Katalog

Cumhuriyet Ankara 226/31 Ekim 2008 CUMOK’lar CUMOK’larbayramı bayramıkutladı kutladı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Cumhuriyet Okurları (CUMOK), Cumhuriyet’in 85. yılını coşkuyla kutladı. Ankara CUMOK’un organize ettiği “Cumhuriyet Balosu” Gazi Üniversitesi Kültür Merkezi’ndeki yapıldı. Kutlamaya, CHP Ankara Milletvekili Nesrin Baytok, eski Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kadri Yamaç, gazetemiz yazarı Işık Kansu ile eğitim, iş ve sanat dünyasından birçok ismi bir araya getirdi. Kutlamaya Kırıkkale ve Şereflikoçhisar CUMOK’lar da katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan kutlamada, Ankara CUMOK Dönem Sözcüsü Haluk Yalvaç bir konuşma yaptı. Yalvaç, konuşmasında, Cumhuriyet kazanımlarının, korunması gereken, Ata’nın her birimize bıraktığı miras olduğunu söyledi. Her gün bu mirasın, Cumhuriyet değerlerinin, kurumlarının göz göre göre yok edildiğini belirten Yalvaç, şöyle devam etti: “Karşımızda bizden daha örgütlü, daha etkin devrim karşıtı güçler var. Çalkantılı, sorunlu dönemlerde hep birlik çağrıları yapılır. Şimdiye kadar olduğu gibi birlik ve beraberlik; karşı devrimci güçlere zaman kazandırma ve yeterli koşul hazırlanması için bir siyasal söylem ya da manevra olmamalıdır. Birlik beraberlik çağrısı yapanların amacı, bizlerin de amacı, Türkiye’nin bağımsızlığı, Cumhuriyet ilkelerinin, kazanımlarının korunması olmalıdır.” Yalvaç, 85. yılında büyük önder Atatürk’ün Türkiye’sini, Cumhuriyetini, devrimlerini, ilkelerini göremediklerini dile getirerek bölücü terörün siyasi bir projenin aracı olarak kullanıldığını vurguladı. Demokratik, laik Cumhuriyeti yıkmak isteyenlerin hukuk tarafından suçlarının saptanmasına karşın iktidarda olduğuna dikkati çeken Yalvaç, “Bugünkü küresel sermayenin sarmalına takılan iktidar ‘kendine demokrat’ anlayışı ile muhalefet yapanlara şiddet uyguluyor, sindiriyor, susturuyor. Bu ortamda Cumhuriyet gazetesi de baskı altına alınmak isteniyor” dedi. NKARA (Cumhuriyet Bürosu) Divriği Kültür ve Dayanışma Vakfı tarafından Cumhuriyet Bayramı nedeniyle balo düzenlendi. 24 Ekim Cuma günü gerçekleştirilen Cumhuriyet Balosu’nda ayrıca “Okutmaya Varım” sloganı ile eğitim bursu çalışmalarına destek sağlandı. Gazi Üniversitesi Kültür Merkezi’nde Divriği Kültür Vakfı Başkanı Arif Ali Atay ve Ankara Divriği Kültür Derneği Başkanı Muharrem Ülger’in ev sahipliğinde gerçekleştirilen baloya, CHP Genel Sekreteri Önder Sav, CHP Grup Başkanvekilleri Kemal Kılıçdaroğlu ve Hakkı Süha Okay, SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın, HSYK Başkanvekili Kadir Özbek, savcı Nuh Mete Yüksel ile Gazi Üniversitesi Retörü Prof. Dr. Rıza Ayhan, başta olmak üzere birçok davetli katıldı. CHP’den Ankara Anakent Belediye Başkanlığı sürecini başlatan Murat Karayalçın, balonun yapıldığı salona davetlilerin alkışları arasında girdi. Karayalçın’ın yanı sıra CHP Grup Başkanvekili Kılıçdaroğlu’na da yoğun ilgi vardı. Gecede halk ozanı Ali Kızıltuğ’un deyişleri eşliğinde Divriği Vakfı Semah Ekibi, semah gösterisi sundu. Divriği Kültür Vakfı Başkanı Atay, gecede yaptığı konuşmada öncelikle davetlilere “hoşgeldin” diyerek, herkesi Mustafa Kemal ve silah arkadaşları ile yakın zamana kadar şehit olan A Divriğililer baloda buluştu tüm “can”lar için saygı duruşuna davet etti. Atay, Divriği Kültür Vakfı’nın kültür ve eğitim konularında faaliyet gösteren Türkiye’deki 80 vakıftan biri olduğunu anımsatarak, davetlilere üniversite okuyan öğrencilere karşılıksız öğrenim bursu konusunda katkıda bulundukları için ayrıca teşşekkür etti. Türkiye’nin ekonomik, kültürel ve siyaset alanındaki durumunu anlatan Atay, eğitim konusunda şunları kaydetti: “OECD ülkeleri içinde GSYH’de eğitime harcanan para İsrail’de yüzde 8.4 Türkiye’de 4,1. İşte hep eğitim diyoruz. Eğitime katkı olsun diye çocuklarımıza burs vermek amacıyla bunları düzenliyoruz. Ancak ülkenin durumu da gözden kaçmayacak kadar gözümüze batacak kadar gerçeklerle dolu. Bir ülke düşünebiliyor musunuz? Okul sayısı 67 bin, hastane sayısı bin 307, sağlık ocağı sayısı 6 bin 300; cami sayısı 96 bin... Diyanet İşleri’nde çalışan personel sayısı 102 bin... Diyanet İşlerin’in bütçesi 1.3 milyar dolar. Yani 8 bakanlığın bütçesinden fazla. Yani 27 üniversitenin bütçesinden fazla.” Gecede birçok isme, alanlarına yaptıkları katkılardan dolayı plaket verildi. Ödül töreninin ardından seslendirilen Onunçu Yıl Marşı’na davetliler ellerinde Türk bayraklarıyla eşlik etti. Daha birçok sanatçının türküler seslendirdiği gecede, şair Yusuf Hayaloğlu da şiir dinletisi sundu. AnkaraKareKitabevi Kapanıyorsa... ? Nusret ERTÜRK ÇANKAYA’NIN tepesindeki en büyük (270 metrekare) kitabevinin kapısına kilit vuruluyorsa, ülkemizi kaplayan karanlığın nedenini artık sormayınız. Ankara Dil ve TarihCoğrafya Fakültesi’nin, İstanbul’da Galatasaray Lisesi’nin camında “Kiralıktır” yazısı görseniz, tepkiniz ne olurdu? 16 Mart 2008 günü, boşaltılmış Kare Kitabevi’nin camında “Kiralıktır” yazısını okuyunca gözlerim karardı. Arkasından, “Olamaaz!” diye bağırmışım. Beyin, insan için ne denli gerekliyse, Kare de çevresine o görevi yapıyordu. Ankara’nın düşünce üretim merkeziydi. Her türlü kitabın bulunmasının yanında haftanın belli günlerinde büyük yazarların, bilim, düşün, sanat insanlarının gelip 250300 kişiyle söyleştiği, yüksek düzeyli düşünce alışverişinin özgürce yapıldığı özgün bir alandı. Orada, bir saat önceden yer tutmalar, kalabalığın caddeye taşması yaşanırdı. Son yılda İstanbul’da kaç tiyatro kapandı? Ankara’da Yeni Sahne yıkıldı, yerinde vahşi işhanı yükseliyor. Daha niceleri... Bir yönetimin başarılı olup olmadığını, halka hizmet edip etmediğini anlamak istiyorsanız, onun eğitim, kültür, sağlık çalışmalarına bakınız. İkinci Dünya Savaşı’nda taş taş üstünde kalmayan Almanya’da, savaş sonrası öncelik eğitim, sağlık ve kültüre verildi. Boşuna değil. On yılların kitabevleri, tiyatroları bir bir kapatılıyor. İnanılır gibi değil... Ayağa kalkıp birlikte şöyle seslenelim mi? Sanatın, bilimin, kültürün elinden tutacak, onları yaşamın bir parçası yapacak Kimse yok mu? *** Bu çığlığı Cumhuriyet gazetesi duydu, Kare Kitabevi’ne kuş uçuşu üç yüz metre yakınında, yeni binasında Cumhuriyet ateşi yakıldı. Sadece Çankaya’yı değil, tüm ülkemizi, evreni aydınlatacak bir ışık, bir aydınlanma ocağı burası. Günün her saatinde dolup dolup boşalanlar, kitaplığından C kafesine, söyleşi sergi salonundan üst birimlere ulaşıyor. Oraya gelenler pek mutlular. Cumhuriyet Ankara, dört dörtlük, çağdaş bir okul... Çağdaş toplumlar bilgi ile yönetilir. Bilginin kaynağı ise okul. 19