Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
25NISAN 1999. SAY1683 Suadiye'yc taşınılacak, kolunun "Şiirler, Olmeye me, yorulma, Bilgesu sana gelaltınabeyazpeynirleşarabını tasin...""Olur"diyeyanıtlıyorErekanlar, bu evin verandasında ko Vakit Yok, nus. Sıraselviler'de Safiye Aycaman bir tencere dol usu makarla'nınapartmanındaki yazıhanenayla karşılanacaklar... O gün Duyuru, Çağırın sınde programdan, hukuktan, şiirlerden bir şiir, Müştak Ereden kurulu sözcükler aşka dönüGidenleri, nus'un imzasıyla asılıyor dostşüyor. Evleniyorlar. Yıl, 1967. Bir lardanbirinin, Fatoş'unmeyha Sermaye yıl sonra oğulları oluyor, Ali: nesininduvarına: "... Kocaman bir yürek taşıdım Destanı, Kalk "O bir balıkçı karısıydı getirdim Mcvsimini kıyılardageçirirdi Tüm bayraklardan renkli Akşamları scs gctiren denız Geleceğe PeterCon Pietro Petrovna lerde Ali." Oturdun, Taşlı üölge olur kocasını beklerdi. Şiirlebesleniyoryıllar.AlibüBirgün oldu kocası üldü Yazı, Kör Beyazı yüyüp evleniyor, Bilgesu yeni Ve balıklar vaadlerındc duroyunlar, romanlaryazıyor... Artık Sordu ve Önce kimse çocukları sevmiyor. Her madılar gün biraz daha yitiriyor itibannı Gelmcdilerkıyıya. çocuklar. 1990'lann başlannda Bugün o denizlerden karaya Umut Vardı..." yağmuraltındaaçlıkgreviyapan vurmuştur. Erenus'un şilr üniversitelilere kapılannı açıyor Sevgi satıyorsokaklarda Erenuslar. Dışardapolisler, içerde tbadullah. ve anılarının açlık grevinde öğrenciler üç gün O bir balıkçı kansıydı geçiyor... öğrenciler gittikten Saadeti pul pul örerdi ağlarda yer aldığı bu sonra, birgeceikibuçuktaçalınıŞimdi sokaklardabirana kitaplarda ne yorkapı. Evdebulunan Müştak ve Gülemezsen ağlasana Lütfi Erenus kardeşleri götürüp Sultana Ağlasana." sözcükler hapseatıyorlar: Ogünlerdcnbirindc, Kuzgun "... Bizeitibaredildi, itiriahyer Acar da bu "komün"e konuk kırıtıyor ne verildi. Tabii hücrcydi. Benden oluyor: evvel ışık varmış, koparmışlar. "...Müzikli, Güzel Marmara duygular Benden önce yatanınçişigelmiş, şarabı üzcrineçalışıyorduk. Güzel birgündü. Kuzgun'uevimi mıncıklanıyor... çıkamamış, yatağa işemiş, bende öyleıslakıslakyattım..." zin en itibarlı yerine, kırmızı katki sözcüğü var Müştak Erenus'un, biri napeyeoturtmuştuk. Cemaati evlerineyolcu ettikten sonra, Kuzgun' un bu sıcacık sohbet "bubam"diğeri"güzelim": te yerinden kalkıp tuvaletc gitmcdiğini far"Bu kelimelerde bir kucaklama ve sevdığıkcttik. Bugüzcl ıslağin haritası birsürekana ni ilan etmek var. Çok seviyorum insanlan... pemizi öy le süsledi..." "Sevginin üzerinden yine savaşlar geçiyor, katliamlar,çocuklaracdilmişhaksızlıklar... Bir başka dost, Erenus'un tanımıyla "SıErenus'un şiiri savaşlanbağışlamıyor: cak bir somun gibi" Bedri Rahmi Ey üboğlu. "... Elinamerikanı It'epuşder. Ikinci Savaşyıllannda "kırmızı mavi ampulOysabizdepuşt Ikiokkagaza lü, s>iyahmuşambaperdcli"talimatlarıyayan Kocadünyayı çocuklanyla karartmalıgeçelerinyapıcısı"PasifKoruma ölüme satan it'e derler." M Teşkilati"nınöykülerinianlatıyorlarbirbirlerine. Bir dc o cmrın, Mudanya'nın Çepne köyünde, kısaltıla kısaltıla nasıl halka ulaştığını, davul zurnaeşliğinde: "Ey ahali, duyduk duymadık demcyin, devletin emri var, bundan sonra herkes pasifini koruyacaktır..." AynıdostyaniEyüboğlu'yla bir şiir matinesinde buluşuyorlar, üniversitede: "... Bedri eğildi, beni diirtükledi.Ezberdenokuyacağım,içmeyince hafızam köreliyor, habcrin olsun dedi. Sankı ıçmcyi>jinin suçlusuymuşum gıbi bana kızıyordu. Ismi okundu, kalktı, kürsüyeçıktı ve Kara Dut'uokudu. Çocuklar, güniin modası 'Sitem' şiirini istediler, başladılar tempoya... Bedri çaresizokumaya başladı. Geldi geldi de 'yar seni kara saplı bir bıçak gibi karnıma sapladılar' demedi mı? Çocuklar ölçüsüz kahkahalar içindcycrlerckapaklandılar..." Yırmı yıl sonra MuzafTer'le yolları tümüyle ayrılıyor. Aşkla çıkıyor başka başka yolcul uklara ama "gülüp gidiyor bütün cski fotoğraflar"takiler... Ogün Betiil MardınarıyorTRT'dekimakamından Erenus'u. Yapacakları bir program için hukuki bilgi istiyor. Görüşme yüzyüze tekrarlanıyor, o gün odada programı hazırlayacaklar içinde Bilgesu da var. Betül Mardin "Sana para veremeyeceğiz" diyor "Onun için buralara kadar gel Erenuslar oğulları Ali ve arkadaşlanyla birlikte... BAŞKENT GUNLERI Yazarlar arasında... MÜŞERREF HEKİMOĞLU alat Halman'ı dinlerken dilimizin güzelleştığını hıssederim her • zaman. Usta bir konuşmacı. Dahası bir oyuncu, bir ressam. Sözcüklerle dans eder, resimler çizer. Bilkent Üniversitesi Türk Edebiyatı Bölümü'nde de güzel olaylar sergiliyor. Kadın Yazarlar Sempozyumu da güzel bir buluşma her şeyden önce. Sanınm ülkemizde ilk kez yaşanan bir olay. Üzgünüm yalnız ilk gün katıldım bu sempozyuma Oturumları izledim. Kadın söyleminin doğuşu, edebiyatta kadın kimliği ve kadın perspektifi, modernlik, cumhuriyet ve kadın yazar başlıklı oturumlarda ilginç bildiriler dinledim. örneğin Bahriye Çeri çok etkiledı beni. Füsun Akatlı da sempozyumu parlatan konuşmacılardan bıri. Hikâyeciliğımizin altın 10 yılında Füruzan, Tomris Uyar ve Pınar Kür üçgenini çizdi. Güzel bir bildiri, geniş açıda çiziyor üçgeni, konuşmacının bilgisi, birikimi, düzeyi de güzel yansıyor üçgene. T önemli. Bir yazar da kişiliğini yazdıklarıyla kanıtlar değil mi? Yazım dalında, bilim ya da sanat dalında tırmananların kadınlığı değil, evrensel değerler doğrultusundaki düzeyleri önemli. Suna Kan ya da Idil Biret kadın kemancı, kadın piyanist diye tanımlanabilir mi? Elleri, yorumlarıyla doruğa tırmanmıyor mu onlar? Ya da Alev Ebüzziya, saydamlığı, kadınlığı, güzelliğiyle değil usta elleriyle vermiyor mu toprağa? Kadın seramikçi değil, doğrudan bir seramik ustası. Ya da doğrudan gazeteciyazar. örneğin, Zeynep Atikkan, onca erkek arasında bir köşesi var Hürriyefte. Gerçeklerin altını çizer, görüşünü yüreklice açıklar, seçkin, saygın bir yazar, kadın takısı ne yazar bu durumda! Ayia Kutlu ve Erendiz Atasü'ye sordum sempozyumda: Siz kadın romancı mısınız? Gülümseyerek yanıtladılar: Yazarlar arasında bir kadın. Arada çay ve kahve söyleşileri var. Sevdiğim yazarlan, eski dostları, okul arkadaşlarımı da görüyorum kalabalıkta. İlk kez karşılaştığım kişiler de var. Kimini okuyorum, kimi beni okuyor. Üzgünüm Cahit Uçuk'u goremedım. Gencay Güriin'den dinledim konuşmasını, Kadıköy vapurlarında gördüğüm güzel kadın canlandı gözümde. Bir de "Kırmızı balıklar" var belleğimde. Nâzım Hikmet'i çağrıştırıyor. Ötekı kıtaplarını okumadım galiba. Okuma sevgim çabuk gelişti, pembe kitaplara çok ilgi duymadım, kimı yazarları hiç okumadım, okusam da izi kalmadı. Ama Çalıkuşu hâlâ belleğimde. Kadın Yazarlar Sempozyumu'nda Reşat Nuri Gültekin'e dönük bir çalışma, bir bildiri de yer alabilseydı keşke. Talat Halman: Bir konuşma ustasu.. Bir kahvemi de Ayşe Kulin Ne içtim, Sevdalinka'yı konuştuk biraz. Mutlu görünüyor. Kitabın Başucumda duruyor kitapları. Roman Ingılizce'ye çevrılmesi var gündemde. dalını yeşerten yazarlar olarak Bence bıran önce çevrilmeli. selamlıyorum onlan. Fransızca'ya, Almanca'ya da çevrilmeli. Yazımı Talat Halman'a teşekkürie sona Dahası Küttür Bakanlığı, tanıtma erdiriyorum. Prof. llhan Başggöz'ü de görevlileri.üstlenmeli bu görevi. Avrupa kazandırdı Türk Edebiyatı kürsüsüne. da, Amerika da bir Türk yazarının Dünyaca ünlü bir halk bilimci. öğle kalemiyle öğrenmeli gerçekleri. yemeğini birlikte yedik, Dil Tarih Coğrafya Ayşe Kulin genç, güzel, şık bir kadın, ama Fakültesi'ndeki yılları anımsadık. yazarlığı ağır basıyor giderek. Adalet Söyleşimize Nezihe Araz da katıldı bir Ağaoğlu da belırtti açış konuşmasında, aralık. İlk günkü oturum sona ererken ben de altını çizmek istiyorum yeniden. Prof. Başgöz de konuştu, kısa ama içeriği Kadın yazar diye bir ayrım ters geliyor var. Salon coştu, dalgalandı birden. bana. Kuşağım nedeniyle belki de. Nasrettin Hoca'dan sözetti Prof. Başgöz. Atatürk devrımleri doğrultusunda Kıtabını gördünüz mü acaba? Bir halk yetıştiğim, eşitligi kanıtlayan örnekler bilimcinin emeği ve yüreğiyle kocaman bir tanıdığım için. Göztepe'de Hoca portresi çiziyor. Tüm boyutlarıyla Yeşilbahar'daki komşumuz Melahat Abla anlatıyor Hocayı. Pertev Naili Boratav'ın "Ruacan" Ağırceza yargıcı, dünyada ilk kitabının uzantısı gıbı. Kürsudekı fıkrası da Yargıtay üyesi. Katıllerı yargılıyor, saygıyla çok etkiledı izleyenlen. Salon karşılanıyor. Dost çevremizden bir kahkahalarla çınladı. Keşke onun kadar doktora erkek hastalar da güvenle zarif anlatabilseydim, ama Hoca'yı bakıyor, kadınlığı akla gelmiyor. Kadın ya öylesine güzel anlatmak kolay değil. Bir da erkek olmak değil, insan olmak halk bilimcinin uzmanhğı da gerekiyor. ^ •