02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

R PAZAR 10 8/11/07 15:20 Page 1 PAZAR EKİ 10 CMYK 10 YENİ ÜRÜNLER 11 KASIM 2007 / SAYI 1129 Kavaklıdere’nin Primeur şarapları Primeur şarapları, Amerika’dan Avustralya’ya kadar şarap içilen tüm ülkelerde kasım ayının üçüncü perşembesi piyasaya çıkıyor. Türkiye’de, Primeur etiketli şarabı ilk kez 1988’de Kavaklıdere üretti. Firma kırmızı şarapta Elazığ bölgesinin Öküzgözü ve Diyarbakır bölgesinin Boğazkere üzümlerini, beyaz Primeur şarapta ise Kapadokya bölgesinin Emir üzümünü kullandı. Her yıl Primeur şarap üretimi yapan firma, ilginin artması üzerine bu yıl 20 bin litre kırmızı, 7.500 litre de beyaz olmak üzere 27.500 litre Primeur şarap üretecek. Doğal deodoran Alvin Connor İngiltere’de The Sunday TimesStyle Magazine tarafından “Yılın En Başarılı Doğal Deodoranı” seçilen Alvin Connor deodoranları Türkiye pazarında da kullanıcı sayısını artırıyor. Hem kadın hem de erkek tarafından kullanılabilen bu ürünün kullanıcısına sağladığı yararlar ve avantajlarsa doğal olduğu kadar sağlıklı. Alvin Connor’un ürünleri terlemeyi önlemeden, kötü kokuya sebep olan bakterilere karşı etki sağlıyor. Yani bedende terleme fonksiyonuna, başka bir deyişle vücudun doğal çalışma dengesine müdahale edilmiyor. Kokusuz olan deodoran kesinlikle kimyasal yani yapışkan yağ, yağlı jeller, silikon ve parfüm içermiyor. İçeriğinde sadece mineral tuzlar yer alıyor. Zeymark’ın Türkiye distribütörlüğünü yaptığı ve sadece eczanelerde satılan Alvin Connor deodoranları diğer stick deodoranlara göre üç kat uzun ömürlü. www.zeymark.com İddialı, özgün ve baştan çıkarıcı tasarımlar Que; cesur, bedeniyle barışık kadın ve erkeğin kendini ifade ettiği yeni bir marka. İlk mağazasını İstinye Park Alışveriş Merkezi’nde açan Que, iddialı, özgün ve baştan çıkartıcı tasarımlarını Arzu Kaprol ve Mehmet Acar imzasıyla sunuyor. Kadınlar için hazırlanan koleksiyonda; deri, denim, ipek ve yün kaliteleri tasarım ürünleri olarak yer alıyor. Koleksiyonun genelinde rugan ve deri detayları dikkat çekiyor. Yıkanmış deri ürünlerse geçmişten geleceğe yapılan yolculuğu vurguluyor. Koleksiyon; “Future Retro”, “Future Rock”, “Future Outdoor” ve “Future Lounge” olmak üzere dört ana temadan oluşuyor. Que Erkek Koleksiyonu’nda fit kesimler öne çıkıyor. Her ürünün kombiniyle beraber tasarlandığı koleksiyonda, ufak detaylar ve stil oyunları dikkat çekiyor. Swatch sürprizi Swatch mağazalarından 30 Kasım’a kadar alacağınız bir saate, 49 YTL daha ödediğiniz takdirde ikinci “Sürpriz Swatch” hediye. Sürpriz kutunuzu kendiniz seçeceksiniz. Kampanyada yer alan saat modelleri ise plastik, skin ya da Irony. ETİ Burçak Ailesi ETİ’nin sevilen bisküvileri “Burçak”, “Yulaflı”, “Sultani”, “Kurabi” ve “Kepekli” yenilenen ambalajlarıyla “ETİ Burçak Ailesi” adı altında birleşti. “Bu dünyada doğal kalmış bir şeyler hâlâ var!” ile yola çıkan ETİ Burçak ailesi, tadın, doğallığın ve doğadan gelen sağlığın temsilcisi olmayı hedefliyor. Marks&Spencer’dan iç giyim Marks&Spencer tarafından geliştirilen “tüy kadar hafif sutyenler” kadınların favorisi olacak. Modern dokuma teknolojisiyle, hafif iplik ve hafif kumaş kullanılarak üretilen sutyenler, konforu, esnekliği ve yumuşaklığı bir arada sunuyor. Fiyatı 60 YTL. La RochePosay’dan çanta hediye Dünyada 25 bin dermatoloğun tercih ettiği dermokozmetik markası La RochePosay, ikisi yaşlanma karşıtı cilt bakım ürünü olmak üzere üç cilt bakım ürünü alan herkese çanta hediye ediyor. La RochePosay’nin yaşlanma karşıtı ürünleri Active C; Redermic, MelaD ve Substiane'den oluşuyor. Active C; içerdiği yüzde 5 oranındaki cilt üzerinde doğrudan aktif C vitamini sayesinde kırışıklık ve ince çizgilerde azalma sağlıyor. Redermic; içerdiği yara iyileştirici etken madde Madecassoside, cildin nem deposu Hyalüronik asit ve antioksidan C vitamini ile yüz ve boyun bölgesindeki kırışıklıkların azaltılmasında etkili. MelaD; içerdiği Kojic Asid sayesinde kahverengi pigment lekelerinin azalmasını sağlıyor. Substiane; yüzde 5 gibi çok yüksek oranda içerdiği Proxylane maddesi sayesinde 55 yaşından sonra bile yüz hatlarınızı yeniden çizmek için cildin temel destek maddesini her gün yeniden yaratıyor. Golden Rose kadını ışıltılı Golden Rose kadını bu sonbahar bir başka ışıldıyor. Melankolik ancak bir o kadar cesur renklerden oluşan Golden Rose SonbaharKış konseptinin temel öğeleri pastel renkler, hafif gölgeler, uçuşan tonlardan oluşuyor. “Golden Rose BeautyMulticolor Diamonds Lipgloss”, içerdiği özel formülü ile parıltılı dudaklar vaat ediyor. Özel fırça ile kolaylıkla uygulanabilmesi ve dudaklara dolgunluk kazandırması ise en önemli özelliği. Ekstra parlak, kalıcı ve tırnakları koruyan formülü ile “Care+StrongNail Lacquer” kolayca sürülüyor. Simli far serisi “Terracotta Glitter Eyeshadow”un en önemli özelliği ise çarpıcı bakışlar yaratmanızı sağlaması. www.goldenrose.com.tr Goldaş’tan yakut ve pırlanta ışıltısı Goldaş, sonbahar aylarını renklendirecek çok özel takı ve aksesuvarlar sunuyor. Gümüş, altın ve pırlanta tasarımlar arasından herkes beğenisine göre zevkli seçimler yapabilir. Goldaş’ın sarı altından ürettiği takılar, sade görünümleri ile dikkat çekiyor. Altının ışıltısını zarif tasarımlara taşıyan takılar kolye, yüzük ve küpeden oluşuyor. Özel günlerin ve anların vazgeçilmez taşı pırlanta, sonsuz aşkın sembolü kabul edilir. Bu yönüyle daha da değerlenen pırlantanın, modern ve özgün tasarımlarda buluştuğu koleksiyonları Goldaş mağazalarında görmek mümkün. Bunlardan ilki, yıllar geçse de eskimeyen ve en çok beğenilen tasarımlar arasında yer alan su bilezik. Beyaz altından ve tamamen el işçiliği ile üretilen bilezikte farklı boylarda pırlanta taşlar kullanılıyor. Ünlü ayakkabı markaları Yeşil’de Yeşil 2007 SonbaharKış modasını Hush Puppies, Geox, Harley Davidson, Cat, Merrell ve Wolverine markalarıyla ayağınıza getiriyor. Yeşil ünlü markaların SonbaharKış Koleksiyonu’nu konfor, efsane ve outdoor grupları ile sunuyor. Konfor grubunda, rahat ve esnek Hush Puppies ve İtalyan stile sahip nefes alan tabanlı Geox yer alıyor. Hush Puppies kadın koleksiyonunda sezonun trendi domi botlar dikkat çekiyor. Geox’ta bronz, lame, dore, kırmızı gibi iddialı renkler ruganla birleştiriliyor. Yeşil’in “Efsane” grubunda Cat ve Harley Davidson botlar yer alıyor. Cat’in yeni koleksiyonunda klasik renklerin yerini pembe, mavi ve yeşil alıyor. Harley Davidson koleksiyonunda ise yine metal aksesuvarlar ve nakışlar geniş yer tutuyor. Yeşil “Outdoor” grubunu oluşturan Merrell ve Wolverine sağlam ve kaymaz tabanlı oluşları sebebiyle 2007 SonbaharKış sezonunda da her zamanki gibi doğa sporlarının gözdesi. SOFRA Aylin Öney Tan Genç bir Türk mimarı Sanayii Nefise Mektebi Âlisi’nde birinci defa olarak açılan Avrupa mimari tarzı müsabakasında mimar Nazmi Yaver Bey birinciliği kazanmıştır. Nazmi Yaver Bey, memleketimizin güzide (seçkin) sanatkârlarından biridir. Kendisi altı senelik tahsil müddeti esnasında her defa birinciliği ihraz etmiş (kazanmış) ve çeşitli mükâfatlar almıştır. Bu genç mimar evvelce Ankara Şehremaneti evleri ile Haydarpaşa Garı’nın bahçesi projesi için açılan müsabakalarda da birinciliği kazanmıştı. Nazmi Yaver Bey şimdi muallimi mimar Monceri ile beraber Ankara Ziraat Bankası’nın projesini hazırlamakla meşguldür. Kendisi yakın bir zamanda tahsilini tamamlamak üzere Avrupa’ya gidecektir. 5 Kasım 1927 Cumartesi Buruk cennet Ç ıplak dallara asılı patlayacakmış gibi duran gergin tupturuncu toplar. Solgun kış güneşi ışığında duru mavi gökyüzü fonunda Trabzon hurması ağacı kadar heyecan verici bir görüntüye az rastlanır. Yapraklarına çoktan veda etmiş kuru dala bastıran kışa inat sıkı sıkı tutunan bu cennet meyvesini seyretmeye doyum olmaz. Hayran hayran baka kalırken ağacın altında durmaya gelmez. Enerji topu gibi duran meyvenin bir anda gücü tükenir, tadının ballandığından mıdır, balının yoğun ağırlığından mıdır, sert bir esintiyle kendini hızla yer çekimine bırakır. Artık ballı tadını tatma şansı yoktur. Yerde devrilmiş bir tabak portakal peltesi gibi durur kalır. Trabzon hurması yaz meyvelerinin olgun ballı tadını taşıyan tek kış meyvesi belki de. Güneşle lezzetlenmiş bir şeftali gibi ya da egzotik diyarların meyveleri misali bir tadı var. Adeta tüm yaz aylarında topladığı güneşi damıtıyor, kasım kasvetinin ortasında güneş gibi doğuyor. Kış başı ölgünleşen doğanın sunduğu nadide bir cennet meyvesi gibi damıttığı tat ile yiyenleri büyülüyor. Bu cennet meyvesinin tatlanmasını beklemek lezzet peşinde koşmaktan değil sadece. Ham Trabzon hurmasını tatmış olan bilir, tatmışsa unutmaz. Ağzı damağı dili bumburuşuk yapan burukluk akıldan çıkacak gibi değildir. Bu acı tecrübeyi yaşamış olanlar bu şaşırtıcı meyveyle olan buruk anılarını unutamazlar, meyveye yüzlerini buruşturmadan bakamazlar bile. Hamken çok güçlü tanenlere sahip olan meyve damağı adeta dalıyor, ağzı buruyor, ancak bu her Trabzon hurması için geçerli değil. Özellikle Japonya kökenli bazı çeşitler elma gibi ısıra ısıra yenebiliyor. Bazı çeşitlerin ise kaşıklanacak kıvamda pelte gibi olmadan yanına yaklaşılmıyor. Fındık formundaki nispeten beyzi, dibi sivrice olan Hachiya türü asla olgunlaşmadan yenmiyor. Domatese benzer daha yuvarlakça olan Fuyu türü ise sertken bile tatlıdır. İsrail’de Sharon vadisinde geliştirilen ağzı dalayıp buruşturmayan tanensiz bir tür ise adını yetiştirildiği vadiden alıyor. “Sharon Fruit/Şaron Meyvesi” olarak adlandırılan bu tür özellikle Amerika’da çok tutuluyor. Kim bilir belki de tadının nefaseti kadar adaşı ünlü yıldız Sharon Stone’un güzelliği de bu popülerliğe katkıda bulunuyordur. Trabzon hurması bizde Trabzon kentinin adını almış olsa da zaman zaman cennet hurması yakıştırması yapılıyor. “Kaki” ve “Persimmon” gibi adlarla da bilinen meyvenin Latince’sinde ilahî bir yakıştırma var, “Diospyros kaki” adını “Tanrı Tohumu” benzetmesinden almış. Hatta “Dojo Hachiyagaki” denilen kurutulmuş türü Slowfood’un korunması gerekli yiyecek listesi kapsamına alınmış. İncecik kabuğu soyulan hurmalar iplerle asılıyor, belirli bir kıvamda kuruduktan sonra günlerce elle ovalanarak adeta masaj yapılıyor ve iç dokusundaki şekerlerin yüzeye çıkması sağlanıyor. Yüzeyinde pudra gibi incecik bir şeker katı oluşan “Kaki” kuruları en nadide hediyelerden birini oluşturuyor. Ağacı da abanoz ağacı gibi mobilyacılıkta kullanılan meyve Japon resimlerinden şiirlerine kadar sanatın her dalında ilham perisi oluyor. Gerçekten de dalında seyrine doyum olmayan bu meyve, ballı olgun tadıyla kış sofralarına renk katıyor, şeflere ilham veriyor. Puslu sonbahar günlerini manav ampulleri gibi şenlendiren bu şaşırtıcı meyve sofranızı da aydınlatsın. [email protected] Not: 2631 Ekim arası gelen okuyucu mesajlarıma bilgisayarımda olan bir sorun nedeniyle ulaşamadığımdan, mesaj gönderenlerin tekrar göndermesini rica ediyorum. Cennet dondurması Rengiyle ışıldayan bu tarife Cennet adını yakıştırdım. Meyvenin doğal acımsılığını hatırlatmak için varsa ek olarak yarım şarap kadehi Campari ekleyin. Yoksa taze nar suyu da koyabilirsiniz. 4 adet olgun Trabzon hurması 4 çorba kaşığı şeker 1 bardak taze sıkılmış mandalina suyu 1 küçük kahve fincanı portakal likörü Hurmanın ince kabuğunu soyun, çekirdekli bir tür ise çekirdeklerini ayıklayın. Meyveyi şeker ve mandalina suyu ile robotta veya kollu mikser ile püre haline getirin. Buz gözünde dondurun. Yarı donuk haldeyken tekrar karıştırın. Tam takır takır donmadan kaşıklanabilir kıvamdayken küçük soğutulmuş kaselerde veya kadehlerde servis yapın. Hayvanları ıslah Paris Koşu gazeteleri, İsmet Paşa tarafından Fransa’dan süvari ve topçu beygirleri satın alınmasına memur edilmiş olan Türk heyetinin Britonya’da birçok at pazarlarından min haysil mecmu (toptan) 20.290 frank mukabilinde 47 beygir ve bunlardan başka Ankara haraları için halisüddem (saf kan) birkaç beygir satın aldığını yazıyorlar. Gazeteler mensup olduğu ırk itibariyle mükemmel bir sportmen olduğu mütalaasında bulundukları İsmet Paşa hakkında takdirlerini beyan etmekte ve İsmet Paşa’nın beygir cinslerinin ıslahı meselelerine karşı büyük bir alaka göstermekte olduğunu beyan ve İstanbul, Ankara, İzmir, Konya, Sivas’taki at yarışlarının bilhassa İsmet Paşa’nın desteği sayesinde büyük bir inkişafa (gelişmeye) mazhar olmuş olduğunu ilave eylemektedirler. 11 Kasım 1927 Cuma Anavatanının izi sürülünce dünya haritasında uzun bir yolculuk yapmak gerekiyor. Genellikle menşei Çin olarak bilinse de hem eski, hem yeni dünyada yabani olarak yetişiyor. Brezilya’dan Kore’ye, Meksika’dan Çin’e, Amerika’dan Japonya’ya kadar pek çok ülkede yerli türleri var. Ancak Çin ve Japon kültürlerinde apayrı bir yer ve öneme sahip. Çin tıbbında hayat enerjisi ile ilintili yiyeceklerden kabul ediliyor. Yılbaşı sofrasında altın rengiyle keseye bereket ve şans için bulunduruluyor. Japonya’da ise kurusu çok kıymetli.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle