Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
14 PAZARIN PENCERESINDEN CUMHURlYETDERGİ Dişimdeki amalgamlar arabasız, dolmuşsuz gidip gelmesi, aerobik kurslarına yeniden yazılması, hatta geçen hafta sonu eşiyle otellerden birınin Kulakburuncu Profesör Cengiz Bey'den "roofunda yemek yerken görulmesi de randevu aldım! hep aynı şekilde, yani cıvadan Neden? Sınusitin içın mi? arındırılmasıyla açıklandı. Bu "cevvalliğe" Hayır, sağ burun deliğimden gelen hava özenen birçok erkek, dişçilerine koştu. akımının, solunkine göre pek azaldığını Dişçiden çok korkan eşini "Ya hepsinı söylemişti; yenıden ölçtüreceğim... Bence değiştirirsın ya da başımı alıp giderim!" şimdi sağ tarafımı da rahatlamış bulacak. Ne yaptın da öyle oldu? Burnunu karıştıra diye tehdit ederek diş hekimıne yollayan hanımlardan birınin doktora telefon edip karıştıra büyüttün mü? Hayır, dört dışimin dolgularını değiştirdim! "Lütfen kocamın dişlerinden çıkan cıvaları öyle çöpe filan atıp doğaya yayılmasına yol Ne alakası var ? açmayın!" diye rıcada bulunduğu da Dün düşen dolgumu inceleyen dişçim, duyuldu. bundaki cıvalı amalgamın bedenimi zehirlemiş olabileceğini, sıkıntılarımın Ancak, Recep Tanbey'in bu görülmemiş bazılarının bundan kaynaklanabileceğini zindeliği on beş gün sonra biraz azaldı: söyledi. Son yayınlar, dolgulardaki cıvanın Kendini ılk cıvasızlık günlerınde olduğu gibi zamanla dışa sızıp, kana geçip güçlü kuvvetli hıssetmıyordu; bu ara yine bağışıklığımızı bozduklarını, böbreklerimizi, eskisi gibi nezle oluverdı ve belağrısı da üreme sıstemimizi falan bozduğunu nüksettı: Sokaklarındakı eczacıya uğradı. göstermiş. Ben de ağzımda ne kadar cıvalı Eczacı, "lcarnitin yanında bir de dolgu varsa hepsıni söktürüp yerlerine multivitamin denesenıze; bunlar bana iyi cıvasız dolgular doldurttum; inanması güç geliyor!" dedi. Bunlar formunu tam ama iki gün içinde burnumdaki tıkanıklığın bulmasına yol açmayınca da köpüren geçtiğine inanmaktayım; şimdi daha rahat kalsiyumlardan yararlanmasını ve bakır nefes alıyorum... bilezik kullanmasını önerdi. Beş gün sonra eczaneye "Acaba başka Sahi iki gecedir o kadar horlamıyorsun! neler yararlı olabilir?" diye sormaya Bu kadar su içmeme karşılık geceleyin gittiğinde bir büyük kutu vitaminli, ginseng tuvalete de kalkmadığıma bakarsan aldı ve dükkândan tam çıkacakken "Yahu prostatım da küçülmüş olmalı... bızim evde derece kalmamıştı; bir iki tane de derece alıp gideyim!" dedi. Eve gider gitmez kendini sıcak hissetti; yeni derecelerden birini ambalajından çıkarıp ağzına sokup ateşine baktı. Otuz yedi bir. "Pek hasta sayılmazsın!" dedi karısı. Hasta masta değildi, ama o sırada tuhaf bir şey oldu: Derece ağzındayken Recep Tanbey'in karısı Ayşe, oğlunun iyileştiğini, ağzından dereceyi çıkarınca da internetten cıva zehirlenmesine dair bedeninin kırıklıkla kavrulduğunu hissetti. yayınlar elde edip anasına babasına önce bu dereceyi birkaç kez ağzına sokup gösterinceye kadar, eşinin dolgularını boş çıkarıp baktı, sonra diğer dereceyi de yere değiştirdiğine inandı ve sinirlendi: denedi: Evet, derece ağzındayken iyiydi. Cıva fazlalığı, erkekte cinsel dürtü Çıkarınca da o iyilik yitiyordu. azalmasına, sperm sayısının düşmesine, Telefonun başına oturdu, durumu kadında da kısırlığa, düşüklere yol dahiliyecisine anlattı. açarmış. Cıvalı balıklarla, otlarla beslenenlerin zekâ ortalamaları da giderek Böyle hastalık ne duydum, ne de gördüm. azalırmış! Psikolojiktir! Kalktı bir psikoloğa gitti. Oğlundan bu bilgileri edindiği gecenin Psikolog, anlattıklarını dinledi, sonra birkaç sabahında Ayşanımın, cıvasızlığın cinsel sual sordu: Evinizde duvar termometresi dürtüler üzerindeki olumlu etkileri var mı? Onun yanından geçerken de konusundaki kuşkuları adamakıllı dağıldı: kendinizi değişik hissediyor musunuz? Sabah neşeyle ıslık çalarak tıraş olan Psikolog, sonuçta, bu durumun psikolojik kocasına, "Acaba benim de dişlerimde olmadığını ileri sürdü: cıva var mıdır? Bari ben de dişçiye bir Siz yıllardır dolgulannızdan sızan cıvaya uğrasam!" dedi. Sonra ekledi: "Anamı da alışmış, cıva bağımlısı olmuşsunuz. götüreceğim; kuşkusuz bu kadar erken Bedeninizdeki cıva düzeyi böyle aniden menopoz olması ve belki de osteoporozu düşünce kötü oluyorsunuz! bundandır!" Recep'in şimdi dişçisıne gidip bütün yeni Recep Tanbey, ış yerınde karşısına her dolgularını söktürüp yerlerine yeni baştan çıkana ve salı günü Bebek Bar'da cıvalı amalgam doldurması ve bunların karşılaştıklarına hep bunları anlattı: birkaç sene boyunca yavaş yavaş "Hemen dişçinize gidip dolgularınızı değiştirilmesini istemesı gerekiyor... Bir değiştirin!" olasılık daha var Oğlunun aklına gelen bir Recep Tanbey'in kendini böyle her çözümü uygular, kalın bir püronun içine bir bakımdan iyi hissetmesi, enerjisinin aniden derece sokuşturarak ağzında onla çoğalması, onu tanıyanların tümünün dolaşmayı İ dikkatinden kaçmadı: Evinden işine SELÇUK EREZ H. SERTAÇ DALKIRAN 2002 yılından... G eleceğimizi görebilmemiz için geçmişimizde nelerin ne şekilde yapıldığının iyice irdelenmesi ve hatırlanması gerekmektedir. 2002 yılında Türk satrancında kuşkusuz en büyük atılım, kurulduğu andan beri hiçbir turnuva düzenleyememiş olan Türk Satranç Eğitim ve Gelıştirme Vakf ı'nın düzenlediği üç turnuva ile ön plana çıkması olmuştur. SGM tarafındanbaşlatılanveTURSEVtarafındansürdürülen UğurMumcuAnıTurnuvası, beraberinde pek çok tartışmayı da getirmiştir. TSF Başkanı taraf ından engellenmeye çalışılan bu turnuva kaymakamlık izni ile gerçekleştirilmiş ve konu GSGM Ceza Kurulu'naaksettirilmiştir. Şişli Belediye Başkanlığı ile yapılan Satranca Çağrı Turnuvası'nınhertürlügerekleriyerinegetirildiği halde 2002 UKD hesaplarına dahil edilmemiş olması daoldukçadüşündürücüdür. Nisan 2002 ayında çıkan Genel Spor Affı üzerine SGM'nin önderliğinde başlatılan Uluslararası Istanbul Satranç Festivali Istanbul Belediye Başkanlığı, Istanbul Vakfı, Spor A.