05 Aralık 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

ÖAĞLIK Erdal Atabek Eski dost ve düşmanımız: Ağrı nsanın canı, ağrıyan yerindedir" dıyen bir özdeyişimız vardır. Ağrı çekenler bu sözün doğru olduğunu bılirlcr. "Sol bacagımda bir ağn oldu" dıyen hastamın dıkkatı de doğal olarak bu bacağına yonelmiştı "Agrı kalçamdan başlıyor, bulun bacak boyunca aşağıya kadar iniyor, ayağıma kadar uzanıyor." Hastayı muaycne edince, "ağnlı noklalar" bulgusunun, "germe manevrası"nın pozıtıf sonuçları durumu ortaya koydu: Siyatik siniri ağrısı. Hastanın aklına da kısaca "sıyatık" olabıleceğı gelmıştı. Hasta bir süre dınlenmeyle, ağrı kesıci ilaçlarla sağaitıma alınacaktı. Bu arada da hastalığın nedeni olabılecek koşullar aranacaktı. "Desene doklor bey, artık siyatikli olduk, bu meret de arada bir yapışır artık" dıye duygularını söylüyor hasta, pek de haksız sayılmazdı. Gcne de hastalığın nedenını anlamadan kesın bir şey söylenemezdı. T\p bilgilerimiz "ajn"nın insanların "en eski dostu" olduğunu söyler. "Ağrı"nın nasıl olup da dost sayılacağını ınsan önce yadırgar Ama sonra, ağrı olmasaydı nice hastalığın farkına bıle varmayacağımızı düşününce bu "acı söyleyen dost"u daha ıyı anlarız. Hatta kimı hastalıkların ağrı yapmadan ılerledığini bilince, "Keşke başlangıçta agn yapsaydı" dedığimız bıle olur. Gerçekten de canımızı nıce yaksa da ağrının bızı uyaran bir etkısı olduğunu düşıınmek gerekir. Dikkatimizi çeken bır uyarıcı, bir alarm. Ama bu "acı söyleyen dost", kımı zaman öyle ilerıye gıder kı, bizi canımızdan bezdırır. Çektiğımız ağrının durması ıçın ne yapacağımızı bılemez, bızı bu ağrıdan kurtaran doktora şükran duyarız. "Ağrı" hayatımıza bu denli girince duyguların çeşıtlemesını de bırlıkte getırmıştır: "TaJlı tatlı agrıyan" sırt kasları; "tnsanın beynini oyan" dış ağrısı, "Bıçak gibi saplanan" safra kesesı ağrısı; "Zonk «>nk atan" yangı ağrısı; başı "yarım tas gibi saran" başağnsı, tıp sözlüğüne yeni deyımler sokmuştur. Bu denlı eski bır tanıdık olmasına karşın "ağrı"nın oluşumu, ınsandakı Hzıksel, kımyasal mekâ ViTAMİN ORGAN İŞLEV "Ii nizmaların ağrıya karşı "tepki"si üzenndekı çalışmalar bugün de sürüp gıtmektedır Bu tepkılerın arasında ınsanın merkez sinır sısteminde ağrıyı azaltan "iç morfinler" salgılandığını öğrenmek de az şaşırtıcı olmamıştır. Insan bedenının, "yaşamayı siirdiirmeye yonelik karmaşık duzenlemeleri" gerçekten de ınsanı şaşırtacak duzeydedır. "Ağrı" gibi, ınsanı durduran, dıkkatını oraya çeken, bu arada da bedenruh dengesını bozan bır etkene karşı bozulan dengeyı yenıden kurmaya yönelık ıç mekanızmalar harekete geçmektedır. Bu mekanızmalar, "Agn kesici maddelerin salgılanması"yla insana bır soluk aldırmakta, durumu öğrenmesı, gereken önlemı alabılmesı ıçın zaman kazandırmaktadır. Ağrının insandan insana farklı duyulması, ınsanın ıçınde bulunduğu duruma göre değışmesı, gUnün değışık saatlerınde farklı olması da "ağrı" olgusunun kaprıslı yapısını ortaya koymaktadır. Gıderek "Agrı Merke/leri"nın kurulması, ınsan hayatında bu denlı öncmlı yerı olan ağrıya karşı yenı arayışlann bulunması değil mi? Bu arada, insanoğlunun "ağrf'ya karşı bulduğu en eski yöntemlerden olan, "Ağnyan ycrin yavaş yavas ovulması"nı ya da "Ağrıyan yerin ustundeki derl noktalarına elle dokunulması"nın gerçekten etkılı olduğu anlaşılmıştır. Derı yüzeyındekı sınırsel algılamanın "dostça bır yardım"ı fark etmesi, bu yardımı sınır iletısiyle omurilığe, merkez sınır sistemine aktarması, buralarda sinirselhumoral uyarılar yaratması, ağrı kesıci düzenekleri harekete getırmesı, doğrusu insanı duygulandırıyor. Insan bedenının en güç anında, dostça bır yardımı farketmesınde ınsanca bir yan var. "Akupunktur"un ağrıya karşı kullanılması da aynı nıekanızmayla olmaktadır. Bu uygulamada da derıye yapılan etkıler, aynı yollarla ağrı sağaltımında etkili olmaktadır. Kuşkusuz, "akupunktur" her derdin devası değıldır, ama ağrıya karsı kullanımında başarı sağlanmaktadır. Prof. Dr. Cumhur Ertekin'in değerli kitabı "Nöroloji'de Fizyopaloloji ve Tedavi'Me yer alan bu bölüm gerçekten hem öğretıcı, hem de düşündürücü. Güz mevsimi, ağrıların da orada burada kendıni gösterdiğı bır mevsım. Bıze düşen, ağrıyan yerde ne olup bıttığını öğrenmek. tlk ışımız bu. Sonra da, bu nedeni ortadan kaldırmak Sağaltımın doğru yolu bu. Yoksa, ağrıyı geçınp sonra da unutmak, pek akılcı değıl Nıce dışimız böyle çürüyüp gıtmedı mi? Ağrıyınca ovunup durmak, ağrı geçince de unutup gıtmek dışlerımıze karşı gösterdığımız vefasızlıktır Bedehnı de sonradan öderız. Onun ıçın gelin, biz gene "akılcı bir yol" bulalım Ağrı karşısında ne panığe kapılalım, ne de onu sonradan unutalım. Nedenını arayalım, bulalım, önlemı neyse alalım. Ancak böyle "ağrı bizım dostumuz" olur. Her şey öyle değıl mı? önce "neden"ını bulmak, sonra "ne yapılacağV'nı düşünmek ve "gereklı olanı yapmak". Gerçeklere gözünü kapatmak insana yakışmıyor. U gerginlik ve yorgunluk getirir B Eksikliği, S on yıllarda B, vitamini eksıkliğlnln unlu hastalığı olan "beriberl" sık görülmemektedir, ama beslenme uzmanları, "haflf derecell B, vltamlnl ekslkllğl" uzerınde çok durmaktadırlar Dünyanın çeşitlı bolgelerinde yapılan araştırmalar, B, vitamini eksikhğıyle ulusal gelır azlığı ve dengesızlığı arasında doğru bır ılışki bulunduğunu ortaya koymuştur Ekonomik yetersızlık nedenlyle çeşltli besinlerle beslenme olanağı bulamayanlarda, B, vitamini yetersizliğl görülmektedir Kuşkusuz, tek neden bu deglldir Beslenme bilgısının ve bılıncının eksıklığı de bu konuda önemlı bır rol oynamaktadır Beslenmeyı bır şeyler yıyerek öğun savmak sananlar, özellıkle çalışanlar arasında görülen bır şeyler atıştırarak öğle zamanını geçırmeyı alışkanlık edınenler B, vıtamınl eksikllğının adaylarıdır Önemll sayıda B, vitamini eksikliği adayları da, zayıflamak ıçın tek besın turunü almayı yöntem olarak uygulayanlardır Bu durumda beslenenler ıçın, bır sure sonra vitamın yetersizliğl kaçınılmazdır Alkollü içkı ıçenlerın de B, vitamini gereksınmelerı normalden fazladır Içkının yaratacağı gastrıt, ıştahın azalması, ıçki ıçerken yemek yememek, özellıkle bazı besınlerı almamak gıbı alışkanlıklar, bır sure sonra vltamin yetersizliğinı doğurur Gebelık ve bebek emzırme gıbl fizyolojık durumlar da organizmanın B, vitamini gereksınmesını arttırır Işte, butun bu durumlarda ortaya çıkan "yorgunluk duyguau"nun, "ruhsal gerglnllk durumu"nun, dığer nedenler yanında B 1 vitamini eksıklığınden olabıleceğı dikkate alınmalıdır. G IST ANK 1îi1 41 5( 231 26 99 SAGLIK PROKTOLOGIE SAGLIK SAGLIK SAGLIK SAGLIK ÇANAJANS HEMOROIDFISTUL VARİSLERİN INFRAROT, İĞNE İLE TEDAVİSİ Op Dr HAYATI F.KOCAL Bankalarla anlaşma vardır TÜRK KANSER DERNEĞİ Her türlü kanserin erken teşhisinde poliklinik laboratuar ve modern endoskopı çalışmaları ıle halkımızın hizmetındedir. HIPER TANSIYON MERKEZİ HİPERTANSİYONLU HASTALARIN TUMSORUNLARINDA YANLARINDADIR. Hdlaskdrydzı Cad Oitndnbey Apl No 194/1 D 1 Osmanbey/lsl TPI 1486393 147 82 97 Tabiot'tan bir parça.. DOÇENT Dr. Arif Verimli Ruh (Sınır) Hastalıkları Uzmanı PsikiyatristPsikoterapıst Hıttııçı 16 0019 30 C.tesj 10001500 Tel: 529 00 82 H 100 S«t Ztyilnyıjı v« )*flnı Sibunu • İ Yığl. Saçlar lCln ItftıMlr CIIO taıdlk vtrir UKOM LTO 145 03 00 IST Rumell Cad. Ogan Apt. No 16 K. 2 Nişantaşı Tel: 141 35 8 9 132 01 2 0 Dr Bedıı Gorbon Sk. No 1 Şışhane/İST Tel: 150 46 84150 46 81 Mıllül Cdd Cıridf apl No 1/9 Kdt 4 ÇAPA ISTANBUL (Kan Merke^ı 24
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle