Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
PAZARIN PENCERESİNDEN Bosna cinayetinin nedeni ugoslavya dağıldı. Eskiden tek bayrak altında yaşayanlar arasindu hâlâ sürcn savaşta 20. yüzyılın cn iğrenç, insanlıkla en bağdaşmayan vahşet örnekleri sergileniyor. Sırplar, Karadağlılar'la bir araya gelerek oluşturdukları ülkelcrini genişletmek için önce Saraybosna'yı sanp bombalamış, burada yaşayanlan aç bırakmışlardır. Aynı işlemi Goradze'de, Doboj'da, Foça'da vb. tekrarlamışlardır. Bu savaşta binlcrce sivil öldürülmüş, milyonlarca insan göçe zorlanmıştır. Sırplann elinden kurtulabilmiş olan Bosnalı göçmenlerin anlattıklan tüyler ürkepticidir. 1992 yazında Bosanski Novi adlı Bosna kentini işgal eden Sırplar, çocuk, kadın ayırt etmeden sivilleri havaya ateş edip korkutarak hoparlör anonsu ile stadyuma toplamış. Orada sadece gün aşın su ve on kişiye bir ekmek vcrerek günlerce bekletmişlerdir. Esirler açlıktan stadyumun çimenlerini yemişlerdir. Sırp işgalinden sonra Bosna'da olup bitenlcri tngilu gazcteci Maggil O'kane (The Guardian NVeekly Au.9. 9.1992) şöyle anlatmıştı: "Sırplar köyleri Kosarac'ı bombalamaya başlayınca Rozalija Hrustic ve komşusu Salkanovici köydcn Prijedor'a giden yol boyunca kosarak kaçmaya başjamış Y lardı... Salkanovici bir el arabasına yerleştirmiş olduğu doksanlık anası Saliha'yı da kaçırmaya çalışıyordu. Rozalija 49 yaşında, butik sahihi bir kadındı... Sırp askerlcrinin arkalarındaıı koşarak geldiklerini ve havaya ateş ettiklerini algıladı. Bira/. sonra Salkanovic'in annesini taşıyan clarabası devrildi; askerler de yetiştiler. Etraflarını maskeli, parmak uçlarını acıkta bırakan kara eldivenli Sırp çetecileri sardılar. "Şimdi nerede si/in Allahınız? Biitün Müslüman kadınları becerece ğiz' diye bagırdılar". Sonra hepsini bir toplama kampına götürmüşler... Bratunac Stadyumu'nda alıkonanlar arasından seçilen erkekler, gecelcri alınıp stadyumun duvan dibinde kurşuna dizilmişlerdir. Aynı dergide 16 Ağustos 1992\ie yayimlanmış bir okuyucu mektubunda •jövlc denmektedir: "Kuzcy Bosnalı bir dostumdan dinledim. Bir Sırp kaınpında geçirdiği yirmi dokuz KÜnün ardından eşi onu tanıyamamış. Çenesi kırıkmış, kafası s,iş.kinliklerle kaplıymış, ağzında bulunan biitün dişler kırılmışmış. Buna rağmcn hayatta kalabildiği için şanslı olduğunu düşünüyormuş...1" Her gün Sırplar aralarından yirmisini seçer, duvar boyunca dizip Sırplar'a ö/gü zafcr işaretinı yaptınp "Kim denüş Sırbistan'ın kiiçük <»lduğıınu? Az beklerscn görürsün Sırl)is(an'ın nasıl en büyiik ülke olacağını.." şarkısını söylctirlcrnıi!}. Hsirler bu şarkıyı söylcrkcn muhalı/lar onları sopalarla, özellikle böbreklerine vurup, döverlermiş. Böyle dayak yediktcn sonra yere yığılıp ölcnler olurmuş..." Brcko'daki Luka kampından kaçabilen Bosnalılar'ın anlattıklan arasında şunlar da vardır: "Esir aldıklarını dövdükten sonra üzerlerine aç köpek saldırt tılar... Sanki özel işkencc okulu mezunuymuş gibi davranıyorlardı. Bu kampta onsekiz yaşında gcnç bir Sırp kadının kırık şişelerle Bosnalılar'ı körettiğini ve bu işlemi gerçekleştirirken kahkahalarla güldiiğünü de anlatıyorlar" (John Mullin, Guardian muhabiri). Kuzeydoğu Bosna'daki Prijedor kentinin yakınındaki Omarska esir kampında bulunanlann fotoğraflarını ga/etelerde gördük. Bosnalı Sırplann başı Radovan Karadzic'in ulndcpcndcnt Telcvism News" muhabirınin