Ş., YıldızTeknik Üniversitesi, Türk Satranç Eğitim ve Geliştirme Vakfı'nı bir araya getirmiş, Cumhuriyet gazetesi, Hürrıyet gazetesi ve Yeni Şafak gazetelerinin basın desteğinı almış, ağustos ayında Cemal Reşit Rey Konser salonlarında yapılması planlanmıştı. TSF Başkanı, Genel Spor Af Yasası'na rağmen Dalkıran'ın bu tumuvanın organizatörü olması nedeni ile bu turnuvaya kamunun yarariarına rağmen izin vermeyeceğini açıklayarak turnuvayı yine engellemeye çalışmış, Dalkıran'ın resmi görüntüsünden affını istemesi üzerine bu güzel organizasyon gerçekleşmişti. Bu konu ile ilgili tartışmalarTSF'nin internet sitesinde tartışılmış, birçok kişi TSF'nin internet sitesinden çıkarılmıştı. Satranç camiasının.otarihtenitibarenTSF'nin internet sitesinde artık yazı yazmamaya, bir tür sessiz eylemvetavırgöstermeyebaşlamışolması ilginç bir eylem olarak satranç tarihimizdeki yerini almış oldu. Festivale katılan oyuncu sayısının aynıtarihlerdeTSF'nindüzenlemişolduğu iki Avrupa Grandprix turnuvasına katılan toplam oyuncu sayısının üstünde olması, camianın yine sessizce vermiş olduğu ilginç bir mesaj niteliğitaşıyordu. Axa OyakTurnuvası'nın tüm güçlüklere rağmen 10.'sunu gerçekleştirerek 1400'ü aşkın Kombinezon Polliack Korchmar, 1937 Beyaz oynar kazanır a b c d e f g b oyuncu katılımı ilesürdürülmüşolmasını kamuoyunun takdirlerine bırakmak sanıyorum en doğrusu olacaktır. TSF'nin 2003 yılına girdiğimız dönemde yaptığı başarılı işlerın yanında, tüm camianın tepki gösterdiği, düzelmesini beklediği hatalarından kendisini arındırmasının beklendiğıni, bunun Türk satrancına büyük moral ve ivme kazandıracağını, yararlarını herkesin göreceğini hatırlatmak istıyoruz. Dalkıran H. Sertaç (SGM) Erdogan Hakan (Gambit) 1997Türkiye1.Ligi Blacmar Diemer Gambit 1. d4 Af6 2. Ac3 d5 3. e4 dxe4 4. f3 exf3 5. Axf3 g66.Fc4Fg77.00 008. Ve1Ac69.Vh4 Fg410. Fe3 Fxf311. Kxf3 Vd712. Kaf 1 Aa513. Fe2Ag414.Şh1f515.Fg5Ff616.Kh3e617. Kd3 Ve7 18. Fxf6 Vxf6 19. Ve1 Vg7 20. Fxg4 fxg421.Vxe6+Şh822.Ke1Vf623.Ve5Ac424. Vxf6+ Kxf6 25. b3 Kaf8 26. Şg1 Aa3 27. Kd2 Kc628.Ke3b529.d5Kc530.g3Şg731.Ae4 Ke8 32. Axc5 Kxe3 33. Ae6+ Şf6 34. Axc7 Şe7 35. d6+ Şd7 36. Aa6 Kc3 37. Ab8+ Şd8 38. d7 Kxc239.Kd610 Dalkıran H. Sertaç (SGM) AnZeki(KayseriDSI) Türkiye1.Ligi1999 Blacmar Diemer Gambit 1. d4 A16 2. Ac3 d5 3. e4 dxe4 4. f3 exf3 5. Axf3 Fg4 6. h3 Fh5 7. g4 Fg6 8. Ae5 e6 9. Fg2 c6 10. h4 Fb4 11. Fg5 h6 12. Axg6 fxg6 13. Vd3 hxg514. Vxg6+ Şf815.000 gxh416. g5 Ve8 17.Vd3Abd718.Khf1Fxc319.bxc3Vh520. gxf6 Axf6 21. Fh3 Vg5+ 22. Kd2 Ke8 23. c4 Şf7 24. Şb1 b5 25. c5 Ke7 26. Kg2 Vh6 27. Kfg1 Kg8 28. Kg6 Vh8 29. Vf3 Kc7 30. Vf4 Ke7 31. Vf3Kc732.K1g5Vh733.Fg4Ke734.Fh5Şf8 35. Kxf6+ gxf6 36. Vxf6+ Vf7 37. Fxf7 Kxg5 38. Fg6+Şg839.Vxg510 Dalkıran H. Sertaç Öncül Ulas Türkiye1.Ligi1999 Blacmar Diemer Gambit 1. d4 Af6 2. Ac3 d5 3. e4 dxe4 4. f3 exf3 5. Axf3 Fg4 6. h3 Fh5 7. g4 Fg6 8. Ae5 Abd7 9. Vf3 c510. Axg6 hxg611. dxc5 Vc7 12. Ab5 Vxc5 13. Fe3 Ve514.000 g515. Fd4 Vb816. Fc4 a617. Vb3 axb518. Fxf7+ Şd819. Fb6+1 0^ Etüd A. Troitski Pensa, 1930 Beyaz oynar kazanır '113111 %VA 8e* 9 86x§ 96» 9 9P*A İİ fr 8JS İİ9PA X ZPA İİ9P*A Z t?q*B t>qv " \ •JIUEZB>| 8A 80» / X8P •9 20 ZP f i&s 9P e eqv z İJ8M