Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Azılı canileri ve tehlikeli hırsızları "silahsızlandırmak" için, Amerikan TV şirketleri, Brooke Shields ile Twiggy'nin ideal bir ikili oluşturacağını düşünüyor. Halil Turhanh tek başına özgürlüğün simgesiydi. 1960'larda erkekler saçlarının uzunluğu, kızlar ise eteklerinin kısalığı ölçüsünde "mod" sayılıyorlardı. Mini etek, kadınlar için hem kışkırtıcı bir anlatım hem de kuşaklar arasındaki boşluğun sınır çizgisiydi. Kendisiyle ilk kez karşılaşan kişide iki haftadır sürdürdüğü açlık grevine henuz son vermiş ya da yıllardır ağzına yulaf lapasından başka bir şey koymamış izlenimi uyandıran Leslie Hornby adlı genç bir kız, Mary Quant rnodasının "swinging Londra" ile özdeşleşmesine îîüyük katkıda bulunmuştu. Twiggy silah çekecek! T wiggy'yi anımsıyor musunuz?.. 6O'lı yılların Londrası'nda, stüdyoların vazgeçilmez mankeniydi. Bu genç kadın, Haroid Wilson tngilteresi'nin küstah ve alayci bir simgesi olmuştu adeta... Sonra Twiggy ortadan kayboldu; fiî İni eteklerin yok oluşuyla aynı zamanlarda. Ancak bifkaç ay önce bir tngiliz gazetesi, bu şirin sarışın hakkında uzun bir yazıya yer verdi: T\viggy, canının iyice sıkıldığını itiraf ediyor, özellikle de artık kendine bir iş aradığını vurguluyordu.. Mesaj alındı! Televizyon, 1\viggy'ye kollarını açtı. Bir Amerikan TV kanalı, yeni bir dizinin başrolünü uygun görüyordu Tvviggy için... Dönemin resmi tarihçileri tarafından 1960'ların simgesi ve "çehresi" sayılan Tvviggy, şimdi bir polis müfettişi olacaktı. Kendisine eşlik edecek yıldız da Brooke Shields idi. Azılı canileıi ve tehlikeli hırsızları "silahsızlandırmak" için, herhalde Tvviggyyi "ideal bir seçim" olarak gördüler Amerikan TV şirketleri!... 1960'ların moda simgesi, 80'lerin ekranlarında Leslie nasıl tvüîggy oldu? 1949 yılında Londra'nın banliyölerınuv. birinde bir işçi ailesinin kızı olarak dunyaya gelmişti. Yani, tam bir 'Cockney" sayılırdı. On beş yaşındayken okulunu bırakmış ve kendisinden tam on yaş büyuk (ve kuvetli pezevenk güdülerine sahip) bir kuaför ile flört etmeye başlamıştı. Asıl adı Nigel Davies olan; ama nedense "Jusıln de Villeneuve" gibi pek sofistike bir ad kullanmayı seçen bu Londralı kuaför, küçük Leslie'nin hem "boyfriend"i hem de "bodyguard"ı idi. ' 1969 şubatında, tıpkı bir erkek çocuğu gibi kısacık kesilmiş ve dümdilz taranmış saçları olan bu kızın bol kirpikli gözleri okuyucunun üzerindeydi. Londra gazetelcrinden birinin ön sayfasında yer alan fotoğrafın hemcn altında, "tşte 1960'lann yiizii" yazısı okunuyordu. Küçük Leslie gitmiş ve yerine Twiggy gelmişti. Dönemin tüm "groovy" eğilimlerine modellik edecek bir media yıldızının doğumu kutlanabilirdi artık. Çok geçmeden, Londra Tvviggy'ye dar gclmeye başladı. Paris'in yolunu tuttu. Elle Dergisi'nin kapak kızı oldu. Bu arada, Jııstin'in eline de ne denli iyi bir