Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
(5 AĞUSTOS 1850 - 6 TEMMUZ 1893)
Deliliğin eşiğinde
müthiş bir öykü ustası:
Guy de Maupassant!
Olağanüstü bir öykü yazarı olarak tanınan Guy de Maupassant’ın yazı serüveni
aslında sadece 11 yıl sürmüştür. 1880-1891 yılları arasında Paris’in gazete ve
dergilerinde 200’den fazla köşe yazısı, 6 roman ve asıl ününü borçlu olduğu, hem
gerçekçi hem de fantastik türlerde 300 kadar öykü yazma başarısını göstermiştir.
Fantastik türe giren metinlerinde kendi çektiği acılardan yola çıkarak insanın en ilkel
korkularını yalın bir biçemle mercek altına alır. Yıllar önce şair dostu Heredia’ya
“Edebiyata bir meteor gibi girdim ve yıldırım gibi çıkacağım” demiş olan Maupassant,
beyin kanaması sonucu 5 Temmuz 1893’te 42 yaşında yaşama veda eder.
ardından genç kıza baskı yapmaya başlarlar: “Reddetmeniz sa- çi aile, Tuvaches ve Vallins’ler sefalet içinde yaşamaktadır.
FERDA FİDAN
dece sizin için değil, tüm yoldaşlarınız için bile büyük zorluk- Çocukları olmayan varlıklı bir çift Bay ve Bayan d’Hubières,
lara yol açabilir. En güçlü olanlara asla direnmemelisiniz.” para karşılığında Tuvache’ların tek erkek çocuğunu evlat edin-
ormandiya’da doğan Guy de Maupassant (5 Ağustos
Toparlak uzun tartışmalar sonucunda subayın iğrenç teklifini mek ister. Tuvache’nin annesi reddeder: “Charlot’yu sana sat-
1850 - 6 Temmuz 1893) henüz 10 yaşındayken an-
kabul etmek zorunda kalır. Genç kadının bu elim fedakârlığı mamı mı istiyorsun? Bir anneden böyle bir şey isteyemezsin!
N nesi ve babası uzun süren tartışmalar sonunda ayrıl-
sayesinde serbest kalan yolcular, ertesi gün onunla ilgilenme- Hayır, olamaz! Büyük bir adilik bu!”
dılar. “Garson, bir bira!” adlı öyküsünde yazar ebeveynleri
den, sabahtan tedarik ettikleri erzaklarını da genç kızla paylaş- Sonunda d’Hubières çifti Vallin ailesinin oğullarından bi-
arasında tanık olduğu şiddetli bir kavgayı hatırlar: “Yaşamın
mamaya özen göstererek Dieppe’e doğru yolculuklarına de- rini evlat edinir. Tuvache’lar yoksulluk içinde yaşarken Val-
öteki yüzünü, kötü tarafını görmüştüm, bir daha da iyi tarafı-
vam ederler. “Kimse ona bakmıyor, kimse onu düşünmüyor- lin ailesi varlıklı çiftten aldıkları yüklü maaş sayesinde rahat
nı hiç göremedim.” Eserlerindeki kederli atmosferin çocuk-
du. Kendisini önce kurban eden, sonra da kirli, işe yaramaz bir yaşam sürer. 20 yıl sonra Vallin’in oğlu zengin bir yetişkin
luğunda yaşadıklarıyla bire bir ilişkisi olduğu açıkça bellidir.
bir şeymiş gibi bir kenara iten o dürüst alçakların aşağılama- olarak geri döner ve tüm aile onun dönüşünü coşkuyla kutlar.
Annesinin yalnız yetiştirmek zorunda kaldığı Maupassant
sında ezildiğini hissetti.” Öykü perişan ve çaresiz Toparlak’ın Bu arada, evlat edinilmemiş olan Charlot, yaşıtının ne ka-
öğrencilik yıllarının ardından, Paris’te önce denizcilik sonra da
gözyaşlarına boğulmasıyla sona erer. dar zengin olduğunu görünce tiksinerek zamanında kendisini
eğitim bakanlığında memur olarak sıkıntılı bir yaşam sürdü.
satmadıkları için anne ve babasına serzenişte bulunur: “Şim-
Yazar olmak isteyen genç adam hafta sonları sık sık bir
TUTUCU SINIFLARIN MASKELERİNİ
di çekip gitmezsem her gün sizi sabahtan akşama kadar suç-
Normandiya kasabası olan Croisset’ye, annesinin çocukluk
DÜŞÜRÜR, AHLAK ABİDESİ GEÇİNENLERİN
layarak hayatı zindan ederim. Asla affetmeyeceğim sizi!”
arkadaşı Gustave Flaubert’in ziyaretine giderdi. Ünlü yazar İKİYÜZLÜLÜĞÜNÜ YERER!
Gözyaşları içindeki anne ve babasına “Köylüler!” diye bağır-
öğütleriyle genç adamı bir öğretmen gibi yönlendirerek za- Böylece Maupassant tutucu sosyal sınıflardan (soylular,
dıktan sonra, kapıyı çarparak gecenin karanlığında yitip gider.
burjuvalar, esnaflar, rahibeler) gelen karakterlerin maske-
manın önde gelen yazarlarıyla iletişim kurmasını sağladı.
Bu öyle bir metindir ki okuyucu uzun süre düşünmek zo-
lerini düşürür, müptezelliklerini ortaya çıkarır, ahlak abide-
¹ runda kalır: Anne Vallin oğlunu yalnızca para için mi varlık-
FLAUBERT, ‘TOPARLAK’I , KALICI
si geçinenlerin ikiyüzlülüğünü yerer: Toparlak hor görülen
lı çifte bırakmıştır? Yoksa sefalet içinde yaşamaktan kurtul-
BİR BAŞYAPIT OLARAK NİTELER!
mesleğine karşın yolcuların içinde en dürüst olan kişidir zira
sun ve daha iyi bir geleceğe kavuşsun diye mi? Hangi anne
Maupassant edebiyat dünyasına 1880’de yayımlanan To-
savaş koşullarında bir düşman subayla yatma önerisine uzun
oğlunun mutluluğu için gerçekten fedakârlıkta bulunmuştur?
parlak¹ ile hızlı bir giriş yaptı. Aynı yıl ölen Flaubert edebi
süre direnerek bunun onulmaz bir şerefsizlik olacağını savu-
alanda inanılmaz derecede seçici olmasına karşın, öğrencisi-
nur ve yoldaşlarının bütün safsata argümanlarına direnir. HÜMANİST ANALİZLERİYLE MAUPASSANT!
nin metnini “kalıcı bir başyapıt” olarak tanımlamıştı.
Ancak rahibeler çiçek hastalığına yakalanmış Fransız asker- Coşkuyla karşılanan bu öyküler hümanist analizleriyle as-
Maupassant’ı üne kavuşturan bu öykü 1870 savaşı sıra-
lerine bakmaya gittiklerini öyle etkileyici biçimde anlatırlar lında Maupassant’ın daha sonra yazacağı metinlerde de irde-
sında geçer: Prusyalılar tarafından işgal edilen Rouen’dan
ki Toparlak iğrenç teklifi kabul etmek zorunda kalır: “Ve bu leyeceği izleklerin bir habercisiydi. Bunu aynı temaları derin-
2 3
kaçan 10 kişi bir posta arabasına binmiştir. Aralarında, şiş-
Prusyalı subayın kaprisleri yüzünden yolları kesilmişken şu leştirdiği Bir Hayat ve Bel-Ami gibi başarılı romanlar izledi.
manlığı nedeniyle “Toparlak” lakabıyla tanınan fahişe
anda kurtarılma şansları olan çok sayıda Fransız ölebilirdi!” Maupassant memurluktan istifa ederek, kendini tamamen
Élisabeth Rousset de vardır. Yol uzayıp da herkes acıkmaya
Maupassant gerçek yurtseverliğin, aslında güç sahiplerince edebiyata adar ve başarıları sonucunda kendine duyulan bü-
başlayınca Toparlak yanında getirdiği bütün erzağını yol ar-
küçümsenen sıradan halkta olduğu fikrini aşılamaya çalışır. yük ilgiden yararlanarak başkentin en varlıklı insanlarını ya-
kadaşlarıyla cömertçe paylaşır. Bu arada Prusyalı bir subay
Yazarlığının ilk yıllarında Maupassant çok iyi tanıdığı Nor- kından tanıma olanağı bulur. Metinlerindeki modeller artık
yolcuları bir handa mola vermeye zorlar. mandiya köylülerinin güç yaşam koşulları hakkında da pek çok Normandiyalı köylüler, memurlar ya da fahişeler değil, gizli
Yolcuların serbest bırakılması için tek şartı vardır: Geceyi öykü yazar. Bunların en çok okunanlarından “Aux Champs” tutkularını günyüzüne çıkarmak istediği yüksek sosyete üye-
Toparlak’la geçirmek. Önce şoka uğramış gibi yapan yolcular, (Kırsalda) adlı öyküsünde ikisi de dört çocuklu olan iki çift- leridir. Bu arada gençliğinde yakalandığı frengi ilerlemiş,
>>
4 3 Ağustos 2023