Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Sanal tarlada 52 milyon çiftçi var Facebook’un sanal tarlası Farmville’in oyuncuları çığ gibi büyüyor. Kimi sebze ve meyve yetiştiriyor, kimi hayvan. Sanal da olsa bir çiftlikte yaşamak bağımlılık yaratıyor. Farmville’in kullanıcılarının 52 milyona ulaşması da bunun en büyük kanıtı. SİNEM DÖNMEZ Sayfa 12 MARIA MANOLESCU GAZETECİ KENDİNİ HABER YAPARSA... Şiddet arzusu aşk eksikliği demek Romanya’nın en genç oyun yazarı Maria Manolescu ödüllü “SadoMazo Blues Bar” oyununda Romanya’da, rejim değişikliği sonrasındaki sosyal kırılmayı, yeniden düzenlenen gerçekliği sorguluyor. “Yırtmanın” peşinden giden gençlerin hikâyelerini gündelik hayattaki şiddet ve şiirselliği kullanarak anlatıyor. Sayfa 5 Yaşa, yaşadığını yaz, işte yeni gazetecilik Gazeteciler artık haber yapmakla yetinmiyor. Kendileri de haber konusu; ilişkileriyle, katıldıkları davetlerle, kavgalarıyla, yedikleriyle, içtikleriyle gündemdeler. “Şöhret” gazetecilerin sayısı giderek artıyor. Kimi bunu “yeni gazetecilik” diye niteliyor, kimi içsel bir yöntem. Gelinen süreci Galatasaray Üniversitesi İletişim Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Yasemin İnceoğlu değerlendiriyor. Türkiye’nin en çok konuşulan gazetecilerinden Ayşe Arman ise, yaptığı gazeteciliği anlatıyor... ESRA AÇIKGÖZ Sayfa 4 Türkiye’deki en gerçek karakterlerden biriyim! Acun Ilıcalı’yı tanımayan yok. Özellikle izlemesiniz de kanal değiştirirken ona yakalanmak kaçınılmaz. Her dokunduğunu popüler yapıp en çok izlenen arasına sokan Ilıcalı televizyondaki altın çağını yaşıyor. Geldiği yeri hayal etmediğini, çok fazla kazandığını inkâr etmiyor. Başarısının sırrını şans kadar Türkiye’deki “gerçek” karakterlerden biri olmasıyla açıklıyor. ALİ DENİZ USLU Futbolun hırçın kralı sinemada Kavga, dışlanma, emeklilik, geri dönüş, kahramanlık; Eric Cantona’nın henüz 31 yaşında bitirdiği iniş ve çıkışlarla dolu futbol kariyerinin satır başları. Old Trafford’un kralı artık yeşil sahalardan uzakta; Ken Loach’ın yönettiği “Hayata Çalım At”la Film Ekimi Festivali’nde izleyicinin karşısına çıkıyor. DENİZ ÜLKÜTEKİN Sayfa 6 A cun Ilıcalı haftanın altı günü ekranlara ambargo koyan bir program yapımcısı, sunucusu. Şirketinin adıyla anmak gerekirse; “Acun Medya.” Bu tanım onu bir fenomen yapıyor. 15 yıldır televizyon sektöründe çalışan ve son yıllarda sisteme kazık çakan Ilıcalı, “Acun Firarda” ile başladığı yolculuğunda şimdi en üst noktada. Gerçi geldiği yeri hayal etmediğini o da inkâr etmiyor. Belki şans, kader ya da mucize. Kendi deyişiyle sınıfının en başarısız öğrencisi şimdi televizyonun mucize çocuğu. Ona göre alametifarikası “gerçek” olması. Polemiklerden az biraz uzak. Ama içine girerse en ateşlilerinden biri olacak gibi. Şimdi zirvede ama tahtının sallanmasından endişe etmiyor. Çünkü ne parayla ne de şöhretle besleniyor. O yüzden zamanı gelince çekilmekten korkmuyor. Size ulaşmak için “Acun Medya” uzantılı bir adrese elektronik posta attığımda şaşırdım. Acun Medya’ya da takıldım sanırım. İddialı ama gerçek geldi. Bu noktaya gelebileceğinizi öngörmüş müydünüz? Bu noktaya gelebilmeyi hayal etmiyordum. Şu an burada olmam bir mucize. Böyle ideallerim de hiç olmadı. Olaylar beni yukarı taşıdı. Yani “hayallerim gerçek oldu” diyemem, yalnızca “hayal edemeyeceğim bir yerdeyim” diyebilirim. Zaten ben hep Fotoğraf: VEDAT ARIK enlerleydim. Sınıfın en kötü öğrencisiydim ama şimdi televizyonun en başarılısıyım. Şans hazır olandan yana da olsa bu kadarı fazla gibi. Evet, çok şanslıydım. Emek de verdim. Mesela “Var mısın Yok musun?”da bir kırılma yaşadık. Program sekizinci bölümdeyken reytingler çok kötüydü. Kaldırma toplantısı yaptık ve her şey dilimin ucundaydı. Devam etmemizin doğru olacağını düşündüm. Çünkü yarışmanın anlaşılması için zaman gerekliydi. İşte bu doğru karar bizi buraya getirdi. Ben hâlâ anlamıyorum ve izlemiyorum programınızı. Bana, “programı seyretmedim” diyorsun ya bu çok önemli bir şey benim için. Sen “Yaprak Dökümü”nü de izlemezsin. Haber kanallarını belki de arada müzik kanallarını izlersin gibi geliyor. Zaten onca kanal arasından insanları çekip, yarışmanın işleyişini, kurallarını öğretmek ve seyirciyi tutmak hiç kolay olmadı. Alametifarikanız neydi? Ben Türkiye’deki en gerçek karakterlerden biriyim. Burada, stüdyoda ve sokakta aynıyım. Televizyon için fazla gerçeğim. Medya ve seyirci arasında ısı taşıyan bir ara kablo gibiyim. Devamı 7. sayfada Dünya büyük bir memleket Anjelika Akbar, “İçimdeki Türkiyem” projesi ile yaşadığı, hissettiği Türkiye’yi anlatıyor. Bu topraklarda, şaşırdığı, güldüğü, protesto ettiği, hayranlık duyduğu her şeyi kendini buralı hissederek notalara döküyor. Çünkü onun için müziğin de bir derdi olmalı. Sayfa 8 PAZAR YAZILARI 2. sayfada Ataol Behramoğlu’nun Pazar Söyleşileri 5. sayfada TARİHTE BU HAFTA 5. sayfada Windows 7’nin yedi günahı 9. sayfada C M Y B C MY B