Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
eski sokaklara sıralanan tarıhsel evlerin restorasyoıııı ılc eldo edilmesi planlaC e/<Kvıııııı v,ı»k 11t11 lı" ve "çok yataklı" bir tufistıklüks otele döniivnesi ise bu gtrnel korıınıa ilkelerınc ve Sultanahmet'in ö/gün kültürel dokusuna da büyiik darbe indirecek; "yayala'jtimıa" da etkisi/ kalacak. Bir başka olumsu/ gelişıne ise yörede böylesi bir "ayncalıklı" otel izni, yakın geleeekte yeni öncrilerin de dayatmasına "enısal" olıiijturacak, Sultanahmct'in gidcrek "büyük oteller bölgesi" olmasının (iniinü aç.ıcak... Ne yapmalı? Aslında, Sultanahmct C'e/aevi, Anadolu'daki öbür örneklerde de gözlendığı gibi, kent için oldukça coşkulu bir kültür merkezi olarak hizmet verebileceğini, şu geçen yaz aylanndaki birkaç haftalık denemcde bile yeterince kanıtladı. Küllür Bakanı Fikri Sağîar'm açıhijinı yaptığı sanat etkmlıkleriyle hem İstanbul'un "özgür kültüre" susayan duyarlı çevreleri tarihle kucakla^tılar hem de görkemli bina gerçek dostlarıyla buluştıı, yeniden yaşama kavuijmanın keyfini çıkardı. Kıışkusuz eğer Turizm Bakanlığı burayı "turizm merke/i" ilan etmcseydi ve ardından 1991 yılı ınayısında yatırımeı firmaya "lahsis" ctmescydi ve yine eğer Kültür Bakanlığı'na bağlı Korıınıa Kıırulıı da turistik otel projesini uygun bulmasaydı, Fikri Sağîar'm yaptığı anlamlı açılış, böylesine çabıık kapanmayacaktı. Ama. "resmı onaylar" ağır basıp, ö/ellikle Turizm Bakanlığı "kiiltiirü göz ardı eden" eski talihsiz kararmı geri almayınca, tarıhsel binaya yıkım ekıpleri gırdıler ve kültür merkezi ıımııllarını, moloz kamvonlarına vükleyip götürdüleı Ne var kı yine de "çok geç" değildır. Kültür Bakanlığı, Turizm Bakanlığı. Eminönü Belediyesi ve Biiyük^ehir Belediyesi, in^aat henüz "otele yüz lııtm.ımışken" harekele geçip geçmiş.iıı duyarsız kararlarmı düzeltme yetkilenni kullanabilirlerse, salt cc/acvi "lııristik yıkımdan" kurtulmakla kalmayaeak, Istanbul da tarihe yara^ır bir küllür merkezine kavuş,acak. Bu duyarlılığı beklemek, çok ş,ey istemek demek dcğildir...^ 11 Cezaeviı; . jjarmaklıkları p*ncerelerlnden sökilldü, hurdacılara götiirüldü (iistte)... Coıaovlnln Iç avlııaunda dörl bir yan tarlh. Son günlerde bu avluya, "sökülen tarihln" molozları yığılıyor (sağda)... niicliğini taşıyor. Oysa, "onaylanan" otel projesi, "yatak sayısını çoğaltmak" için yapının iç kesimlcrinc büyiik oranda yıkım getirdiği gibi, yinc mımarlık tarihimi/ bakımııulan mutlak koruıınıası gcrekcn ve örnekleriyle artık çok az kalan, özel tuğlalı "volta döşcmeleri"ni de yıkarak, yerine bctonarnıeden "ara katlar" uyguluyor. Böyleee tarihi bina, dış,ı "dekoratiP olarak korıman, ama "ici boijaltılan" bir operasyonla kimlik değiijtiriyor. Cezaevinin bulunduğu arsa ise toprak altında barmdırdığı arkeolojik değerler bakımmdan kesinliklc "müdahaC U M H U R İ Y E T D E R G İ 2 0A R A L I K lc edilmemesi" gereken, yine çok özel bir SİT. Tiirkiye'de SİT nedir daha tam bilinme/ken, 1950'li yıllarda burası " I . No'lu Arkeolojik Saha" olarak belirlenmiş ve Mendercs döneminin ünlü yıkınılarına karşı koruınaya ulmmıy Bugüne dek yapılan çok sayıdaki araştırmayla da Roma ve Bizans dönemlerinin imparatorluk merke/ini oluşturan yapıların yanı sıra tarih öncesi deviıiere aıl (prehistorik) yerles,nıe i/lerınin de yine bu ara/ıde bulunduğu kamtlanmış. Imparalor Arcadius'un karısı Kııdoxia'ya ait giimüş, hcykel, "Khristos Les Khalkes" denen İsa Şapdi, unlu Burnıalı Direk ve daha biıçok Bizans eseri, burada bulunan "evrensel kültür mirası" arasında. Ayrıca eezaevi binasının da i}imdi toprak altında bulunan Bizans Magnaura Sarayı'nın bir bölümünün üzerinde bulunduğunu birçok araştırmacının arkeolojik haritaları gösteriyoı. Ne var ki böylesine önemli bir yeraltı /engınliğine kars,m, ce/aevini olele dönüştürcn proje, büyük bodruın katlar öneriyor ve hatta kimi eski taş duvarların da yıkılarak, yeni ve "derin" temeller açma yöntenıiyle, bunların yerlerinin değı^lirilmesini öngörüyor. Bütün bıınlar yetmiyormıi1} gibi ki otel için elbettc yetmiyor yine onaylanan projenin raporıma bakılırsa, turistik koınpleksin "ilerde" daha da genişlenıesi ve arkeolojik saha içınde "ek binalarla" yaygınlaşması da lasarlanıyor; bu yönde "üniversite ve bakanlık düzeyinde temaslann sürdüğü" beliıliliyor... "Ayrıcalıklı" blr izin Tanhı ce/aevinın çevresi I97()'lı yılların sonlarından bu yana uygulunmaya çalı^ılan "Sultanahmet Bölgesi Yayalaijtirma Proiesı'nın de çok önemli bir merkezi konumunda. Bııgüne dek üretilen hemen tüm koruma planlarında, bu bölge "günübirlik turi/m ve dinlencerekreasyon" etkinliklerine uygun görülürken, konaklama için de salt pansiyon türü kullanımlar öngörülüyor. Bu pansiyonların ise Soğukçeşme Sokağı gibi yöredeki 1 9 9 2S A Y I 3 5 2