Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Batı ve Laiklik Ahmet Rasim Sokak No:14 06550 Çankaya Tel: 442 30 50 Küresel Çağda İslam 1 Faik Bulut CUMA PARASIZ EKİ Sıcaklıklar hızla düşerken, uzmanlar sağlık konusunda dikkat edilmesi gerekenler konusunda uyarıyor Kışahazırmısınız? asım ayının son günlerini yaşıyoruz ve mevsim sonbahardan soğuk kış aylarına geçmek üzere. Yaşanan hava değişimi bireyler üzerinde birtakım etkilere neden oluyor. Uzmanlar, kış aylarının olumsuz etkilerine karşı bireyleri dikkatli olmaya çağırıyor. Ankara Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Halk Sağlığı Uzmanı Doç. Dr. Dilek Aslan, sohbardan kışa geçerken yaşanan hava değişimine vurgu yapıyor ve vücudun bağışıklık sistemini güçlendirmek ve direncini artırmak için yapılması gerekenleri sıralıyor. Doç. Dr. Dilek Aslan’ın sorularımıza verdiği yanıtlar şöyle: Sohbaharın bitimi ile yaşanan değişimi anlatır mısınız? I Sonbahar, özellikle son dönemleri kışa hazırlık dönemidir. Bu hazırlık dönemi, bireyde bedensel, ruhsal ve sosyal açılardan olmaktadır. Evlerde ısınma koşullarının gözden geçirilmesi, kışlık kıyafetlerin yazlıkların yerini alması, araçların kışlık bakımlarının yaptırılması gibi somut değişimlerin yanı sıra; bedenin yeni ortam ile uyum süreci bireylerin yaşadıkları bir dönemdir. Geçiş dönemlerindeki ani hava değişiklikleri toplumda “örselenebilir” gruplar olarak bilinen çocuklar, yaşlılar, engelliler ve gebeler için daha riskli olabilir. Bu grupların yanı sıra; kronik hastalığı olanlar, sosyoekonomik koşulları olumsuz olanlar da bu süreç açısından risk altındadırlar. Kışın insan sağlığı üzerindeki etkileri neler? I Solunum yolu enfeksiyonları bu dönemde en sık görülen sorunlar arasındadır. Özellikle beş yaş altındaki çocuklar, bağışıklık sistemini zayıflatan hastalığı olanlar ile yaşlılar daha riskli gruplardır. 65 yaş üzerindeki bireylerin her yıl grip aşısı; ve bir kez de pnomökok aşısı olması önerilmektedir. Ancak bu süreçte hekim yönlendirmesi gerekiyor. Bu dönemin önemli bir diğer sorunu da kişilerin yaşamlarını açık havadan kapalı ortamlara taşımalarına bağlı görülen sorunlardır. Özellikle kapalı ortam hava kirliliğinden korunmak gerekir. Günümüzde kapalı ortam hava kirliliğinin en öncelik K ? Alican ULUDAĞ li sorunu sigara dumanından pasif etkilenim, sağlıksız ısınma koşulları gösterilebilir. Kalabalık yaşam ortamları yine özellikle örselenebilir gruplar açısından daha risklidir. Beş yaşaltı dönemdeki çocukların kapalı ortam hava kirliliğine bağlı olarak daha çok solunum yolu enfeksiyonu geçirdikleri bilinmektedir. Bireysel ve sosyal koşullarını mevsimsel değişim gereksinimine göre ayarlayamayan bireylerde stres yaşanması olasıdır. Yaz mevsimine göre bu dönemde daha kapalı giysilerin tercih edilmesine bağlı olarak güneşten yararlanma durumu daha geriler. Vücudun D vitamini gereksinimi çoğunlukla güneş ışınları tarafından sağlanır. Günde yarım saat bu gereksinim için yeterlidir. Havaların değişimi cildi de etkiler. Özellikle soğuğa bağlı cildin neminin azalması, ciltte kuruma gibi durumlar görülebilir. Donma riskine dikkat! Peki, nelere dikkat etmeliyiz ? I Kış dönemi geçiş döneminden farklı olarak daha soğuk bir havanın yaşandığı bir dönemdir. Soğuk, gerekli önlemler alınmadığı zaman çok tehlikeli olabilir. Özellikle yeterli barınma ve korunma olanaklarına sahip olmayan gruplar donma tehlikesi ile karşılaşabilirler. Yaşlılar ve çocuklar bu noktada daha fazla risk altındadırlar. Sürekli bir maruz kalmanın yanı sıra seyahat ederken yolda kalma, korunaklı giyinmeme, kış sporları yapma gibi durumlarda da bireyler zaman zaman donma tehlikesi ile karşı karşıya kalabilirler. Vücudun özellikle kulak, burun, parmaklar gibi açıkta kalan bölgelerinde donma riski daha fazladır. Önce daha çok acı şeklinde bir his olmakla beraber süreç uzadıkça donan bölgelerde meydana gelen uyuşmaya bağlı olarak birey bunun farkına varmayabilir. Uykuya eğilim, nabız ve solunumun yavaşlaması da diğer belirtiler arasındadır... Kış hastalıklarından korunma konusunda alınacak önlemlerin bazıları çok kolay, bazıları ise sistematik yaklaşım gerektirdiği için daha zordur. Genel sağlık kuralları kapsamında kişilerin hijyen koşullarına dikkat etmesi önerilir. Özellikle el yıkamaya dikkat etmek önem taşımaktadır. Mevsim değişimine uygun giyinmek gerekir. Özellikle çocukların bu konuda daha dikkatli olması önem taşır. ‘Bağışıklık sistemini güçlendirin’ VÜCUDUN bağışıklık sistemini güçlendirmek ve direncini artırmak için yeterli ve dengeli beslenme önemlidir. Kahvaltı öğünü atlanmamalıdır. Öğünler günde üç ana üç ara öğün şeklinde düzenlenmelidir. Taze sebze ve meyve tüketilmeli. Bunun yanı sıra karbonhidrat, protein, vitamin ve mineral dengesi de günlük olarak sağlanmalıdır. Ayrıca günlük su tüketimi de 1,52 litre olmalıdır. Kapalı ortam hava kirliliğinden korunmak için kapalı ortamlarda sigara içiminin engellenmesi önerilir. Bu dönemde sık görülen solunum yolu enfeksiyonlarından korunmak için yakın temastan kaçınmak gerekir. Eşyaları ortak kullanmaktan kaçınmak en kolay alınabilecek önlemlerdir. Barınma koşullarının sağlığa uygun hale getirilmesi gerekir. ‘Yanlış ilaç kullanımı sağlığa zararlı’ İlaç kullanımda nelere dikkat edilmeli? I Bireyler kendi başına ilaç kullanmaktan kaçınmalıdırlar. Toplumda çok yanlış bir eğilim doktor tarafından verilmediği halde bireylerin birbirlerinden duyarak ya da kendi başlarına verdikleri karar sonucu ilaç kullanmalarıdır. Gereksiz ve yanlış ilaç kullanımının sağlık için çok zararlı bir davranış olduğu unutulmamalıdır. Hastalık tanısını hekim koyar; gerekirse ilaçları da hekim yazar. Bireyin buradaki sorumluluğu hekim tarafından yönlendirilen bu süreçte eğer verildiyse ilacını tanımlandığı gibi kullanmasıdır.