türkçe Sözlük.8.Baskı. *Yrd. Doç. Dr. MSÜ Sosyoloji Bölümü, öğretim üyesi. önce pazar, sonra tartışma...