09 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

20NİSAN 1997. SAYI 578 lannı gafil avlayanbirbaskın olmuştu. Klasik savunma cephesi diye bir şey kalmamıştı. Kümelcşen ordu kuvvetleri siperlerde yerleşip bannmıyordu; oynaktı bu kuvvetler. Birinci Dünya Savaşı'nda bir savaş alanı durumuna giren Fransa, bu savaştaki acı tecrübeden sonra Almanya sinınna paralel boydan boya "Çin Seddi" gibi, ama yerin dibine altmış metre inen bctonarme bir yeraltı seddi çekmişti. Maginot'ydu bu seddin adı. Milyarlara mal olaıı bu seddi Almanlar Sedan yakınındabiryerindendeldi.Budelikten Almanlar tank sürülerini, arkasından motorlaştınlmış ordulannı Fransa'ya soktu. Maignot'yu arkasından çevirdi ve onu tasarlanan hizmeti, belbağlanan savunmayı yapamaz halegetirdi. Biz ise Almanlar' ın "Blitzkrieg", Yıldınm Savaşı adını verdiği ve gösterdiği çok hızlı hareketli savaşı, tanklann cephe savunması diyebir şey tanımadığıni, tıpkı eski Cengizler'in,Timurlar'ınbindırilmişordularıgibi durmadan yer değiştirerck, önden, arkadan, heryandan saldırdığını görcmiyorduk. Derme çatma beton kazıklara day anan dondurulmuş bir cephcde cle avuca sığmayan tank sürülerini, çok hızlı yer değiştiren morlaştirtlmışkuvvetlerini durdurmayı belki deçaresizlik, her bakımdan yoksulluk yüzündensağlayacağımızı sanıyorduk. Bu hava ve anlayış içindc, Çatalca'dadüşmanı durdurmayı, bu dondurulmuş cephe ile tstanbul' u, hatta memleketi düşman istilasından kurtarmayı tasarladığımiz o günlerde şehrin, yanilstanbul'unboşaltılması,böylelikle savunma yükünün hafifletilmesi düşünülüyordu. Istanbul'un boşaltılması, şehir halkının Avrupa'dan karşı yakaya, Anadolu'ya taşınıp göç etmesi denıekti. Buna anidenkararverilipişegirışilincebunasıltatbikatedilecek,nebiçimdegerçekleştırilccekti. Böyle bir anababa gününde siniri bozulan, şaşkınadönenhalk.özdliklebizimhalkımız sözdinler, sıraya,düzcnegirermiydi?! Bu işi genelkunnay, Münakalat Bakanlığı'nayüklemişti. Bubakanlığın başındayeni bakan, eski kurmay binbaşı C'evdet Kerim tncedayı vardı. Şehrin savunmasıyla, ilgililer dışındaki halkın Istanbul'un karşı yakasına çabuk laşınması çokönemli birrol oynuyordu. Bu tedbirlerin alındığı, ya da düşünüldüğü günlerde bir akşam, Kütahya Milletvekili Naşit Hakkı Uluğ'un Ankara'dakı evinde Bakan Incedayi 'yı olup bitenler hakkında dinlemek fırsatını bulmuştuk. lncedayı'da o akşam büyük bir iş başarmış bir insan hali vardı, Sevinçle bize içini dökmeye başladı: "lstanbul 'un gerekince boşaltılması problemi beni çok düşündürüyor, günlcrdirbuna bir çözüm yolu anyor, bulamıyorum. En sonra problemiçözdüm.öncekigünlstanbul'da bununtatbikatınıyaptık.Boğaz'ınendaryerinden bir yakadan karşı yakaya bir halat gerdik. Sandallara, kayıklara binip karşıyageçccek olanlar halata ası I ıp çekecekler, bu suretle ilerleyerek karşı kıyıyaerişecekler. Bir de dönüşhalatı olacak. Bununçok pratik bir çözüm yolu olduğunu tatbikatla gördük, bu problemi de bu suretle hal etmiş olduk." Pasifkorunma işi de yıne bizim imkanlarımıza göre pratik bir bıçimde hal olunmuş sayılır. BudaSelımSarper'inaklınagelenbir çözümdür. Bizde, özellikle lstanbul cihetinde evlerin çoğu ahşap olduğu için, bunların çoğunda bodrunı yoktur. Onun için bu gibileri sığınak olarak kullanılamaz. Mahalle aralarında sokaklarda sığınak olabilecek çukurlarkazmak,trafiğibüsbütünberbatbirdurumasokacak. tyisi, Istanbul'un daracıksokakları, hava akmları alarmlarında halkın barınağı görevini yapabilecektir. Doğrudandoğruyabombaisabetetmediğitakdirdc,karşılıklı sıraevlerbu sokaklann yanlannadüşen bombalardan bıırada barınacak halkı korumuş olacaktır. Şimdikihaldeelimizdenbaşkabir şey gelmiyor. Ne büyük sığınaklaryapacak teknik imkanlarımız ne de çimento ve beton demiri var. Onun için böyle pratik çarelere başvuruyoruz. Gazetelerdetedbirleralındı,alınıyordenerek halkın rahat bir nefes alması, ona güven sağlanması işte bu tedbirlere bağlanmış oluyordu. Cumhuriyetin ellinci yılında "Boğaz Köprüsü"ne bakarak Ikinci Dünya Savaşı'nda ahnanşehriboşaltmatedbirleri, halkın Anadolu yakasına gcçişi, hele bu köprünün açılış töreninde halkın ne düzene, ne inzibata aldırış etmeyerek köprüye hücum etmesi, bu yığılma üzerine neyc uğradığını şaşıran köprünün gazabagelip tiril tiril titremeye, elektrik lambalannındireklerisallanmayabaşladığını duyunca, barış zamanındabile nizam, intizam bilmck istemeyen, disiplinle bağdaşamamış olan bu halkın, savaş halınde, hele düşman tehdidi altında bulunan bir şchirde Boğaz'dan halata asılarak, bir yakadan karşı yakaya geçiş faciasını gözümüzün önüne gctirdim,tüylerimürperdi. B ütün bir dünya savaş süresince Berl i n 'dc hemen hemen geceli gündüzlü bombardımanları yaşamış, insan canavarlığının korkunçluğunu görmüş, dııymuş bir kimse olarak Istanbul'un, dolayısıylamemleketimizin savaş dışı kalmasıyla tarihin belki de en büyük trajedilerindcnbirini yaşamış olmaktan kurtulduğu kanısındayım. Geçmiş olsun memleketimize temennisi en çok hak edilmış, yerinde birtemennidir. Hitler'esuikastgünü . . 20Temmuzl944,Berlin LçipzigerPiatz'ta Reaserezein'de saat 3 'te, pencereden,meydandaaskerlerinmitralyözleriyerleştirdikleriniseyrediyordum.Bırara SAılerigelenlerindenbiribenisokağaçıkmaya ve meydandan geçmeye davet etti. Bardaydık. Kulübün ıçi yabancı gazetecilerle doluidi. Fakathiç kımsekonuşmuyor,kimse kimseye bir şey soramıyordu. Kulüpte bir cenaze evinden de beter bir sessizlik vardı. Beni davet edcn S A şef iyle, tenha, bizden başka sivil olmayan meydana doğru ilerledik. Tam yol ağzına geldik, askerler süngülerini bize çevirdiler. S A şef i yüksek rütbesine güvenerekbiraz ilerlemek istedı. "Geri! Geri dönünüz diyorum sizc!" diye gayet sert bir tavırla bizi çevirdi. Süt dökmüş kedi gibi kulübe döndük. Barda Paula'dan birerkanyak istedik. Orada D.N.B.'nin yazarlanndan biri SA şefine fena halde çattı. Şef alışmamış olduğu bir muameleylekarşılaşıncabana"Onunsöylediklenne aldırmayın, sarhoş, ne söylediğini bilmiyor!" demeklc durumunun gülünçlüğünügidermek istedi. Kulübün kitaphğına geçtım. Buradaki pencerelerdenHitler'i.Reichkangelci kapısındanöbetçileri görüyordum. Buiki nöbetçi şaşkın şaşkın birbirine bakıyor. Birinin birdenbire burnundan kan akmay a başladı. Saat durmuş gibi, bir türlü ilerlemiyor. Ne oluyor, ne olacak, ne oluyoruz acaba?.. diye birbiri ardınasorulargeçiyorkafamdan. Kimse konuşmuyor, kimseye bir şey sorulamıyor. Saat beşe doğru meydandan askerler çekildi. Bendle Strasse lafı duyuluyor. Orada bir şeyler olmuş ya da oluyor. Akşama doğru tanklar peyda oldu. Ben otomobilime bindim, yanıma BosaberNachrichten muhabiri Alman' ı aldım. Onun da olup bitenlerden haberi yoktu. Ankara'yabirtelgrafçektım. Sokaklarda tankların dolaştığını, hcr tarafta sükunetin hükümsürdüğünübildirdim. Butelgraflabütün dünya Almanya'da olağanüstü bir durum olduğunu, "AnadoluAjansı muhabiri bildiriyor" kaydıylaöğreniyordu. Blrsadakat 18Agustosl944 6 Haziran 1944. AngloAmerikan Atlantik çıkarma cephesi karşısında Alman ordulan B Grubukomutanı von Kluge'nin görevine son verilmesi üzerine intiharındanaz önceFührer Hitler'e yazdığı mektupta şöyle diyordu: Mareşal Model'le dün bana verilen kararınız, beni Batı ('ephesi ve B. Ordu grubu baskomutanlığından çekmektedir. Buna sebep Avranche istikametindeki tank taarruzunun başanyla sonuçlanmaması ve dolayısıyla denize kadar açılmış olan gediğin kapanmasının imkansız hale gelmiş olmasıdır. Kendi görüşümü saygıy la arzetmemc izın verinizFührerim: (Uzun izahtan sonra aşağıdaki satırlarla sözlerinı bitirıyor Mareşal Kluge.) "... Ben ile Rommel, AngloAmerikanlar'a karşı savaşta, onların maddi üstünlüklerini, hakkında tecrübeleri olan tekmıl bugünkügelişmeyiöncedengörmüştük.Bizlerdınlenmedik. Fikirlerimiz bedbinlik dikte etmcdi bize, gerçekleri bilmcmiz dikte etti. Her bakımdan denemeleri olan Mareşal Model (Kluger'inycrinegetirilen mareşal) duruma hakim olabilecek mi bilmiyorum. Hakim olmasını can ve gönülden dilerim. Ancak bunu başaramazsa, çok umutlandığımiz yeni silahlarımız, özellikle havasilahlanmızbaşarı getirmezse, ondan sonra savaşa son vermck kararınıalınızbenim Führerim. Alman milletianlatılamayacako kadar ıstıraplarçekti ki, buna son vermek zamanı artıkgelmiştir. Kader sizin irade ve dehanızdan da ha giiçlü(ise)oluncabudaalınyazısının(l'rovidence) iradesidir. "Heıl mein Führer!" von Kl uge Mareşal ."^
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle