Katalog

(13 MART 1915 / 28 KASIM 2002) Adı, Türkiye’nin belleğine yazılan bilge Melih Cevdet Anday, 110 yaşında! lhan Selçuk’un dediği, yazdığı gibi; “aklının radarıyla evreni taramak tutkusu, hayat harmanında bütünleşen coşkusu edebiyatını sıcaklaştırıp derinleştiren, Aydınlanma kültürünün yazarı ve aklı bilge, yüreği yüce İ insan; ‘şiir’in ve ‘akıl’ın değerine inanan, Aydınlanma Türkiye’sinin uygarlık devriminde Batı’yla yarışmaya çıkmış büyük şair ve düşünür Melih Cevdet Anday’ın adı “Türkiye’nin belleğine yazıldı”. Şiirleri, denemeleri, oyunları, anıları, çevirileriyle “insanın özgürlüğü” tutkusunun ve “aydınlık bir yaşam” arayışının has sözcülerinden biri olarak kök saldı toprağımıza. Aylaklar, Gizli Emir, İsa’nın Güncesi, Raziye, Müstear Zamanlar-1, Bir Gönülde İki Sevda, Bir Kızın Aşkları, Bir Yaz Tatili, Aşk Okulu, Dullar Çıkmazı gibi romanları, İçerdekiler, Mikado’nun Çöpleri, Ölümsüzler gibi oyunlarıyla aydınlatmayı doğumunun 110. yılında da sürdüren Melih Cevdet Anday’ın yaşamını ve sanatını selamlamak, Türkiye’nin özgürlüğünü ve aydınlık geleceğini selamlamaktır. Bağlı Odysseus”, “Göçebe Denizin Üstünde”, “Teknenin DURAN ÇÜRÜR! ÖNER YAĞCI Ölümü”, “Sözcükler”, “Ölümsüzlük Ardında Gılgamış”, Yaşamın, bilimin, sanatın, felsefenin, politikanın, “Tanıdık Dünya”, “Güneşte”) hep yenilikten, gelişmeden, tarihin, doğanın, kadının sorunlarını dünün ve uygarlıkların AKLI BİLGE, YÜREĞİ YÜCE, arayıştan yana oldu. yapılanışlarından alarak bugünü aydınlatma çabalarıyla AYDINLANMA KÜLTÜRÜNÜN YAZARI! Melih Cevdet Anday, “Duran çürür” anlayışını ve “Sanatın büyük bir güç olması ancak özgür bir kafadan HEP DEMOKRASİDEN VE BARIŞTAN ileriye doğru değişimin gerçekleşmesinde onurlu insan doğması ile gerçekleşir. Biz o özgürlüğü sınırladıkça, YANA, HEP BAĞNAZLIĞA VE tavrını sergiledi. dizginledikçe sanatın gücü de azalır. Bugün bir düşünürün, BAĞNAZLIĞIN KÖKLERİNE KARŞI! Siyasal baskılara, yasaklara, kültür sanat alanının insan gerçe- bir yazarın, bir sanatçının karşı karşıya bulunduğu en Aydınlanmacı bir yazar ve düşünür olarak “Telgrafhane” ğinden uzaklaştırılmasına karşı duran Melih Cevdet Anday’ın bu önemli sorun, seslendiği kitle ile ilişki kurup kuramaması adlı şiirinde, “Uyuyamayacaksın/ Memleketinin hali/ tavrı, onu, Cumhuriyet kültürünün temel taşlarından biri yaptı. sorunudur. Halkı küçük görmek her yerde yazının, sanatın Seni seslerle uyandıracak/ Oturup yazacaksın/ Çünkü sen Toprağın, tarihin, halk kaynağının derinliklerine yadsınmasına yol açar” düşüncesini sanatının ve yaşamının artık o eski sen değilsin/ Sen simdi issiz bir telgrafhane vararak ve insan soyunun yanlış geleneklerine karşı ilkesi kabul eden Melih Cevdet Anday, 110 yaşında! gibisin,/ Durmadan sesler alacak/ Sesler vereceksin/ çıkarak toplumun çağdaşlaşması, bireylerin bilinçlenmesi Melih Cevdet Anday, şiirleri, denemeleri, oyunları, anıları, Uyuyamayacaksın/ Düzelmeden memleketinin hali/ için zorunlu olan Aydınlanmanın gerçekleştirilmesinde bilge çevirileriyle “insanın özgürlüğü” tutkusunun ve “aydınlık Düzelmeden dünyanın hali/ Gözüne uyku girmez ki/ tavrını gösterdi. bir yaşam” arayışının has sözcülerinden biri olarak kök Uyumayacaksın/ Bir sis çanı gibi gecenin içinde/ Ta gün Kimliğini oluşturan, düşünürlüğünü sergileyen, onu saldı toprağımıza. ışıyıncaya kadar/ Vakur metin sade/ Çalacaksın” akılcı ve aydınlıkçı bir bilge kılan, yaşama bakışının doğal İlk şiir kitabı Garip’i (Orhan Veli ve Oktay Rifat’la) diyen Anday’ın şiirlerinde, yazılarında özgürlükten, sonuçları olan düşün yazılarıyla oluşturduğu kitaplarıyla yayımlamasından bu yana yazdığı şiirlerinde (“Rahatı demokrasiden, barıştan yana, bağnazlığa ve bağnazlığın yaşamın anlamlanmasına katkıda bulunurken toplumumuza Kaçan Ağaç”, “Telgrafhane”, “Yanyana”, “Kolları köklerine karşı bir yapı vardır. aydınlık bir geleceğe doğru olan bir yön çizdi: >> 4 13 Mart 2025