Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet Ankara 319/13 AĞUSTOS 2010 NKARA (Cumhuriyet Bürosu) Demet Erdem, 23 yaşında başarılı bir üniversite öğrencisi. Gazi Üniversitesi Resimİş Öğretmenliği bölümünde okuyan Erdem, aynı zamanda okul ikincisi. İkinci öğretim öğrencisi olan ancak dereceye girdiği için birinci öğretim öğrencileri kadar harç ödeme hakkı kazanan Erdem, okul parasını çıkarabilmek ve ev bütçesine katkı sağlamak amacıyla derslerden arta kalan zamanlarında da çalışıyor. İşte, 16 yaşından bu yana çalışan, öğrencilik ve iş yaşamını birleştiren Erdem’in sorularımıza verdiği yanıtlarla zorlu yaşam mücadelesi... Ne kadar süredir çalışıyorsunuz ? I 16 yaşımdan beri çalışıyorum. Lisedeyken yaz tatillerinde, üniversiteye hazırlanırken dershane çıkışlarında çalışıyordum. Şimdi de Çankaya’da bir barda öğlen yemeği servisi yapıyorum. Sabah 11.00’den akşam 17.00’ye kadar çalışıyorum. Yaşıtlarınız gezip eğlenirken siz çalışmak zorundasınız... I İlk başladığım zamanlarda annemle babam ayrılmaya karar verdiler. Annem çalışmıyor, ev kadını. Babam da memur emeklisi. Annem ve kardeşlerimle evden ayrıldığımızda evi geçindirmem, kardeşimi okula göndermem, aynı zamanda da dershaneye gitmem gerekiyordu. Evin bütün yükü benim üzerimdeydi. Annemle babam Demet’inörnekmücadelesi A ayrılsalardı annem sağlık karnesinden, babam nafaka vereceği için emekli maaşından olacaklardı. Bu yüzden birbirlerinden nefret ettikleri halde ayrılamadılar, yeniden aynı evde yaşamaya başladılar. Tabii olan bana oldu. Babam emekli olunca hiç çalışmadı. Kazandığım parayı olduğu gibi eve getiriyorum. Resim öğretmenliği okumaya nasıl karar verdiniz ? I Üniversiteyi sınava girdiğim üçüncü yılda kazandım. Tek hayalim Polis Akademisi’ne girmekti. Ama lisede öğretmenlerin beni yanlış yönlendirdikleri için olmadı. Lisede de çok başarılı bir öğenciydim, 5 üzerinden 4.21 ortalamam vardı. Lise son sınıfta son anda okul değiştirdim. Gittiğim okulun ortalaması 4.50’ymiş. 4.21 ortalamayla okul sonuncusu oldum. Okuldan puan gelmediği için de üniversi teye yerleşemedim. Yani okuldan puan gelmiyor, babam para vermiyordu. Dershaneye gitmem ve dershane için de para gerekiyordu. Ben yine bir kafede çalışmaya başladım. Bir gün bir müşterimiz “beni okutabileceklerini” söyledi, kartını verdi. Korktum aramadım. Sonra tekrar geldiler, “Korkma bizden. Biz Çevre Mühendisleri Odası’ndan geliyoruz, burslarımız var. Ne okumak istiyorsan söyle ona göre bir kurs ayarlayalım, istersen meslek kazandırma kursları, istersen dersane” dediler. Bunun üzerine siz ne yaptınız? I Ben “üniversiteye girmek istiyorum” dedim. Bütün arkadaşlarım çok güzel okullara yerleşti, benim puanım da sadece açık öğretime yetiyordu. Hedeflerim hep çok büyüktü. Yıl boyunca dershane sınavlarında hep derece yaptım ama yine okul puanı yüzünden yerleşemedim. Bu arada bir çelişki yaşadım. Aileme bakıp “iyi evlat” mı olmalıydım yoksa “bencil” olup hayatımı mı kurmalıydım? Ben bencil olmayı seçtim. “Bu senin hayatın Demet, kimse sana yardım etmedi, kurtar kendini” deyip, devam ettim. Sonra düşündüm ki ben resim yapmayı seviyorum. Yeteneğim de var. Resim kursuna gitmeye başladım. Sınava hazırlanırken yine çalışıyordum. Öğle aralarında gittim kursa. Sınav sonuçları açıklandı, bu sefer de yedeklerde kaldım. Hiç olmayacak bir şey oldu ve Hacettepe Üniversitesi kontenjanını arttırdı. Herkes Hacettepe’ye gitti, ben yedeklerden Gazi’ye girdim. Yani şansım hep yaver gitti. BULMACA 1 1935’te yapımı tamamlanan Ankara Sergievi’nin (Daha sonra Büyük Tiyatro binasına dönüştürüldü) tasarımını gerçekleştiren ünlü mimarımız. 2 Ankara yöresinde testiye verilen ad Bir şeyin varlığını ortadan kaldırma Parola. 3 “.................. durmadan çiçek açar içimizde” (A.H Tanpınar) Âşık, vurgun, tutkun Bir ilimiz. 4 Bartın’ın bir ilçesi Bir konuyu konuşmak ya da görüşmek için bir araya gelmiş kimseler topluluğu. 5 Bez parçalarından dokunan basit kilim Diyarbakır’ın eski adı Sahip. 6 Bolu ilinde turistik bir göl Eski dilde gözyaşı Bir şeyi yapıp yapmamaya karar verme gücü. 7 İlgi eki Ankara’nın Beypazarı ilçesinde bir yayla Rusya’daki Hakas Özerk Cumhuriyeti’nin başkenti. 8 Askeri donanımın madeni bölümlerini temizlemede kullanılan üstübeç, alkol ve sabun karışımı madde Ulucanlar yöresinde, Ankara’nın en eski mahallelerinden biri. 9 Ankara’nın Haymana ilçesinde, “Öküzini” de denilen bir mağara Doğal ve tarihsel özelleklerinden dolayı koruma altına alınan alan Boyun eğen, kendini başkasının buyruğuna bırakan. 10 Karakter Ticarette kullanılması hemen mümkün olan paraya verilen ad Dört yaşına kadar olan dişi manda. 11 Büyüme, gelişme Ege Bölgesi’nde taze sarı incire verilen ad İbrani rahiplerinin dinsel törenlerde giydikleri giysi. 12 Sivas’ın bir ilçesi “................. gerdan üstüne bir de ben gerek” (Karacaoğlan) Kat kat çakıl ve kumdan oluşmuş yer kıvrımı. 13 Bir sorunun çözümünü bulmaya yönelik felsefe yöntemi Yurdumuzda kurumuş yirmi bir Köy Enstitüsünden biri. 14 Küçük mağara Muğla ilinde ünlü bir antik kent Matem. 15 Ankara’daki “19 Mayıs Stadyumu”, “Hukuk Fakültesi”, “Tarım Bakanlığı” gibi yapıların tasarımını gerçekleştiren mimarımız Ördeğe benzer bir su kuşu. SOLDAN SAĞA Hazırlayan: Sedat Yaşayan Bulmacanın yanıtları gelecek hafta Cumhuriyet Ankara’da 1 1937’de yapımı tamamlanan Ankara Garı’nın tasarımını gerçekleştiren mimarımız Ankara’nın Sincan ilçesinde arkeolojik bir vadi. 2 Madenleri yontmada kullanılan çelik aygıt Okyanusların çok derin kesimlerine verilen ad Hoş kokulu ve baharlı meyveleri yemeklerde kullanılan otsu bir bitki. 3 Çanta ve ayakkabı yapılan sepilenmiş dana derisi Eski Mezopotamya halklarının deniz tanrıçası. 4 Mandalinaya benzer çok lezzetli bir meyve Boğa güreşi yapılan alan. 5 Aklama, temize çıkarma Kısa bacaklı bir av köpeği cinsi Satrançta bir taş. 6 Baryum elementinin simgesi Suudi Arabistan’ın plaka imi Taş ya da tuğladan yapılmış olan Yapma, etme. 7 Gebelikte kimi yemeklerden tiksinip olmayacak şeyler için aşırı istek duymak Halk dilinde ayrana verilen ad Akarsu yatağı, mecra. 8 Geçim, gecikme Başlangıçta yer alan Genellikle uzun bir nesnenin incelerek bittiği son ve sivri noktası. 9 Rus köylü topluluğuna verilen ad Danimarka’nın plaka imi “Bilinir ne ............ olduğum içlenmek zanaatında” (Cemal Süreya) Temel, esas. 10 İslam bilginlerine verilen ad Nazilerin politikasında Germen ırkından kimselere yakıştırılan ad “Semih .............” Karikatürcümüz. 11 Magnezyum elementinin simgesi Barındırma Tevfik Fikret’in İstanbul’a lanetler yağdırdığı ünlü şiiri. 12 Ankara yöresine özgü bir tür un helvası Bir bağlaç. 13 İki şeyi birbirine ekleme, birleştirme Osmanlı devletinde ülke dışına çıkarılan mallardan alınan gümrük vergisi. 14 Şamanist Türklerde dağ, ırmak, ağaç gibi doğal nesnelerde var olduğuna inanılan ruhlara verilen ad Kartal Tibet’in yönettiği ve Kemal Sunal’ın oynadığı bir film Tibet sığırı. 15 Ankara yöresinde mürdüm eriğine verilen ad Ankara’nın Haymana ilçesinde bir kaplıca. YUKARIDAN AŞAĞIYA 10