görüntülemcsine i/ın verdiği bu kamp cski bir maden ocağıdır. Beslcnme yetcrsızliğinden kadavrayı andıran bu kampın esirlerinin ncye ben/ediğini tclevızyonlarda izlediydik... Saptananlar ve anlatılanlar bunlardan ibaret değil. Anlatılanlann ortak paydası, Yugoslavya'da olup bitenlerin sıradan bir iç savaşın ötesinde, insanın Afrika'nın en ilkel yörelerinde gerçekleşse bile şaşacağı bir vahşetin sürekli bir şekilde sergilenmesidir. Avrupa'nın merkezine yakın bir coğrafı bölgede, bunca yıl bir arada yaijamış olan insanlar birbirlerine karşı nasıl bu kadar gaddar olabilirlcr, çocukluk arkadaşları, komşular birbirlerini nasıl öldürür, ihbar eder ve işkenceye göndcrir? Bunun nedenini düşünürkcn gazetelerde okuduğum bambaşka bir olay bunun nc olabileceği konusunda ışık luttu. Liverpool'da bir markette, annesinin yanından kaçırdıklan iki yaşındaki bir ço cuğu demır lcvha ilc döverek öldüren onbır yaşındaki iki çocuğun dııruşması sona ermişti. Bu cinayetin ncden ve nasıl işlenebileceğinı anlamak cla Sırplar'ın vahşetinı anlamak kadar güçtü. Çocuk katillerı yargılayan yargıç bu konuyu aydınlatlı: Video ve televizyon fılmlerindeki şiddetin sürekli olarak i/lenmesı bu sonuca yol açmış,tı. Özcllikle cinayeltcn birkaç gün önce i/lenmiş. olan "Child's Play 3" filmi ile bu cinayetin benzerlikleri vardı. Filmdekı canavar ruhlu çocuk, öldürülen James Bulger'c benziyordu. James'ın de yüzüne, fılmdeki benzeri gibi mavi boya atılmış,, James de fılındeki benzeri gibi demiryolunda başına vurularak öldürülmüştü.. Çocuk denecek yaşta insana kötü rııhun, kötülüğün belli bir ki^ide, belli bir kimlikte bulunduğu etkileyici bir şekilde anlatılırsa, çocuk ona inanıyor ve sonuçta böyle cinayetler işlenebiliyor.. Peki, insanlara çocukluklanndan başlanarak kötülüğün bir kimlikte yer aldığı söylenir ve bu beyin yıkanması, yaşam boyunca devam ederse ne olur? Sonunda işte Sırplar'ın Bosnalı Müslümanlar'a karşı beslediklcri ve yıllarca sürmüş komşuluk, aynı bayrak altında yaşamıŞ olmak, sınıf arkadaşlığı gibi bağlarla bile dengelenmeyecek nefretler doğar! Bugün müslümanlara karşı işledikleri, cinayetlerin ilki değildir; 1. Dünya Savaşı'nda, sonra 1933'de Doğu Bosna'da, Foça'da, Karadağ'da, Doğu Herzegorina'da bugün ızlediklerimi/e çok ben/.eyen katliamın gerçekleşmiş olması nefretin yıllarca öncesinden kaynaklandığını yansıtır. Gerçckte Sırp için "kötü" ve "düsman" Türktür! Kosova Savaşı (Kaybetmiş olsalar bile hiç olma/sa Türk'ün padişahını öldürmüş oldukları için) zafer bayramıdır. F.n ünlü (Karadağ kökenlidir) Yugoslav şairi, Petar Petroviç Niegoş'un en ünlü şiirlerinden biri olan "Gorski Vijenac" (Dağ Şarkısı)nda Karadağlılar'ın ve Sırplar'ın Türk işgalcilerc karşı nasıl kahramanca savaştıkları anlatılır, ve "öldüğiindc ccnnete girmek istersen en aşağı bir Türk'ii öldiirmelisin" denir. Sırp, bu şiırleri, bu şiirin ruhuna uygun öyküleri dinleycrek, okuyarak büyür, mekteplerindc ona bunlar öğrctılir... Bugün Osmanlı nerededir? Türkiyc kaç mil ötededir? Hiç önemli değil! "Türk" ,bugün Sırp'a göre, Müslüman ırkdaşı "Bosnalı"dır ve "kötülük" bu nedenle Bosnah'dadır ve öldürdüğü Bosnalı sayısı arltıkça cennete gıtmesi kcsinleşir. Çifte standartlı Batı, ilgisi sö/de kalan petrol /.engini Müslüman ülkeler ve bi/im aczimiz de bu cinayetlerin sürmesinenedenolur... < 1993 SAYI 402 20 C U M H U R İ Y E T DEROİ 5 A R A L I K