02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

12 HAZlRAN 2005 / SAYI1003 Onlarm İstanbul'u müzik... Özlem Altunok O nlan son olarak Fatih Akın'ın "İstanbul Hatırası" fikninde izledik ama Brenna MacCrimmon ve Selim Sesler 5 yıldır tanışıyorlar. Bilenler bilir, ortak bir de albümleri var: Karşılama. Tanışmalarına gelince... O da tam bir "îstanbul Hatırası!" Biri Kanada'dan birı Keşan'dan müziğin peşine düşüp Istanbul'a gelmişlcr ve... Kanada'da etnomüzikoloji okurken bitirme tezinizi Türk miiziği üzerine yapmaya karar verip 1984'te Türkiye'ye geldiniz. Sonra... Brenna MacCrimmon: Kanada'da o yıllarda Türk miiziği hakkında bilgi edinebileceğim kimse yoktu. Oradakı Türk derneklerine gidiyordum, ama yetmiyordu. llk gelişimde turist Brenna MacCrimmon ve gibiydim, hem bir kursa gıdcSelim Sesler içln yim hem de kendime bir bağlama alayım düşüncesindeydim. İstanbul, öncellkle 85 'te para biriktirip daha kamüzik demek. 80'li rarlı bir şekilde geldım. Istan yıllarda biri Rumeli bul Devlet Türk Müziği Konservatuvan'nda misafir öğrencı türkülerlnin, diğerl oldum. klarnetlnin peşinden Kaç yaşındaydımz, ne kadar kaldınız? İstanbul'a gelmiş. Yolları B. MacCrimmon: 22 23 ya5 yıl önce bir albümde şındaydım. Bir yıl kadar kaldım, sonra çalışmalarıma Kakesişmlş. Bugün nada'da devam ettim. Aradan hikâyelerlnl blr parça da 10 yıl geçti ve Türk müzığini olsa Fatih Akın'ın daha derin bir şekilde öğrenmek için 1995'te bu kez 5 yıllı "istanbul Hatırası" ğına Türkiye'ye geldim. fllmlnde görebillyoruz. Bunu sadece öğrenme isteğiyle açıklayabiliyor tnusunuz? Bundan sonra onlara Neydi sizi buraya, türkülere bu yeni blr albümde ya da kadar bağlayan? B. MacCrimmon: EntclektüKeşan'da bir düğünde el açıdan yanıt bulmak kolay; rastlayabillrslniz... melodiler, ezgiler ilginç, ritimler değişik, sözler uçucu... Ama bunların dışında, duygusal, bambaşka bir şey de var ve onu anlatamıyorum. Niçin? Ben de bilmiyorum. Selim Sesler: Ruhu buralı Brenna'nın. Türkülerimizdeki yaşanmış öyküler, masallar, o duygusallık Brenna'yı buraya kadar getirdi. B. MacCrimmon: Doğru, ama niye caz ya da blues'u seçmedim mesela? Onlarda da acaip hikayeler var. Açıklaması her ne ise yaptığım zaman doğru bir şey yaptığımı hissediyorum. Tek bildiğim bu. O 5 yıllık sürece dönecek olursak neler yaptınız, herhalde işe Türkçe öğrenmekle başladınız... B. MacCrimmon: Bir yandan Türkçe öğrendim, bir yandan da Türk müziği dersleri almaya başladım. Çok değerli hocalarım oldu, mesela İstanbul radyosu sanatçıları Reha ve Selma Sağdaş... Onlarla saatlerce nota, anonim parçalar çalıştığımızı bilirim. Rumeli müziğinin içine girdikçe piyasada bulduğum her albümü aldım, demek faaliyetlerini takip ettim, Ali Şentürk, Rüstem Avcı gıbı büyük ustalarla tanıştım, araştırmalarını takip ettim, bölgeleri gezdim... Para kazanmak için bir yandan da tercümanlık yapıyordum. Daha sonra Baba Zula elemanlarıyla tanıştım, Selim'le tanışmamız da onların aracılığıyla oldu. Birlikte müzik yapma fikri nasıl oluştu? Bir gün Eski Andon'a Zen grubunu dinlemeye gitmiştim. Selim de ekibiyle alt katta çalıyor, ara verdiklerinde çıkıp Zen'e eşlik ediyormuş. Biliyorsunuz, Zen grubu doğaç lama yapıyor. Selim onlarla çalmaya başladığında hayran kaldını ve unıştık. Albüm yapacağım /aman da Selim'le çalışmaya karar verdım. BRENNA'DAN ÖNCE VE SONRA Ve "Karşılama" albümü ortaya çıktı... Nasıl bir tecrübe oldu? S. Sesler: Kendi adıma nadir zevk aldığım işlerdcn biri oldu. Turneye çıktık, albümü tanıttık, festivaller gezdik... Keşan'da düğün başkaolur... •Albüm dışında Fatih Akrn'ın iki filminde de yine birlikte çalışmıştınız... B. MacCrimmon: Aslında "Duvara Karşı"da benim rolüm yok. Fatih bizim albümü daha önce de severek dinliyormuş, film söz konusu olunca da müziklerini kullanmak istemiş. Filmde parçaları ben Kanada'da olduğum için Idıl Üner söyledi. S. Sesler: Fatih "Bana parçalara eşlik eder misin?" dediğinde, "Brenna'sız olmaz" dedim ama filmde Brenna'nm yerinde bulunan Idil Üner de bu albümü sürekli dinlermiş, zaten o da oyuncu ve iyi bir yorumcu. Sonuçta ortaya gayet başarıh bir iş çıktı. "İstanbul Hatırası" gündeme gelince bu kez Brenna da dahil oldu. B. MacCrimmon: Çok ilginçti. Ben filmde