Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Aylar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Sabırla sevgiyle…
Hayatı, “Sabır bir erdemdir.” yaklaşımıyla yorumlarken hız çağının hızına
kapılmamaya çağırıyor Beklemeye Değer. Daha çabuk, daha hızlı, daha telaşla
derken aslında unuttuğumuz, gözden kaçırdığımız hayattan başka bir şey değil.
Oysa çok değil, otuz yıl önce böyle bir bilgiye, dola- bitsin sabırsızlığımız
Y. BEKİR YURDAKUL
yısıyla ilgili ansiklopediye ulaşmak için çok daha uzun öte yanda yerine gö-
bir süre gerekirdi. re değişen, dönüşen
eklemeye Değer... Kitabın adı buydu. Zaman za-
Bilim ve teknolojideki gelişmeler gereksindiğimiz sü- zaman algımız.
man beklediğimize değmediği de olur, karşılaş-
releri kısalttı belki ne ki doğanın döngüsünü tamam- Bir dakikada kalbi-
B tığımız sonuçları değerlendirirken böyle düşün-
layışı, bütün burnumuzu sokmalarımıza karşın pek de miz kaç kez atıyor?
düğümüz, söylediğimiz. Ne ki çoğu zaman da değer
değişmiş değil. Güneş’in ışığı dünyamıza sekiz dakikada ulaşıyor. Bir
beklendiğine. İlkin telaş etmemeliydim, öyle düşün-
Baharın seslenişiyle ilk yaprağın uç verişi, sonra yeşil- saat süren sabırlı bir gözlem sonrası peçeli baykuş avı-
düm. Yavaş, ağır ağır, sabırla dolaşmalıyım kitabın ka-
lenen dalları, ardı ardına patlayan çiçekleriyle bir şölene nı yakalıyor. Dünya’nın kendi çevresinde dönüşü bir gün,
pağında, sayfaları arasında. Sözcüklerinin tınısını, tüm-
çağrılı gibi donanan meyve ağaçları; meyveye var daha… Güneş’in çevresinde bir yıl sürerken, Ay döngüsünü bir
celerinin sesini duymalıyım.
İlkin o çiçekleri arılar dolaşacak birer ikişer. Biraz da- ayda tamamlıyor.
Sözcüklerden önce Leonie Lord’un resimleri çekti
ha sabır. Ki sabır, doğanın söylediğidir aslında. Her Bir dakikacıktan yüz yıla uzanan zaman aralıkların-
dikkatimi. Pastel renkleriyle sakin, ağırbaşlı bir serüve-
şeyin bir mevsimi olduğu gerçeğidir hıza yenilmeme, da olup bitenlerin tamamını doğadan örneklerle sermiş
ne çağırır gibiydiler. Sonra arka kapağını çevirdim.
hayatı ıskalamama çağrısının altında yatan. gözler önüne Rachel Williams.
“Her şeyin bir mevsimi vardır” seslenişinin ardından
Bilimle yazının el ele verdiği yolculuğa severek ka-
çocukların altında, dalları arasında kocaman bir oyu-
HIZ OLGUSUNA İÇERİDEN KARŞI ÇIKIŞ
tılışımızda yapıtı Şirin Soysal’ın dilimize aktarışındaki
na durdukları ağacın yanı başında buldum kendimi. Ve
Beklemeye Değer, “bir yavaşlama kitabı”. Neredey-
özenin de katkısını belirtmeliyim.
sonra Jon Kabat-Zinn’in, “Sabır bir erdemdir” deyişi.
se göz açıp kapayıncaya içine yuvarlandığımız, hemen
Öldüren telaşlar içinde yitip gitmektense doğanın
“Bir dakikacıktan koca bir yüzyıla” uzanan zaman
her işimizde zamanın bizi bırakıp gittiği yakınmalarımız
seslenişine kulak verip geniş soluklar ve sabırlı duruş-
dilimlerinin armağanlarından önce Jon Kabat-Zinn
eşliğinde kıvrandığımız “hız çağı”na çocukların eşliğin-
larla hayatı yakalayalım; Beklemeye Değer’in bizi ça-
(1944) için yokladım belleğimi. Bildiğim bir ad değildi.
de bambaşka, epeyce bir zamandır bilip de unuttuğu-
ğırdığı ve sabırla beklediği yer tam da burası.
n
Ne ki çok sürmedi Amerikalı tıp profesörü olduğunu,
muz sabırlı, sakin bir gülümseyişle içeriden karşı çıkıyor.
görevli olduğu üniversitedeki askeri araştırmalara ve Hepimizi kuşatmadı mı sabırsız haller, telaşlara bat- Beklemeye Değer / Rachel Williams / Resimle-
Vietnam Savaşı’na karşı önde gelen bir kampanya yü- malar, beklemeleri unutmalar… Sonra zamanla sına- yen: Leonie Lord / Çeviren: Şirin Soysal / Meav
rüttüğünü öğrenmem. Evet, yalnızca bir dakikacık! vımızı anımsadım. Bir yanda her şey için hemen olsun Yayıncılık / 80 s. / 10+ / 2024.
İyisiyle kötüsüyle…
Zaman Atlası’nın sayfalarına ustaca yerleştirilmiş büyük fotoğrafı, yer yer
şaşırarak ancak görsel bir yolculuk eşliğinde inceleyeceğinizden hiç kuşkum yok.
15. yüzyılı beklememiz gerekmiş. Sonrasında sarkaçlı, “Uygarlıklar”a, “Ko-
Y. BEKİR YURDAKUL
zemberekli, kuvars saatler. nular” başlıklı ikinci-
Bütün bunları, çok daha fazlasını zamanla ilgili mes-
si sanat, spor ve ula-
aman denince neler düşmez ki aklımıza! Bizden
lek dallarında ortaya konan çalışmalardan öğrenmişiz.
şım ve buluşlara ayrıl-
habersiz, bizi hem de hiçbir şeyimizi umursama-
Dünyamızın oluşumundan bugüne yaşananları, son-
mış. Mağara resimle-
Z dan ne ki bize sorulursa geçip giden bir olgu za-
raları tarihte olup bitenleri bizim için; saatçiler, tarih-
man. Ne zaman gereksinim duymuşuz ölçmeye, he- rinden bilişim çağına
çiler, arkeologlar, paleontologlar, jeologlar, fizikçiler,
akan süreçte ortaya
saplamaya, bilmeye hatta kayıt düşmeye?
astrofizikçiler, kütüphaneciler, arşivciler araştırıp orta-
Bu sorunun yanıtı için bile epeyce eskiye, kadim çıkan uygarlıklar, bitmeyen savaşlar, büyük değişim ve
ya çıkarmışlar.
çağlara doğru uzanmamız gerekiyor. Ancak yerküre- dönüşümler, bütün sanat dallarında yaşanan gelişme-
Zaman Atlası’nın sayfaları arasında dolaşırken kay-
de insan yaşamının başlangıcı olarak şimdilik bildikle-
ler ve inanç sistemlerinin ortaya çıkışı Zaman Atlası’nın
dettim bütün bunları ve çok daha fazlasını.
rimize bakarsanız o denli uzak bir dönem de değil uza-
sayfaları arasında yer bulmuş.
Filiz Özdem’in özenli Türkçesinden okuduğum bu
nacağımız.
Zaman dediğimiz olgunun ya da ölçmelerimizin or-
büyük resimli atlas, evrenin doğuşundan günümüze,
Bilinen en eski takvimi yaklaşık MÖ 2100 dolayın-
taya çıkardığı büyük fotoğrafı yer yer şaşırarak ancak
2020’de dünyanın her köşesine yayılan Covid 19 salgı-
da Mezopotamya’da Sümerler yapmış. Güneş saati ilk
görsel bir yolculuk eşliğinde inceleyeceğinizden hiç
nına değin yerkürenin başına gelenler / getirdiklerimiz
olarak Antik Mısır’da kullanılmış. Yıl -yine yaklaşık- MÖ
kuşkum yok.
n
üzerine kapsamlı, akıcı bir toplam sunuyor.
1600-1500! Mısırlılar yine aynı çağlarda su saati, kum
Zaman Atlası / Tommaso Maiorelli / Resimleyen:
saati de kullanmışlar. Evrenin doğuşu, dinozorlar çağı, ilk memeliler,
tarihöncesi ve tarihsel süreçte ortaya çıkan uygarlıklar… Carla Manea / Çeviren: Filiz Özdem / YKY Doğan
Daha yazı yokken zamanı ölçmesi de ilginçtir insan-
lığın. Mekanik saatleri kullanmaya başlamamız için Uygun bölümlere yerleştirilen iki büyük pencereden ilki Kardeş Kitaplığı / 112 s. / 10+ / 2024.
2 Ocak 2025
14