04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

18 CUMHURİYET DERGİ Kırıkbir Cross kalem ÖZLEM ÇALIŞKANER ltın rengi, "Cross" marka, ortadan kırılmış bir kalem, bizi 17 yıl genye götürüyor... Milliyet Gazetesi Yayın Yönetmeni Abdi Ipekçi, 1 Şubat 1979'da 16.30 uçağiylaAnkara'dantstanbul' a dönüyor ve "Durum" y azısını y azmak için doğruca gazeteye geliyor. Yazısını bitirdikten sonra, saat 19.30 sıralarında Milliyet'ten ayrılıyor ve her zaman olduğu gıbi arabasıylaevinın bulunduğu Maçka Karakol Bostan Sokağı 'na geliyor. Trafık sıkışık olduğundan, evine yüz metre uzaklıkta, köşede duruyor. Olacaklardan habersiz. Tam o anda katil, arabaya yaklaşıyor ve tabancasıyla ateş ediyor. Abdi Ipekçi, bu silahlı saldın sırasında kalbınden ıkı, karın boşluğundan bir ve kolundan iki kurşun yarası alıyor. Ipekçi, sal Ipekçi'ye yöneltilen kursun kaleme değdi. Dünyadaki beş basın müzesinden biri îstanbul'da Cağaloğlu'nda. Öteki basın müzelerinden farkı ise basın şehitleri köşesinin çok kalabalık olması. Bir de Türk basın tarihinde kadın gazeteciler yokmuş gibi davranılması... fî. A dırıdan kurtulmak için arabasını harekct ettırmekistıyor,ancakdireksıyonahakimolamayarak, köşedeki direğe çarpıyor. Çevredekiler yardımına koşuyorlar, ama ünlü gazeteci tüm çabalara rağmen kurtarılamıyor. Işte saldın sırasında, kurşunlardanbiri de Abdi Ipekçi 'nın ıç cebindeki kalemine rasthyor ve onu kınyor. Kınlan altın "Cross"kalem, bugiin Türkiye Gazeteciler Cemiyetı Basın Müzesi'nde sergileniyor. Kalemın yanında, Ipekçi'nin Türkspor Gazetesı'nden aldığı ilk maaşı, kâğıt bir Türk Lırası ve yay ımladığı kitaplar da müzenın loş ışıkları altında izleyenlere bir gazetecının kötü sonunu anımsatıyor. Bunların yer aldığı odanın diğer kö^esinde, kahverengi, büyük, ahşap bir masa.. Önünde yine kahverengi bir sandalye. Masanın üzerinde sıyah bir telefon ve bir masa lambası duruyor. Masanın yakınında, bir camekan ıçınde altın rengı tabağı, tarakları, cam bardaklar, telefon rehberı ve bırde pasaport bulunuyor. Bakır renginde bir çalar saat 7.24'tedurmuş. Başkabircamekanıniçinde "Ceza", "Hürrıyct Apartmanı", "Düşenin Dostlan" gıbı kitaplar da yer alıyor. Hepsi sankı sahibini bekliyor. Bir zamanlar Scdat Sımavı'ye ait olan eşya, artık Basın Müzesı'nın... Bugün Sedat Sımavryıkımanımsar, yeni kuşaktan? Sedat Sımavi zamanındabirçok ilke imzasını atmış. örneğin, 1 Mayıs 1948'de "Hürrıyet Gazetesi"ni yayımlayarak, Türkıye'dc yiiksek tirajlı gazetecılığe yönelmekgibi... Abdi Ipekçi, Sedat Simaviyada yine müzenın başka köşelerinde Zekeriya Sertel, Sabıha Sertel, Ahmet Emın Yalman ve Cihad Baban. "Maalesef müzeyc yeterince ilgi gösterilmıyor" dıyor Basın Müzesi Müdürü Saadet Altay. "Basın, kendi müzesine sahıp çıksın, çünkü müze bugünlerı yarınlara aktarıyor. Bubirkaçkişininçabasıylaolmuyor.Elbirliğiyleyapmalıyız." Saadet Altay, "TürkiyeGazetecilerCemiyetı Uasın Müzesi, dünyadaki beş basın müzesinden bırı. Başka ülkelerdeki basın müzeleri, ya basın teknolojısine yönelik olmakta ya da basın yayın dünyasıyla ilgıh eserleri ıçerır. Bizım Basın Müzemiz ıse, hem basın teknolojisi hem de bu teknolojiyle üretilen eserleri içermesi bakımından, dünyadaki bcnzerlerineüstünlüksağlıyor"şeklindekonuşuyor. Cemıyetten yardım aldıklarını belirtiyor Altay. "Her şeybağış. Gazeteler,kullanılmayan teknolojilerini müzeyebağışlıyorlar. Kitaplar daaynı şekılde. Amagönül isterdi ki, şu son teknolojiyle ilgili araç gereç bağışlansın.Neyazıkkiböylebirbağışyok.Teknolojı çok çabuk gelişiyor. Bugün kullanılan, yann kullanılmıyor. K.ullanılmayanı hemen buraya getirmek gerek." Tan Gazetesi 'nden kalanlar, Sabiha Sertel portresi ve Zekeriya Sertel'in eşyalaru.. Müteferrika Matbaasu den ve kitaplarından anımsıyor. Bir sonraki portreler de, Ahmet Emın Yalman ve Cihat Baban'aait. Onlannda anı eşyası arasında, ödül ve plaketleri dikkat çekiyor. Basın Müzesi gezenlere teknolojinin ne kadar çabuk geliştiğini anımsatıyor. Bulunduğumuz birinci katta yer alan geniş galerinin merkezine kocaman bir klişe kamerası yerleştirilmiş. Makinc, kurşunlabaskı yapılan dönemlerden kalma. Fotoğraflann çinko plakalar üzerine kopyalanacağı cama aktanlmasını sağlayan bir nevi fotoğraf makinesi. 5Ox5x boyutunda cam takılan Klimscen marka kamera, iki adet ark lambası ile aydınlatılıyormuş. Başka bir bölümdc, zaman içindeki yolculuğunuzu kolaylaştırmak için canlandırmaya başvurulmuş. Şalvarlı, rengarenk giysili, başlan sarıklı üç manken, tahtadan bir matbaada çalışıyor. lbrahım Müteferrika'nın 1729 yılındaTürkiye'de kurduğu ilk matbaanın, Müteferrika Matbaası'nın birebir yapıhnış bir maketı. Maket matbaa, dönemin çeşitligravürlerinevetarihçesinebakılarak yapılmış. Bastığıbirtakım ürünlervetaşbaskısı örnekler de hemen yanında yer alıyor. Basın Müzesi'nin hazırladığı broşürde şu bilgilerc yer veriliyor: "Müze'nin Çemberhtaş'takı beş katlı binası.MaarifNazın SaffetPaşatarafından 1865 yılındayapıldı.MaarifiUmumiyeNezaretı (MılliEğitımBakanlığı)velstanbulDarülfünun(ünivcrsite)hizmetlerinde kullanılan binada daha sonraki yıllarda Sansür Heyeti çalıştı ve 1908'de Şehrülemanetı'ne (lstanbul Belediyesi)devredıldı. 1908'den 1983'ekadar Belediye'nın çeşitlı birimlerinde hizmet verdığı bina, bu dönemde Nezıh Demirkent'ın başkanlığınduki (Türkiye) (iazetecılerCemiyeti Yönetim Kurulu ıle lstanbul Belediyc Başkanı Abdullah Tırtı I arasında yapılan anlaşmayla Cemıyet'e kıralandı. 198488 yılları arasında restore edilen bina, 9 Mayıs 1988'de Basın Müzesı olarak hizmete açıldı." "Basın Müzesi, müzecilik işlevinin yanı sıra, kültür ve sanat etkinlikleri yönünden dc önemli işlevleri yerine getirmektedir"diyor Saadet Altay. "Müzede seminerlerdüzenliyoruz, hobi düzey inde resim, minyatür, gravür, diksiyonkursları veriyoruz. Halkımız Tek bir kadın portresl Müzeyı gezmeyi sürdürelim... Müzede yalnızca tek bir kadın gazetecinin portresi var. Sabiha Sertel'in. (Kızı Yıldız Sertel'in girişimiyle iki senedır burada. Müze de nedense kadın gazetecilere duvarlannı daha açamamış. ) Hemen yanında eşi Zekeriya Sertel'in portresi yer alıyor. Çıftin anı eşyası arasında ise, altın bir erkek bir de bayan kol saatı, iki gözlük, mercek, pusula, cep saati, iki kalem ve bir not deften bulunuyor... Yeni kuşak, Serteller'in 4 Aralık 1945'te tahrip edilen Tan Matbaası'nı ancak anma günlerin i Basın şehitleri bölümüne usılun son portre Metin doktepe ye aıt. tiu nez kuııiier belli ama .
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle