Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYETDERGİ sorumluluğunu üstlendi. (Jazetc, Türkiye Ermenilerininsesinidünyanın birçok yerindeyaş,ayanErmeniler'eduyururken,onların sesinı de bir ncb/.e olsun Türkiye'ye taşıdı. Bu önemli ve ağır sorumluluk gerektiren misyonualdığında Ermeni bireyselliğinden sıyrılıptoplumsal boyutaulas.tı. Birtaraftan Ermeni toplumunun sorunlarıyla yüzyüze kalırken,diğertaraftangazetenınetnikkimliğinin gctirdiği, siyasipolitik birçok zorluğu da göğiislemckle karsı kaı sıya kaldı: "Marmara Cjazetesı'nın sorumluluğunu üstlendiğimde aldığım bu sorumluluğu o tarihlerde gücümü aşan bir olay olarak kabul ediyor ve tereddüt ediyordunı. Fakat daha sonra bu işin içine girince gazeteciliğin yazarlıktan farklı olduğunu gördüm. Ve ondan da aynı derecede haz almaya bas, ladıın. Gazeteciliği çok sevdim. Birçok arkadaş,ım o tarihte gazeteciliği yazarlığa tercih ettiğim için beni ayıpladılar. Kcndilerince haklıydılar çünkü gazeteciliğin yazarlığıma zarar vereccgini dü^ünüyorlardı. Ben bu konuyaçok dikkatettım. Yazarlıklagazeteciliği birbirine bağdaştırmaya çalıijtım ve gördüm ki; yazannbirparçagazeteciliğe;gazetecininde yazarlığa ihtiyacı var. Ikisi de aynı şahısta birleşince halkla ileti^im daha kolay temin ediliyor. Marmaradazetesi'nin sorumluluğunu üstlendiğim günden beri bütiin yabancıgazetccilcrinilksorduğusoru; Ermenice gazete yayımlayan sorumlu ki^i olarak Türkiye'de; lstanbul'da Ermeni olarak yasamak nasıl birduygu? Benim verdiğim yanıtsa her zaman aynı; ben çok büyük zorluklar çekeceğimi tahmin cderek buiijin ba^ına geldim. Amahiç zorluk çekmedim. Tabii bunun güçlükleri de yok değil. Bunlar; siyasipolitik, ekonomik ve psikolojik olabiliyor. Ama mesleğini seviyor ve bu meslekte bir !jeyler yapmak istiyorsan o güçlükler ınsanın gözünde çok küçülüyor ve halledilmesi yolundaçözümleraranıyor." Gazeteciliğin yanısırayazarlığıdaelden bırakmadı. Rober Haddeciyan'ın Ermeni edebiyatına Ermenice olarak kazandırdığı eserler, basın ve edebiyat dalında aldığı ödüllerolarakgeridöndü. Merkczı ABD'dc bulunan Alek Manukyan Vakfı Edebiyat Fonu'nun birincilik ödüllerini, 1976 yılında Kazanç adlı oyunuyla, 1981'de Insanların Yüceliği ve Zavallılığı adlı öykü kitabıyla ve gene 1981'de Tavan adlı romanıyla aldı. Marmara Gazetesi'nde yayınlananAnı Defteri kösjesindeki yazılarıyla 1986'da Rita ve Vartkes Balyan Basın Ödülü'nündeılk sahibi oldu. Ermeni cdcbiyatıy la yoğrulan Haddeciyan geçmişten günümüze Türkiye'de, Ermenistan'da ve tüm Diaspora'dayapılan Ermeni edebiyatınıtanımayaba^ladı; "Ermeni edebiyatını 1946 yılında Ermenice yazmayabaşladıktan sonra tanıdım.Böylcce Ermeni yazarlann oluşturduklan edcbiyatın keşfini de yaptım. O zaman bu edebiyatın çok zengin olduğunu öğrendim. Ve gördüm ki Ermeni edcbiyatıylabütündiğer edebiyatlar arasında çok yüksek bir duvar var. Bunun sebebiyse doğrudan doğruya alfabenin farklı olması.BubakımdanBrmeni edebiyatıbclkiErmenilerinkendisiiçinbile yabancı kalmıs, bir edebiyat. Türkiye 'de, I>menistan'da ve bütün Diaspora'da yapılan Ermeni edebiyatını aynı saymarrıak gerekir. Üçedcbiyatındayaklaşımşckıllerı tarklıolmasına karşın,bütün bufarklılıkların içinde Ermeni halkınınpsikolojisini.geçmıştekisıkıntılarını, ızdıraplarını ve bugünkü sevinçlerini,içlerindebanndırdığıtcma olarak bulmak mümkün. Ben bütün bunların kcs.fini yapınca, kendimi Ermeni edcbiyatının içinde biraz daha rahat hissetmcye başladım. Bir şeyler katmanın da gereklilıgini hissetıim. Ermeni edebiyatı denince bugün Türkiye'de yaşayan vatandaşlarımızın bilmediği çok Tavan: Yitiıilenler ve Rober Haddeciyan . . . Edebiyat hangi dilde yapılırsa yapılsın, hüznün, sevincin ve ağlamanın ortak dili... Rober Haddeciyan da işte bu ortak dile Ermenice bir katkıda bulunuyor. Zor öğrenilen, zor yazılan bir dilde insanı, hayatı anlatmaya çalışıyor, felsefeyi vc psikolojiyi de sırtlanarak... "Bugün" diyor "Edebiyatımızda bir gerileme varsa tek sebebi yazarın olmaması değil dilin zorluğudur." JAKLİN ÇELİK J^ nsanlannyüzlerindelstanbulluimajıyH ladoğduklarıyıllardanbiri:1926...Bu H tarihteIstanbul'dadoğduRoberHadde™ ciyan. Çocukluğu, Mecidiycköy'de dut ağaçları içindegeçti. Dutköklcrininkuruduğu ve yerine çirkinliklerin kök saldığı ycni Istanbul' u anlatırkcn, eski Istanbul' u yansıtanyüzündebiryabancılıkvar. Buyabancılıkonutanımayabaşlayıpyılyılgerileregitmcoyunununiçindekaybolupgidiyor... 'Sözcük Yanhş,ı'adlıilk Ermenice öykü sünün aylık bir edebiyat dergisinde yayımlandığıyıl, 1946...OtarihlerdeTürkçeşiirlcr, piyesler, hikâyeler yazıyor, okul arkadaşlanylaokul dergileri çıkartıyorlar. Bazı arkadaşlarının yol göstermesi ve teşvik etmesiyle Ermenice yazmayabaşladı. Bubaşlangıç elliyılıgeridebırakırken,birçok Ermenice eseri de beraberindc getirdi. Bunların içinde 14 y ıl önce Ermenice olarak yazdığı "Arasdağ" adiı romanı geçtiğimiz mayıs ayında "Tavan" olarak Türkçe'ye çevrildi. 1967 yılına gelindiğinde lstanbul'da Ermenice yayımlanan MarmaraGazetesi'nin Yıl,I940. Rober Haddeciyan'ın annesi, babası ve rıişanlısı...