işadamı olabileceğini kanıtlayabilmesi için bir fırsat geçmişti. Tvviggy mahsullerini devşirebilirdi. Yardleyin Tvviggy makyaj malzemesi, Tvviggy takma kirpikleri... Ve artık Tvviggy Madame Tkıssaud Miuesi'ne mumyası dikilecek kadın olmuştu. öyle de yapıldı. Tvviggy, 1967 martında ABÜ'ye adım aUığında, ancak uç yıl önce Beades'larınkiylc kıyaslanabilecek bir media çılgınlıgı yaratmış, fakat aynı zamanda, Quant'a ihanetini de bu gezi sırasında gerçekleştirmişti. Hayranları, Tvviggy hakkmda bilmek istedikleri, ancak bir türlü sırrına eremediklcri her şeyi, artık gezisi boyunca basını günü gününe izleyerek öğrenebiliyorlardı. Dünyada tanışmayı en çok istediği iki kişi vardı: Cassius Clay (hidayete ermeden önceki "Muhammed Ali") ve Başkan Johnson. (Oysa, ulus çapında oynanan bir lotaryanın çekilişleriyle meşgul "Sayın Başkan"ın işi başından aşkındı! Gençler arasında Vietnam'a postalayacak kurbanlar topluyordu.) Başlıca hobısi yüzmek ve rock'n roll plakları dinlemekti. Okumak mı?.. Maalesef buna zaman bulamryordu. tnsanların kendi hakkında yanlış izlenimler edinmeleri, Tvviggy'yi çok üzüyordu. Çünkü gerçekten, pek utangaç bir kızdı ve hâiâ anne babasıyla birlikte yaşıyordu... "Mini etekli özgür kız" imajının taşıyıcısı Twiggy, işte bu son sözleriyle, aynı imgenin yaratıcısı olan ve mini etekle cinselliği hedeflediğini söyleyen Mary Quant'ı sırtından hançerlemiş oluyordu. Utangaç bir kızla böyle bir hedefc nasıl ulaşılabilirdi? Utangaç bir kız, her şeyin serbest ve hiçbir şeyin kutsal sayılmadığı 1960'ların simgesi olabilir miydi?.. D 11 Mary Quant rfizgân Yıl 1980: Fotomodel, manken, şarkıcı ve sinema rjyuncusuTwiggy,Londra'nın Havaalanı'nda.eşiMichael Heathrow VVhitney ve kızıCarly ile bırlikte. 1960'lardan moda dünyasında görülen köklu yön değişimini iki olay belirlemişti: Birincisi, Yves Saint Laurent'nin, 1950'lerde kadın"stil", bir dış görünüş demekti. Quant'ın yaratüğı ve o günlerin havasına denk duşen "outlook"ta, mini etek, hemen Twiggy, 1967 martında ABD'ye adım attığında, tam bir media çılgınlıgı yaratmıştı. Twiggy'nin yaratıcısı unlümodacıMaryQuant Dönemin resmi tarihçileri, 1960'ların simgesi ve'çehresi' sayıyorlariv/iggy'i... lan gö? kamaştırıcılıkla donatmış olan ustası Christian Dior'un ölümü üzerine modaevini devralması; ancak başanlı olamayarak 1962 yılında (önemli ölçüde Amerikan desteğiyle) kendi salonunu açmasıydı. tkincisi ve daha önemlisi ise Mary Ouanl'ın "Bazaar" adlı yeni butiğini, soğuk, kibirli ve daima ağırbaşlı lngiliz moda düzeninin o güne dek pek yüz vermediği genç Londra'nın hizmetine sunmasıydı. "Bazaar". salt alışveriş yapılan bir "store" olmanın ötesinde, modanın yeni ilkelerinin yasalaştırıldığı bir gençlik kulübüydü. Ancak Quant için, "gençlik" sözCüğünün de değişik bir anlamı vardı. Quant sözlüğünde gençlik, kronolojik bir yaş döneminden ziyade bir 9