Katalog

8 MAYIS 2005 / SAYI 998 Tüm seslerin buluşma noktası Dinleyenler sesine de müziğine de şaşırıyor Cem Adrian'ın. Bu kadar ünlenmesinin sırrı da bu. Üstelik müzik piyasasında sadece iki yıldır var. Beklediğinden daha iyi konumda olduğunu gizlemiyor, istediği noktada olduğunu düşünüyor... Ali Deniz Uslu 1 Sayfamn devatnı Çok geniş bir yelpazede müzik yapıyorsunuz. Hangi müzik tarzı sizi en iyi ifade ediyor? Özel bir tarz beni ifade ediyor diyemem. Ruhumun değişkenliğine, dinlediğim sanatçılara, dönemlere göre müziğim benim ifadem. Bazen rock ağır basarken bazen de caz öne çıkıyor. Peki sizi etkileyen müzisyenler kimler? 196070'lerin cazblues ve rock müziği benim için vazgeçilmez. Janis Joplin, James Brown, Louis Armstrong mesela. Şimdilerde ise Björk, Cold Play, Radio Head, Jayjay Johanson'u dinliyorum. Ayrıca Arto Tunç ve Şebnem Ferah ile çalışmak isterim. Albüm size şöhretin kapısını açtı, hayatınızda neler değişti? En büyük ısteğim müzik için çaba harcayıp, onunla yaşamaktı. Bir işle uğraşıp arta kalan zamanlarda müzikle uğraşmak beni üzüyordu. Şu an tüm zamanımı müziğe verebiliyorum, hayatımdaki tek değişiklik bu aslında. Tüm olanlar beni bir perı masalına götürmedi. Hâlâ en sevdiğim yer Istiklal Caddesi ve hâlâ burada rahat dolaşabiliyorum. Popüler olmamam da, bu anlamda bana iyi geliyor. Popüler olmamak sizi rahatsız etmiyor mu? Bu anlamda çok istediğim bir noktadayım. Ticari ve yapay müzıkten uzak, sadece müzik adına, hatta bazı insanların risk olarak gördüğü bir sanat adına yapılmış bir albümüm var. Tek isteğim bu çizgiyi koruyabilmek. Aileniz bu değişimi nasıl karşıladı? Ailem hâlâ Edirne'de. Ablam ise Muğla'da. Onlar beni her zaman çok desteklediler. Tabii onlar da benim gibi ilk zamanlarda yeteneğimin tam anlamıyla f arkında değildiler. Şu an da her zaman olduğu gibi benim yanımdalar. Biraz da "Mistica"dan bahsetsek... Mistica, Serkan Erdal, Efkan Erdal ve benim oluşturduğum bir grup. Biz o dönemde deneysel müzik yapıyorduk. Bu nedenle bazı underground ve popüler mekanlarda çok enteresan sahne şovlarımız oldu. Mistica, bir "şov" ve bizi sınayan bir deneme grubuydu. Yere ve mekâna göre kendini değiştiren bir yapısı vardı. Ticari bir şeyler yapmaya çalışıp asla yapamadığımızı da söylemeliyim. Ya Trakya cazı... Biz hepımiz Trakyalıyız. Mistica'da müziğimiz etnikti. Farklı şeyler de deniyorduk, ama elbette Trakya cazı başı çekiyordu. tkinci albüm için neler yapmayı düşünüyorsunuz ? Hazırlıklara başladım, o albümde de şarkı başladığında bu Cem Adrian diyebileceksiniz. Yine de bir kalıba sokulacak albüm olmayacak. Yazın gideceğim festival ve yurtdışı konserlerinden sonra tam kararımı vereceğim, sanırım. Fazıl Say ile beraber yurtdışında konserlerimiz olacak. tlk albüme dönersem, o da bir testti ve beni smadı ve dinleyicilerin bu tarz bir müziğe ne kadar hazır olduğunu gösterdi. FAZIL SAY İLE ÇALIŞMAK Peki sizce ne kadar hazırlar? Bence hazırlar. Albümdeki kayıtlar daha donuk. Olay sahneye taşıntnca durum değişiyor. Bu yüzden sahnede dinlenince çok daha guçlü tepkiler aldık. Ticari açıdan da baktığımızda hâlâ "ilk on"da. Bu ilgi için bekliyordum vcya beklemiyordum diyemem, ama iyi bir iş yaptığımdan eminim. Fazıl Say ile çalışmak nasıl? Onunla şarkı söylemek, müzik yapmak çok büyük bir onur. Bunun ötesinde ikimiz de müzisyeniz, çok iyi tanıyoruz birbirimizi. Fazıl Say size bir evren yaratıyor, bu bir müzisyen için bulunmaz bir nimet. Sonra siz bu evrenin taşları üzerinde istediğiniz kadar özgür hareket edebiliyorsunuz. Kısacası başka hiçbir şeyden onunla şarkı söylemekten aldığım keyfi almıyorum. Peki, ya gençlerin müziğinize ilgisi... Bence artık yeni nesil iyi şeyler istiyor ve onları seviyor. Rap, rock, arabesk ve her türlü müziğin kalitelisini istiyor. Son yıilarda üretilen müziklerde de özellikle son iki yılda iyi şeyler olmaya başladı. Ticari olan pop müziğin ise öldüğünü düşünüyorum. Yıllardan beri müzik yapan insanlar artık dinleyicileri tarafından sahıpleniliyor. Albümleri satın alan, konserlere giden müzik adına bılınçlı bir kitle oluşturuyor. Ticari popun kitlesı ise dönemsel. însanlar yaşları gereği bu tur müziklerden uzaklaştı ve dinlediklerini sahıplenmemeye başladılar. Benim konumuma baktığımızda ise her tarz müzik yaptığım ıçın ya da belli bir tarzım olmadığı ıçın bırçok dinleyıcı kitlesine hitap edebiliyorum. Cem Adrian'ın 7 oktavlık sesi var. Fotoğraf: Serkan Yıldız Aşk ve müzik... Aşk ve müzik, hayatımdaki en önemli iki gerçek. Bunların sadece sıralaması değişebilir. Biri olmadan diğerı olmuyor. Aşk olmadan müzik olmuyor, ama diğer yandan müzik de çok büyük bir aşk. Müzisyenler böyle bir polemiklc bir döngüde yaşıyor bence. Aşk belki de beşinci elementtir diye düşünüyorum. Gelecek için farklı düşünceleriniz var mi? En çok sahneye bir müzıkal koyabilmek ve film müziklen yapabilmek ıstiyorum. Bence sanatta hiçbir şey birbirinden ayrı değıl. Mesela göruntüye müzik vermek, bir sergide bir heykele müzik vermek ısterım. lçinde sanat teması olan her şeye mıızık vermek fikri beni çok mutlu ediyor. # N A sınıfı çamaşir makin 243 YTL'den ba^Tayan fiyatlarla. y// ,\ Türkiye'dekı lO.yilını kutlamaya devam ediyor. r • • • • : . • • : uiabt a :> A sırııtı çomaşır makinest 243 YTL ) indirı :• • 1 , • • '""/ t^ır1.• • U' 22 aya varan taksitlyr, Ü u n u r , P l u s VH Bnrtııv, P r f n . i n r n satviplerine iki kat Bonus /': ı • • +bonuscard Tlcaret Beıkarılıflrni' 4 fl '/ .' ı,.lv'l> Rı'.trı •<r Aıiıttfın Facnılytime 8u/0' . .:. ifidırımlidtf c.oif.:•.»'•/.u'.i/ 14 U n t ı , 21941) ARISTON PAYLAŞIL NLARDA