23 Haziran 2025 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

MERHABA apağımızdaki iki ölümsüz usta; Gültekin Emre’nin kaleminden Maksim Gorki ve Feridun Andaç’ın K kaleminden Gabriel Garcìa Màrquez ile “Merhaba”. “Gülüyor ve ağlıyor hıçkırarak, fırtınanın kara iblsi.. / Eğleniyor bulutlarla, sevinçten ağlıyor hıçkırarak. / Öfkesinde gök gürültüsünün, o duyarlı şeytan, çoktan / duymuştur sesini yorgunluğun; ve bulutların güneşi ‘Köşede Kalmasın’ / gizleyemeyeceğini, hiçbir zaman gizleyemeyeceğini / bilmektedir. / Rüzgâr uluyor… gök gümbürdüyor… / Yazınımızda “Hayatım roman” diye bir söz vardır. Yazdıkları günümüzde de Denizin uçurumu üstünde mavi bir alev gibi yanıyor / özgünlüğünü sürdüren öyküleriyle Sait Faik, insanı özünden kavrayan destansı bulutların sürüsü. Deniz, yakalayıp şimşeklerin oklarını, / anlatımıyla Yaşar Kemal, gerçeği eğlenceli kılan romanlarıyla Fakir Baykurt yazdıklarını söndürüyor sonsuz bağrında ve yansıları bu şimşeklerin, yaşamlarıyla besleme gereğini duymuştur. Adlı sanlı nice yazar da gerçeği dile / kıvrılarak ateşten yılanlar gibi, silinip gidiyorlar denizde. / -Fırtına! Fırtına geliyor birazdan! / Gözüpek fırtına getirirken yaşamlarını belirleyen duyumsamalarla beslemiştir olayları. habercisidir bu, böğürürken deniz / kudurmuşçasına, şimşeklerin arasından süzülen. Ve / haykırıyor zaferin nılarını, deneme türünü çağrıştıran Acılar, her anışta bende yeni çağrışımlara peygamberi: / -Varsın daha güçlü, daha güçlü yazılarını Köşede Kalmasın (Barış yol açar. İnsan varlığının en önemli patlasın fırtına!” (1901) (Maksim Gorki, Çeviren: Ataol AKitap Yayınevi) adıyla bir araya yanıdır duygu yoğunluğu. Behramoğlu, “‘Fırtına Habercisi’nin Türküsü”) getiren Davut Köksoy, öykülemeden Ben bayram günlerinde iki çocuğuyla Gorki’nin kahramanları halkın bağrından çıkmıştır hep. yararlanarak kotardığı yazılarını “Hayatım ortalarda kalan annemin ince sesiyle Toplumun en alt tabakasının temsilcileri serseriler, hayal- roman” geleneğini sürdürerek yeni bir söylediği yanık türkülerle büyüdüm: perestler, isyankârlar, fahişeler, işsizlerdir. Yapıtlarının ru- biçime sokmaya çalışmış. ‘Bayram gelmiş neyime/ Kan damlar hunu yansıtan kahramanlar durmadan tartışır, yaşamın Köksoy, özellikle kendini tanıtırken yüreğime’ dizelerini anımsarım, Anna anlamı üzerine düşünür, hep sorular sorup yanıt ararlar. çiçekte hangi tadın bal olduğunu sezen Ahmadova’nın ‘Benim acım, acıların Yapıtlarındaki romantik unsurlar okuyucuyu şaşırtan, arı gibi, abartıdan kaçınıyor, yalın bir dağıdır’ sözü bende gerçeğe dönüşür.” güzellik duygusu veren, eylemin içinde görmeye çalışan üslubu yeğliyor: bir oluşumdur. Hele ki “sosyalist gerçekçiliğin” doğuşu- KÖKSOY’UN YAZINSAL DÜNYASI “1953 yılında Kırıkkale’nin Ulaklı nun da belgesi niteliğindeki başyapıtı Ana romanıyla, Rus Köksoy, anılarında, denemelerinde köyünde dünyaya geldim. Annemi, işçi sınıfının devrim mücadelesiyle tanıştırır Gorki. başta arkadaşları olmak üzere babamı çocuk yaşlarımda kaybedince Halkın kültürünü, yaşamını halk destanlarıyla özdeşle- kitabını okuduğu yazarları birbiriyle ağabeyimle birlikte yetiştirme yurduna şerek ele alır. Çağının duygu, düşünce yaşamının en ya- kaynaştırmaya çalışır. Onların başında verildim. İlkokulu Kızılcahamam’da, kın tanığıdır. Rus edebiyatının “babası” ve “sosyalist ger- da öğretmenleri gelir: ortaokul, lise, yüksekokulu Ankara’da okudum. çekçiliğin kurucusu” bir yazardır. Oyunları da hep çok ses “Öğretmen unutulmaz. İnsanının insan olmasında Gazi Eğitim Enstitüsü İngilizce bölümünü bitirdim. getirmiştir / getiriyor. Ölümünün 90. yılında Maksim Gorki öğretmenin yeri büyüktür. Öğretmen yönlendirir; 1974 yılında TC Emekli Sandığı’nda işe başladım. kapağımızda. Gültekin Emre’nin yazısı... güzelliği, mutluluğu bulmada yol göstericidir. Ne var ki 1994 yılında da öğretmenliğe geçtim. 18 Ocak büyük öğretmen azdır.” Màrquez’in anlatıcılığının labirentlerine kapı arala- 2000’de emekliye ayrıldım...” Bu bağlamda hemen araya girerek şöyle bir açıklama yan Gerald Martin’in “Gabriel Garcìa Màrquez’e Giriş” ANILAR, GERÇEKLER yapar: “Bu sözler Yuzuf Ziya Bahadınlı’ya ait.” (Çeviren: Emrah İmre, Can Yayınları) kitabı bir ilk adım- Anlatı yazarları, üslubunu yalınlaştırarak düşüncesini Hemen ardından şu açıklamayı da yapar: “Ben büyük dır. Ardından kısa süre önce yayımlanan Gabriel Garcìa geliştirebilir. Köksoy da anlattığı olayları etkili kılmak öğretmenlerde okumuş şanslı kişilerden biriyim.” Màrquez: Bir Ömür (Çeviren: Zeynep Alpar, Türkiye İş için, aşağıdaki örneklerde olduğu gibi, bu etkiyi yazı Yakın arkadaşı Zeynel Gül, “Davut Köksoy Deyince...” Bankası Kültür Yayınları) için de bir yazar için yazılmış en adlarına dek genişletiyor: başlıklı sunumunda onun müzik tutkusuna değiniyor: iyi biyografi diyebiliriz. “Nâzım Hikmet’ten Güzel 1 Mayıs Anısı,”, “Bilim “Ruhi Su da yetiştirme yurtlarında büyüyenlerden. Kolombiya’da 1946’dan 1964’e kadar süren iç savaş Dünyasından Bir Şair: Server Tanilli, “Corona Köksoy büroma uğradığında, yalnız da olsak bir Ruhi onun roman dünyasının arka planında kanayan bir ha- Günlerinde Okumak”, “Yılmaz Onay Tiyatrosu Sınıf Su türküsü söyletmeden yolculamıyorum. fıza olarak yer eder. Küba Devrimi onda, siyasal bilinci- Mücadelesinin Estetik Aracı,”, “Karanlıkta Bir Mum Telefonla konuşurken bile, ‘Bir Ruhi Su söyle nin seyrine dönük yeni bir bakış edinmesini sağlar. Ken- Işığı: Aziz Nesin Aydınlığı, Neruda’dan Bir Başyapıt: Davutçuğum!’ diyorum, söylüyor. Davut Köksoy’un, di toprağına, kültürüne, ülkesinin toplumsal gerçeklikleri- Evrensel Şarkı”, “Bir Şiir, Bir Tablo ve Dostoyevski”, Ruhi Su ile ortak anıları, birliktelikleri de olmuş. Su ne ait bir yazardır. “Deprem, Mustafa Kemal ve Yaşar Kemal”. ailesinin içine girmiş, ondan el almış...” Edebi bilinç, edebiyat belleği oluşturmak ömrünce savun- Davut Köksoy, kanımca bir açıdan da yaşamını KÖKSOY’A YÖNELİK GÖRÜŞLER duğu ilkelerdendir. Màrquez, her romanıyla Latin Amerika’nın okumaya adayan bir öğremendir. Okuduklarını Kitaba “Önsöz” yazan A. Kadir Paksoy, Köksoy’un zamanına, tarihsel gerçekliğine bir kayıt düşer. kendine saklamayıp, tanıtımcı bir yöntemle yazı dünyasının temeline iniyor: Bir anlatıcı olarak dünyayı okuma bilgisi, ülkesinin tari- değerlendirir. “Sevgili dostum Davut Köksoy da ‘ismiyle hine dönük bakışı, Latin Amerika gerçeğini yansıtma bi- Örneğin yazınsal dünyaya adımını röportajlarıyla müsemma’ davudi sesiyle yıllardır Ankara’da, çimi, edebi belleği anlatılarında yarattığı dünyayı okuyucu atan Yaşar Kemal’le ilgili şu olaylar, yazarların daha doğrusu Anadolu aydınlanmasının Ankara katında “büyük edebiyat” kılıyor. oluşumunu yansıtan önemli bir yorumdur: topluluğunun toplantılarında söylediği Ruhi Su Onun yazıya adanmış ömrünün başarısını şöyle açıkla- “Yaşar Kemal’in öykü ve romanlarında, yaptığı türküleriyle toplantılarımızın renklendiren biridir. rayacaktır Gerald Martin: “Birincisi, en meşhur olduğu yö- röportajlarının izi olduğunu Bağlaç dergisindeki Bir karşılaşmamızda, artık ‘kitapsızlık’tan nü olan kurmaca anlatıları, yani romanları ve öyküleri; ikin- yazımda belirtmiştim. vazgeçtiğini, yıllardır dergilerde, gazetelerde cisi, yine bir ömre yayılan gazeteciliği; üçüncüsü, sinema- Röportajlarındaki, yazılardaki konularda bunu yazdıklarını Köşede Kalmasın adıyla bir araya getirip senaryolar ve uyarlamalar yazmak, prodüksiyon safhasına gözlemlemek mümkün. Ayrıca röportajın da edebi yayımlamaya karar verdiğini söyledi. katılmak…” Gabriel Garcìa Màrquez kapağımızda. bir tür olduğunu Yaşar Kemal, 1950’lerde yaptığı Sevindim, kararından dolayı kutladım. Kitap adını nasıl Feridun Andaç’ın yazısı... röportajlarda kanıtlamıştı. bulduğumu sorunca da ‘Tam isabet!’ dedim, ‘Öyleyse bu - Adnan Binyazar (Davut Köksoy, Köşede Kalmasın, O dönemde Cumhuriyet gazetesi genel yayın kitaba bir de önsöz yaz’ dedi, ‘Peki’ dedim...” Barış Kitap), yönetmeni olan ünlü yazar Cevat Fehmi Başkut Gazi Eğitim Enstitüsü’nde öğrencim olmuştu Davut röportajlarını beğenerek okumuş, Yaşar Kemal’i hep - Ferda Fidan (“İntihar fikriyle yaşama tutunan aykırı Köksoy. Derslerde, yazınsal konularla dersleri tekdüze desteklemiştir.” filozof: E. M. Cioran!”) olmaktan kurtarır, sınıfı yazınsal bir tartışma ortamına Köksoy’un kitaplarının içeriğinden de anlaşılıyor ki dönüştürürdü. - Y. Bekir Yurdakul (“Şiir Hep Barışı Arıyor” / Ahmet Köşede Kalmasın diye bir araya getirdiği yazılarının Enstitüden sonra da ilişkimiz sürmüştü. Yıllar Günbaş, Çocuk Başına, Klaros Yayınları / Özlem Tezcan özünde, onun şair mi, yalın bir deneme yazarı mı sonra ondan bir dergi almıştım. Dergide etkilendiğim Dertsiz, Kumbaram Şiir Dolu, Sadık Uygun Yayınları), olduğu sonucuna mı varılacak? bir yazısı vardı. Öğrencimin yazısını görür de durur - Vitrindekiler, kısa tanıtımlar, Emek Yurdakul’un Yoksa o çok yönlü anıları, söyleşileri, alçak gönüllü muyum, hemen kaleme sarıldım: hazırladığı Güncel ve Mustafa Başaran’ın hazırladığı “İlgine binlerce teşekkür... Yazın, bana yaşamım ruh yapısıyla mı anılacak? Zaman yanılmaz, iyisi mi, Bulmaca ile de düşün trafiği sürüyor! boyunca unutamayacağım olayları yeniden yaşattı. onun yanıtını zamanın şaşmaz terazisine bırakalım. n İyi okumalar... lİmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına: Alev Coşkun l Yayın Yönetmeni: Gamze Akdemir l Tasarım: Serhan Eren l Sorumlu Müdür: Betül Berişe l Yayımlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ l İdare Merkezi: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sok. No: 2, 34381 Şişli- İstanbul l Tel: 0 (212) 343 72 74 (20 hat) Faks: 0 (212) 343 72 64 l Uets: 25999 - 15079 - 37611 l Reklam Genel Müdürü: Evsun Sinem Alkan l Reklam Rezervasyon: Tel: 0 (212) 343 72 74 Mail: reklam@cumhuriyet.com.tr l Baskı: İleri KITAP Basım Mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. AŞ, Yenibosna Mah. 29 Ekim Cad. No: 11A/41 Bahçelievler - İSTANBUL. l Yerel süreli yayın l Cumhuriyet gazetesinin ücretsiz ekidir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle