Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYF.TDERC;! Dursun Akçam'ın yurtdışındaki sürgünlük döneml tam 12 yıl sürdü. 1970'to Samsun Alaçam tütün üretlcileri mltlnglndo TÖS İkinci Başkanı sıfatıyla konuşmuştu... DURSUN AKCAM Dursun Akçam yurtdışına çıktıktan sonra yerlı ve yabancı demokratık orgutlerle, aydın çevrelerle dayanışma iıjinde, Turkıye'dekı yurtseverler ustundekı çağdışı baskılara, Avrupa kamuoyunun ılgısını çekmeye çalıştı. Bu amaçla çeşıtli toplantılara katıldı, radyo, televizyonlarda konuşmalar yaptı, basın toplantıları duzenlendı. Ama kalemı elınden bırakmadı. Ikı dılde yazdığı (Almanca Turkçe) kitabı (Alaman OcağıDeutsches Heim Glück Allein), Alman medyasında buyük yankılar buldu. On bır ay ıçınde, on ıkı bın sattı. Ardından ikıncı baskısı. "Alaman Ocağfnı, Dağların Sultanı(roman), Generaller Bırleşın(gulduru), Sevdam Urktu(öykü) yapıtları ızledı. Bır yıl da Hamburg Üniversitesı'nde okutman olarak çalıştı. Alman öğretmenlere Turkçe derslerı verdi. "Demokrat Türkıye" adh gazeteyi organıze ederek pratığe geçırdı. Yaşamlarını yurtdışında surdurmek zorunda kalan aydınlar, yazar ve sanatçılar bu gazete çevresınde toplandı. Gazetenin yayın yaşamı son bulunca Hamburg Merkez Kutuphanesi ve halk kutuphanesınde danışman olarak çalıştı. Yaşadığı Kuşadası'nda yazdığı, "Ucu Ucuna Yaşam" romanından sonra, "Kafdağı'nın Ardı" adlı yeni romanı da yakın Arkadaş Yayınları arasında çıkıyor.^ lardı. On yıl aradan sonra gelen 12 Mart 1971 darbesındeısebızımaile payına düşeni fazlasıyla almışti. Beııl ÖS'ün (Türkıye (')ğrctmenler Sendikası) tkinci Başkanı'ydım. Mamak Sıkıyönetim Askerı Malıkemcsi'ndc seki/ yıl, on ay, yırmı gün hüküm gıymi'jtım. Yenı darbenindalıabiı betergeleceğıayaksesındenbellıydı. Işkcnccgoııııck.biı dalıaziııdanlara düşmek ıstemıyordum. Ancak bırınci derecede soı umlusıı olduğunı Demokrat gazetesıni,tütrn;alışanlanylabırakıpbir yanaayrılama7dım. Oözaltına alınacaktık... f 1 Suvjomıuk'vamı lşte böyle bır ortamda, 70 ortak birarayageleıek, kıırduğumu/bir yayınşırkctııle "Demokrat" gazetesiııi yaşama geçırdık îjırket adına, bu ga/ctenın salıibi ve yönetmenıydiın.Kuruculararasında AslanBaşer Kafauğlu, Emil GalipSandalcı, Giilten Akın gıbı daha bırçok yazar, sanatçı aydınlurda vardı. Ga/ete Istanbul'daofset basılır, I ürkiye'nin heryanınadağıtımıyapılırdı. Ortalık to7 dumandı. Yaratılan bırtakım pıovokasyonlarla olayların içine ıtılen, gözü kara gençler toplanır, gözaltı hücrelcrinde işkeneetezgâhındangeçirılirlerdı.Gıderek, "Anarşi ve terörü durdurmak amacıile"bazıillerdesıkıyönetım ılanedıldı. Ankara SıkıyönetimKoıııutaıu Recep Paşa, Demokrat gazetesinınyayınındanhoşnutdeğıldi.Solcuların.yurtseveraydmların üstündeeslirilendevletteröriinün, işkencenın iistüne üstünc gidiyorduk. Sonunda, Mehmet Alı Ağca'nınaskergıysilikişilerce,eezaevındcn nasıl kaçırıldığını, ayrıntılanylayayimlamışolmamızbardağı taş.ıraıı damla oldu. Paşa hazretleri gazaba geldi, ga/etenin Ankara il 12 Eylül pa^aları bir arada... sınırlarından ıçeri sokulmasını yasakladı. Oysa bız Demokrat'ın Ankara baskısı ha/ırlıklannı tamamlamış,günlüksatışın50bınden,70bine çıkarılmasını planlanuştık. Hesaplarımı? bozuldu, gazetenin Anadoludağıtımıdafelçoldu Çokzor durıımdaydık Aldığımızbirhabere görc, Istanbul Sıkıyönetım Komutanı Necdet Üruğ, bu yasaktan rahatsı/dı. Çünkü ga/ete kendı bölgesiııde, Istanbul'daçıkıyordu. Recep Paşa' nın yaptığı, onun yetkı alanına bir"tecavÜ7"dü. Avukatımız Orhan Apaydın'la, o güzel insanla birlikteNecdet Üruğ Paşa'yagittik. Paşa, böyle bır gırişimibeklermişçesinebiziçokiyikarşıladı. Gazetenin yayınından şikâyetçi değildi. îsteğiıniz iistüne, yasağın hemen kaldırılması gerektiği yönünde hııkuk danişmanlarına yazdirdığıgerekçelibiryazıyıbize elden verdi. Yasakçı komutan, Üruğ Paşa'nın cunta içindeki gücünden çekiniyordu. Koyduğu yasağı yüzde yiiz kaldıracaktı. Aynı gün uçakla yazıyı Ankara Sıkıyönetim Komutanhğrna ulaşlırdım. Paşanın hukuk danışmanı dcğcrli biryargıc, her /amaııkinm tersine neşesızdı. Boşunaumutlanmamalıydık,Paşa dortgundenben hiçbıryazıyı ışleme koymuyor, hiçbır evraka imza atmıyordu. Herhalde askerı darbenın elı kulağındaydı! Kötü bozul Devrisi guıı (11 Eylül, öğleden sonra) üstrütbelibıraskcrdostum, ö/el bırulukla(bclkideoğluydıı?) beklenenhaberıulaşlırdı. Yarın( 12 hylul 1980 günü) darbe yapılacaktı Bızım ga/ete kapatılacak, bcnimle birlikle biı kısım ga/etecı arkadaşım da gözaltına alınacaktı, "Hemen Ankara dışına" çıkmalıydırn! Artık beklenıek zamanı geldı. Haberı dolaylı yoldan Istanbul bürosuna daucurdıını. Yarıneylül fırtınası başlıyordu, herkes odun kömürunü huzırlayarak önlem almalıydı! Yeşıl pasaportum hazırdı. Yurtdışına çıkabilmemiçin Merkez Bankası'na yüz dolar yatırıp pasaportuma işletmem gerekıyordu. Ben bankaya vardığınıda, saat 16.00'yı beş geçiyordu, vezne kapanmıştı.Görevligenvbayana.kırk dereden sıı getırerek, 7ar/or ışlemi tamamlalabildim. Valizi ha7irladım, soluksuz lisenboğa Havaalanı'navardım.saat 19.30 Bıletıcın dış hatlarda boşuna zorlandım duı dunı. Yurtdışı seferlerı durdurulmuştu! Oöndüm, dolaştım, 21.00 muştum. Ankara bürosuna dön tzmir uçağında ancak bır yer buladüm. Bir ayağım üzengideydi. Ül bıldım.()radabiıgrupgazetecı,Bükeyı kurtarmak bir yana, paçayı lentlîcevıt'ıbeklıyordu,bıryerlere kurtarmanm derdıne düşmüştüm. gideceklerdi. Nedense, lîcevit bir 27 Mayıs 1960 hareketini güle oy türlü gelmıyordu Belki de göz hapnaya karşılamıştık. O /aıııaıı sincalınınıştı. Basın danışmanı lurT.Ö.D.M.F. (Türkiye öğretmen han'ın canı çok sıkkmdı. "Yann darDernekleri Milli Fcderasyonu) be var!" dedim, öfkelendı, "1 ler AlMerkez YönetimKurulu'ndaydim. lah'ıngiınüaynı tcvalüruçurıılıır'" özellikle Köy Enstitüsüçıkışlı öğ dedi. Onu inandırmak zorunda deretmenler, DP iktidarının on yıllık ğıldım. Benkendibaşımınvaresine zulmünden kurtulmuş olmanın s>e bakmalıydım vincini yaşıyorlardı. Çünkü onlar, Uçak bııa/ gecikmeli kalktı \/Köy Enstitüleri'ni yıkmaklakalma nıir havaalanı, oradan otobus garajı yarak, bu enbtıtülerde yetişen öğret derken, saat 23.00'ü geçiyordu. menleri de yok yok etmek istiyor Amacım, darbeye yakalannıadan Kuşadası'ııa,ulaşmaktı Işıml'erıhan'ınemeklıhkıkramiyesi iistüne, benim de lıaksı/ tııtııklanmaktan dolayı yargı karan ılc aldığım kırk bin lira "tazmınat"i ekleyerek bir yazlıkalabılınişlik. Arta kalan borcumu7iı da taksıtle ödeyeeektik. Gel goı ki, Ada'ya hiçbır vasıta yoktıı Basmane'deolelışletmecisi dostum Selahattın'ı buldum. I üm zorlamasına karşın, gece orada sabalılanıak ıstemedım Otel benını ıçıntchlıkclıydı. YineSelalıattin'ın çabasıileAydın'agıdenbırotobuse bınebıldını. Selçuk'ta inecektım, oıadan Kuşadası'na... Geceııin ıkisi, Selçuk kapkaranlık. 2530 km'lıkyolu.taksiilegilmekten öte çaıenı yoktıı. Sağa sola Yeni kitabı "Kafdağı 'nın Ardı" önümüzdeki ffimlerde çıkıyor. seğırttım, bır taksı bulubildim. Şo