hem Baba Zula hem de Selim'le çalıştım. Baba Zula'yla 24 saat teknede kaldık, müzik yaptık. İlginç bir tecrübeydi. Bir de o kadar çok çekim yaptık kı, nasıl bir fılm olacağını çekimler boyunca çok merak ettim. S. Sesler: Filmi ilk kez Cannes'daki galada seyrettim. Hatta orada performans da yaptık. Tepkiler resmen buradakiyle aynıydı. Alkış aynıydı, duygular aynıydı... Hatta orada daha fazla bile olabilir. "istanbul Hatırası"nda tstanbul dışına çıkılan tek yer Keşan. Nasıl oldu da gittiniz? S. Sesler: Onlar istedi, biz de gittık. Keşan'da bir birahane tutuldu, yedik, içtik, müzik yaptık, çok eğlendik. Bir de düğün sahnesi var tabıı... Aslında sezonun sonuna denk geldiğimiz için ortalama bir düğündü. Temmuz'da gidebilseydik şahane düğünlere denk gelirdık. Yenilir, içilir, paralar havada uçuşur... İyi düğünü ancak biz biliriz, yaşayan bilir. Hiç Roman düğününe gittiniz mi? B. MacCrimmon: Izmit ya da Balıkesir'in köylerınde meydan düğünü gördünı ,ımd, Roman düğünü görmedim. S. Sesler: Olmaz, bir de Trakya'da gormcn lazım. Oğlumun düğününe geleceksın daha. B. MacCrimmon: Evet, Ramazan'ın düğününe geleceğim, o zaman görürüm... Aslında sizin de Brenna MacCrimmon gibi müzikli bir yolculuk hikâyeniz var. Keşan'dan tstanbul'a gelirken amacınız daha iyi müzik yapmakmış... S. Sesler: Evet. Keşan'da düğünlerde çalıyordum ama düğünde çalmak zor iştir. 48 saat, sabahlara kadar, çala çala dudağımdan kan geldiğini bilirim. Askerden sonra "Ben burada durmayacağım" dedim, geldim İstanbul'a. Yıllarca musiki derneklerine gittim, üşenmedim, hep ilerisini düşündüm. "Çalışan mükafatlanır" diye bir laf vardır, ben de sürekli çalıştım. Brenna MacCrimmon'la tanışmanız farklı çalışmalar yapmak için bir dönüm noktası mı oldu? S. Sesler: Daha önce de 10 sene Ferhan Şensoy'la çalışmıştım. tstanbul'u Satıyorum, Hayrola Karyola, Seyircinin Seyir Defteri, Parasız Yaşamak Pahalı gibi pek çok oyuna müzik yaptım. Tiyatrodan ayrıldığımda Roman müziği yeni yeni keşfedilmeye başlanmıştı. Sonuçtan, böyle farklı işler yapmaktan memnunum. Albüm çıktığı zaman "Bu albüm insanları hem utandırdı, hem de duygulandırdı" demişsiniz. Ne demek istemiştiniz o sözlerle? S. Sesler: Çünkü Brenna'dan önce hiç kimse çıkıp bu türküleri okumadı. Bu türküleri o canlandırdı ve yeniden hatırlattı. Siz ne hissediyorsunuz böyle iltifatlar duyduğunuzda? B. MacCrimmon: Insanlar "bize unuttuklarımızı hatırlatıyorsunuz" dediklerinde elbette çok mutlu oluyorum ama bir yandan da utanıyorum. Bu şarkıları söylüyorum, çünkü söylemem gerektiğini hissediyorum. KARDEŞ MÜZİKLER... Sadece Rumeli türküleriyle sınırlı da kalmadınız. Muammer Ketencoğlu'yla Balkan şarkıları söylediğiniz bir albüm de var... B. MacCrimmon: Evet," Ayde Mori" albümü. Balkan müziğiyle de Kanada'dayken ilgilenmeye başladım. Yugoslav, Macar, Arnavutluk, Yunan müziklerini araştırdım. Çünkü tüm bu müziklere kardeş gibi bakıyorum. Sanırım dışarıdan bakmak benim için büyük bir avantajdı. Bir de Balkanlarda Roman müziği daha yerleşik, sahip çıkılıyor. S. Sesler: Çünkü mesela Makedonya'da haftada iki gün okullarda Çingene dili öğretiliyor. Ben de Romanım ama kültürümüzü, dilimizi bilmiyoruz. Çingeneler eskiden aşağılanırdı, şimdi öyle bir sorun yok ama bu kez de biz öğrenemediğimiz için yaşatamıyoruz. Sırada yeni bir ortak çalışma var mı? B. MacCrimmon: Evet, aradan 7 yıl geçti. Bir albüm yapacağız, ama tarih henüz belli değil. Mutlaka Selim'le de çalışacağız. En azından 6 Rumeli türküsü, belki bir iki Karadenız türküsü olacak. Repertuvar konusunda hiç problem yok, duble albüm bile yapabılirım. S. Sesler: Ben de solo bir albüm için bir şirketten yanıt bekliyorum, enstrümantal parçalar yapmamı istiyorlar. Albümde bir parçayı Brenna, bir parçayı da Kubat okuyacak. Kanada ve Türkiye arasında mekik dokuyorsunuz. Orada hayat nasıl gidiyor, neler yapıyorsunuz? B. MacCrimmon: Hem çalışıyor, hem de ' arşıvcilikokuyorum. Etnomüzikolojik arşiv ** ler üzerine çalışmak istiyorum. Türk müziğini LP'lerden öğrendiğim için bu tür araştırmalara çok önem veriyorum. Bugün kültürler çok çabuk değişiyor, bilgiyi saklamak ve dağıtmak için arşiv yapmak çok önemli. 0 SSfi;'
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle