25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

PAZARIN PEIMCERESİfMOE likler ve Sorunlar" adlı raporunda söylediklerini doğrulamakta, Türkiye'nin Nijerya tarafindan bile geçilmijf olduğunu yansıtmaktadır. Acaba araştırma ve geliştirmenin öneminin yetkililerce daha iyi anlaşılması için bu çalışmaların ekonomiye katkısını belgelemek uygun bir yol oiur mu? mt Bu çalışmaların ekonomiye katkısı çok önemlidir. Mesela BIC kalemlerinin tasarımı, Fransız ekonomisine önemli girdiler sağlamıştır, ABD'de "otomotiv endüstrisinde production line sistemi" bu endüstriye çok önemli gelir sağlamıştır. Bu konuda örnekler çoğaltılabilir. dan bir projeyi karşılıksız olarak Deniz Kuvvetleri'ne vermeye kalkıştım. Yaklaşımımçokolumsuzkarşılandı. Türkiye'de birçokalanda olduğu gibi, Silahlı K uvvetler için de hep yabancı tasarımlı ve anahtar teslimli projeier tercih edildiğinden çok zarar edıyoruz. Böylepaket malzemealmamı/sontında bumalzemeleri bizetoptansatan firmalara % 35 ya da daha yüksek dü/eylerde ilave ücret ödemiş oluyoruz. Halbuki, sadece tasarım alsak ve "anahtar teslim" alma yerıne bu tasarıma göre inıalatçıdan mal/eme ve alt sistemlen doğrudan alarak monte etsek, tahminimizin üzerinde tasarruf sağlamış oluruz. Türkiye'de bu alanda ne yapılmusını önerirsiniz? •• Birçok Avrupa ülkcsindekı gibi, bilim ve araştırmayla ilgili bir bakanlık kurulmalıdır. Hiçbir buluş, hiçbir tasarım gökten /cmbille inmez; önceki çalışmaların gelişmesi sonucu ortaya çıkar. Bu nedenle yeryüzünde çalışmalar konusunda yapılmış olanlan bilıııe/sek, gereksizteİcrarlarla.zamanveparakaybederiz. Türkiye'de kurulabilecek böyle bir bakanlık konusunda araştırma yapacak ünitelere gerekli yayınların izlenebileceği bilgi bankalarını sağlamalı, bir üniversite kütüphanesinde nıevcut olmayanların nerede bulunacağı konusunda gerekli bilgiyi iletebilmelidir. Böyle bir sistemin çekirdeği mevcut olmakla beraber kullanılışı vc yararları yaygındeğilsonderecesınırlidir. Fakültelerin önemi bir bölümünde tahsisat yokluğu yüzünden standart yayınlar bile izlenememektedir. Araştırma yapanlara teknik ve maddi yardım sağlanmalıdır. Ovsa bizde destek denince akla sadece TUBİTAK'ın lise öğrencilerine araştırma yaptırması geJiyor. Orijinal çalışma ve araştırmalar vergi indirimi ya da muafiyetiyle desteklenmelidir. Yabancı ülkelerde, çok önemli araştırmaları sürdüren Türkler'in varolduğunu biliyoruz. Bu insanları bir şekilde yüreklendirip, hiç olmazsa zaman zaman yurda gelip çalışmalannı sağlamak, izlenmesigerekenbiryoldur. Etrafımıza baktığımızda, gördüğümüz her üriin bazen çok basit ve ucuz, bazen de çok karmaşık ve pahalı bir araştırma sonucu ortaya çıkmış bir fikre dayanan bir tasarım ya da bir patent mevzuudur. Bugün bütün modern ekonomilerbu buluş vetasanmürünlerinin üretimi ve satışıyla gelişirler. Bunun böyle olduğu Türkiye'de herkesçe kabuledilmekle beraber, fiiliyettematbaanın Türkiye'ye 200 yıl geçgelmesini saglayan zihniyetlerin bugün hâlâ devletin üst kademelerinde bile yürürlükte olması, bu nedenle tasarım ve bilim alanında çok yanlış politikalar izlenmesi ülkemizin bilimsel çalışmaların dökümü sırasında, sonlarda yer almanın kesinnedenidir. 4 Gemi ve uçak yüksek mühendisi Erbil Sertel: ilim vc teknoloji alanında öneinli ilerlemeler yaptığımız savı, son zamanlarda çok tekrar edilmekte, hatta milli övünç vesilesi haline getirilmek istenmektedir. Bu konudaki gerçek durumumuzun ne olduğunu kavrayabilmek için meseleyc dıştan bakan ve konunun gırdisini çıktısını iyi bilen dostum Erbil Serter'le görüştüm. Erbil Serter, lzmir Atatürk Lisesi'ni bitirdikten sonra lngiltere'de, Durham Üniversitesi Soulherland College'den Gemi Mühendisi ve Londra Üniversitesi İmperial College Soience and Teçhnology Bölümü'nden de uçak yüksek mühendisi olarak nıezun olmuştur. Birçok ülkede, hidrodinamik