Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Setlerde insanca çalışabiliriz... Geçen hafta, Oyuncular Sendikası ilk davasını kazandı. Davanın sanığı oyuncu Güneş Emir, davacıysa yapım şirketi Focus Film’di. Emir sadece insani şartlarda çalışmak istiyordu. Raporuna rağmen ameliyat olduktan üç gün sonra sette olmamak mesela! Bütün çabalarına rağmen şartlar değişmeyince diziden ayrıldı ve her şey o zaman başladı... Esra Açıkgöz / Sayfa 5 “Akil Adam”lığı nedeniyle tartışılan Orhan Baba Asıl ben hemşerilerime kırgınım Karadeniz Bölgesi’ndeki “Akil Adamlar” toplantılarından rahatsızlığını gerekçe göstererek affını isteyen ve Marmara Bölgesi’ndeki toplantılara katılan Orhan Gencebay, hemşerileri Samsunluların tepkisinden mi çekindiği yönündeki yorumlara, “Asıl ben hemşerilerime kırgınım. Beni elli yıldan beri tanıyan Samsunlular nasıl hakkımda yanlış düşünürler diye asıl ben gönül koydum. Beni bilmiyorlar mı da üzüyorlar” diye tepki gösteriyor. Miyase İlknur / Sayfa 4 Hunili Ayin’in delileri Onları kalıplara sığdırmak zor, hatta bu yüzden acid punk diye bir tarz bile uydurmuşlar. Tarzları mühim değil, Softa ilk albümü Hunili Ayin’le karşımızda. Belki çok beklettiler ama inanın buna değdi. Sayfa 4 “Ay Carmela!” Kürtçe oynanıyor Sayfa 5 “Sayım” sesi duymamak Tahir Canan, 60 yıllık hayatının 32 yılını cezaevinde geçirdi. Geçen ay özgürlüğüne kavuştu. Şimdi alışmaya çalışıyor; cep telefonuna, bilgisayara, masadaki çiçeğe... “Dışarıdaki insanın sıradan gördüğü içeride ayrıcalıktır” diyor, “Torunu okula göndermek bile benim için ayrıcalık şimdi. Deniz, gökyüzü...” Türey Köse / Sayfa 3 Sizi de arayan bir beyin avcısı olabilir! Aklınızda iş aramak ya da değiştirmek yok, halinizden memnunsunuz ama birden tekinsiz bir telefonla ya da mail’le iş teklifi, davet geliyor. Gizli ve gizemli bir haberleşme bu. Hem patronun da haberi yok. Belki de tehlike çekici geliyor kim bilir ama kanınıza girildi bir kere; yeni hedefler ve heyecanlar sizi çağırıyor. Headhunting ya da beyin avcılığı yeni dünya düzeninin işe alım sistemlerinden yalnızca biri. Dünyada 70 yıl önce, Türkiye’de ise 1990’lı yıllarda doğan beyin avcılığı, iş arayışı olmayan ya da başvuruda bulunmamış bir adaya dolaylı yollardan ulaşarak kendisine iş teklifi götürmek anlamına geliyor. Söyleşi: Ali Deniz Uslu / Sayfa 2 Mourinho hâlâ özel biri mi? Real Madrid’de en az üç sene görev yapan teknik direktörler içinde en az kupa alanı o. İnanmak zor ama Jose Mourinho Real Madrid’in en kötü teknik direktörlerinden. Deniz Ülkütekin / Sayfa 8 C M Y B