Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
10 17 MAYIS 2009 / SAYI 1208 Geceleri ışıktan uzak durun Uyku düzenleyici melatonin hormonunun etkin bir şekilde salgılanması, doğal uyku saatlerinde ve karanlıkta uyumakla mümkün oluyor. Uzmanlara göre kanserden koruyucu niteliği olan melatoninin sayısız yararı var... GAMZE ERBİL “Anneler, babalar!!! Çocuklarınızı karanlık ortamda yatırın. Kansere karşı koruyucu etkisi olan melatonin hormonu, beyinde karanlık uyku ortamında salgılanabilir... Unutmayın körlerde kanser olma oranı yoka yakındır.” Alıntı son haftalarda internette yayılan bir mektuptan. İnternette yayılan her mektubu ciddiye almak gerekmiyor, ama bunu yollayan güvendiğiniz bir doktor arkadaşınız olunca iş değişiyor. Konunun uzmanını bulmak ve soruları ona yöneltmek gerekiyor. Melatonin üzerine Alman Hastanesi’nden biyokimya uzmanı Dr. Süreyya Şahinoğlu sorularımızı yanıtladı. Bize melatonin ile ilgili genel olarak neler söyleyebilirsiniz? Son yıllarda hakkında daha fazla konuşulan ama fazla popülerleşmemiş bir hormon “melatonin”. 1950’lerin ikinci yarısında bulunmuş, beyindeki pineal bezden salgılanarak vücuda yayılıyor. Ayrıca midebağırsak sisteminde salgılanıp orada da etkili oluyor. En önemli özelliği vücudun biyolojik saatini ve ritmini ayarlaması. Yapılan araştırmalarda bulunan özellikleri konunun uzmanlarını dahi şaşırtmaya devam ediyor. Melatoninin kanser tedavisinden yaşlanmaya karşı ilaçlara bir dizi alanda mucizevi etkileri gözlenmiş. Antiaging ilaçlarda kısıtlı kullanımına karşın, kanser tedavisinde henüz bir kitlesel tedavi yöntemi haline gelmemiş. Ancak konuyla ilgili çalışmaların çokluğu, bu konuda da çok çalışanlarında meme kanseri çok yüksek oranda ve bu kişilerin kanında melatonin düzeyi çok düşük saptanmış. Ek olarak tansiyonu düşürdüğü, midebağırsak sisteminde ve kemikler üzerinde koruyucu etkisi olduğu, osteoporoz’u durdurduğu, bağışıklık sistemi üzerinde uyarıcı etkisi olduğu ve uykuyu sağlayıcı özellikleri bilimsel olarak saptanmış. Uyku bozuklukları, mevsimsel afektif bozukluklar, bipolar afektif bozukluklar ve major Çocuklarda melatonin kanda çok yüksek ve bu ergenliğe doğru ve sonrasında giderek düşüyor. Melatoninin ergenlik başlangıcında da önemli bir rolü var. Yaşlanma süreçleriyle yakından ilişkili. Nitekim Çin ilaçlarının bir çoğunda, özellikle yaşlanmayı geciktirici ilaçlarda kullanılıyor, doğu tıbbı bunu çoktan kullanmaya başlamış. Melatonin bir kaynaktan alınıp takviye yapılabiliyor mu? Evet, bunun için kimi ilaçlar var. Ancak en iyisi doğal yollarla almak diye düşünülüyor. Öncelikle sağlıklı bir uyku düzeni ile melatonin salgınızı arttırabilirsiniz. Ve ek olarak kimi gıdaları tüketerek... Melatonin bizim zaten sık tükettiğimiz ceviz, siyah çay, domates gibi gıdalardan alınabiliyor. Bunun yanı sıra, yer fıstığında var; rezenede, anasonda, kuşkonmazda, brüksel lahanasında da çok miktarda melatonin bulunuyor. Öncelikle sağlıklı bir uyku düzeni, dediniz. Işık konusunda ne diyeceksiniz? Mutlak karanlıkta mı uyumalı? Yapay karanlık anlamlı olur mu? Bu konuda farklı görüşler var. Ama tamamen karanlıkta uyunmasını tavsiye edebiliriz. Uykunun uzun olması da önemli. Ama asıl kritik faktör ışık. Yapay karanlık konusuna gelince, vücudumuzun gecegündüz ritmini bozmamak gerekiyor. Zaten melatonin bu düzeni sağlıyor. Melatonin ışığa karşı duyarlı dedik, ışık uyarısı melatonin salgılanımını durduruyor. Örneğin körlerde bu uyarı yok ve melatoninleri düşmüyor. Öte yandan kanserin körlerde daha az görüldüğünü de biliyoruz. Gece çalışan kimi meslek gruplarında kanser oranlarının fazla olması da aynı durumla ilgili. Şundan bahsetmek istiyorum. Dünya Sağlık Örgütü, 1986 yılında şunu saptamış: Dünyadaki kanserlerin yarısı, dünya nüfusunun beşte birlik bölümünde görülüyor. Burası da endüstrileşmiş, yani çok fazla ışığa maruz kalan bölgeler. G MURAT SAYIN muratsayin2005@gmail.com BİRİLERİ / RİFAT MUTLU Süreyya Şahinoğlu. Fotoğraf: Vedat Arık kısa sürede gelişmeler olacağını işaret ediyor. Şaşırtıcı özellikleri biraz açabilir miyiz? En önemlisi, 1993 yılında bulunmuş olan antioksidan özelliği. Ayrıca yağda eriyebilme özelliği vücudun tüm hücrelerine kolayca yayılmasını sağlar. Bu da antioksidan niteliğini güçlendiriyor. Farelerde yapılan deneyler sonucu meme kanseri ve bir tip karaciğer kanserinde melatoninin kanser durdurucu etkisi saptanmış. Yapılan araştırmalara göre gece vardiyası depresyonlarda kullanılıyor. Serbest radikallere bağlı sinir hasarının görüldüğü kimi sinir sistemi hastalıklarında (Alzheimer hastalığı, ALS gibi) melatonin seviyesinin düşük olduğu bulunmuş. Vücudumuz nasıl melatonin üretiyor? Bu hormon akşam saat 21.00’den itibaren, gece boyunca karanlıkta salgılanıyor. Saat 24.00’den sonra ve özellikle 0204 arası maksimum seviyeye ulaşıyor. Melatonin seviyesi düştüğünde de uyanıyoruz. Salgılanması gözün algıladığı ışık ile ilgili. (rifatmutlu@gmail.com) DEKORASYON Yeni “ev”lenenlere öneriler DENİZ YAVAŞOĞULLARI Y azın gelmesiyle birlikte, düğünler de artıyor. Dolayısıyla, şu günlerde büyük bir heyecanla evler kiralanıyor, satın alınıyor ve içleri döşeniyor. Kimileri içinse bomboş bir evi döşemek, öncesinde düşlediği kadar rahat ve zevkli olmuyor. Aksine, ince eleyip sık dokumak gerektiği için sıkıcı ve sinir bozucu bir süreç halini alabiliyor. Mobilyaların sağlamlığından tutun, kullanışlılığına, modaya uygun olup olmayışına, rengine, şekline, birbirleriyle uyumuna ve fiyatlarına kadar üzerinde durulması gereken pek çok nokta çiftlerin kafasını kurcalıyor... İkea, geçtiğimiz yıl bahar aylarında evlenen ve evini değiştirenler için “el kitabı” hazırlamıştı. Bu el kitabında ev döşeyenlerin dikkat etmesi gereken noktalar şöyle sıralanıyordu: Alışverişe çıkmadan önce evi bölümlere ayırarak, her oda için ayrı ayrı ihtiyaç listeleri oluşturulmalı. Yatak odasında; rahat bir yatağın dışında akıllı gardrop ve eşya saklama üniteleri gibi akıllı çözümlerden faydalanılarak, modası çabuk geçmeyeceğinden dolayı düz ve açık renk tonlar tercih edilmeli. Oturma odası için, rahat ayrıca çıkartılabilir ve yıkanabilir kılıflı koltuklar seçilmeli. Mutfakta, dolaplarda sadeliğin yanı sıra aydınlık ve geniş bir görüntü