konusunda araştırma tasarlama ve patent çalışmalarını sürdürmektedir. Hidrodinamik konusunda ABD'nde ve Avrupa Patent Ofısi'nce tescil edilmiş çalışmaları vardır. Halen tngilizlerin New York Southampton arasını yeniden yakıt almadan, 60 saatte katedecek bir gemi geliştirmek için yürüttükleri çalışmada bahis konusu geminin hidrodinamik tasarımının kendisine verilmiş olması bu konudaki düzey ve önemini vurgulayan birörnektir. Bilim ve teknolojide sorumlularca mesela YÖK iddia edildiği kadar geü'şmis düzeyde miyizî •Ü Bir ülkeninbualandahangi düzeyde olduğunu yansıtan en yeterli veriler lsviçre'deki WIPO (World Intellectua! Property Organisation) yayınlanndan anlaşılır. Merkezi Cenevre'de olan ve Birleşmiş Milletler'le bağlantısı olan bu örgütte dünyanın her yerınde tescil edilen tasarımlar, alınan patentler vb. konusunda istatistikler mevcuttur. 1990'da yayınlanmış ve 1989'a ait bilgiler veren raporlar bağlamında, bu konuda yeterince aydınlanıyoru/. 1989'da Japonya'da palent almak için yapılan yerel başvuruların sayısı 317.609, verilen patent sayısı ise 54.743'tur. ABD'de aynı yıl yapılan başvuru sayısı 82.956 vcrilen patent sayısı 50.185'tir. Akla bir bir çöküntü halinde olan Sovyetler Birliği'nin bilim ve teknoloji konusunda ne durumda olduğu gelir: Bu ülkede patent başvurularının sayısı 1989'da 146.021 adettir. Bunlardan 83.348'i pi'tent al Bilimsel araştırma bakanlığı kurulmalı B mıştır. Bu rakamlar çökmüş durumda olan Sovyetler Birliği'nde yatmakta olan potansiyeli büyük bir doğrulukla yansıtmaktadır. Güney Kore'deyse aynı yıl 7021 başvuru ve 1181 patent kabulügerçekleşmiştir. Türkiye'de durum nasıl? •• Türkiye'de 162 başvuru gerçekleşmiş ve 31 patent alınmıştır. Rakamlar yine 1989 yılı içindir. Bu rakamların zavallılığı komşularımızla yapılan bir karşılaştırma sonucu daha çarpıcı bir şekilde ortaya çıkmaktadır: Aynı yıl Bulgaristan'da 3227 yerel patent başvurusu yapılmış, bunlardan 1299'una patent verilmiştir. Irak bile, 242 yerel patent başvurusu ve verilen 68 patentle bi/i geride bırakmışdurumdadır. Bu gerçekler ışığında, bilim ve teknolojide ulaştığımız, herhangi bir başarıdan sözetmek bahis konusu olamaz. WIPO'in tasarım başvuru listelerine göre Bulgaristan 256 başvuru, 54 lisans edinmesine, Irak 27 başvuru 7 lisans edinmesine karşın, Türkiye'nin adı geçmemektedir. Bu bulgular, TÜBİTAK eski Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ergin'in geçen yıl hazırlamış olduğu ve sekiz bakanla ilgih'lerden oluşan Bilim ve Teknik Yüksek Kurulu'na sunduğu "Türkiye'de Araştırma ve Geliftirme Faaliyetleri: önce Kendi çalışmalarımdan örnekler vereyim: Fransa'da yapmış olduğum bir kavramçalışmasısonunda ortaya çıkan bir tekne tasarımının ürüne dönüştürülmesiyle Fransa bir milyar franklık bir girdi sağlamıştır. Eskiyedönersek, 1954 yılında öğrenciliğim sırasında uçaklarda kullanılan gaz türbününde çıkış gazlarını döndürebilen ve halen "vector thrust" olarak anılan bir sistemi geliştirmiştim. Bu özel bir çalışmaydı. Sonradan Rolls Royce'a katılan Bristol firması ayrıca çalışarak aynı sonuca ulaştı ve bu çözüm sayesinde "Harrier" tipi dikinekalkanuçağın tasarımı gerçekleştirildi. Basit, ama ilginç olan bu buluş sonunda ortaya çıkan, Pegasus olarak anılan motor, tngili/ ekonomisine önemli katkılarda bulunmuştur. Elimde Rolls Royce'un bu konuda öncülüğümü teyid eden bir mektubu bulunmaktadır. Son olarak Almanya'da araştırma yaptığım bir kurumun, gemi tecrübehavuzlarında yaptığımız bir çalışmayla ilgili projeyi, araştırmaları için maddi destek sağlamak amacıyla, Alman parlamento binasında teşhir etmiş olduğundan sözedebilirim. Çalısmalarınızın bir bölümünü Türkiye'ye aktarmayı düfündünüz mü? ^ Bunu denedim. Son çalışmalarım CUMHURİYET OEROI 1 ARALIK 1991 SAYI 299 21
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle