Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
8 “Kutsal Yunus” isimli kitabın yazarı Ilgaz Tokay henüz 13 yaşında... 15 MART 2009 / SAYI 1199 Mağara Adamı / TAYYAR ÖZKAN (www.tayyarozkan.com) Anne ve kızın yazarlık hikâyesi NAİL DURAN G üzide Tokay ve kızı Ilgaz Tokay’ın hikâyesi, bir anne kızın yazarlık hikâyesi olarak da adlandırılabilir. Ilgaz Tokay henüz 13 yaşında ama ilk kitabı “Kutsal Yunus” geçenlerde piyasaya çıktı. Birlikte gittikleri yurtdışı seyahati sırasında annesinden habersiz yazdığı “Kutsal Yunus” bir çocuk kitabı. Yazdıktan sonra yüksek sesle okuyarak annesiyle paylaşmış. Kendisi de çok küçük yaşlarda yazmaya başlayan Güzide Tokay, kızının duygularını çok net ve detaylı anlatabilmesine ve hayal gücünün zenginliğine fazlasıyla şaşırmış. Üstelik de annesi kızını hiçbir zaman yazmaya yönlendirmemiş. Fidenti Yayınları’ndan çıkan kitap, diğerlerinden biraz farklı olan bir yunusun hikâyesini anlatıyor. Diğer yunus yavruları, Ilgaz’ın yunusunu kıskanırlar ve aralarına almazlar. O da annesiyle babasını aramak için yola çıkar... Elbette hikâye bundan ibaret değil. Gidebileceği yeri yalnızca Ilgaz’ın hayal gücü biliyor. Bir çocuk kitabından ne beklediğiniz önemli değil. Annesi için de bu böyle. Bakın Güzide Tokay kızıyla arasındaki paylaşımın Ilgaz’ın yazarlığına etkisini sorduğumuzda ne cevap veriyor: “Ilgaz’ın kitabı tamamen yunuslar ve deniz hayvanları ile ilgili bir çocuk kitabı. Benim kitaplarım ise felsefi tasavvuf ve pozitif enerji içerikli. Dolayısıyla Ilgaz’a bir katkım olamadı. Çocuk kitabı konusunda bir deneyimim yoktu. Ilgaz’ın sayesinde ben de, ‘Sevginin Hayvan Dostları’ adlı bir çocuk kitabı yazma deneyiminde bulundum.” Gerçekten de paylaşımın nasıl ve ne şekilde olabileceği hiçbir zaman önceden kestirilemiyor. Her şey iyi güzel de, bir yayınevi 13 yaşında bir kızın kitabını basmaya nasıl ikna oluyor? İşte orada da bir annenin fedakârlığı devreye giriyor. Nasıl mı? Güzide Tokay kızının kitabının basılması için kendisininkini ertelemiş. Aslında olaylar beklenenden de hızlı gelişmiş... Şimdi Ilgaz Tokay, henüz 13 yaşında kitabı basılan bir yazar adayı. Güzide Tokay kızı için şu cümleyi kuruyor: “Kendimden daha güçlü bir yazarla ana kız olmak mutluluk verici.” G Ankara’nın kentsel dönüşümüne bak DENİZ ÜLKÜTEKİN nkara’daki seçim savaşları son günlerde medyada da yankı buluyor. Olayların baş aktörü de Melih Gökçek. Sırf rakipleriyle değil, kendi partisiyle yaşadığı çekişmelerle de gündeme gelen Gökçek, Ankara’nın tarihi mekânlarından Ulus için hazırlattığı kentsel dönüşüm projesinde yargı engeline takıldı. Konuyu yargıya taşıyan ve iptal kararının çıkmasında önemli rol oynayan ise meslek odalarının ortak mücadelesiydi. 29 Mart’ta CHP’nin Çankaya Belediye Başkan Adayı olarak yarışacak eski TMMOB başkanı şehir plancısı Bülent Tanık, Ankara’da Gökçek’in “keyfi” uygulamalarına artık bir son verilmesi gerektiğini söylüyor. Ankara’daki kentsel dönüşüm projelerinde sizin karşı çıktığınız noktalar neler? Ankara, kentsel dönüşüm projeleriyle, hızlı bir atağın hedefinde. 50 yıldır oluşmalarına göz yumulan yoksul mahallelerin iyileştirilmesi adı altında kentsel dönüşüm uygulamaları yapılıyor. Bu alanlardaki yapıların el değiştirerek yenilenmesi sırasında, burada yaşayan nüfus, kent çeperlerine göç ettiriliyor. Oluşan rant ise yapım sürecinde devreye giren uluslararası finans çevreleri ile iç içe geçmiş isimlere, satın alma yolu ile mülk sahibi olan kesimlere aktarılıyor. Hem bir kent plancısı hem de bir Ankaralı olarak mevcut yönetimin kent planlamasına bakışınız Bülent Tanık. nasıl? Ankara Büyükşehir Belediyesi yönetimi 15 yıldır kenti sadece alınıp satılan bir mal olarak gördü. Anlayış bu olunca şehir planlaması, kentlerde yaşayan tüm insanlar için sağlıklı bir yerleşim oluşturmak için değil, toprağı olan güçlü kesimlerin bireysel yararını çoğaltmak, kentleri ve ülkeyi pazarlamayı kolaylaştırmak için kullanıldı. Ankara’nın planlanmasında ve gelişiminde kamu yararı ve şehircilik ilkeleri değil, satış değeri belirleyici hale geldi. Yargı’nın Ulus projesini iptal etmesi, yerel yönetimlerin keyfi uygulamalarına karşı bir emsal oluşturabilecek nitelikte mi? Gökçek, Ulus için çok kısa bir süre içinde bölgenin yapısına tümüyle aykırı, Cumhuriyet dönemi mimarlık örneklerinin önemli bölümünü yıkmayı hedefleyen bir plan hazırlattı. Ancak TMMOB’ye bağlı meslek odaları tarafından yapılan girişimler sonucu hemen hepsi iptal edildi. Gökçek yönetimi buna karşı da bir kurnazlık geliştirerek isimde ya da notlarında ufak değişiklikler yaparak yeniden bu planları onayladı ve mücadele CHP’nin Çankaya belediye başkan adayı Bülent Tanık, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin 15 yıldır kenti sadece alınıp satılan bir mal olarak gördüğünü söylüyor. Kızılay Meydanı Ankara’nın kalbi... A Kentsel dönüşüm uygulamalarının nasıl bir ekonomik, sosyal ve fiziki çerçeve içinde gerçekleşmesi gerektiğini düşünüyorsunuz? Sağlıklı ve yaşanılabilir kentsel alanlar üretimi açısından oldukça sorunlu bir kentleşme tarihine sahip ülkemiz için, “dönüşüm” ya da “yenileme” yoluyla kentsel mekânın yeniden düzenlenmesi önemli bir ihtiyaç. Bu ihtiyacın çözümüne yönelik geliştirilecek uygulamalar, Meslek odaları Ankara’daki çarpık kentleşmeyi eleştiriyor. sosyal, ekonomik, kültürel ve fiziksel yönleriyle bütünsel olarak ele alınmalı. Bugünkü uygulamadaki süreci yeniden başladı. Belediye, bu kentin rantın nasıl arttırılabileceği ve değerlerini, hafızasını, kimliğini savunan kişi paylaşılabileceğine yönelik projeler değil; ve kurumların ne kadar inatçı olabileceğini bölgenin sosyolojik, kültürel değerlerini ve göremedi. Eğer siz kent halkı için çok önemli orada oturan kiracıları da aynı proje içerisinde bir yerde keyfice iş yapıyorsanız, karşınızda ve yerinde koruyan; sosyal, kültürel, duyarlı kişi ve kurumları bulursunuz. Bunun ekonomik modeli olan kentsel dönüşüm unutulmaması gerek. Ankaralı, despotluğa projeleri yaratılmalı. G geçit vermeyecek. Foklar için bir umut... DENİZ YAVAŞOĞULLARI A B Parlemento komitesi fok ürünlerinin ithalatını yasakladı. Bu tasarının nisanda tüm üye ülkeler tarafından kabul edilmesi için dünyanın dört bir yanında yürüyüş ve protestolar düzenlenecek. Ancak tüm bu gelişmelere rağmen Kanada’da fok avı devam ediyor... AB Parlemento komitesi fok ürünlerinin ithalatını 3 Mart’ta alınan bir kararla yasakladı. Oya sunulan tasarı 27’ye 7 ile kabul edildi. Bu tasarının nisan ayında tüm üye ülkeler tarafından kabul edilmesi için dünyanın dört bir yanında yürüyüş ve protestolar düzenlenecek. Geçen kasımda, Kanada hükümeti, yönetmeliklerine yeni kanunlar eklemiş, avlanırken “hakapik” (bir yaşından büyük fokları öldürmek için kullanılan çivili sopa) kullanımını yasaklamıştı. Bu, AB’nin ithalat yasağını engellemek için atılan bir adımdı, ama işe yaramadı. AB parlementosunun son kararı, maalesef hayvan aktivistlerinin yıllar süren çabalarının karşılığını vermeye yetmiyor. Ancak, Avrupa vatandaşlarının büyük çoğunluğunun da bu tasarıyı desteklediğini göz önüne alarak, gelişmenin avın sonunu getireceğine dair bir umut ışığı yarattığını söyleyebiliriz. Ne de olsa moda sektörünün kalbi Avrupa’da atıyor. Rusya vb. ülkelerinse avı sürdürmeyi teşvik edecek kadar pazar Her bahar, devletin koyduğu kotaya bağlı olarak 270 bin ile 335 bin arasında fok vahşice katlediliyor. değeri taşımadığı düşünülüyor. Diğer yandan hayvan hakları aktivistlerinin çalışmaları da devam ediyor. Animal Rights Action Network (ARAN) kurucusu John Carmody, 2009 kıyımının görüntülerini, beraber çalıştıkları uluslararası bir kampanya grubundan alıp yayına sokacaklarını, ayrıca yoğun ilgi toplayacak bir gösteri hazırlığında olduklarını açıkladı. PETA da aynı şekilde yankı uyandıracak bir eylem yapacaklarını duyurdu. Fok avını durdurmak için hepimizin yapabileceği bir şeyler var. Buna diğer insanları bilinçlendirerek başlayabiliriz. Myspace, Facebook ve diğer sosyal ağ sitelerinde, av karşıtı kampanya bilgilerinin ve gizlice çekilmiş videoların elden ele dolaşımını sağlamak bunun için çok uygun bir yöntem. Bir diğeri ise, gazete ve dergilere epostalar göndermek. Hayvan koruma dernekleri ve iletişime geçmek ise gerçekleşen imza kampanyalarından haberdar olup, onları yaymak açısından çok yararlı olabilir. G C M Y B C MY B