Katalog

'68 HEP GENÇ KALACAK 'Gerçekçi olun, imkânsızı isteyin ' sloganı bile hayallerimizin gerisinde kahyordu. Haksızlığa meydan okuyor, bunları değiştirmeyi düşlüyorduk edat, Taylan, Mehmct, Battal dcvrim için öldülcr/ Dcvrimciler ölür, ama devrimlcr durmaz siirer" Bu marş 68'li yıllarda en çok söylediğimiz marşlardan birisiydi. Deniz Gezmiş, Mahir Çayan, Ibrahim Kaypakkaya da meydanlarda defalarca bu marşı söylemişlerdi. Vedat Demircioğlu'nu, Taylan özgür'ü, Mehmet C'antckin'i ve Battal Mehctoğlu'nu bugünün gençlerinin tanıyacaklannı sanmıyorum. Tıpkı Cağaloğlu'ndaki cski Milli Türk Talcbo Birliği binasının önünde 33 yıl önce dikilmiş büstünün üslündeki isminin harllcri dökiilnüiş Turan Emcksiz'i tanımayacakları gibi. Halbuki kaybcltiğimi/ her arkadaşımı/.ın bi/.im için ayn bir önemi vc değeri vardı. Özlediğimiz. cşitlikçi vc özgür dünyayı kurduğumuzda onlar dcvrimlcrimi/in scmbolü olarak yaşamaya devam edeceklerdi. O günlcrde öliim, bizim için Chc Guevera'mn Bolivya dağlarında ölmeden önce söylcdiği gibı "Hoş gcldi, scfa geldi" lüründcn basit bir şeydi. 1968'li günlerin ü/erinden tam 25 yıl geçmiş. Bir çcyrck asır. "Dcvrimciler ölür, ama devriınlcr durma/. sürer." Bu sö/cüklcri 25 yıl önce dillcrindcn düşürmcycn arkadaşlanm önümdcn bircr birer geçiyorlar. O /anıanki devrimeilerin çoğu ölmcdi. Şimdi bir kısnıı iklidar ve mııhalcfet partilerinin Mcclis koltuklannda. Bir kısmı eumhurbaşkanlarının vc başbakanların danıştığı tanınmış ga/cteciler. Bankacilar, gencl miidürlcr, işadamları... Tarih hükınünü yürütüyor. O yıllarda idcal örncklcr olarak gördüğümü/ sosyalist ülkelcrdcn birçoğu tarihe karıştı. Yaşayanlar isc ölüm kalım mücadelesi veriyor. Başladığımızda her şey ne kadar güzel ve uınul vericiydi. "(ıcrçekçi olun, imkânsı/ı isteyin" sloganı bile bi/im lıayallcrimi/in gerisinde kalıyordu. Çünkü hiçbir şey imkansız dcğıldi. Her türlü haksı/lığa ve eşitsizliğe meydan okuyor vc kısa sürede bunlan temi/.leyeccğimizi düşlüyorduk. C U M H U R İ Y E T D E H O İ 9 M A Y I S 1 9 9 3 «v Geceleri sabahlara kadar, kuracağımı/. ycni dünyayı tartışıyor, kıırduklarımızı beğenmeyip ertesi gece yenilerini kuruyorduk. O zamanlar yaşadıklanmızın, bir gün tarih olacağını hiç düşünmüyorduk. ölünceye dek idcallerimize bağlı kalacaktık. Bıınun tersini hayal etnıck bile onur kırıcıydı. Kendimizi çok güçlü hissediyor, büyük bir enerjiylc gcleceğe koşuyorduk. Her şey öylesine kolay ve temizdi ki... ' O günlerin havasını yansıtmak ama sonra yurda gidip yattım. Henü/ yatalı birkaç saat olmuştu ki birisinin ayağımdan çekmesiyle uyandım. Sanki hayal görüyordum. Suratı kömürlcrle kararmış, elinde silah, upuzun boyu ve gülcç yüzüyle Deniz karşıma dikilmişti. Uykıı sersemi yüzüne garip garip bakarken silahı burnuma dayadı, "Kalk artık. Biraz da bcn uyuyayım" dedi ve kahkahayı patlattı. Herkes onu Istanbul'da ararken bizimki, bir kamyonunun arkasına gizlice atla D«nlz Oezmiş tutuklanmif, İ.Ü. Hukuk FakitltMİ dakanı Orhan Aldıkaçtı Unıklık yapıyor. cıyla bir anılar demcti sunmak istiyorıım. l%y'un lıa/iran ayı içinde Istanbul'da işgal ve boykotlarla birlikte büyük öğrenci gösterileri yapıldı. Beyazıt Meydanı'nda vc Cağaloğlu'na uzanan sokaklarda polislerle öğrenciler arasında saatler siiren çatışmalar yaşandı. IX*nİ7. (Jc/ıniş yinc bu gösterilerin öne çıkan isıni olarak gazelelcrin birinci sayfasındaydı. Gazeteler günlerce bu gösterinin öyküsünü ya/dılar. Biz Ankaralı öğrenciler de o tarihlerdc okullarımı/.da işgal eylemi yapıyorduk. Gecc geç saatlere kadar nöbetle uğraştıktan S A Y I 3 7 1 mış ve bir küfenin içinc saklanarak Ankara'ya gelmiş. Banyo yaptı ardından derin bir uykuya daldı. Deniz, kaçakljğı döneminde, uzunca bir süre Ankara'da kaldı. Eylül ayı içindc IstanbuPda Istanbul Ünivcrsitesi Talebe Birliği'nin kongresi vardı, Birlik yönetimi uzunca bir sürcden beri sağcıların elindeydi. Daha sonra DYP İstanbul yöneticisi olan LJfuk Şehri o zaman İÜTB Başkanı'ydı. O yıl birliğe bağlı bütiin öğrenci derneklcrini sosyalistler ka/unmıştı. Artık birliğin yönctiminin de bi/.c geçme sırası gelmişti. Fakat yönctimin sağcılar dan alınabilmcsi için oy ycterli değildi, kuvvet de gerckiyordu. Bu amaçl.ı bir grup da Aııkara'dan tstanbul'a destck olarak K'oıulerildi. Taylan Özgür, Orta Doğu lckmk Üniversitesinde öğrcnciydi. Gidecek grupları Siyasal Bılgiler Fakültesı Öğrenci Dcrncği'nde organize cdiyoıduk. Taylan, Deni/'in de Istanbul'a gıtınek istediğini söyledi. Biz, biraz söylendik, "Yapmayın n kargaşada başını/a bir iş gelir" deılik. Tam o sırada Deniz içcri girdi. Otonıobille gideceklerini. dikkat edeceğinı söyleyerck bizleri ikna etmeye çalıştı. O akşam Taylan'la İstanbul'a gittiler. Taylan, ODTÜ'lü dcvrimciler içinde atılgan, gözüpek ve sevilen bir arkadaşımızdı. DenizMe İstanbul Üniversitesi'ne giderlcr Dekan o zaman Profesör Orhan Aldıkaçtı. Deniz onun odasına girer, kendisiyle konuşur. Polisfer de Deniz'i orada yakalayıp götürürler. O sırada bir el ateş edilir. Polis, Taylan'ın da içinde olduğu bir grubu kovalamaya başlar. Bcya/ıt'a gelirler. Sivil polislerden biri Taylan'ın peşine düşer. Ara sokakta kıstınr. Yanına yaklaşır. Kafasına aleş eder. Taylan bu şckilde öldürülür. Polisin kimliği kısa sürede ortaya çıktı. Taylan'ı bılinçli olarak ve önceden göziine kestirerek öldürdüğii anlaşıldı. Taylan'ın cenazesini Ankara'ya getirdik ve büyük bir tören clüzenledik. İstanbul Ünıversitesi Talebe Birliği Kongresi olaylar nedeniyle ertclendi. Taylan'ı bir gece önce yolcıı eltik, ertesi gün kaybettik. Cinayeti işleycn sivil polis ise görevle yurt dışına gönderildi. ('68 Başkaldırının Yedi Rengı, Milliyet Yayınları, O.Ç.) Taylan ve Deniz; kaybctliğımiz tüm arkadaşlanmız hâlâ biitün canlılığıyla yaşıyorlar. Onların uğruna caıılannı verdikleri idcallerin bugün daha büyük anlamı var. Başkaldırdıkları haksızlık ve eşitsizliğcyenileri cklenerek sürüyor. Aradan yıllar geçecek, insan hal'ı/ası belki çok şeyi unutacak. Bııgünler de tarihe kanşacak. "Dcvrimciler öliir ama. devrimler durma/ siirer." O günlerde bu ınarşı heyecanla söyleyen bir kesim arkadaşımızın bugün küçümsemeylc bıvık altından gülümsediklerini görür gibi oluyorum. Ama '6H bir döneme vurduğu damgayla, dünyayı dcğişlirmek ve geleceği yakalamak isteycn gençleriyle lıep genç kalacak. M 15