Katalog

Cumhuriyet Ankara 221/26 Eylül 2008 Karamanlılariftardabuluştu nkara Karamanlılar Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, iftar yemeği düzenledi. Dernek tarafından her Ramazan ayında geleneksel olarak verilen if A A AhlatlılarVan Gölü’ne ilgi bekliyor tar yemeği bu yıl Ankara Atlı Spor Kulübü Sosyal Tesisleri’nde gerçekleştirildi. Yemeğe, dernek yöneticileri ve üyelerinin yanı sıra birçok Karamanlı katıldı. Sıvaslılar’daniftaryemeği Sıvas Kültürel ve Sosyal Yardımlaşma Derneği’nin (ASİDEF) her yıl geleneksel olarak düzenlediği iftar yemeği, geçtiğimiz hafta Gazi Üniversitesi Sosyal Tesisi’nde gerçekleştirildi. İftar programına Çankaya Belediye Başkanı Muzaffer Eryılmaz ve BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu’nun da aralarında bulunduğu çok sayıda davetli, bürokrat, öğretim görevlisi ve yurttaş katıldı. Yemeğin ardından düzenlenen etkinlikte, ASİDEF Başkanı Doğan Ürgüp başta Sıvas Kız Yurdu ve Kültür Merkezi olmak üzere derneğin projeleri hakkında bilgi verdi. İftar yemeği, TRT Ankara Radyosu Sanatçısı Kubilay Dökmetaş’ın halk müziği konseri ile sona erdi. hlat Kültür Sanat ve Çevre Vakfı’nın resmi yayın organı Ahlat Gazetesi’nin son sayısında, Van Gölü ve çevresindeki kirliliğe dikkat çekiliyor. Göldeki kirliliğin en ileri seviyeye ulaştığının vurgulandığı gazetede soruna ilişkin kimsenin herhangi bir adım atmadığı belirtiliyor. Gazete, gölün boydan boya adım atılamayacak ölçüde çöp ve pislik içerisinde ol A duğunu dile getirerek tezek, otomobil lastiği, şişe ve poşet gibi atıklar nedeniyle gölün suyunun rengini kaybettiği tespitinde bulunuyor. Bölge yurttaşlarının kirlilik nedeniyle değil göle girmek, etrafında gezmeye bile yanaşmadığının ifade edildiği gazetede, Türkiye’nin en büyük gölü olan Van Gölü’nün durumu “içler acısı” olarak değerlendiriliyor. Yayınlanmasını istediğiniz etkinlik, görüş ve istemleri 442 30 50 numaralı telefona ya da efecanbelge@hotmail.com elektronik posta adresine iletebilirsiniz. Buhavuzugören biryetkiliyokmu? NeredeoeskiSSKbarları! ? Efe Can BELGE BAŞKENTTEKİ üniversite gençliğinin eğlence mekanlarından biri olan Kızılay’daki SSK İşhanı gün geçtikçe “müzikhol” ve “night club” adı altında “pavyonlaşıyor.” Her gece çok sayıda kavganın çıktığı ve silahların patladığı SSK İşhanı’ndan üniversite gençliğine yönelik barlar teker teker kaçıyor. Ziya Gökalp Caddesi üzerinde yer alan SSK İşhanı’nda son yıllarda yaşanan “dönüşüm”, dikkat çekiyor. Öyle ki, SSK İşhanı son üç yıla kadar eğlenmek ve hoşça vakit geçirmek isteyen üniversite gençleri ile ailelerin uğrak yeriydi. Buradaki barlarda gerçekleştirilen konserler ilgiyle takip ediliyor ve Kızılay’a bir eğlence mekanı olma özelliği kazandırıyordu. Ancak son yıllarda binada birbiri ardına açılmaya başlayan night clublar ve müzikholler, SSK İşhanı’nı adeta pavyona dönüştürdü. Böylece SSK İşhanı’nın müşteri profili de değişmeye başladı. Bina, önceleri üniversite öğrencilerini ve aileleri ağırlarken şimdilerde eğitimsiz kişilerin ve şehir magandalarının mekanı haline geldi. Bu sebeple artık SSK İşhanı’nda “olaysız” bir gece yaşanmazken silah patlamalarına ve tekme tokat kavgalara tanık olmak da olağan bir durum. Söz konusu durum SSK İşhanı’nın kalitesini ve profilini yıldan yıla düşürdü. Bu durumdan rahatsız olan barlar ve eğlence yerleri de çareyi kaçmakta buldu. Güvenpark’ta bulunan heykellerin ve havuzların kirliliği yurttaşların tepkisini çekiyor Güvenlik sorunu Başkentteki bar işletmecileri, SSK İşhanı’ndaki güvenlik zafiyetine de dikkat çekerek söz konusu durumun binada ciddi bir “başıboşluğa” yol açtığını vurguladı. Binada donanımlı ve eğitimli güvenlik elemanlarının bulunmadığını belirten işletmeciler, binanın güvenliğinin yetkili olmayan kişilerce sağlandığını söyledi. İşletmeciler, güvenlik eğitimi almamış bu kişilerin çoğu zaman yanlış yöntemler kullandığını ve diyalog kurmaktan kaçındığını ifade etti. NKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başkentin göbeği Kızılay’da bulunan Güvenpark’taki havuz pislikten kokuyor. Parkta bulunan heykellerin üzeri kuş pislikleri ile kaplıyken, parkın ortasında yer alan iki havuzdan biri de boş. Bu durum parkı görenlerin de tepkisini çekiyor. Parktaki dolu olan havuzun dibini yosun tutmuş durumda. Kirlilikten ve yosundan rengi neredeyse kahverengiye dönen havuz, etrafa da kötü koku yayıyor. Yüzen poşetlerden, gazete kağıtları ve çamurdan havuzun dibini görmek de olanaklı değil. Dolu havuzun hemen yanında yer alan, kenarları aralık metal büyük kapak da özellikle çocuklar için büyük tehlike oluşturuyor. Ayrıca yine dolu havuzun arkasında bulunan tarihi heykeller kuş pislikleriyle kaplı. Cumhuriyet dönemini simgeleyen ve “Emniyet Anıtı” olarak da bilinen “Güven Anıtı” kaderine terk edilmiş durumda. Yurttaşların Güvenpark’ın bu durumuyla ilgili değerlendirmeleri şöyle: I Hilal Vurgun (Ev hanımı): Park çok kötü görünüyor. Bu nedenle mutlu değilim. Adeta unutulmuş Güvenpark, kaderine terk edilmiş. Parkımızın A daha güzel olacağı günlerin gelmesini umuyorum. I Yiğit Ali (Öğrenci): Alıştık Güvenpark’ı böyle görmeye. Ankaralılar olarak kanıksadık. Bir dergide 1960’dan 2007’ye kadar olan Ankara fotoğraflarını görmüştüm. Ne yazık ki Güvenpark’ta güzellik adına kalan tek şey güvercinler. Benim bildiğim insanlar parklara hoşça vakit geçirmek için gelirler. Nefes almaya ve dinlenmeye gelirler ancak biz artık parktan kaçıyoruz. Ben gece saat 00.00’dan sonra yatakhaneye dönüşen, tinercilerin evi olan parkın bu görüntüden kurtulmasını istiyorum. I Hatice Geyetli (Öğrenci): İstanbul’dan geldim ben. Deniz olmayan bir şehirde havuzların olması elbette çok güzel ama kirli, dibi görünmeyen yeşil havuzlar için aynı şeyi söylemek mümkün değil. Güvenpark’ın önceki hallerini bilmiyorum ama bence daha temiz, bakımlı ve güzel olmalı. I Niyazi Türk (Emekli öğretmen): Yorulduğum için oturdum yoksa keyif almıyorum burada oturmaktan. Ankara’nın bozulan pek çok yeri gibi burası da güzelliğini yitirdi. Yapılar bozuk çevrede estetik yok. Torunumu buraya getirmem, bana bile hitap etmiyor, o ne yapsın. 6