Katalog

3 Haziran 2011 Cuma 361 05 ‘Okulumuzun soyunda Atatürkvar’ İKLİM ÖNGEL NKARA Atatürk Lisesi Ankara’nın ilk lisesi. 125 yaşında. Lisenin 1946 mezunu olan Gama Holding’in sahibi Yüksek İnşaat Mühendisi Erol Üçer, Atatürk Liseliler Eğitim Vakfı Başkanı sıfatıyla Cumhuriyet Ankara’ya Atatürk Lisesi’ni anlattı: Amacınız ne? Vakfı 80’li yılların ortasında kurduk. İlk kurduğumuzda okula gelmemiştik, fiziki halini bilmiyorduk. Sağsol, anarşi dönemi sonrası bizim okulumuz da tahrip olmuştu. Laboratuvar, spor salonu kapanmıştı ve sınıf mevcudu 70’e kadar çıkmıştı. Yatılı kısmı kaldırdık. Mevcudu 1.200 öğrenciye indirdik. Sınıflarda şu an 30 öğrenci var. Laboratuvar yeniden yapıldı. Konferans salonu yenilendi. Öğrenciler neden bu okulu tercih etmeli? 3 yıl evvel Milli Eğitim Bakanlığı yabancı dil eğitimini daha iyi şekilde götürebilmek için pilot çalışmayla Türkiye’deki 10 okulun statüsünü değiştirdi. Bizim okulda A yabancı dil eğitimi ön planda. İngilizcenin yanında Rusça, Almanca, Çince ya da Fransızcadan birini seçiyor öğrenciler. Burs faaliyeti nasıl gidiyor? Yurtdışına çocuklarımızı göndermeye başladık. İlk zamanlar 1012 öğrenci gönderirken, şimdi vakıf kanalıyla 2530 öğrenci gönderiliyor. Bu sene 7080 kadar öğrenci temmuz ayında 4 haftalık İngilizce eğitim alacak. Ayrıca Moskova’ya da 14 öğrenci gönderiyoruz. Vakfın okula 1 yılda 500 bin liralık katkısı oluyor. Burslarımız sadece lisede değil, üniversitede de devam ediyor. Şu anda toplam 250 civarında burs verdiğimiz öğrenci var. Elbette firesi olur bu işin ama kalan sağlar bizim. Eski mezunlar yenilere yardımcı oluyor mu? Liseden sonra iletişim bir şekilde duruyor. Mesleğe de başlayınca lise bunun gerisinde kalıyor. Biz bunu aşmaya çalışıyoruz. Burs verdiğimiz gençlerimiz bir süre sonra bir yerlere gelecek. Aldıkları bursların geri dönüşümünü sağlayacaklardır. Umudumuz büyük. Buradan mezun bir işadamısınız. Atatürk Liselilere ayrıcalık tanır mısınız? İş başvurusu oluyor tabii. Ancak “ayrıcalık” kritik bir kelime. Ayrıcalık olmaz da onlara doğruları gösteririz. Firmamızda veya tanıdık yerlerde imkân varsa göndeririz. Öğrencilikten unutamadığınız bir anınız var mı? Ben çok uslu ve çalışkan bir öğrenciydim. Ancak matematikte pek başarılı sayılmazdım. Siyasal Bilgiler’e gitmeyi düşünüyordum. Fakat lise 2’de Nuri Kutulmuş isminde bir öğretmen geldi. Yumuşak bir hocaydı. Edebiyat kolunu değiştirip fen koluna gittim. Mühendis oldum. O öğretmen benim hayatımı değiştirdi. Erol Üçer ‘Cumhuriyetingözbebeği’ Okul için Ataürk’ün önemi nedir? Okulumuzun soyunda Atatürk var. 1919’da Anadolu’ya geçiyor. Aralığın 27’sinde Ankara’ya geliyor. Ankara’ya gelişinin 3. günüde, o zamanki bizim lisemiz Ankara Sultanisi’ni ziyaret ediyor ve diyor ki “Bu memleket için yeni bir kurtuluş hareketine gireceğiz. İnanıyorum ki vatan sizi davet ettiği zaman hepiniz bu işe katılacaksınız.” Milli Mücadele başlıyor. Atatürk Lisesi’nin bir bölümü Milli Savunma Bakanlığı’na tahsis ediliyor. Bazı öğrenci ve öğretmenler harbe katılıp şehit oluyor. Cumhuriyet ilan ediliyor ve bu lise Ankara’nın ve Cumhuriyetin gözbebeği oluyor. Çünkü Ankara’da başka lise yok. Bu okul Ata ile gelişen bir okul. Pek çok üst düzey yetkili yetiştirdi. Sağlık Bakanı Recep Akdağ da buradan mezun onunla ilgili ne düşünüyorsunuz? Olabilir tabii. Okul iyi eğitim vermiştir. İnsanların kafasının içindeki düşünceler çok farklıdır, değerlendirme yapmamız zor. Ama o da doktor olmuş, profesör olmuş, ardından bakan olmuş bir kişi. Türkiye’deki eğitim sistemini nasıl buluyorsunuz? Çocukların robot gibi olmaması için uğraş veriyoruz. Bugünkü sistem de çocukları buna itiyor. Testler testler... Türkiye nereye gidiyor? Bunu söylemek için kehanette bulunmak lazım. Bizim ülkemizde fırsatlar da var, sorunlar da var. Enerjik olana, çevreyi iyi ölçen gençlere şans vardır herhalde.