Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Kayahan adı satış garantisl. Ancak o da »on kasetlyle kafasındakl rakama ulaşamadı. çaları Süpcr FM'dc dfrılemeye başlayabiliyorsunu/. Çoğıı ke/, yeni çıkan bir kaset daha sizin scmtini/dckı plakçılara ulaşmadan 90.8 megahert/ ü/crindcn tiim istanhııl'n ulaşabiliyoıdıı. Bu nedenlc Serlab Frener'in. Fatih Frkoç'un, Seden dürıTın, Aylin I Jvaneli'nin ya da Aysun Kocatcpc'nin kaset satışları her ne kadar "başarılı" denebilecck grafiklcr çı/dılerse dc öngörülen potansiyele hcnü/ ulaşamadılar. Bu durum, aslında Türk insanının kültürel ctkinliklcrc karşı yaklaşımının ıı/antılarmdaıı bınydi bir bakıma. Elli bcij milyon nürııslu iilkede günlük ga/elc satışlan ilk ke/ dört milyona ulaşıyorclıı. (,'ünkii ülkedeki üç büyük ve iddialı ga/ele, milyonluk ansiklopedilcri "kupon karşdığı" okurlarına dağıtmayı laalıhüt etmişti. Bırakın ansiklopediyı, yaşamı boyunca yılda bir kitap alıp okıımayanlar, bira/ "ciltleriıı dckoratif özclliği"nden, biraz da "bcdava sirke" ca/ibesiııden ritürii bu ga/etelenn tirajlarının bir milyon dııvarına vıırınasını sağladılar. Kitap alınmfyordu, çünkü "pahalı"ydı: sinemaya gidilmiyordu, çünkü "pahalı"ydı. Kaset ulınmıyordu, çünkü tabii ki pahalıydı. Yaşamındaki gereksinmeler listesinc kültür ürünlerini almuyan, bıınlan bira/ "fu/.uli" gören ve "para vcrnıek" istemcycnlcrin çoğunlııkta bulundıığu bir toplumda kültür, bir tek biçimde alıeı bıılabilirdi, "avanla" olduğu takdirde. Türkiye'deki ri/el radyo patlaması da geııiş bir kesimde bu doğrultııda algılandı.' Fvindeki ya da otonıobilındeki radyosundan "bedava" mü/ik dinlemek varken kasute niçin para versindi insanlar? Çoğıı kişinın ııetleşmiş müzık tercihleri. nıüzik dinleme merakı olmadığı C U M H U R İ Y E T DEROİ 20 A R A L I K 1992 için, "fonda sürckli yeni çıkan parcaları çalacak bir radyo" bu gcrcksinimi karşılunıaya yeterliydi. Siiper FM'in yerli kasel satışları üzerinde yaptığı negatifetki, ilk /.amanlara göre azalmakla birlikte siiriiyor. Üstelik uiukta aynı tür yayın politikalanna sahip istasyonlar da belirmeye ba^ladı. Türk popıı ve arabesk çalan İstanbul KM test yayınında. Yalnı/ea yerli popa yer vereeck Bcst FM, giin sayıyor. Bu arada Show Radyo da yayın sürcsinin yü/de altmışını yerli popa ayırmaya başladı. Ö/el radyo ve televizyon yasasının hâlâ çıkmamasından ötürü haliha/ırda var olan istasyonlar da çalışma biçimlcrıni kendi isteklerine göre ayarlıyorlar. Kiınse, hcrhangi bir parçayı ça labilmck i<;in plak şirketinden talepte bulunmuyor, i/in istemiyor. Telif hakları ve ödeneeek telif ücretleri de henüz belirlenmiş değil. Bu karmaşa. İM(,"deki yapımeı firmalann epey canını sıkıyor ve "havanın puslıı olması", yeni kaset yayımlama aritesindekı ijirketleri tedirgin ediyor. Oysa geçen yıldan bu yana yerli pop kasetlcrinin satışlarmda büyük bir kıptrdanma var. Rakamlar öylesine biiyiiclü ki l'ürkiye, büyük yabancı şirketlere de "cazip bir pazar" olarak görünmeye haşladı. Nedenleri basıt: Batı'da yüksek salışa ulaşan albünılere verilen en büyük ödül. "platin plak". Bunıı elde edebilmek icin gerekli rakam, İngiltere'de üç yü/ binlik bir satış. Amerika'da ise bu rakam bir milyona tırmanıyor. Yonca F.vcimik'in ilk kaseti "Dansçı/Abone" ise bir btıçıık milyonu çoktan astı. Bu durıımdu yabancı büyük ijirketlcrin gö/lerini Türkiye'ye çevirmeleri son dereee normal. Başta Sony Music olmak ü/ere coğu büyük llrtna doğrudan Uirkiye pa/arına girmeye hazırlanıyor şu sıralarda. Yabancı pop ve rock, yerli popa oranla sinıdilik çok çok küçük bir paya sahip toplam kaset satışlarmda. Geride bıraknıak ü/ere olduğumuz yılın en çok satan yabancı pop kasetlcrinden birinin, temnıu/da İnönü Stadı'nda dev bir konser veren ve lıaftalar boyıı gündemde kalan Kanadalı sanatçı Bryan Adams'a ait "Waking Up Ihe Neighbours" albümü olduğunu ve toplam satışın seksen bini ancak aştığım söylersek sanırım fikir verici olacaktır. Aynı rakam, bir yerli pop kaseti için "hiisran" olarak değerlendirilebilir ancak. Çoğıı yabancı kasetin satısı, beş bin ile on bin arasındadır. Yerli pop prodüksiyonu yapmanın da belli maliyetleri var. Bımlann başında, stüdyo ve kayıt harcamaları geliyor. Bugün tstanbul'da kabul edilebilir Nllüfer her k a s c l i y l e z i r v e y e o y n u y o r . Yonca Evclmlk, OO'ların prototlp şarkıcılarından. Ham dans «decek h«m sttyleyecck. SAYI 352 standartlara sahip bir kayıt stüdyosunun saat ücreti, K D V hariç beş yüz bin lira dolayında. Bir kaseti gerçekleştirebilmek için, en ideal koşullarda bile asgari iki yüz stüdyo saati gerekiyor. Oluşacak rakama stüdyo mü/isyenlerine ödeneeck ücreti ve master band maliyetini de eklediktcn sonra, çok daha büyük bir başka kalcm çıkıyor karşımı/a. Beste ve söz telifleri. Eğer mü/ik endüstrisinin gö/.de isimlerinden beste alır, yinc ünlü isimlere sö/ ya/.dmr, dü/enlemeyi de deneyimli vc başarısı tescilli bir aranjöre yafHmrsanız, tek bir parçanın maliyeti elli milyona yaklaşıyor. Bir kasette en az on parça olacağı varsayımıyla toplam rakam yedi yüz milyonu buluyor böylecc. Kaset, doluın, kapak baskısı, tanıtım masratlan (şimdilerde buna klip çekimini de eklemek gerek) ve nakliye dahil bir kasetin toplam kaba rnaliyetine bir milyar gö/üyle hakahiliriz. Türkiye'de bir yerli kasetin satış fiyatı on beş ile on yedi bin arasında dcğişiyor. Firmaya kalan, taş çatlasa yedi bin. Satış sürecinde önce masratiar çıkacak, ardından da sanatçı yü/de hesabıyla telifini alacak; yapımeı fırmada kârını. Fğer işler iyi gider de kaset bir milyonu bulursa mesele yok. Ama ya bu beklentiler tutma7sa ve yü/ binde satışlar durursa? İşte Şüper FM gibi faktörlcrin ürkütücü etkisi de bu noktada ortaya çıkıyor. Kayahan, Nilüfcr, Sc/.en Aksu gibi isimler bir anlamda yapımeı firma için belli bu garanliye sahip. Aynı sekılde Onno Tunç, Garo Mafyan, Aysel (îiirel de bu garantiyi güçlendircn unsurlar. Türk popunda soıınd ve çi/gi olarak bir "tek tip elbise"ye doğru gidiş var. Yeni ve genç sanatçılar bıle kasetlerinde kullanacakları beste, sö/ ve dü/enlemeler için "sağlam" buldukları isimlere gidiyorlar. Sonuç, Türk popunda "OnııoGaro"ikilemi. ^