Katalog

4 26 HAZ RAN 2011 / SAYI 1318 Dünya bugün işkenceyi konuşuyor DEN Z ÜLKÜTEK N karşınızdakine tamamen duygusal bir işkence de yaşatabilirsiniz. Mesela çocuğu gözlerinin önünde işkenceye maruz kalan bir anne – babayı düşünün. Demokrasilerde, özellikle son on yılda terör şüphesi görülen olaylarda birçok işkence vakası rapor ugün Dünya şkence Mağdurlarıyla Dayanışma Günü. edildi. Yine dünyanın birçok yerinde şüpheliler suçlarını itiraf Dünyanın ne kadar demokratikleştiğini söylesek, insan etmeleri için işkenceye maruz bırakılıyorlar ve tabii egemen hakları için ne kadar haykırsak da değişmeyen bir gerçek güçler için tehdit olarak görülenler de bundan nasibini alıyor. var: şkence. Bir çok ülke açık ya da gizli hapishanelerinde Dünya üzerindeki en yaygın işkence türlerinden biri insanın ayak işkence yaptırarak istediklerini elde etmeye çalışıyor. Türkiye’nin tabanına bir çubuk ya da sopayla vurulması, çünkü bu yöntem de bu konudaki sicili parlak değil. Neyse ki pek çok ülkede feci şekilde acı verici olmasına karşın geride işkenceyi olduğu gibi ülkemizde de işkence mağdurları için birileri kanıtlayacak bir iz bırakmıyor. Öte yandan çok yüksek sesli savaşmaya, onların sesini duyurmaya ve kaybolan hayatlarını malzemelerle yapılan işkence teşhis edilebiliyor. kazandırmaya çalışıyor. Yerel organizasyonlarla da çalışan bir grup olarak Türkiye’de ngiltere’de kurulan REDRESS de bu konudaki en aktif herhangi bir bağlantınız oldu mu? Türkiye’deki işkence durumu uluslararası kuruluşlardan. Her yıl hazırladığı raporlarla dünyadaki hakkında ne söyleyebilirsiniz? işkence durumunu ortaya döküyor, kendilerine başvuran ve yerel Türkiye’de çalışmalarını fazlasıyla takdir ettiğimiz Türkiye örgütler sayesinde haberdar oldukları işkence vakalarını nsan Hakları Örgütü’yle birlikte çalıştık. Türkiye’deki insan hakları uluslararası mahkemelere taşıyarak, işkenceci kişi ve devletlerin savunucuları 1999’da imzalanan ve stanbul Protokolü olarak gereken cezayı alması için uğraşıyor. Organizasyonun hukuk bilinen, işkencelerin sorgulanmasına öncülük danışmanı Kevin Laue işkence yöntemlerinin sınır eden ve mağdurların duruşmalarında doktor ve tanımadığını söylüyor. Fiziksel şiddet belki işin en avukatların yer almasını sağlayan protokolün çok gündeme gelen yüzü ama iz bırakmayan! bir imzalanmasında önemli rol oynadı. çok psikolojik işkence yöntemi de var. Libya ve Suriye’de yaşanan olaylarla ilgili Dünyadaki işkence durumunun bir özetini elinizde işkence bilgileri var mı? yapabilir misiniz? Libya’da rapor edilen işkence olaylarıyla ilgili 1984’te tam 147 ülke BM’nin işkence karşıtı soruşturmayı BM üzerine aldı. Cheriff Bassiouni kongresinde anlaşmış olsa da işkence hâlâ dünya tarafından yönetilen uluslararası bir komisyon çapında önemli bir problem. Bu kongre sonucu Birleşmiş Milletler nsan Hakları Komisyonu için bu alınan kararla işkence her şart ve durumda ay bir rapor hazırladı. Raporda işkencenin halka yasaklanıyordu, ancak alınan kararlar insan hakları karşı sistematik ve yaygın bir şekilde kullanıldığı içinde en kesin olanlardan olsa da işkence hâlâ Kevin Laue bulgularına rastlandı ki bu hem insanlığa karşı pek çok devlette çok yaygın. şkenceye karşı en işlenen suçlar, hem de savaş suçları kapsamına başarılı mücadeleyi sergileyen ülkeler aynı giriyor Ayrıca Uluslararası Suçlar Mahkemesi insanlığa karşı zamanda şkence Karşıtı Kongre’de alınan kararlara yerel cinayet ve zulüm suçları işledikleri şüphesiyle üç Libyalı lider yasalarında da yer verenler. Bu yasalardaki kilit cümle “işkence hakkında tutuklama garantisi istedi. Birleşmiş Milletler Yüksek uygulamasının ağır cezası olan bir suç” olarak adlandırılması ve Komiserliği nsan Hakları Ofisi acil bir görevlendirmeyle Suriye’de “suçu işleyenlerin bu cezalara göre yargılanması ve kurbanların yaşanan insan hakları ihlalleri ve şiddet olaylarının araştırılmasını adalete başvurularının güvence altına alınması” gerekliliği. istedi. Görevin amacı bölgedeki suçların cezasız bırakılmasını Bu hafta işkence mağdurlarının sesini duyurmak için nasıl önlemek ve bunun tüm mesuliyetini garanti altına almak. etkinlikler yaptınız? Sizi en çok dehşete düşüren işkence hikâyeleri hangileriydi? Perşembe günü Birleşik Krallık Parlamento üyelerinin Duyduğumuz her işkence hikâyesi dehşet verici. Bize evsahipliği yaptığı önemli bir etkinliğimiz oldu. Konuşmacılar başvuranlar arasında elektroşok verilenler, falakaya yatırılanlar, arasında Libya, Suriye, Bahreyn ve Mısır’dan insanlar vardı. Daha derisine erimiş plastik dökülenler, hem erkek hem kadınçok Arap Baharı ve işkence bağlantılı konular üzerine odaklanıldı. tecavüze uğrayanlar, çok defa kırbaçlananlar, dayak yiyenler, Konuşanlardan bazıları da işkence mağdurlarıydı. birkaç gün uykusuz bırakılanlar, açlığa mahkum edilenler ve çok şkence daha çok diktatörlükle yönetilen ülkelerle daha fazlası var. şkence yöntemleri sınır tanımıyor. Son olarak özdeşleştiriliyor. Ama pek çok demokratik ülke de insanlara işkence yarattığı ani acı dışında uzun dönem boyunca negatif bir çeşitli yollarla işkence uyguluyor. Bu noktada hem fiziksel hem etki bırakıyor. şkence mağdurlarının çoğu uzun süreli “postde psikolojik işkence yöntemlerinin bir tanımını yapabilir misiniz? travmatik stres sendromu”yla mücadele etmek zorunda kalıyor. şkencenin en temel tanımı, kişinin bir devlet ajanı, polis ya da Terapi ve rehabilitasyon onlara yardımcı olabilir ama işkenceci bir asker tarafından ağır fiziksel ya da duygusal acıyla insanı öldürmeden onun hayatını mahvetmenin yollarını arar ve cezalandırılması. Neredeyse her fiziksel işkence zaten geride ne yazık ki çoğunlukla sonuç da bu oluyor. G mental ve psikolojik bir tahribat bırakır ama öte yandan B CANLANDIRMA REDRESS VE ŞKENCE MAĞDURLARI KENYA: Redress’in üzerinde uğraştığı davalardan biri Suudi Arabistanlı kadının başına gelenlerle ilgili. 2007’de iş için Kenya’da bulunduğu sırada Somali kökenli bir kaçak olduğu şüphesiyle yasal statüsü gözetilmeden Somali’ye gönderildi. Burada iki ay boyunca işkence ve tecavüze maruz kaldıktan sonra yaşadıklarını herhangi birine anlatırsa öldürüleceği tehdidiyle serbest bırakıldı. Tehditlerden biri de Tanzanya sınırında bir polis memurunun kendisini erkek tutukluların bulunduğu bir hücreye kapatılacağını söylemesiydi. YUNAN STAN: Mültecileri taşıyan bir bot Girit açıklarında karaya oturduğunda içeride bulunan 163 kişiden biri de bir Türk vatandaşıydı. Cinsel yönelimi sebebiyle fark edilen bu kişiye sahil güvenlik ekipleri tarafından copla tecavüz edildi. Redress konuyu Avrupa nsan Hakları Mahkemesi’ne taşıdı. 2010 yılında dava Yunan mahkemelerince görülmeye başladı. NEPAL: Redress’in ülkede birlikte çalıştığı Savunma Forumu’ndaki bir dava Surya Prased Sharma’nın kaybolmasıyla ilgiliydi. Sharma 2002’de üniformalı ordu görevlileri tarafından evinden alınmıştı ve bir daha onu gören olmamıştı. Eşiyse Sharma’ya acımasızca işkence edildiğini ve kaçmaya çalışırken bariyerlerden düşüp öldüğünü duymuştu. Nepal’e durumun soruşturulması isteğini gönderen Birleşmiş Milletler nsan Hakları Komisyonu eşine de devlet tarafından yüklü bir tazminat ödenmesini istiyordu. Ayrıca ülke yönetimi bu tür şiddet ve kayıp olaylarının sık sık tekrarlanması sebebiyle ciddi şekilde uyarıldı. G Yeşil isyan aradeniz syandadır Platformu, yağmaya, talana karşı birlikte doğayı ve yaşamı savunma için 2. Karadeniz Yaşam Yolculuğu’nu başlatıyor. Platform tarafından yapılan açıklamada, “Yaşam düşmanı kapitalist elitlerce suyun, ormanların, doğanın, yaşamın her alanının talan edilerek ticarileştirilmesine, Doğa katili HES’lere, nükleere, termik santrallara, zehir saçan endustriyalizm ve madencilik faaliyetlerine, ormansızlaştırma ve insansızlaştırmaya, Çay ve fındıktaki sömürüye, küçük çiftçi tarımının ve köylülüğün tasfiye edilmesine, Doğaya ve yaşama yapılan saldırılara, yağmarant proje ve yasalarına karşı, nadına Yaşam, nadına syan, nadına Özgürlük! diyenler olarak 9 Temmuz 2011 Cumartesi günü, HOPA’dan başlayarak yaklaşık 2 hafta sürecek 2. Karadeniz Yaşam Yolculuğu’nda, doğaya ve yaşama sahip çıkan tüm dostlarla görüşmek dileğiyle” denildi. G K C MY B C MY B