Katalog

16 CUMHURİYET DERGİ yazdıklannınfarkındaolmadan belli bir ideolojiye kaptmp gitmişler. Tabii ki onlarıbunun için suçlamıyorum. Çünkü o zamanın şartları bunu getirmiş, ama bu şıiri lekelcdi ve şiir özünüyitirmeyebaşladı. Şiir dilinde gördüğünüz bütün incclcmelerinizi kâğıda döktüğünüzde özgün bir dil ortaya çıkıyor. Sö/cükler, onları denetleyebiliyormusunuz? Bir şair olarak sözcükleri denetlemek pek mümkündeğil.Sözcükiletişimindekullandığımız bir ölçüt, bir tavır biçimidir. Siz o sözcüklerle bir tavır yakalıyorsunu/ vc bu sesikurarkeniçinebiranlamkoyuyorsunuz. Aynı zamanda şiiri tarihsel bir boyutta değerlendiriyörsunu/. Bunu yaparkcn de yapıtlarınızın ne kadar anlaşılıp anlaşılmadığına bakıyorsunuz. Uzun zaman Yahya Kemal'in kötü şair olduğu söy lendı, şimdı ıse kimse iyi şairolmadığını söyleyemez. Aynı zamanda Nâzım I likmet için bütün şiirlerinin çok güzel olduğu söy lcndi, oysa yavaş yavaş şiirleri tartışılmayabaşlandı. Dılınden.toprağından uzaklaştırılan bir insanın ıster ıstcmez birçok şcyi şiirsel anlamda yıtirmeyc başlayacağı bir gerçcktir. Nâzım'ındason şiirlerinin ilk ve orta dönemc göre güçlü olmadığı ortaya çıkıyor. Bu durum birçok genç şairin karşılaşabileceği bir durum. Kısacası şiire bir ölçü koymak doğru olmaz. Çünkü şiirde belli birkriteryoktur. Sizi etkileyen şairler... Şairliğimboyuncaetkilendiğim şairler oldu, oluyor. Aralarında usta şairler olduğu gibi, genç şairler de var. Ama özel olarak seçtiğim bir kişi yok. Çünkü yaklaşım tarzım şiirin dilinde. Bir şair başkabirşairle karşılaştığı zaman büyük bir rahatlık duymalı, bcnce etkilenme budur. Etkilendiğım şairler beni şiire daha çok yaklaştırıyor. Ama bu şıirime yansımıyor. Şiirdcn uzaklaştığımı hissettiğim zaman, isim vermck gerekirse Edip Çansever'ikitaplığımdanalıpokurum. "Cangünccm" hayatınızın dökiimü... Neden? Hvet, Cangüncem yaşamımın bir dökümü. Kitabımın önsözünde yazdıgım gibi, 'Ben Türkçeya/samdaTiirkçcjiinndışındayım.' Bukitaponunbirkanıtı.Ciünlükhayatımda dakitaptayazdığımgibidüşünüyorum. llayatısorguyaçekmiyor,hayatlasohbetedıyorum. I layattan kah nefret ediyorum, kah keyif alıyorum. Sadece belli kültürlere ulaşamadığımıhissediyorum. Bunun içinde biraz açılmak yani hem okumak hem de gezmek gerekiyor. Şürlerinizin ilk salırlarında bir bütünlükvarken,sonkısımlarındabirfarklılaşmasözkonusu... Bu, benim bir şair olarak okuru dövmekten ve bir okuyucu olarak da dayak yemekten hoşlanmamdan kaynaklanıyor. Bana göre bir şair bunu yapmakzorunda. Çünkü fesat bir hayat yaşıyoruz ve şiir de aynı duruluğu gösterdiği takdirde, o şiir benim hayatıma nütuzcdcmez. Şairin okuyucuya nüfuzedebilmesiiçinkişiyikendinegetirmeli,okuyucuyuşöylebiromu7İanndansarsrnalıdır. Şiirin yapacâğı, insanı 'hcy kcndine gel!' diye uyarabilmesidir. Şair şaşırtıcı olmalı, ben buradayımdiyebilınelidir. Benim üslubum da hoş bir başlangıç arkasından kavga çıkartarakşiirden ayrılmaktır. Şiir eleştirmenliği ve Türkiye'deki eleştirmenler hakkında neler düşünüyorsunuz? Şiir eleştırısınin Türkiyc'de geliştigine inannııyorum. Hlcştıri alanında sadece birkaç isim sayabilinm. Bu kişıler isc, tünı şimşekleri çekiyorlar. Aynı zamanda eleştirmenlerimizbirçokkonudayetersiz.kalıyorlar. Bu; yalnızca eleştirmen azlığından kaynaklananbirproblem. 90'lıyıllarınbaşında şiiren renkli dönemini yakaladı. Bunun ncdeni bir bakımdan eleştirmenlerin önemsen Şiirlerinde birilerini anlatmıyor Küçük Iskender, birileri ona kendini anlattınyor. Boğulmadan düş gücünün içinde yüzmeye çalışıyor. Çünkü ona göre hayatın kendisi şiir. Kullanılmamış ya da az kullanılmış bir dille aktarıyor. Düş gücünde gezerken 1. Sayfanın devamı Kğitimini/., şiire nasıl yansıdı? Gördüğüm eğitimin çalışmalarımda büyükbirkatkisı var Şiirimiokuyaninsanlar, imge yoğunluğunun normal şiiri boğacak niteliktcolduğunugörebiliyorlar.Oimgelerin açılımlannıkoyarken benim çizdiğim,insanın toplum karşısındaki karmaşıklığı ve septik yapısı. Sonuç olarak tıp ve sosyoloj i uzantılan taşıyan kavramlar. Birtakım varsayımlar ortaya koyabilmek için bilimscl bir temelin olması gerekiyorki, şiirinsanları iknaedebilsin.Şıirbirhayaldünyasıdeğil.tam tersigerçekolan. Insanlarogerçeğindışında biryaşamsürdürüyorlar. Yanidoğaylaolan ilişkilerini terkettiler. tşte bu noktada çok matematiksel verilerin olması gerekiyorki, şiiri göndermek istediğimiz yerc cn iy i şekilde iletebilelim. Tabii ki bunun için de iyi bir eğitimin alınması gerekiyor. Şiirlerinizde kimleri, hangi mekânları anlatıyorsunuz? Şiirlerimdeben birilerini anlatmıyorum, birileri kendini anlattınyor. Şiirlerimdc şu ınsan y a da şu mekân var diyemiyorum. Düş gücümün içinde boğulmadan yüzmeye ve bunu kâğıda dökmeye çalışıyorum. Şairliğimdeaslabelirliinsanlarıanlatmayaçalışmadım ama birtakım insanlara şiirle hitap ettim. Aslında hayatın kendisi şiir. Yaniben hayatın kendisinianlatmaya çalışıyorum. Hayatın kendisi ise görünmeyen, çirkef yani yerinaitı... Onu anlatıyorum Ya dil, onun Küçük iskender'e "özel" bir duruşu var mı? Şiirlerimi yazarken kullandığım özel bir dılhiçbirzamanolmadı. Fakatkullanılmamış ya da az kullanılmış bir dili gündcme getirmeye çalışıyorum. Askeri darbe yanında birçok polıtikdarbelergörüptümeziklikleri tatmış olan bir toplumda, pervasızca konuşma şansı sadece çok yürekli insanlara kalmıştır. Ama şairler nedense bir anlamda şiir günceler, karalamalar, hayaller, açılımlar" vesonuçtakendisubjcktifsansüründengeçen 648 maddclik "Cangüncem" güncesi çıktı(YapıK.redıYayınları,Ekiml996). Başlara dönclim mi, doğuma, sonrasıuı... 1964lstanbuldoğumluyum. ll,ortavelİ!.e >ğrcnimimi Istanburdatamamladım. Ardınlan beş yı I tıp, iiç yıl da sosyoloj i eğitimi göriüm. Bcnim üniversiteye gitmcktcki amacım diploma sahibi olmak değildi. Önce insanınneolduğunupatalojıkboyutuylaalgılamak, ardından da kişinin toplum içindeki konurnunu değerlendirmck için bu eğitimleri aldım. Dergiciliğe isc Deli adındaki mizah dergisıy le başladım. Ardından Avni, Pişmiş Kelle'de çalıştım. Şu an büyük bir zevkle Öküz'deyazıyorum.