sağlayacağı için beyaz renk, açılıp kapanır bir yemek masası veya iç içe geçen türden sandalyeler tercih edilmeli. Tuvalette ise, ayrı ayrı banyo mobilyalarının, küçük aksesuvarlar eklemekten çok daha fazlasını yapmaya imkân vereceği göz önünde bulundurulmalı ve bütün büyük banyo elemanlarından kaçınılmalı. Tabii tüm bunların dışında bir de fiyat meselesi var. Herkes ev döşemesini ekonomik bir şekilde halletmek istiyor, bir yandan da eşyalarının uzun yıllar dayanmasını istiyor. Durum böyle olunca, en mantıklısı İkea gibi pek çok seçenek ve ürün sunan mağazaların yanı sıra, indirim veya taksit kampanyalarına giden iyi markaların koleksiyonlarını gözden geçirmek. Mümkünse de takım halinde satın almak. Şu an, kampanya yürüten firmalardan biri de Koleksiyon Mobilya... Markanın “Koleksiyon’la Ev’lenin” projesiyle birlikte, yeni ev kuranlar tüm kredi kartlarına 1250 TLX12 ay ödeyerek evlerini toplam 15 bin TL’ye döşeyebiliyor. Belirtilen fiyat Ainos, Chagall ve Botero olarak tanımlanan MEKÂN Saloon’da öğle yemeği... az aylarında bahçe ve cadde keyfi Saloon’un muhteşem lezzetleriyle buluşuyor. Öğle arasına eşsiz bir lezzet deneyimi sığdırmak isteyenler için Saloon hazırladığı alternatifli set mönüsüyle gün ortasına tat katıyor. Ağırlıklı olarak İtalyan C M Y B C MY B Y lezzetlerinden oluşan mönüsünde yer alan kendi üretimi taze makarnalar, tatlılar, ekmekler ve İtalya’dan özel olarak getirilen odun fırınında hazırlanan pizzalar, Saloon’un kendi mutfağına özgü bir teknikle servis ediliyor. Saloon, gün ortasında eşsiz bir lezzet deneyimi yaşamak isteyenler için haftanın her günü 11.3015.00 saatleri arasında konuklarına birbirinden lezzetli alternatiflerden oluşan öğle yemeği paketi sunuyor. Dört seçenekli başlangıç mönüsünden seçeceğiniz tatlarla başlayan yemek, ana yemeklerden oluşan seçeneklerle devam ediyor. Fiyatı ise 15 lira. G her bir set için geçerli. Setlerde rakı, çay ve su bardakları, şarap kadehleri, çarşaf, yastık, nevresim takımları ve şilte gibi tamamlayıcılar da yer alıyor. Ainos setinde; Porto yemek takımı, Ainos ikili ve üçlü kanepe, Porto sehpa ve Pati TV ünitesi ile Sidera yatak takımı, Chagall setinde; Behram yemek takımı, Chagall ikili ve üçlü kanepe, Belalan sehpa, Meridian TV ünitesi, Belince yatak takımı, Botero setinde ise; Porto yemek takımı, Botero ikili ve üçlü kanepe, İrakere sehpa, İrakere TV ünitesi Sidera yatak takımı yer alıyor. Koleksiyon Mobilya’nın tasarımcısı Faruk Malhan’ın da dekorasyon önerileri var. Malhan, yeni evini döşeyenlerin seçimlerini uzun ömürlü malzemelerden yana kullanmaları gerektiğini hatırlatıyor; “evlerimizin yerleşimi, mobilyaları, perdeleri, aydınlatmaları, yatakları, yastıkları, örtüleri ve çarşaflarına kadar hepsi bir bütün oluşturmalı. Uzun ömürlü ve kaliteli malzemeleri, dengeli, mutlu renkleri, ahengi seçebilmeliyiz” diyor. Zevkleri; müzik, edebiyat, sinema, resim vb. ilgileri olan insanların, bu ilgilerini ev dekorasyonuna yansıttıkları takdirde çok güzel ev ortamları yaratacaklarını düşünüyor. Malhan’a göre evlerimiz yaşam tarzımızı, yaşam hikâyemizi yansıtmalı... G