22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Masallara hâlâ inanıyorum... Pınar Selek, 2009 PEN Duygu Asena Ödülü’nün sahibi oldu. Bunda “Sürüne Sürüne Erkek Olmak” kitabının başarısı kadar, kadın hakları ve barış için verdiği mücadelenin de etkisi var. Şiddetin, haksızlıkların arasında hayata tutunmayı masallarla başarıyor Selek, başka bir dünyanın mümkün olduğuna inanıyor. ESRA AÇIKGÖZ Sayfa 3 YUSUF KAYI Fatih Terim milli takımdaki görevinden istifa etti. Vedası bile olaylı oldu, çok tartışıldı. Türkiye’nin en başarılı futbol adamlarından, aynı zamanda en çok kazananlarından ve belki de en antipatik bulunanlarından... Konuşmalarını yakışıksız bulanlar, taktiklerini, oyuncu seçimlerini beğenmeyenler çok. Mahlaslarla yardım kampanyalarına katıldığını, futbolcularına zor günlerde nasıl sahip çıktığını bilenler de. Kısacası, sevin ya da sevmeyin Fatih Terim, Türkiye’nin en önemli figürlerinden biri. DENİZ ÜLKÜTEKİN Duyarlılık modayla buluştu Yusuf Kayı moda dünyasında yeni duyulmaya başlayan genç bir tasarımcı. Çocukluğundan beri taşıdığı sosyal duyarlılığını tasarımlarına yansıtıyor. Son defilesinde küresel ısınma tehlikesine dikkat çekmek için atık maddelerden oluşan bir koleksiyon hazırlamıştı. Şimdilerde ocak ayındaki “Ölü Gelin” defilesi için küçük yaşta evlendirilen kızların sorunlarına dikkat çekmeye hazırlanıyor. Sayfa 6 Gerçek bir fenomen S piker haberleri okuyor, iç karartıcı haberler. Sonra birden haberi bırakıyor. Konuyu başka bir yere getiriyor, fazlasıyla sinirli, “Fatih Terim istifa etmiş, çok da tın. İstifa etsin, gitsin. Zaten ayda 300500 milyar maaş alıyordu. Ona üzülelim ama gerçekleri de unutmayalım.” Gerçek! Milletçe futbola verdiğimiz önemin gerçeküstülüğü üzerine tartışabiliriz ama Fatih Terim, neredeyse 40 yıldır gazetelerin spor sayfalarından düşmeyen bir gerçek. Uğursuz, Samantha, İmparator, Sinyor; bu gerçeğin karşımızda durduğu yıllar boyunca layık görüldüğü lakaplardan en çarpıcı olanları. Kötü günlerinde Terim’in karşısına çıkarılan istatistik 12 yıl boyunca formasını giydiği Galatasaray’ın hiç şampiyonluk kazanamamasıdır. Bu yüzden Terim’e uğursuz yakıştırması yapılır. Adana’dan, futbola başladığı Adana Demirspor’dan koparak, 1974’te Galatasaray’a gelir. O yıllarda İstanbul’a göç eden on binlerden farklıdır elbette bu yolculuk, ama bir bağlantı da vardır. 1970’den başlayarak ardı ardına üç yıl şampiyon olan Galatasaray kente yeni göçenlerin de kalplerine yerleşir. İstanbul’un yeni varoşları taşı toprağı altın İstanbul hayallerini gecekondularının duvarlarına astıkları Gökmen, Yasin, Metin posterleriyle özdeşleştirenlerle doludur ve onların arasında artık Adanalı delikanlı da vardır. Terim takıma katıldığında artık yıldızlar başarılara doymuş, yaprak dökümü başlamıştır. Yasin Amerika’ya, efsane kaptan Büyük Mehmet Fenerbahçe’ye, Metin Kurt ise sürgüne gider. Kaptanlık ondadır ama 70’lerin sonlarında Galatasaray’ın büyüklüğü sadece ismindedir artık. Son haftalarda kümede kalınan sezonlar yaşanır. Ancak kimilerinin bugünlerde iddia ettiğinin aksine Fatih Terim o günlerde bile takımın yıldız oyuncusudur. En zor topları kale çizgisinden çıkarmasına, zorlu maçların en kritik gollerinde imzasının olmasına herkes alışmıştır. Her hafta televizyonda mucizeler yaratan tatlı cadı gibi. Yeni bir lakabı vardır; Samantha. 1983’de yolları ilerde Türk futbolunun kaderini değiştirenler listesinde birlikte anılacağı Mustafa Denizli’yle kesişir. Yıllarca İstanbul’dan gelen cazip teklifleri reddeden ve Altay’da kalan Denizli kariyerinin son yılını sarı – kırmızılı takımda geçirecektir. Sezon sonunda Denizli futbolu bırakıp Alman Jupp Derwall’ın yardımcısı olarak göreve başlar. Fatih Terim’se henüz 31 yaşındayken bırakma kararı verir. Devamı 4. sayfada Oyunculuğum buluğ çağında Sinemis Candemir, Tiyatrokare’nin yeni oyunu “Bu da Benim Ailem” ile yeniden sahnelerde. Tiyatro sahnesine sıkı sıkı tutunduğunu söyleyen Candemir, artık yeni oyunların, canlandıracağı yeni karakterlerin hayalini kuruyor. “Tiyatro bir okul gibi, içinde yer aldıkça gelişiyorsun” diyor. ZUHAL AYTOLUN Sayfa 12 “Min Dit” filminden. Diyarbakır’ın cesur yolcuları “Min Dit” ya da Türkçe adıyla Ben Gördüm, Altın Portakal’ın en çok tartışılan filmiydi. Beğenenler oldu, konusunu sert bulanlar da. Belki, ödül alamadı ama filmin Diyarbakırlı çocuk oyuncuları 13 yaşındaki Şenay Orak, Muhammed Al ve Suzan Ilır unutulmayacak bir performans sergiledi. C MY B ALPER TURGUT Sayfa 7 PAZAR YAZILARI 2. sayfada Ataol Behramoğlu’nun Pazar Söyleşileri 5. sayfada Tarihte bu hafta 5. sayfada Zafer Temoçin’den Pazar Çizer 8. sayfada C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle